Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/664 E. 2022/294 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/664 Esas
KARAR NO : 2022/294

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2014
KARAR TARİHİ : 12/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki 21/11/2012 tarihli sözleşme gereğince davalıya teslim edilen konserve bedellerinin ödenmemesi üzerine başlatılan takibe vaki itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kararlaştırılan malları eksik teslim ettiğini, eksik malların teslim edilmemesi üzerine davacıya iade faturası düzenlenerek gönderildiğini, davacının iade faturasının yasal süresi içerisinde itiraz etmediğinden iade faturasının içeriğini kabul etmiş sayılacağını bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Mahkememizce taraflar arasında yapılan yargılama sonucunda mahkememizin 28/12/2017 tarih 2014/926 esas, 2017/1098 karar sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün istinaf edilmesi üzerine Ankara BAM 22. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 29/09/2021 gün, 2018/1649 esas, 2021/1478 karar sayılı kaldırma ilamı ile “…Dava, satım sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için girişilen takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Taraflar arasında satım sözleşmesi hususunda ihtilaf bulunmamakta olup uyuşmazlık cari hesap alacağına konu edilen fatura içeriklerindeki bir kısım emtianın teslim edilip edilmediği hususunda toplanmaktadır.
Davalı/borçlu fatura muhteviyatı malların şirketlerince teslim alınmadığını savunmaktadır. Satıcı/davacı/alacaklı akdi ilişkinin varlığı yanında teslim olgusunu kanıtlama yükümü altındadır.
Davacı tarafından mal satışına ilişkin düzenlenen fatura davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının defter kayıtlarını ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Ancak taraflar arasında görülen Ankara Asliye 1. Ticaret Mahkemesi’nin 22.12.2015 tarih, 2013/578 Esas, 2015/960 Karar sayılı dosyasında, eldeki istinaf incelemesine konu takip dayanağı olan cari hesap alacağı içerisinde yer alan ve davalı tarafından teslim edilmediği iddia edilen mallara ilişkin faturalar “menfi tespit” davasının konusu yapılmış ve sözkonusu davada davalı defterinde yapılan incelemede bu davada da uyuşmazlık konusu olan faturaların davalı defterinde kayıtlı olduğu belirlenmiştir.
Yine mahkemece, davalının vergi dairesine mal alım bildirimi olan BS formları celp edildiğinde, ihtilaf konusu edilen faturaların vergi dairesine bildirilmiş olduğu da anlaşılmıştır.
Bu durumda davacı yan malların teslim edildiği vakıasını ispat etmiş kabul edilmesi gerekmekte olup davalı yanın sözkonusu fatura içeriğindeki malların bir kısmının teslim edilmediği yönündeki iddiasını yazılı delillerle kanıtlayamamıştır.
Öte yandan cevap dilekçesi incelendiğinde davalının aynı zamanda yemin deliline de dayandığı anlaşılmaktadır.
Bir vakıayı ispat yükü kendisine düşen taraf o vakıayı başka delillerle ispat edemezse diğer tarafa yemin teklif eder. Yemin teklifini ispat yükü kendisine düşen taraf yapar. Yemin teklifine dayanan taraf bunu dava dilekçesinde veya cevap dilekçesinde açıkça belirtmesi gerekir. Mahkeme ancak bu halde (dava dilekçesinde veya cevap lahiyasında yemin deliline dayanıldığının bildirilmesi halinde) yemin teklifini hatırlatmakla yükümlüdür. Kendisine yemin teklif edilen taraf, yemin teklifinin kabulünden sonra, usulüne uygun biçimde (HMK m. 233) yemin eder ise, yemin teklif eden tarafın iddia ettiği vakıanın mevcut olmadığı kesin delil ile ispat edilmiş olur. Yemin teklif eden taraf, bundan sonra iddiasını ispat için başkaca delil gösteremez.
Açıklanan bu nedenlerle mahkemece; davacının yemin deliline de dayandığı dikkate alınarak, davacıya karşı tarafa yönelik olarak yemin teklif etme hakkı hatırlatılmadan, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Mahkemece her ne kadar davacının yemin edeceği hususta cezai takibata uğrayacağı gerekçesi ile yemin hatırlatmasında bulunulmadığı belirtilmiş ise de, az yukarıda yine taraflar arasında görülen Ankara Asliye 1. Ticaret Mahkemesi’nin 22.12.2015 tarih, 2013/578 Esas, 2015/960 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde yapılan temyiz incelemesi neticesinde Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 11.04.2017 tarih, 2016/7616 Esas, 2017/2945 Karar sayılı ilamında ihtilaflı olan faturalara ilişkin olarak yemin teklif etme hakkının hatırlatılması gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verildiği görülmektedir. Bu anlamda ilk derece mahkemesinin açıklanan yöndeki gerekçesi yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, davalının yemin teklif etme hakkının hatırlatılması suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dava dosyasının kapsamı ile mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin hüküm kurmasını sağlayacak olan tüm esaslı delillerin toplanmamış, mahkemece değerlendirilmemiş olması nedeniyle, davacı yanın istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü kabulüne, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle kaldırılarak mahkememize iade edilmiş işbu esas sırasına kaydedilerek yargılamaya mahkememizce devam edilmiştir.
Mahkememizce davalı vekilinin yemin teklif etme hakkını kullanmak istediklerini 20/01/2022 tarihli celsede beyan etmesi üzerine, BAM kararı doğrultusunda davalı vekiline bir kısım malların davacı tarafından davalıya teslim edilmediğine ilişkin olarak yemin metni hazırlayarak dosyaya sunulması için süre verilmiş, davalı vekilince yemin metninin sunulması üzerine davalı şirket yetkilisine usulünce yemininin yaptırılmasının sağlanması amacıyla Balıkesir ATM’ye talimat yazılmıştır. Balıkesir ATM’nin 11/05/2022 tarihli talimat tutanağı kapsamında davacı şirket yetkilisi …’un HMK’nın 233/4 maddesi uyarınca usulünce yeminini eda ettiği ve bu beyanında sebat ettiği görülmüş, davacı şirket yetkilisinin usulünce yemin etmesi dikkate alındığında, davalı tarafın söz konusu fatura kapsamındaki malların bir kısmının teslim edilmediği yönündeki iddiasını usulünce kanıtlayamadığı kabul edilerek istinaf incelemesinden önce toplanan deliller kapsamı da gözönünde bulundurularak davacının defterlerinde takip tarihi itibariyle davalı şirketten 76.190,97 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olması gözönünde bulundurularak bu tutar üzerinden davanın kısmen kabulü ile aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının Ankara …İcra Müd.’nün … sayılı icra takibine vaki itirazının 76.190,97 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin; bu miktar asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Hükmolunan alacağın (76.190,97 TL) %20’si oranında takdir edilen icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Bu karar nedeniyle alınması gerekli 5.204,61 TL harçtan peşin alınan 1.417,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.786,91 TL. harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 10.704,83 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.206,65 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre taktiren 783,26 TL’si ile 25,20 TL başvurma, 1.417,70 TL peşin harç toplamı 2.226,16 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 6.154,05 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 19,50 TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre takdiren 6,84 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, artan kısmın davalı üzerinden bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, Davacı Vekili Av. …’ın yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/05/2022

Katip …

Hakim …