Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/144 E. 2023/230 K. 06.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
…9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/144 Esas
KARAR NO : 2023/230

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/07/2020
KARAR TARİHİ : 06/04/2023
YAZIM TARİHİ : 14/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …ndan 18/06/2011 tarihinde 2 tane araç almak için gittiğini, aracın rengini ve markasını söylediğini, bakacaklarını dönüş yapacaklarını söylediklerini, aracı kimin adına alacağını sorduklarını, bir firması olduğunu firmanın üzerine alacağını söylediğini, firma adının … … olduğunu, ancak firmanın kapalı olduğunu şuan aktif olmadığını söylediğini, bir gün sonra davalı şirketin geri dönüş yaptığını, beğendiği aracın renginden olmadığını, istediğim renk olması için 126.500,00 TL nin tamamını ödemem gerektiğini, aracın tesliminin 1 ay süreceğini söylediklerini kabul ettiğini, paranın tamamını ödediğini, bir ay sonra aracı sormak için gittiğimde 1 hafta sonra teslim olacağını söylediklerini, bir hafta sonra gittiğinde aracın hazır olmadığını söylediklerini, davalı firma tarafından dolandırıldığını daha sonra davalı firma hakkında icra takibi başlattığını belirterek ödediği 126.500,00 TLnin iadesine karar verilmesini ve masrafların davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde “… … firmasının yetkilisi sıfatıyla, 2 araç almak için ödeme yaptığı ancak karşılığında araç alamadığı, … Müdürlüğü’nün 2011/19806 E sayılı dosyasından icra takibi başlattığı, şirketinin şu an aktif olmadığı” iddialarına yer verdiğini; … Müdürlüğü’nün 2011/19806 E sayılı dosyasında alacaklı … … … İnş. Gıda Ve Tic. Ltd. Şti., müvekkil… Motorlu Araçlar aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirket tarafından “takip alacaklısı ile aralarında bir hukuki ilişki bulunmadığından bahisle” takibe itiraz edildiğini; 6102 Sayılı TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayıldığını, davacı taraf aracı ticari işletmesi için alacağı iddialarına yer vermiş olduğundan huzurdaki davadada “Asliye Ticaret Mahkemeleri” görevli olduğunu;
dava konusu edilen makbuz ile ilgili başlatılan … Müdürlüğü’nün 2011/19806 E sayılı dosyasında alacaklı sıfatı … … Turzm. Seyahat İnş. Gıda Ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait olduğunu; huzurdaki davada ise davacı “…” olduğundan davacının dava ehliyeti olmadığından dolayı davanın dava şartı yokluğu sebebi ile reddinin gerektiğini;
Dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını;
Davacı tarafından müvekkili şirkete yapılan bir ödeme olmadığı gibi, icra takibine konu edilen belge incelendiğinde müvekkil şirket kayıtlarında yer almadığı tespit edildiğini; … Hukuk Genel Kurulunun 2002/13-869E-2002/884K 06.11.2002 tarihli kararında “ eğer paranın verildiğine ilişkin belgede, veriliş nedeni ile herhangi bir açıklık bulunmuyor ve parayı verenin ileri sürdüğü hukuksal neden parayı alanca reddediliyor ise, belgeye konu paranın kendisince ileri sürülen nedenle verilmiş olduğunu kanıtlama yükümü, parayı verene aittir.” Hükmüne yer verildiğini, yani müvekkiline ödenen bir bedelin söz konusu olmadığını;
Vergi Usul Kanunun mükerrer 257. Maddesiyle yetkilendirilen … Bakanlığınca 4.7.2003 tarih ve 25158 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan … Sıra Nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği; ile “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenler, defter tutmak zorunda olan çiftçiler, serbest meslek erbabı ile vergiden muaf esnafın kendi aralarında yapacakları ticari işlemleri ile nihai tüketicilerden 5.000-TL üzeri tahsilat ve ödemelerin banka, özel finans kuruluşları veya … aracı kullanılarak yapılması zorunludur.” düzenlemesi gereği müvekkil şirketin elden para tahsil yetkisi bulunmadığını ve müvekkili şirkette çalışan satış sorumlusu personellerin para tahsilat yetkisi bulunmadığı gibi, dava dilekçesinde iddia edildiği şekilde “müşterilerin adreslerine gidilerek tahsilat makbuzu karşılığı nakit para alınması” hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, şirket unvanından otomotiv işi ile iştigal ettiği anlaşılan davacı da uygulamanın içinde bir tacir olarak bunu bilecek durumda olduğunu;
Müvekkili şirket tarafından bugüne kadar binlerce araç satışı yapıldığını ve bedeli ödendiği halde 10 yıla yakın süre ile teslim edilmeyen bir araçtan söz edilmesi söz konusu dahi olamayağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-Davacının sunmuş olduğu 19/06/2011 tarihli 126.500,00-TL bedelli tahsilat makbuzu.
-Vergi kayıtları,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık: Davacının yetkilisi olduğu dava dışı şirket ile davalı arasında varlığı iddia edilen araç satış sözleşmesine dayalı olarak ödenen bedelin davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
HMK uayarınca taraf sıfatı dava konusu subjektif hakka ilişkindir. Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir.
Bir başka deyişle, taraflar arasında dava konusu hakkın esası hakkında bir karar verilebilmesi için, bu kişilerin o davada gerçekten davacı ve davalı sıfatlarına sahip olmaları gerekir. Bir davada taraf olarak gösterilen kişiler, taraf ve dava ehliyetine ve davayı takip yetkisine sahip olsalar bile, taraflardan birinin o davada gerçekten davacı ve davalı sıfatı yoksa davanın esası hakkında bir karar verilemeyeceğinden, davanın sıfat yokluğundan (husumetten) reddi gereklidir.
Husumet dava şartı olduğundan yargılamanın her aşamasında talep üzerine ya da re’sen dikkate alınmalıdır. Somut olayda, dava konusu tahsilat makbuzunun dava dışı … … adına düzenlendiği, 19/06/2011 tarihinde davacının bu şirket yetkilisi olmadığı, 14/11/2022 tarihli karar ile davacının taraf değişikliği talebinin reddildiği, tahsilat makbuzunun dava dilekçesi ile sunulduğu, davacının tacir olduğu bu haliyle haklı bir yanılgının bulunmasının mümkün olmadığı anlaşılmakla davacının işbu davada taraf sıfatının bulunmadığı kanaatine varılmış, aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2-Bu karar nedeniyle alınması gerekli 179,90 TL peşin harç ile 179,90 TL başvurma harcı toplamı 359,80 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı işbu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, Davacı Vekili Av. …, Davalı Vekili Av. …’un yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde …Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/04/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸