Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/51 E. 2022/626 K. 24.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2022/51 Esas
KARAR NO : 2022/626

DAVA : DESTEKTEN YOKSUN KALMA ALACAĞI
DAVA TARİHİ : 21/01/2022

KARAR TARİHİ : 24/10/2022
YAZIM TARİHİ : 04/11/2022
Mahkememizde açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili ; Davalıya sigortalı … plaka sayılı aracın tek taraflı olarak neden olduğu trafik kazası sonucu aracın arka koltuğunda yolculuk yapan ve davacıların oğlu olan …’ın ölümü ile sonuçlanan kaza sonucu ölenin desteğinden yoksun kalan her bir davacı için 2.000,00 TL destekten yoksun kalma alacağının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; Davadan önce usulüne uygun şekilde başvuru yapılmadığı için dava şartının eksik olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusur dağılım oranına bağlı ve poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduklarını, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, olayda hatır taşımasının ve emniyet kemeri takılmadığı için tazminattan indirim yapılması gerektiğini, SGK ödemesi olup olmadığının sorulması gerektiğini, talep edilebilir alacak olmadığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-Sigortalı aracın ruhsat örneği ile sigorta poliçesini de içeren hasar dosyası,
-Ölenin aile nüfus tablosu,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Suç soruşturma dosyası,
-Ölen ile ilgili gelir araştırması sonucu,
-Bilirkişi raporları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep, davalıya sigortalı olup davacıların oğlunun yolcu olarak bulunduğu aracın tek taraflı olarak neden olduğu kaza sonucu desteklerinin ölümü nedeni ile davacıların yoksun kaldıkları zararlarının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Dava dışı … Çevre İnşaat Ltd. Şti adına trafikte kayıtlı olan … plaka sayılı araç için davalı tarafından olay tarihi içinde koruma sağlayan trafik sigorta poliçesi düzenlenmiştir. Arkadaşları ile birlikte bekar evlerinde oruç açan ve davacıların oğlu olan … ile beş arkadaşı gezmek amacı ile araçla yola çıkmış, sürücüsünün kontrolünü kayıp etmesi üzerine yoldan çıkan araç devrilmiş, arka koltukta yolculuk yapan… ile birlikte araçta bulunanların tamamı ölmüştür.
Davacıların kaza sonrası ölen çocukları kaza sonrası müdahale edilen sigortalı aracın arka koltuğundan çıkarılmış olup, aracı bu kişinin kullanmadığı fakat sürücünün ise kim olduğunun belirlenemediği kabul edilmiştir.
Kaza yukarıda anlatılan şekilde gerçekleşmiş olup, ölenin aracın arka koltuğunda yolcu olarak bulunduğu, kazanın oluşumuna etkili trafik kuralı ihlali olmadığı için kusursuz olduğu, tüm kusurun araç sürücüsüne ait olduğu kabuledilmiştir.
Ölen … her iki davacının çocuğu olup, yasal olarak ölenin davacı anne ve babasının desteği olduğu kabul edilmiştir. Bu ölüm olayı nedeni ile her iki davacının ölenin desteğinden yoksun kaldıkları tartışmasızdır.
Davacıların talep edebilecekleri tazminat miktarının belirlenmesi için bilirkişiden 19/06/2022 tarihli rapor alınmıştır. Kullandığı veriler ve gerekçeleri itibarı ile denetime elverişli olduğu için hükme esas alınan rapora göre ölenin annesi davacı …’in 240.061,60 TL ve ölenin babası Mustafa’nın ise 172.708,02 TL destekten yoksun kalma zararlarının oluştuğu, tazminat toplamı 412.768,62 TL olup bu miktar kaza tarihindeki poliçe limiti olan 290.000,00 TL yi aştığı için garame yöntemi ile yapılan hesaplama sonrası ölenin annesi davacı …’in 168.664,00 TL ve ölenin babası Mustafa’nın ise 121.336,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilecekleri tespit edilmiştir.
Bilirkişi tarafından belirlenen bu zarar miktarları esas alınmak sureti ile davacılar vekili 23/08/2022 tarihli bedel artırım dilekçesini sunmuş, dilekçe davalı tarafa tebliğ edilip yargılamaya devam edilmiştir.
Davacıların ölen oğullarının sigortalı araçta emniyet kemeri kullanmaksızın yolculuk yaptığının davalı tarafından ispatı yapılır ise tazminattan indirim yapılması mümkün olup, bu durumun davalı tarafından kanıtlanamadığı, üstelik suç soruşturma dosyası içerisinde de ölenin emniyet kemeri kullanmadığına ilişkin delil olmadığı için tazminattan bu nedenle indirim yapılmamıştır.
Davacıların ölen çocukları arkadaşları ile oruçlarını açtıktan sonra aynı kazada iki çocuğu ölen …. in 10/07/2015 tarihli zabıta ifadesinde de belirttiği gibi, gezmek için sigortalı araçta yolculuk yaptıkları için olayda hatır taşımasının bulunduğu kabul edilmiş ve davacı alacaklarından takdiren % 20 oranında indirim yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Bu hesaplama mahkememiz tarafından ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2017/3853 Esas 2019/10635 karar sayılı kararında belirtildiği gibi garame sonrası belirlenen alacaklar üzerinden üzerinden indirilmek sureti ile % 20 oranında indirim yapıldığında tazminatın % 80 ni talep edilebilir hale geleceği, bu durumda davacı …’in ( 168.554,00 TL X 80/100= 134.931,20 TL ) 134.931,20 TL ve davacı …’nın ( 121.336,00 TL X 80/100= 97.068,80 TL) 97.068,80 TL destekten yoksun kalma zararları bulunduğu, bu miktarların davalıdan tahsili gerektiği kabul edilmiştir.
Alacağın zaman aşımına uğradığı şeklindeki itiraz, ölüm ile sonuçlanan olay TCK da suç olarak düzenlenip 15 yıl zaman aşımı süresi öngörülmüş ve bu süre 2918 sayılı yasanın 109/2 maddesi uyarınca tazminat talepleri içinde uygulanır olup, 06/07/2015 kaza tarihi sürenin başlangıcı kabul edildiğinde halen süre dolmadığı için bu itirazın da yerinde olmadığı kabul edilmiştir.
Dava belirsiz alacak davası olup, dava açılmakla hem dava dilekçesinde hem de bedel artırım istemine konu alacak yönünden temerrütün oluştuğu kabul edildiği için tüm alacak yönünden faiz başlangıcının dava tarihi olması gerektiği, sigortalı araç hususi nitelikli olarak kayıtlı olduğu için de yine alacağa yasal faiz talep edilebileceği kabul edilmiş, davaların kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki hükümler oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı …’ın talebi yönünden;
Davanın kısmen kabulüne,
134.931,20 TL’nin 21/01/2022 dava tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
Fazla istemin reddine,
Hatır taşıması olup olmadığı ve hatır taşıması var ise indirim yapılıp yapılmayacağı ile birlikte indirim oranının mahkemenin takdirinde olması nedeniyle hatır taşımasından kaynaklanan indirim sonucu reddedilen miktar yönünden davalı yararına vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
2-Davacı …’ın talebi yönünden;
Davanın kısmen kabulüne,
97.068,80 TL’nin 21/01/2022 dava tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
Fazla istemin reddine,
Hatır taşıması olup olmadığı ve hatır taşıması var ise indirim yapılıp yapılmayacağı ile birlikte indirim oranının mahkemenin takdirinde olması nedeniyle hatır taşımasından kaynaklanan indirim sonucu reddedilen miktar yönünden davalı yararına vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
Alınması gereken 15.847,92 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 976,80 TL toplamı 1.057,50 TL’nin mahsubu ile bakiye 14.790,42 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 1.057,50 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.138,20 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı … lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 21.239,68 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davacı … lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 15.531,01 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 83,60 TL ve bilirkişi ücreti 1.000,00 TL olmak üzere toplam 1.083,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE.
Arabuluculuk için ödenen 1.560,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. ….Davalı Vekili Av. …’ün(e-duruşma) yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/10/2022

Katip …

Hakim …