Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/579 E. 2022/809 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2022/579 Esas
KARAR NO : 2022/809

DAVA : Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2022
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/12/2022

DAVA: Davacı … Çiftçi vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı … … Tıbbi Organizasyon Merkezi Sağlık Hizmetleri İlaç Medikal Eğitim Turizm İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin hissedarı olduğunu,
Davalı şirketin 2019-2020-2021 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunun ilk toplantısının 07/05/2022 tarihinde yapıldığını, yapılan toplantıda müvekkili tarafından bilanço, kar ve zarar hesaplarının incelenmek üzere TTK 420. Maddesi uyarınca erteleme talep edildiğini, bilanço kar ve zarar hesaplarının görüşülmesi ve yönetim kurulunun ibrasına ilişkin oylamanın bir ay sonra yapılacak genel kurulda görüşülmesine karar verildiğini,
07/05/2022 tarihli genel kurulda gündemde şirket sermayesinin artırılmasının görüşülmesi hususunda bulunulduğundan müvekkilinin bilanço kar ve zarar hesaplarını inceleyemediğini, bu gündem maddelerinin henüz oylanmadığının, bu nedenle bu gündem maddesinin görüşülmesini de ertelenmesinin talep edildiğini ancak çoğunluğun kararı ile şirket sermayesinin 5.100.000 TL’den 13.500.000 TL’ye artırılmasına karar verildiğini, müvekkilinin bu karara muhalif kaldığını, sermaye artırımında ortaklar tarafından rüçhan hakkının kullanılıp kullanılmayacağına ilişkin bildirim yapılmasına yönelik ilanın 11/05/2022 tarihli sicil gazetesinde yayınlandığını, sermaye artırımının yapıldığına ilişkin ilamın ise 31/05/2022 tarihli sicil gazetesinde yapıldığını,
Erteleme süresi içinde şirket hesaplarında yeminli mali müşavir …ile birlikte yapılan inceleme sonrasında Fatih Hayta tarafından düzenlenen raporda, şirket hasılatlarının, ameliyathane gelirlerinin, muayene gelirlerinin gizlen.mesi, şirket ortaklarının şirkette para alışverişinde bulunması, işletme varlıklarının azaltılması gibi konularda olumsuzluklar tespit edildiğini,
Ertelenen olağan genel kurulunun 11/06/2022 tarihinde yapıldığını, bu genel kurulda kar/zarar hesaplarının oy çokluğu ile kabul edildiğini, yönetim kurulunun oy çokluğu ile ibra edilmediğini, özel denetim yapılması yönündeki müvekkili isteminin oy çokluğu ile kabul edilmediğini,
Davalı şirketin kurulduğu tarihten itibaren 16 yıldır temettü dağıtıp dağıtmadığını ve bu nedenle müvekkilinin şirketten hiç gelir elde etmediğini, şirketin kendi gelirleri ile bu güne kadar yatırım yaparak gelirlerini büyüme amaçlı kullandığını, müvekkilinin ekonomik durumu iyi olmadığı gibi ekonomik durumunu zorlayacak bir para istenilmesinin de müvekkilini zor duruma soktuğunu, şirketin sermaye artırımının iç kaynaklardan sağlanan gelir ile artırılmasının olağan bir yol olup, dış kaynak ile sermaye artırımının istisnai bir durum olduğunu, ekonomik durumu kötü olan ortağın rüçhan hakkının kullanılamaması nedeni ile ortaklık yapısının değişmesine sebebiyet vereceğini,
Yönetim kurulu görevini de üstlenen çoğunluk hisse sahiplerinin müvekkilinin de bulunduğu azınlık hisse sahiplerine sermaye artışının neden gerekli olduğuna ilişkin detaylı bir bilgi vermedikleri gibi genel kurulda da bu yönde hazırlanan bilgi notunu sunmadıklarını, dış kaynaktan sermaye artışının, şirketin ihtiyacı olması iç kaynaklardan karşılanamaması ya da banka kredisi gibi bir kaynakla karşılanamaması gibi durumlarda yapılabileceğini ancak şirketin sermayesinin 5.100.000 TL’den 13.500.000 TL gibi 2 katından daha fazla artırılması halinde bu paranın şirketin hangi ihtiyacına istinaden toplandığının hissedarlara açıklanması gerektiğini, yönetim kurulu tarafından sözlü olarak sermaye artışından elde edilen 8.400.000 TL’nin 5.000.000 TL’si ile güneş paneli yapılacağı üretilen elektrik ile hastanenin elektrik ihtiyacının karşılanacağının söylendiğini, ancak bu kadar büyük bir yatırımın sadece hastane işletmesi olan bir şirket için ihtiyaç olmadığı, açık olduğu gibi bu yatırımın peşin para ile yapılmasına gerek olmadığı, ayrıca devlet teşviki banka kredisi alma imkanınında olduğunun açık olduğunu,
07/05/2022 tarihli genel kurulda gündemde şirket sermayesinin artırılmasının görüşülmesin hususu da bulunduğundan, müvekkilince bilanço kar ve zarar hesaplarının incelenememesi bu gündem maddelerinin henüz oylanmadığı, bu nedenle bu gündem maddesinin görüşülmesinin de ertelenmesinin talep edildiği ancak bu talebinin kabul edilmediği, sermaye artırımının finansal tablolar ve şirket hesapları ile doğrudan bağlı olduğunun açık olup sermaye artırımının gerekli olup olmadığının şirket bilanço ve hesaplarından anlaşılabileceğinin, şirket hesaplarının incelenmesinden sermaye artırımına gerek olmadığının anlaşıldığını belirterek,
Davalı şirketin 07/05/2022 tarihli genel kurulunda alınan ve 31/05/2022 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edilen sermaye artışına ilişkin kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde esasa ilişkin olarak ifade ettiği nedenlere dayalı olarak davanın reddini dilemiş, usule ilişkin olarak ise 07/05/2022 tarihli genel kurulda şirket sermayesinin artırılması hususunun görüşülerek kararın oy çokluğu ile kabul edilerek ticaret sicil gazetesinde yayınlandığını, davacının uyuşmazlığın konusunu oluşturan karara karşı red oyu kullanmasına karşı yasal koşulları taşıyan muhalefet şerhinin bulunmadığını, belirterek davanın reddini dilemiştir.
Davacı vekilince 18/11/2022 tarihli cevaba karşı cevap dilekçesinde, 07/05/2022 tarihli genel kurulda gündemin 7. Maddesinin oylanması sırasında müvekkilinden red oyu kullandığını, ancak çoğunluğun oyu ile kabul edildiğini, müvekkilinin red oyu kullanması gerekçesini aslında genel kurulda belirttiğini, bununla birlikte toplantı başkanı tarafından bu muhalefet şerhinin dilek ve temenniler bölümüne yazıldığını, hukukçu olmayan müvekkilinin toplantı tutanağını da imzalamadığını, bu anlamda içeriğini de bilmediği ve müdahale edemediği, göz önüne alındığında, dilek ve temenniler bölümünde belirtilen hususların içeriği itibari ile dilek ve temenni olmadığı da açık olduğundan muhalefet şerhi olarak kabulü gerektiği ifade edilmiştir.
GEREKÇE : Dava, davalı şirket hissedarı olan davacı tarafından açılan davada, bakanlık temsilcisi ….gözetiminde yapılan 07/05/2022 tarihli 2019-2020-2021 yılı olağan genel kurul toplantı tutanağında, şirket sermayesinin 5.010.000 TL’den 13.500.000 TL’ye yükseltilmesine ilişkin 7. Maddede alınan kararın, dava dilekçesinde ayrıntılı olarak açıklanan nedenler ile iptali istemine ilişkindir.
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere ile davalı şirket sicil dosyası örneği temin edilmiş, taraflarca delil olarak dayanılan belgeler dosyaya sunulmuş ve yine yazılan müzekkereler ile temin edilmiştir.
07/05/2022 tarihli genel kurul toplantı tutanağının incelenmesinden, mevcut davada iptali istenilen sermaye artışı ile ilgili 7.maddenin ” şirket ana sözleşmesinin sermaye başlıklı 6. Maddesinin tadili ile ilgili olarak hazırlanan tadil metni genel kurula okunarak oylamaya sunuldu, toplantıya katılanlardan (davacı) …’nin 1.017.43 adet red oyuna karşın 2.916.781 adet kabul oyu sonucu sermaye artırımı hususu oy çokluğu ile kabul edildi” şeklinde olup,
9.madde ise ” dilek ve temenniler maddesine geçildi. Şirket ortaklarımızdan … TTK 420. Maddesi gereği toplantı gündeminin 4. Ve 5. Maddelerinin 11/06/2022 tarihinde yapılacak genel kurulda görüşülmek üzere ertelenmiştir. Ayrıca …, mali tabloları yeterince inceleyemediği ve sermaye artışının gerekçesinin sağlanıp sağlanamadığı hususunda bir kanıya varamadığından sermaye artışının ertelenmesini talep etti.” şeklinde olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı şirket hissedarı olup, mevcut davayı TTK’nın 445. Maddesinde öngörüldüğü şekilde genel kurulun yapıldığı tarihten itibaren 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde açmıştır. İptal gerekçesi olarak sermaye artışına ilişkin anılan kararın özellikle dürüstlük kuralına aykırı olduğu gerekçesine dayanılmıştır.
İptal davası açabilmek, TTK’nın 446. Maddesinin a fıkrası uyarınca toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy verme ve bu muhalefetini tutanağa geçirtme koşuluna bağlıdır.
Yasal düzenleme ve yerleşik yargı uygulaması dikkate alındığında, genel kurul kararlarının iptaline ilişkin karara muhalif kalarak durumu tutanağa geçirtmek işleminden, tutanak yetkililer tarafından imzalandıktan sonra, karara karşı olan ve dava açmayı amaçlayan paydaşın bunun altına gerekçeli olarak muhalefetini yazdırıp imzalamış ya da gerekçeli olarak ayrı bir kağıda yazarak imzaladığı muhalefetini toplantı başkanlığına sunup, gerekirse hükümet komiserine de duyurarak bunun tutanağa geçmesini sağlamış olması anlaşılmalıdır.
Yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere 6102 TTK’nın 446/1-a maddesi uyarınca genel kurul toplantısında hazır bulunup, karar olumsuz oy veren ve muhalefetini tutanağa geçirten pay sahiplerinin iptal davası açmasının mümkün olmasına, muhalefet şerhinin dava koşulları arasında yer almasına, genel kurul toplantısına katılan davacının alınan 7. Maddedeki karara karşı oy kullanmış olmasına rağmen söz konusu karara muhalefet ettiğini ayrıca ve açıkça yazdırmamış bulunmasına ve alınan kararlarda hükümsüzlük halinin de olmamasına göre, iptal davasının bu nedenlerle esasına girilmeksizin usulden reddi cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-07/05/2022 tarihli 2019 – 2020 ve 2021 yıllarına ait Genel Kurul Toplantısında alınan gündemin …. Maddesine yönelik iptal isteminin TTK’nun 446. Maddesi gereğince, muhalefet şerhine ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince,
Alınması gereken 80,70 TL harcın peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca; davalı yararına hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekili Av. … , Davalı Vekili Av. …’nin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/12/2022

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸