Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/75 E. 2021/61 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/75 Esas
KARAR NO : 2021/61

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/12/2019
KARAR TARİHİ : 08/02/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazlarının olduğunu, HMK ve İİK’nın yetkiye dair hükümleri uyarınca yetkili icra dairesinin borçlunun bulunduğu yerdeki icra müdürlüğü olduğunu, ikametgahın bulunduğu yer Sincan olduğundan Ankara Batı icra dairelerinin yetkili olduğunu, icra takibine konu bononun … Grup İnş.Emlak Otom.Gıda Tem.San.ve Tic.Ltd.Şti ile tanzim edilen 23.08.2019 tarihli Gayrimenkul Satış ve Emlak Danışmanlık Hizmet Sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini, ancak sözleşmenin ifa edilmemesi sebebiyle bedelsiz ve karşılıksız bononun tarafına iade edilmediğini, bunun üzerine ihtarname göndererek sözleşmenin feshedildiğini ve senedin iadesini talep ettiğini, 05.09.2019 tarihinde ihtarnameyi tebliğ alan … Grup İnş.Emlak Otom.Gıda Tem.San.ve Tic.Ltd.Şti yetkilisi olan davalı …’ın keşideci ismi, adresi ve bedel kısımları dışında boş olan senedin lehtar kısmına kendi ismini yazmak ve diğer kısımları da doldurmak suretiyle adete yeni bir senet ihdas ettiğini, akabinde senedi icraya koyarak müvekkili hakkında kambiyo takibine başladığını, davalının … Emlak Şti’nin yetkilisi olduğunu, davalının girişmiş olduğu icra takibini haksız ve kötüniyetli olduğunu belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile … Dairesinin … sayılı dosyasındaki takibin iptaline, icra tehdidi altında ödeme yapılması halinde ödemelerin istirdadına, haksız ve kötüniyetle icra takibine girişen davalı tarafın takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki açısından karşı taraf vekilinin öne sürmüş olduğu itirazı kabul etmediğini, senedin düzenleme yerinin Ankara olduğunu, takibe konu senedin dava dilekçesinde bahsedilen şirket olan … Grup Emlak ile ilgisi olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava menfi tespit isteminden ibarettir.
28 Kasım 2013 tarih ve 28835 sayılı Resmi Gazetede yayınlanıp 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesine göre Tüketici:” Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” olarak, aynı yasanın 3/1-l maddesine göre Tüketici işlemi: “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” olarak tanımlanmıştır.
Bu yasada yapılan en esaslı değişiklikler tüzel kişilerin tüketici kavramının dışında tutulması ve tüketici işlemi kavramının kapsamının genişletilmesidir. Buna göre tüketici işlemi; eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere kurulan her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder şeklinde yeniden tanımlanmıştır. Böylece uygulamada ortaya çıkan ve tüketici sözleşmelerinin kapsamının daraltan yorumların da önüne geçilmiş olacaktır.”olarak belirtilmiştir
Yukarıda kısaca içeriği özetlenen yasal düzenleme nedeni ile davalı 28 Kasım 2013 tarih ve 28835 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanıp 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesine göre ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek kişi olarak tüketici konumundadır. Aynı Yasa’nın 3/1-l maddesine göre uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanan tüketici işlemidir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 83/2 maddesinde” Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.”hükmü yer almaktadır.
Somut olayda uyuşmazlık konusunun; dava dilekçesi kapsamındaki anlatımlara göre incelenen dosya kapsamı ile 23/08/2019 tarihli “gayrimenkul satış ve emlak danışmanlık hizmet sözleşmesi” ve senet içeriğine göre senedin unsurları yönünden herhangi bir ihtilaf bulunmadığı, tarafların tacir olmadığı, işin ticari iş niteliğinde olmadığı, sözleşmenin davacı alıcı ile dava dışı satıcı …. arasında imzalanmış olup, konusunun ev alım satımı olduğu, sözleşme kapsamına göre hem alıcı hem satıcıdan tellaliye hizmeti verdiği anlaşılan senet lehtarı … tarafından 2.500,00 TL bedelli senetler alındığı, davacı ile davalı senet lehtarı arasında tüketici ilişkisi bulunduğu, davalı senet lehtarının 23/08/2019 tarihli sözleşme kapsamında verdiği hizmete istinaden aldığı anlaşılan senedin teminat senedi olup olmadığı, bedelsiz kalıp kalmadığına ilişkin uyuşmazlık olduğu, takibe dayanak senedin teminat senedi olup olmadığının, sözleşme hükümlerinin taraflarca usulünce yerine getirilip getirilmediğinin, 23/08/2019 tarihli “gayrimenkul satış ve emlak danışmanlık hizmet sözleşmesi” kapsamı ile 02/09/2019 tarihli noter ihtarnamesi kapsamı yorumlanarak çözümlenmesi gereğinin tüketici mahkemelerine ait olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin tüketici işlemi olup, mahkememizin görevli olmadığı, tüketici mahkemelerinin görevli oldukları değerlendirilmiştir.
6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesi gereğince görev hususunun dava şartı olduğu, 6100 sayılı HMK.nun 115/1 maddesi gereğince dava şartlarının yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılacağının belirtildiği anlaşıldığından 6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesi delaletiyle, 6100 sayılı HMK.nun 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine ve mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK m.114/1-c, 115/2 uyarınca göreve ilişkin dava şartı eksikliği nedeniyle davanın usulden reddine, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Tüketici Mahkemeleri’nin görevli olduğunun TESPİTİNE,
3-Kararın kesinleşmesinden sonra ve talep halinde dosyanın görevli Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4-Süresi içerisinde görevli mahkemeye dava dosyasının gönderilmesi için başvuru yapılmaz ise dosyanın re’sen ele alınıp Mahkememiz tarafından açılmamış sayılması kararı verilmesine,
5-Yargılama harç ve giderleri hakkında görevli mahkemece değerlendirme yapılmasına,
6-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli mahkemede davaya devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK 331/2 maddesi gereğince bir karar verilmesine,
7-Daha evvel Ankara 9. Tüketici Mahkemesi’nin görevsizlik kararı verdiği görülmekle, HMK m.21/(c) uyarınca İstinaf yoluna başvurulmaksızın mahkememiz kararının kesinleşmesi halinde; her iki mahkeme arasında oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda miktar yönünden kesin olmak üzere karar verildi. 08/02/2021

Katip …

Hakim …