Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/675 E. 2022/288 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/675 Esas
KARAR NO : 2022/288

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/04/2021
KARAR TARİHİ : 28/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 24/08/2015 tarihli protokolü imzaladıklarını, bu protokol gereğince, Cezayir piyasasında PVC ve alüminyum profilden pencere, panjur, kapı üretim tesisleri kurulacak ve ithalat ihracat bakımından bayilikler oluşturulacağını, Cezayir’de kurulan ve davalı adına olduğu beyan edilen ….Şirketinin de %24,5 tutarındaki hissesinin müvekkiline devrolunacağını, bu protokol gereği … tarafından davalı tarafa elden 25.000 USD ve davalı tarafın sahibi olduğu … Proje Dekor Alüminyum AŞ hesabına da 70.000 Euro ödendiğini, ancak geçen zaman içinde ne Cezayir’de üretim işinin başladığını, ne bayilikler kurularak ihracat ve ithalat yapılabildiğini, ne de şirket hissesinin müvekkiline devrildiğini bildirerek şimdilik 10.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddinin gerektiğini, davanın kısmi dava olarak ikame edilmesinin hakkın kötüye kullanılmasını oluşturduğunu, davacı tarafından dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların gerçek dışı olduğunu, davacı tarafından dayanak gösterilen protokol incelendiğinde davacının taleplerinin mesnetsiz ve kötüniyetli olduğunun görüleceğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava, protokole dayalı açılan alacak isteminden ibarettir.
Davacı taraf, taraflar arasında 24/08/2015 tarihli protokol düzenlendiğini, bu protokol uyarınca Cezayir piyasasında PVC ve alüminyum profilden tencere, panjur, kapı üretim tesisleri kurularak ithalat ve ihracat bakımından Türkiye’de bayilikler oluşturulacağının, Cezayir’de kurulan ve davalı adına olduğu beyan edilen bir şirketin de %24,5 hissesinin davacıya devrolunacağının hüküm altına alındığını, bu protrokol gereği davacı tarafından davalı tarafa 25.000 USD ve davalı tarafın sahibi olduğu … Proje Dekor Alüminyum AŞ hesabına da 70.000 Euro ödendiğini, ancak zaman içinde Cezayir’de üretime başlanmadığını, bayiliklerin kurulmadığını, ihracat ve ithalat yapılamadığını, söz konusu şirketin de hissesinin davacıya devredilmediğini, protokol hükümlerinin yerine getirilmemesi nedeniyle davacı tarafından ödenen tutarların iadesi için Ankara …İcra Müd.’nün … esas sayılı dosyasında yapılan takibe ise davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürmektedir.
Davalı taraf ise savunmalarında özetle; dava dilekçesindeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını, söz konusu ticari faaliyetin başlayamaması nedeniyle davalının davacıdan çok daha fazla zarara uğradığını, ticari faaliyetin başlayabilmesi için gerek protokol gerek ticari örf adet gereği üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini, davacının iade talebinin haksız olduğunu beyan etmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 24/08/2015 tarihli protokol uyarınca Cezayir’de kurulan ve davalının %49 hisse sahibi olduğu … Şirketi’nin %24,5 hissesinin karşılığı olarak davacı tarafından davalı tarafa ödenen 75 bin Euro ile 25 bin USD’nin protokol şartlarının gerçekleşmemesi nedeniyle davalı tarafından davacıya iadesinin gerekip gerekmediği, protokol hükümlerine göre ödenen tutarın iadesi şartlarının bulunup bulunmadığı, Ankara …İcra Müd.’nün … esas sayılı dosyasında yapılan takibe itirazın yasal şartlarının bulunup bulunmadığı, davacı tarafça davalı tarafa ödenen ve tarafların k abulünde olan tutarın, davalı tarafça, dava dışı … Şirketi’nin %51 hisseli Cezayirli ortağı …’ye gönderilip gönderilmediği, Cezayirli bu ortağın dava dışı Cezayir’de kurulan şirket yönünden sorumluluklarını yerine getirip getirmediği, yerine getirmemesi nedeniyle 24/08/2015 tarihli taraflar arasındaki protokol hükümlerinin ifasının imkansız hale gelip gelmediği, davacının bu süreçle ilgili bilgisinin olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanarak taraflar arasında düzenlendiği belirtilen protokol incelenmiş, 24/08/2015 tarihli protokolde davacı … ile …’ın imzasının bulunduğu, protokolün 6.maddesinde “… …. Şirketindeki %49 hissesinin %24,5 tutarındaki hissesini 150.000 Amerikan Doları karşılığında …’a satmıştır. Bu satış karşılığında … sahibi olduğu … Ltd. Şti.’nden …’ın sahibi olduğu … Proje Dekor Alüminyum AŞ’nin … Bankası Ankara Öveçler Şubesi TR 27…..05 nolu euro hesabına 70.000 Euro iş avansını 09/07/2015 tarihinde havale etmiştir. Ayrıca elden 25.000 USD vermiştir.” hükmünün bulunduğu, yine dosyada mevcut protokolde bahsi geçen havale belgelerinin incelenmesinde davacının şirket hesabından davalının şirket hesabına söz konusu bedelin havalesinin yapılmış olduğu görülmüştür. İncelenen protokolün bu madde hükmü ile … Bankası’na ait 09/07/2015 tarihli 70.000 Euro bedelli, havaleye ilişkin dekont kapsamından taraflar arasındaki kurulmak istenen sözleşmeye istinaden düzenlenen protokolün tarafların sahibi olduğu şirketler nam ve hesabına yapılmak istendiği anlaşılmaktadır. Mahkememizce taraf vekillerine bu tespitler üzerine söz konusu protokolün tarafların şirketlerinin nam ve hesabına taraflarca yetkili temsilci sıfatıyla mı imzalandığı hususunda beyanda bulunmak üzere süreler verilmiştir. Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan 03/03/2022 tarihli dilekçe kapsamında söz konusu protokolün şahsen taraflarca imzalandığının hakim ortakları oldukları şirketleri temsilen imza altına alınmadığının bildirildiği, davalı vekilince dosyaya sunulan 03/03/2022 tarihli dilekçe kapsamında tarafların söz konusu şirketlerin yetkili temsilcileri olmaları banka hesabı üzerinden yapılan havalenin şirket hesapları arasında bulunması dikkate alındığında davalının taraf sıfatının bulunmadığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve deliller, protokol ve banka havale dekontu ile taraf vekillerinin beyanları kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; protokol kapsamı ile protokol çerçevesinde banka havalesiyle gönderilen ve elden ödendiği tarafların kabulünde olan euro ve dolar tutarlı meblağların yüksek oluşu, yapılacak işin kapsam ve mahiyeti gözönüne alındığında her ne kadar davacı vekili tarafından protokolün şahıslar arasında imzalandığı ileri sürülmüş ise de; tarafların yetkilisi oldukları şirketlerinin nam ve hesabına bu para transferlerinin yapıldığı açıkça anlaşıldığından öncelikle davanın davalının pasif ehliyeti yokluğu nedeniyle dava şartları yönünden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir .
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, davalının pasif ehliyeti yokluğu (husumet) nedeniyle dava şartları yönünden REDDİNE,
Bu karar nedeniyle alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin alınan 170,78 TL harçtan çıkartılarak artan 111,48 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı işbu davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığına,
Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, Davacı Vekili Av. … , Davalı Vekili Av. …’ın yüzlerine kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/04/2022

Katip …

Hakim …