Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/765 Esas
KARAR NO : 2023/409
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/03/2017
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
YAZIM TARİHİ : 07/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 22.07.2007 tarihinde davalı … şirketi tarafından düzenlenmiş Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası bulunan … adına kayıtlı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile dava dışı … A.Ş. Tarafından düzenlenmiş Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası poliçesi bulunan … sevk ve idaresindeki … plakalı araç arasında gerçekleşen iki taraflı trafik kazası sonucunda …’ın vefat ettiğini, Müteveffanın eşi ve çocuklarının hem destekten yoksun kaldığı hem de manevi çöküntüye uğradıklarını belirterek her bir davacı için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL manevi tazminat ve fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …. esas sayılı dosyasında müvekkilleri adına davalılar …, … ve … A.Ş. aleyhine 12/11/2015 tarihinde tazminat davası açıldığını, dosyaya sunulan bilirkişi raporunda 22/07/2007 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat eden muris …’ın mirasçıları davacıların dava dışı … A.Ş.’den toplam sigorta poliçesi sınırları içerisinde 60.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı alacaklarının olduğunun belirtildiği, öncelikle …. esas sayılı dava dosyasıyla iş bu davanın birleştirilmesine, davacı eş … için 44.900,16 TL, davacı … için 9.220,98 TL, davacı … için 5.878,87 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … şirketi tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; davacıların talebinin zaman aşımına uğradığını, müvekkil şirket tarafından yapılan ödemelerin tazminattan indirilmesi gerektiği, müteveffanın gelirinin resmi olarak belgelendirilememesi durumunda tazminat hesabının asgari ücretten yapılması gerektiğini ve faiz talebinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Birleşen davada davalı vekili davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava, 22/07/2007 tarihinde meydana gelen trafik kazasına dayalı olarak destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talebinden ibarettir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine , … Sayılı kararı ile “….Taraf vekillerinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Asıl ve birleştirilen dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Asıl dava dosyasında davacılar vekili davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın davacıların desteği idaresinde bulunan araç ile çarpışması sonucu desteğin vefat ettiğini belirterek desteğin eşi ve çocukları için destekten yoksun kalma tazminatının ve manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Birleştirilen dava dosyasında davacılar vekili, davalı şirkete zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı aracın davacıların desteği idaresinde bulunduğu sırada kusuru ile neden olduğu kaza sonucu vefat ettiğini belirterek desteğin eş ve çocukları için destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiştir.
1-6098 Sayılı TBK 53/3 maddesinde ölüm hâlinde uğranılan zararlar arasında sayılan “Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar” ifadesi ile … uygulamalarına göre desteğin başkasının geçimini kısmen veya tamamen, sürekli ve düzenli olarak sağlayan veya ona ileride bakması kuvvetle muhtemel olan kişi olduğu kabul edilmiş, bir kimsenin, başkalarının desteği sayılabilmesi için, fiili bakım ilişkisinin varlığı yeterli sayılmıştır. Destek ilişkisi, hukuki bir ilişkiyi değil fiili bir durumu amaçladığını, hısımlık ilişkisine ve nafaka hakkındaki hükümlere dayanmadığını belirterek, kanun gereğince bir kimseye yardım etmek zorunda bulunan kişinin değil, fiilen ve düzenli olarak, onun geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak biçimde yardım eden ve olayların normal akışına göre, eğer ölüm gerçekleşmeseydi, gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimsenin destek sayılacağı kabul edilmiştir.
… uygulamalarında anne ve baba çocuklarının ölümü tarihinde bakıma muhtaç olmasalar dahi ileri tarihlerde çocuklarının bakımına ihtiyaç duyabileceklerini, anne ve babanın çocuklarından her zaman maddi ve manevi destek alacağı, bu nedenle tazminat hesabı yapılırken sağ olan anne ve babaya destek payı ayrılması gerektiği kabul edilmektedir.
Açıklanan nedenlerle, destekten yoksun kalanlardan bir kısmının davacı olup diğer kısmının davacı olmadığı durumda talepte bulunmayan destek görenlerin paylarının da hesaplamada gözönünde tutulması gerektiğinden ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğin anne ve babasına pay ayrılmadan desteğin eşi ve çocukları için hesaplama yapılarak poliçe limitinin tamamının paylaştırılmış olması doğru olmadığından desteğin sağ olan anne ve babası için pay ayrılarak hesaplama yapılması gerektiği gözetilmeden karar verilmiş olması nedeniyle davalıların bu yöne ilişkin istinaf nedenleri yerinde görülmüştür.
2- Asıl dava dosyasında davalı … şirketi vekili yargılama aşamasında davacılar desteğinin kaza sırasında emniyet kemerinin takılı olmadığını belirterek müterafik kusuru bulunduğunu bu nedenle tazminattan indirim yapılması gerektiğini ileri sürmüştür. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “tazminatın belirlenmesi” başlıklı 51. maddesinde; hakimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğine ve özellikle kusurun ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; “tazminatın indirilmesi” başlıklı 52. maddesinde ise; zarar gören taraf, zararı doğuran fiile razı olduğu veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği açıklanmıştır. Bu açıklamalar dikkate alındığından desteğin müterafik kusuru nedeniyle tazminattan indirim yapılabilmesi için zararın bu nedenle artması zarar ile zarar görenin eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunması ve buna göre, zarar görenin zarara katılması veya zararın artmasına sebep olduğu hallerde zarar görenin, zararı önleyici ya da azaltıcı tedbirleri almamasında müterafik kusurunun bulunduğunun kabulü gerekir.
Açıklanan nedenlerle davacılar desteğinin emniyet kemeri takıp takmadığı belirlenerek emniyet kemeri takıp takmaması ile ölümü arasında uygun illiyet bağının bulunup bulunmadığının tespit edilerek sonucuna göre maddi tazminatlardan indirim yapılıp yapılmayacağı değerlendirilmeden karar verilmiş olması da doğru görülmemiştir.
3-Asıl dava dosyasında davalı … şirketi tazminatın belli bir kısmından sorumlu tutulduğu halde yargılama harcından da hükmedilen miktar oranında sorumlu tutulması gerekirken tamamından diğer davalılarla birlikte sorumlu tutulmuş olması ve davalı … şirketi yönünden davacı …’ın davasının kısmen kabulüne karar verildiğine göre reddine karar verilen miktara göre davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiş olması da isabetli görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle 1 numaralı bentte belirtilen sebeplerle tüm davalıların, 2 bentte belirtilen nedenlerle asıl dava dosyası davalılarının ve 3 numaralı bentte belirtilen nedenlerle davalı …Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.nın 353/1.a.6. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle mahkememizin 24/10/2019 tarihli … sayılı ilamı kaldırılarak dosya mahkememize iade edilmiş …. esas sırasından yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce kaldırma kararı sonrası yapılan yargılamada istinaf kararı ile eksikliği tespit edilen destek tazminatının bölüştürülmesi hususunda ek rapor alınmış ve destek tazminatı miktarları yeniden hesaplatılmıştır. Müteveffanın trafik kazasının meydana gelmesinde müterafik kusuru bulunup bulunmadığı yönünde yapılan incelemede kaza sonrası jandarma tarafından tutulan kaza tespit tutanağında ve ceza soruşturmasında müteveffanın kemer takmadığı veya araçtan fırladığına ilişkin herhangi bir tespite raslanılmadığı, araç camının kırık olup olmadığı ve müteveffanın kemer takmaması nedeniyle yola fırladığının davalı sigortalısının yengesi olan tanık Aslı Hasçelik dışındaki tanıkların beyanlarından müteveffanın emniyet kemeri takmadığına ilişkin açık bir beyan bulunmadığından müterafik kusur hususunun asıl davada davalı … tarafından kanıtlanmamış olduğu kabulü ile mevcut kusur raporları yeterli görülmekle bu hususta yeni bir rapor alınmayarak uyumlu kusur raporları hükme esas alınmak suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Asıl davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
A)Davacı eş … için 35.060,01 TL destekten yoksun kalma tazminatı,
Davacı çocuk … için 458,24 TL destekten yoksun kalma tazminatı,
Davacı çocuk … için 2.974,87 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı taraflara ayrı ayrı verilmesine,
… ve … yönünden fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
Hükmedilen tazminatlara davalı … yönünden 11/11/2015 dava tarihinden, davalılar … yönünden 22/07/2007 olay tarihinden işleyecek yasal faiz yürütülmesine,
B)Davacı … lehine 9.000,00 TL,
Davacı … lehine 8.000,00 TL,
Davacı … lehine 8.000,00 TL manevi tazminat takdiri ile davalılar …’ten müştereken ve müteselsilen olay tarihi olan 22/07/2007 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara ayrı ayrı verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemlerin reddine,
1-Mahkememizin … esas sayılı dosyasında yargılamaya konu maddi tazminat talebi nedeniyle alınması gerekli 2.629,47 TL harçtan peşin alınan 1.024,65 TL peşin harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 57,00 TL harç toplamı 1.081,65 TL harcın harç tahsil müzekkeresi ile tahsil olunduğundan 3.754,41 TL harçtan çıkartılarak artan 2.672,76 TL’nin karar kesinleştiğinde ve isteği halinde davalılara iadesine,
2-Davacılar iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan
9.200,00 TL vekalet ücretinin asıl davada davalılardan alınarak davacı …’a,
458,24 TL vekalet ücretinin asıl davada davalılardan alınarak davacı …’a,
2.974,87 TL vekalet ücretinin asıl davada davalılardan alınarak davacı …’a verilmesine,
3-Davalılar iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan
9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak asıl davada davalılara verilmesine
458,24 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak asıl davada davalılara verilmesine
2.974,87 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak asıl davada davalılara verilmesine
4-Davacı tarafından yapılan 2.336,80 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre taktiren 586,75 TL’si ile 27,70 TL başvurma, 1.081,65 TL (tamamlama harcı dahil) peşin harç toplamı 1.696,10 TL yargılama giderinin asıl davada davalılardan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Mahkememizin … esas sayılı dosyasında manevi tazminat davası nedeniyle alınması gerekli 1.707,75 TL harcın asıl davada davalılar …’ten alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davacılar iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan
9.000,00 TL vekalet ücretinin asıl davada davalılar …’ten alınarak davacı …’a,
8.000,00 TL vekalet ücretinin asıl davada davalılar …’ten alınarak alınarak davacı …’a,
8.000,00 TL vekalet ücretinin asıl davada davalılar …’ten alınarak alınarak davacı …’a verilmesine,
9-Asıl davada davalılar … işbu davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan
9.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak asıl davada davalılar …’e verilmesine,
8.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak asıl davada davalılar …’e verilmesine,
8.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak asıl davada davalılar …’e verilmesine,
10-Birleşen … karar sayılı davasının KISMEN KABULÜNE,
11-Davacı eş … için 44.900,16 TL destekten yoksun kalma tazminatı,
12-Davacı çocuk … için 606,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı
13-Davacı çocuk … için 3.936,74 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihi olan 17/03/2017 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte birleşen davalı … AŞ’den tahsili ile ayrı ayrı davacılara verilmesine,
14-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
15-… esas sayılı dosyasında bu karar nedeniyle alınması gerekli 3.377,44 TL harçtan peşin alınan 204,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.172,51 TL. harcın harç tahsil müzekkeresi ile tahsil olunan 3.747,93 TL harçtan çıkartılarak artan 575,42 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istemi halinde davalı …’ya iadesine,
16-Davacılar iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan
9.200,00 TL vekalet ücretinin birleşen davada davalıdan alınarak davacı …’a,
606,00 TL vekalet ücretinin birleşen davada davalıdan alınarak davacı …’a,
3.936,74 TL vekalet ücretinin birleşen davada davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine,
17-Davalı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım üzerinden AAÜT gereğince hesaplanan
606,00 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak birleşen davada davalı …’ya verilmesine,
18-Davacılar tarafından yapılan 134,80 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre taktiren 111,08 TL’si ile 31,40 TL başvurma, 204,93 TL peşin harç toplamı 347,41 TL yargılama giderinin birleşen davada davalıdan alınarak davacılara verilmesine, artan kısmın davacı … üzerinde bırakılmasına,
19-Davacılar tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,
20-Birleşen davada davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, Davacı Vekili Av. …’ın yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..08/06/2023
Katip …
¸
Hakim …
¸