Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/76 E. 2023/73 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/76 Esas – 2023/73
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/76 Esas
KARAR NO : 2023/73

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/02/2021
KARAR TARİHİ : 02/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın Ankara ili Mamak ilçesinde uzun yıllardır inşaat işi ile uğraştığını, 2018
yılından beri içinden geçtiği zor durum sebebiyle bazı borçlarını ödeyemediğini,
Müvekkilinin borçlarına karşılık 3 tanesi …’in bir tanesi de …’in
akrabası …’in alacaklısı göründüğü 4 adet çekin, davalıya verildiğini, Davaya konu
olan çeklerin bu 4 çekten 15.10.2018 vadeli olan ile 25.11.2018 vadeli olan çekler olduğunu,
Müvekkilinin 15.10.2018 vadeli olan ile 25.11.2018 vadeli olan çeklerine karşılık olarak
16.01.2019 tarihinde Ankara ili Mamak ilçesi …. ada parseldeki daire, alacaklı ‘in gösterdiği kişi olan …’e verildiğini, taraflar arasındaki bu iradenin adi
yazılı bir sözleşmeye döküldüğünü, yani müvekkilinin bu iki çek bakımından borcunun sona erdiğini,
bu çeklerin ödenmiş olmasına rağmen davalı … tarafından, 15.10.2018 tarihli çekin cirolanıp diğer davalı … Petrol firmasına verildiğini, Çek karşılıksız çıkınca davalı
… Petrol firmasının Ankara 1. İcra Müdürlüğü’nün 2018/12874 sayılı dosyası ile icra
takibi ve Ankara 14. İcra Ceza Mah 2019/12 E. Sayılı dosyası ile de karşılıksız çek suçundan
ceza davası açtıklarını, Ceza dosyasının hala derdest olduğunu, Ancak bu çek ve dosyalar
bakımından müvekkilinin zaten daire vererek borcunu ödemiş olduğundan ciranta ….’e de hamil … petrole de borçlu olmadığını,
Ciro ettiği çek haricinde davalı …’in, 25.11.2018 vadeli çeki de Ankara 12. İcra Müdürlüğü’nün 2019/6160 E. Sayılı dosyası ile takibe koyduğu, 9. İcra Ceza Mahkemesi’nin
2019/373 E sayılı dosyası ile karşılıksız çek suçundan ceza davası açtığını, bu dosyanın istinaf aşamasında olduğunu, Müvekkilinin bedelini daire vererek ödediği çekten sorumlu olmaması gerektiğini,
… Petrol firmasına ciro edilen çek karşılıksız çıkınca, müvekkillerin bu çekin, bedelini
daire vererek ödedikleri çek olduğunu fark etmeksizin, … Petrol firması yetkilisi ……’a 5.000,00 TL daha ödediklerini ve bu hususta … ile bir tutanak tutulduğunu,
… Petrol firmasına daha sonra ciro edilen çek bedelinin tamamının tekrar ödenmiş
olduğunu, ceza dosyasının 04.04.2019 tarihli ilk celsesinde dosyada “vekalet ücreti ve
masrafların ödenmediği, ancak çek bedelinin ödendiği; şikayetin vekalet ücreti ve masraflar
yönünden devam ettiği de” belirtilmiş olup bu hususta duruşma tutanağını da ekte
sunduklarını belirtmişlerdir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle;
taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile davacı yanın müvekkiline borçlu olduğunu,
ödenmemiş borcun tahsili için Ankara 12. İcra Müdürlüğünün 2019/6160 E. sayılı icra dosyası
üzerinden icra takibi başlatıldığını,
Davacı/borçlunun borcun tahsili için taraflarınca yapılmış tüm icrai girişimlerde, tüm cezai şikayetlerde borca hiçbir itirazları
olmadığı gibi borcu da kabul ettiklerini,
alacağın tahsili için yapılan tüm girişimler karşısında davacı yan hukuki bir kabul edilebilirliği,
geçerliliği olmayan adi bir belge ile sözde borçlu olmadığının tespitini talep etmekte olduğunu,
delil olarak ileri sürülen belgenin, bir sözleşme niteliği taşımadığı gibi borcu ortadan kaldıran
bir ödeme belgesi de olmadığını,
müvekkili tarafından, borçluya ait 2 adet çekin tahsili için yukarıda anılan icra dosyası
üzerinden icra takibi başlatılmış olup, davacı yanın bu çeklerden 25.11.2018 tarihli olan çek bakımından menfi tespit talep etmekte olduğu halde ne bu çeke karşı ne de diğer çeke karşı
yapılan herhangi bir ödeme bulunmadığını, davacı yanın, dilekçesinde müvekkilinin bir tacir olduğunu ileri sürmüş ise de müvekkilinin
tacir sıfatına haiz olmadığını, bugüne kadar borcunu ödemekten imtina etmiş, icra takibinin başlatıldığı takipten itibaren
aradan geçen yıllara rağmen hiçbir itiraz ileri sürmeyen, bir lira dahi ödemeyen borçlu/davacı;
huzurdaki davada adi bir belgeye dayanarak, kimler arasında akdedildiğini, ne ifade ettiğini, dahası imzaların dahi eksik olduğu bir (sözde) belge ile borçlu olmadığının tespitini talep etmesinin açıkça kötüniyetli olduğunu, davacı yanın ileri sürdüğü iddiaların hiçbir gerçekliği bulunmadığını, Huzurdaki davanın açıkça
süre aşımına uğramış ve haksızlığı da gün gibi ortada olduğu reddi gerektiğini belirtmişlerdir.
DELİLLER
-Ankara 12. İcra Müdürlüğü’nün 2019/6160 E. Sayılı dosyası,
-29/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı defterlerinin 6102 Sayılı Yeni TTK’nın 64. maddesinde ifade edilen belirli kanuni
şartları taşıdığını, davacı defterlerinde, davalılara ya da dava konusu çeklere ilişkin herhangi bir
kayıt bulunmadığını, davalılar tarafından ticari defterlere ilişkin herhangi bir adres bilgisinin dosyaya
sunulmadığını, davalı tarafında yapılan icra takiplerinin;
davalı tarafından Ankara 1.İcra Dairesi 2018/128742 esas sayılı icra dosyası ile
08.11.2018 tarihinde, davacı aleyhine 39.053,77 TL toplam alacak için icra takibi
başlatıldığını, icra takibine konu tutarların; asıl alacak 35.000,00 TL (15.10.2018 tarihli 51313 seri nolu 40.000 TL lık çek), İşlemiş faiz 448,77 TL, Tazminat 3.500,00 TL, Komisyon 105,00 TL, toplam Alacak 39.053,77 TL olduğunu,
davalı tarafından Ankara 12. İcra Dairesi 2019/6160 esas sayılı icra dosyası ile, davacı
aleyhine 89.364,26 TL toplam alacak için icra takibi başlatıldığını, icra takibine konu
tutarların, asıl alacak 38.400,00 TL, (31.01.2019 tarihli 51315 seri nolu 40.000 TL lık çek), asıl alacak 37.970,00 TL (25.11.2018 tarihli 51314 seri nolu 40.000 TL lık çek) işlemiş faiz 5.128,15 TL, tazminat 7.637,00 TL, komisyon 229,11 TL, toplam Alacak 89.364,26 TL olduğunu, davacı tarafından dosyaya kazandırılan 5.000,00 TL ödeme belgesinin,
15.10.2018 ve 25.11.2018 tarihli çekler karşılığı, …’a ait olan
36413/10 Ada parsel 1 nolu bağımsız bölümün, 16.01.2019 tarihinde …’e bu çekler karşılığı şatışının verildiğinin takdir ve değerlendirmelerinin mahkeme uhdesinde olduğunu, icralara konu çeklerle ilgili ödeme yapıldığını gösteren herhangi bir belge ya
da ödeme dekontu mevcut olmadığının bildirildiği görülmüştür.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava; icra takibine konu Kambiyo senedi niteliğindeki bono nedeni ile borçlu olmadığının tesbiti amacıyla İİK ‘nun 72. Maddesi uyarınca açılan menfi tesbit davası ve icra takibi sebebiyle ödenen paranın istirdadı talebine ilişkindir.
Davacı, davalı …’e verilen çeklere dayanan borcu sebebiyle Ankara Mamak’ta bulunan taşınmazı, …’in talebi üzerine …’e devredildiğini, imzalanan protokol gereğince çek bedelleri ödendikten sonra evin devredileceğinin kararlaştırıldığı, icra takibine konu çeklerin ev verilmek suretiyle ödendiğinden icra takiplerine konu 15.10.2018 vadeli 40.000,00-TL ile 25.11.2018 vadeli bedeli 40.000,00-TL olan çekler nedeniyle borçlu olunmadığını ve davalı … Petrol’e ödenen 5.000,00-TL’nin istirdadını talep etmiştir.
Davacı ile davalı … arasında imzalanan protokolün incelenmesinde: davacı ile davalı … tarafından imzalandığı, çeklere ilişkin vade tarihlerinin ve toplam bedelin sonradan eklenmiş olduğu ve davacı tarafından imzalandığı görülmüştür.
Davalı … Petrol Ltd. Şti.’nin davacının çek nedeniyle ödeme yaptığını iddia ettiği protokole taraf olmadığı, çeki ciro yolu ile devralmış olduğundan davacının 25.11.2018 vadeli bedeli 40.000,00-TL olan çek lehtarına karşı süre bileceği ödeme iddiasını cirantaya karşı ileri süremeyeceğinden bu çek yönünden menfi tespit ve istirdat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı icra takibine konu 15.10.2018 vadeli 40.000,00-TL bedelli çekin davalı … ile yapılan protokol uyarınca ödendiğini iddia etmiş ise de, protokol içeriğinde çek bedellerinin ödenmemiş olduğunun, devredileceği iddia edilen evin çek bedellerinin ödenmesi karşılığında teminat olarak verildiğnin yazıldığı anlaşılmaktadır. Protokol geçerli kabul edilmiş olsa dahi çek bedellerine karşı taşınmaz devri hususunda taraflar arasında bir anlaşma bulunmamaktadır. Öte yandan protokole konu bağımsız bölüm tapu kayıtlarında davacı adına kayıtlı da değildir.
Hal böyle olunca ödeme iddiasını ispat edemeyen davacının davasının reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
İcra takibi durdurulmamış ve davacının kötü niyeti ayrıca ispat olunamadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
Kötüniyet tazminat talebinin reddine,
2-Bu karar nedeniyle alınması gerekli 179,90 TL harcın peşin alınan 59,30 TL ve 2.278,45 TL tamamlama harcı toplamı 2.337,75 TL harçtan çıkartılarak artan 2.157,85 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davalı … PETROL ÜRÜNLERİ TURİZM TİCARET VE SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Davalılar tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, Davacı Vekili Av. …. , Davalı … Vekili Av. ….., Davalı … Vekili Av. …… karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..02/02/2023