Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/616 E. 2023/609 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/616 Esas
KARAR NO : 2023/609

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 1- … – … …
VEKİLLERİ : Av. … -…
Av. … -…
Av. … -…
Av. … -…
DAVALI : 2- … – … …

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/09/2022
KARAR TARİHİ : 28/09/2023
YAZIM TARİHİ : 28/10/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı … A.Ş. ile Davalı arasında … A.Ş. Mal ve Hizmet Alımına İlişkin Esas ve Usüllere göre yapılan gönderilerin adresten kabulü, cihet ayırımı ve dağıtımı/teslimi hizmetlerinin 21 Bölgede toplam 5503 yaya ve 538 motosikletli işçi ile yürütülme işi …. (….) Sözleşmesi Kapsamında hizmet alındığını, KDV mevzuatına ve kesinleşmiş yargı kararlara uygun olarak sorumlu sıfatıyla alıcıdan kesip … beyan etmesi ve ödemesi gereken KDV tutarlarıyla ilgili gerekli düzeltmeleri yapmış ve KDV’yi … ödendiğini, bunu müteakip yüklenici ortaklıktan, tarafımızdan fuzulen ve fazladan tahsil ettiği tutarları şirketimize iade etmesi ve işlemlerini düzeltmesi istenilmiş ancak ortaklığın haksız şekilde elinde bulundurduğu söz konusu tutar iade edilmediği şeklinde açıklamalara yer verilerek 15.183,26-TL’lik ihtiyati haciz kararı verilmesi ve temerrüt tarihi olan 04/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari (avans) faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, davanın yasal dayanağının bulunmadığını, davacı ile müvekkili arasında düzenlenen hakediş faturalarında sorumlu sıfatıyla kurum tarafından KDV tevkifatı yapılmadığını, ancak müvekkili tarafından vergi sorumlusu alıcılar tarafından tevkifat yapılmayan KDV’ler ile ilgili beyannameleriyle süresi içinde … beyan edilip ödendiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
-Taraflar arasındaki sözleşmeye ilişkin ihale kayıtları, vergi dairesi cevabi yazıları,
-Bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava, taraflar arasında mevcut “Mal ve Hizmet Alımına İlişkin Esas ve Usüllere göre yapılan gönderilerin adresten kabulü, cihet ayırımı ve dağıtımı/teslimi hizmetlerinin 21 Bölgede toplam 5503 yaya ve 538 motosikletli işçi ile yürütülme işi …. (….) Sözleşmesi kapsamında, davacı iş sahibinin davalı hizmet veren şirketlere, hizmet veren şirketlerin hizmetine karşılık düzenlediği faturalara istinaden KDV’nin tamamını da kapsayacak şekilde yapmış olduğu ödeme sonrasında, yasal düzenlemeler uyarınca işveren tarafından yapılması gereken 9/10 oranındaki tevkifat kesintisinin yapılmaması nedeniyle, davacı kurumun söz konusu bedelin pişmanlık hükümlerinden yararlanılarak hazineye ödenmesi sonucunda, davacı tarafından hazineye ödenen tutarın, davalılardan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili istemine ilişkindir.
Davacı tarafça yapılan ödeme ile dava tarihi arasında 2 yıldan daha az bir süre geçmiş olmakla TBK’nın 82. maddesi uyarınca zaman aşımı itirazın da reddine karar verilmiştir.
Taraflarca delil olarak dayanılan sözleşme ve belgeler, yazılan müzekkereler ile dosyaya temin olunmuş ve taraflarca ibraz edilmiştir.
Mahkememizce re’sen seçilen bilirkişiden 02/06/2023 tarihli rapor aldırılmıştır.
Taraflar arasında “Mal ve Hizmet Alımına İlişkin Esas ve Usüllere göre yapılan gönderilerin adresten kabulü, cihet ayırımı ve dağıtımı/teslimi hizmetlerinin 21 Bölgede toplam 5503 yaya ve 538 motosikletli işçi ile yürütülme işi …. (…) Sözleşmesi” başlıklı sözleşmelerin düzenlendiği ihtilafsızdır.
İddia, savunma, taraflarca dayanılan deliller, aralarında mevcut sözleşme ilişkileri, bilirkişi rapor ve tüm dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde,
KDV genel uygulama tebliğinin 2.1.3.2.5. “iş gücü temin hizmetleri” başlığı altında yer alan 2.1.3.2.5.1. “tevkifat uygulayacak alıcılar ve tevkifat oranı ” kısmında yer alan düzenlemeye göre taraflar arasında çeşitli tarihlerde imzalanan hizmet alım sözleşmelerine ilişkin olarak davacı şirketin 9/10 tutarında tevkifat uygulamakla yükümlü olduğu, bununla birlikte davacı şirketin bu yükümlülüğü yerine getirmeyerek KDV tutarının tamamını tevkifat uygulamaksızın davalı şirketlere ödediği,
Davalı şirketlerin ise düzenlenen faturalar karşılığı taraflarına KDV ile ilgili kesinti yapılmaksızın yapılan ödemeler sonrasında, bağlı oldukları vergi dairelerine gerekli KDV beyannamelerini ve tahakkuk eden vergileri düzenli olarak ödedikleri anlaşılmaktadır.
Davacının (alıcı) gerekli olan KDV tevkifatını uygulamayıp doğan KDV’nin tamamını davalılara (satıcılar) ödediği, davalı şirketlere ait belgeler incelendiğinde, söz konusu sözleşmeler uyarınca davacı tarafından yapılan hakediş ödemeleri süreci ve vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği bu süreç boyunca, davacının KDV beyannamesi ile doğan KDV’nin 9/10’unu tevkif edip, sorumlu sıfatıyla beyan edip ödemesi gerekirken, davalıların (satıcıların) KDV beyannamesi ile mükellef sıfatı ile beyan edip, matrah bildirdiği, dolayısıyla KDV tevkifatının yapılmamış olmasından dolayı hazine kaybının oluşmadığı,
Davalıların vergisel yükümlülüklerini yerine getirmiş olması nedeniyle mal varlıklarında herhangi bir artış meydana gelmediği, yasal olarak sorumlu tutulan alıcı taraf olup, davacı … A.Ş.’nin, davalı şirketlere KDV’yi tam olarak ödemesinde, sonrasında pişmanlık dilekçesi ile birlikte tekrar … 9/10 KDV’yi ödemesinde davalıların herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığı anlaşılmakla ve mahkememizce bu yönde kanaat edinilmekle,
Yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere davacı şirketin kusurlu davranışından ötürü davalı şirketinlerin mal varlığında herhangi bir artış gerçekleşmediği gibi , iddia olunduğu üzere sebepsiz zenginleşmediği, dikkate alınarak, davanın reddi cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın REDDİNE,
Bu karar nedeniyle alınması gerekli 269,85 TL harçtan peşin alınan 259,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,55 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 15.183,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, Davacı vekili Av. …, Davalı Vekili Av. …’nın yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..28/09/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸