Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/338 E. 2022/321 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/338 Esas – 2022/321
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR

ESAS NO : 2022/338 Esas
KARAR NO : 2022/321

DAVA : Sigorta (Kasko Poliçesinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 13/05/2022
KARAR TARİHİ : 17/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİHİ : 17/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kasko Poliçesinden Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … adına kayıtlı, .. plakalı,… şase numaralı aracın 09.02.2021 günü, seyir halinde iken saat 16:50 sıralarında motor bölümünden alev alarak yanmaya başladığını, aracında meydana gelen bu maddi hasarın giderilmesi için aracın kasko sigortasını yapan davalı ile irtibata geçildiğini ancak davalının meydana gelen zararda, araç için gerekli olan bakımların yapılmadığını öne sürerek müvekkilinin ağır kusurlu olduğunu, bu nedenle herhangi bir ödeme yapamayacaklarını bildirerek müvekkilinin zararını tazmin etmediğini, müvekkili adına kayıtlı … plakalı aracın, 09.02.2021 tarihinde meydana gelen maddi hasar nedeni ile kullanılmaz duruma gelmesi sonucu davalı sigorta şirketince ödenmeyen kasko bedeline karşılık fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL ile müvekkilinin yaklaşık 15 aylık zaman zarfında mahrum kaldığı araç hizmeti ile buna ek olarak dava süresi içerisinde geçecek zamanda yaşayacağı mahrumiyete karşılık, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000,00 TL araç mahrumiyeti zararının faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
DELİLLER :
-Taraflar arasında imzalanan genişletilmiş kasko sigorta poliçesi,
-Tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, davacının davalı sigorta şirketi ile imzaladığı kasko poliçesi kapsamında araçta meydana gelen hasar tutarının sigorta poliçesi kapsamında sigorta bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
28 Kasım 2013 Tarih ve 28835 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanıp 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesine göre Tüketici:” Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” olarak, aynı yasanın 3/1-l maddesine göre Tüketici işlemi: “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” olarak tanımlanmıştır.
Bu yasada yapılan en önemli değişiklikler tüzel kişilerin tüketici kavramının dışında tutulması ve tüketici işlemi kavramının kapsamının genişletilmesidir. Buna göre tüketici işlemi; eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere kurulan her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder şeklinde yeniden tanımlanmıştır. Böylece uygulamada ortaya çıkan ve tüketici sözleşmelerinin kapsamının daraltan yorumların da önüne geçilmiş olacaktır.”olarak belirtilmiştir
Yukarıda kısaca içeriği özetlenen yasal düzenleme nedeni ile davacı 28 Kasım 2013 Tarih ve 28835 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanıp 28/05/2014 Tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesine göre ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek kişi olarak tüketici konumundadır. Aynı Yasa’nın 3/1-l maddesine göre uyuşmazlık davacı tüketici ile davacıya ait araç için düzenlenen zorunlu trafik sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tüketici işlemidir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 83/2 maddesinde” Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda uyuşmazlık davacı ile davalı sigorta şirketi arasında imzalanan Genişletilmiş Kasko Poliçesi kapsamında meydana gelen kaza sonucu poliçe kapsamında kalan hasar bedelinin davalıdan alınması isteminden kaynaklanmaktadır. Ayrıca poliçe kapsamındaki aracın da ticari olmadığı hususi araç olduğu tespit edilmiştir. Bu hali ile uyuşmazlığın 6102 sayılı TTK.nun 16/1 maddesi gereğince tacir olan davalı sigorta şirketi ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesine göre ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek kişi tüketici davacı arasında bireysel amaçlı sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tüketici işleminden doğan alacak davası niteliğinde olduğu, davacının tacir olduğu iddia ve ispat edilmediği görülmekle uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesi gereğince görev hususunun dava şartı olduğu, 6100 sayılı HMK.nun 115/1 maddesi gereğince dava şartlarının yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılacağının belirtildiği anlaşıldığından 6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesi delaletiyle, 6100 sayılı HMK.nun 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine ve mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
6100 sayılı HMK’nun 114/1-c, 115/2 maddesi uyarınca davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Tüketici Mahkemelerinin görevli olduklarının kabulüne,
Karar kesinleştiğinde ve süresinde başvuru olduğunda dava dosyasının görevli Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
Süresi içerisinde görevli mahkemeye dava dosyasının gönderilmesi için başvuru yapılmaz ise dosyanın re’sen ele alınıp Mahkememiz tarafından açılmamış sayılması kararı verilmesine,
Görevli mahkemeye dava dosyası gönderilir ise yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, Tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
17/05/2022