Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/62 E. 2022/627 K. 24.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2021/62 Esas
KARAR NO : 2022/627

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 28/01/2021

KARAR TARİHİ : 24/10/2022
YAZIM TARİHİ : 16/11/2022
Mahkememizde açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; davalıya sigortalı araç ile davacının yolcu olarak bulunduğu araçların neden olduğu kaza sonucu davacının yaralandığını, bu yaralanma nedeniyle oluşan bedensel zararlar ile bakıcı gideri ve SGK tarafından karşılanmayan tedavi ve yol giderlerinden oluşan zararlarının kaza tarihinden itibaren hesaplanacak avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı şirket vekaletname ekli hasar dosyası göndermiş olmakla birlikte, dava dilekçesi ve bilirkişi raporları kendilerine tebliğ edildiği halde davanın esası ile ilgili herhangi bir beyanda bulunmamıştır.
DELİLLER :
-Araçların ruhsat örnekleri ile poliçeyi de içeren hasar dosyası,
-Davalıya davadan önce yapılan başvuru ile ilgili kayıtlar,
-Davacıya ait tedavi evrakı,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-SGK nın geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığına ilişkin cevabı,
-Davacı ile ilgili gelir araştırması sonucu,
-Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporlar.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep, Trafik kazası nedeni ile davacıda oluştuğu ileri sürülen bedensel zararlar ile bakıcı gideri ve SGK tarafından karşılanmayan tedavi – yol giderlerinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, 2918 sayılı yasanın 91/1 maddesi uyarınca işletenlerin aynı kanunun 85/1 maddesi kapsamındaki sorumluluklarının karşılanması için yaptırılması zorunlu bir sigorta türü olup, zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenleyen sigorta şirketleri, işletenin yasadan kaynaklanan hukuki sorumluluğunun belirli limitler içinde üzerine almaktadır.
Zorunlu trafik sigorta poliçesi düzenleyen sigorta şirketleri “sigortalı aracın işletilmesi sırasında 3.kişilerin uğradığı ve poliçe kapsamındaki zararları sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sigortalı adına ödemeyi” üstlenmektedir. Bu nedenle ilk önce davacı, davacının yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsü ile sigortalı araç sürücüsünün kusur dağılım oranlarının belirlenmesi gerekmektedir.
Dava dışı … adına trafikte ….plaka sayılı olarak kayıtlı olan araç için davalı … tarafından olay tarihinde kapsar şekilde 27/03/2020 tarihli zorunlu trafik sigorta poliçesi düzenlenmiştir. Sigortalı araç …i.daresinde Bülent Ecevit Bulvarında şehir merkezine doğru seyir halinde olup, petrol istasyonu olarak kullanılan iş yerinin çıkış noktasına geldiğinde sola manevra yaparak istasyona girmek istemiş, aracın sağ ön yan kısmı ile Perşembe yönünden gelip aynı bulvar üzerinde şehir merkezine doğru seyir halinde bulunan ve davacının yolcu olarak bulunduğu ….plaka sayılı araca çarparak davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasına neden olmuştur.
Yukarıda anlatılan şekilde gerçekleşen olayda suç soruşturması sırasında hazırlanan kaza tespit tutanağı ve mahkememiz için düzenlenip, gerekçeleri itibarı ile somut olaya uygun ve denetime açık olması nedeni ile hükme esas alınması gerektiği kabul edilen 20/10/2021 tarihli raporlarda da belirtildiği gibi, davalıya sigortalı araç sürücüsünün sola dönüşe ilişkin trafik kuralını ihlal edip, ilk geçiş hakkını sola dönmek isteyen araçlara vermeyip, üstelik sürücünün alkol alarak araç kullanması nedeni tam kusurlu olacak şekilde, davacının yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsünün ise sola dönüş hakkı kendisinde olup, kural ihlali olmaksızın dönüş yapması sırasında kusursuz olarak kazaya katıldıkları, davacının da kabul edilmiştir.
Kaza 08/07/2020 tarihinde meydana gelmiş ve Yargıtay uygulamasına göre bu tarihte ” Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik Hükümleri” yürürlükte kabul edilmekte olup, bu amaçla Ordu Üniversitesinden alınan ve gerekçeleri itibarı ile yaralanmalara uygun ve denetime açık olması nedeni ile hükme esas alınması gerektiği kabul edilen 04/01/2022 tarihli raporda davacının Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi hakkındaki yönetmelik hükümlerine göre kazaya bağlı olarak davacıdaki yaralanmaların % 3 oranında sürekli çalışma gücü kaybı oluşturup, 6 ay süre ile geçici iş göremezliğe neden olduğu ve iyileşme süresinin 6 aylık bölümünde ( tamamında ) bakıcı ihtiyacı olduğu kabul edilmiştir.
Davacıda % 3 oranında sürekli çalışma gücü kaybı oluştuğunu belirleyen 04/01/2022 tarihli rapor esas alınıp davacının talep edebileceği tazminat alacakları ile ilgili olarak 11/03/2022 tarihli asıl rapor ile itirazlar üzerine 28/09/2022 tarihli ek rapor alınmıştır.
Geçici iş göremezlik alacağı 11/03/2022 tarihli rapor ile hesaplanmış, sonraki ek raporda da aynen tekrar edilmiş olup, davacının 6 aylık süre geçici iş göremezlik süresine karşılık gelen zararının 14.091,74 TL olduğu, SGK tarafından aynı zarar için yapılan 9.711,90 TL ödeme mahsup edildiğinde talep edilebilir alacağın 4.379,84 TL olduğu kabul edilmiştir.
Davacının hükme esas alınan çalışma gücü kayıp oranını belirleyen raporda 6 ay süre ile bakıcıya ihtiyacı olduğu belirlenmiş olup, bilirkişi tarafından hazırlanan 28/09/2022 tarihli raporda da belirtildiği üzere davacının bakıcı ihtiyacına konu dönem için 17.839,71 TL bakıcı gideri talep hakkı bulunduğu kabul edilmiştir.
Sürekli çalışma gücü nedeniyle oluşan davacı alacağının belirlenmesi yönünden yapılan değerlendirmede; düzenlenen raporlardan 28/09/2022 tarihli olanı hüküm kurmaya elverişli olmakla birlikte, raporda sürekli çalışma gücü kayıp oranı % 7 olarak esas alınmış olup, mahkememiz % 3 oranındaki sürekli çalışma gücü kaybını kabul ettiği için rapordaki sürekli çalışma gücü kaybından kaynaklanan alacak aynı rapordan yararlanmak sureti ile aşağıdaki şekilde hesaplanmıştır.
Raporun 2.sayfasında belirtilen işlemiş dönem zararı toplam 91.755,08 TL olup, çalışma gücü kayıp oranı % 3 olarak alındığında bu döneme ilişkin alacak miktarının (91.755,08 TL x 3 / 100 = 2.752,65 TL) 2.752,65 TL, raporun 2 ve 3.sayfalarında belirtilen işleyecek dönemin aktif dönemine ilişkin toplam zararın 2.344.469,18 TL olduğu, çalışma gücü kayıp oranı % 3 olarak alındığında bu döneme ilişkin alacak miktarının (2.344.469,18 TL x 3 / 100 = 70.334,08 TL) 70.334,08 TL ve işleyecek dönemin pasif dönemine ilişkin zarar miktarının raporun 3.sayfasının son sütununda da belirtildiği gibi 782.287,32 TL olduğu, çalışma gücü kayıp oranı %3 olarak alındığında bu döneme ilişkin alacak miktarının (782.287,32 TL x 3 /100 = 23.468,62 TL) 23.468,62 TL olması gerektiği, her üç döneme ilişkin talep edilebilir alacaklar toplandığında sürekli iş göremezlik nedeni ile talep edilebilir davacı alacağının (2.752,65 TL + 70.334,08 TL + 23.468,62 TL = 96.555,35 TL) 96.555,35 TL olduğu belirlenmiştir.
Sürekli çalışma gücü kayıp oranı nedeniyle talep edilebilecek tazminat yukarıdaki şekilde mahkememizce hesaplanmış olup, bu hesaplamanın doğru olup olmadığının denetlenmesi amacıyla son raporda hesaba esas alınan %7 oranındaki sürekli çalışma gücü kayıp oranı esas alındığında davacının talep edebileceği zararı 225.295,81 TL olarak hesaplanmış olup çalışma gücü kayıp oranı %3 kabul edildiğinde talep edilebilir davacı alacağının (225.295,81 TL x 3 / 7 = 96.555,35 TL) 96.555,35 TL olduğu ikinci bir yöntemle denetime açık olması için ayrıca hükümde gösterilmiştir.
Davacının talep ettiği bir diğer alacağı SGK tarafından karşılanmayan tedavi ve yol giderlerine ilişkin olup, bu konudaki hesaplama 29/03/2022 tarihli bilirkişi raporu ile belirlenmiş olup SGK tarafından karşılanmayan tedavi ve tedavi amaçlı yapılacak yolculuk ve diğer giderler yönünden talep edilebilir davacı alacağının 2.593,90 TL olduğu belirlenmiş, davacı tarafın 13/04/2021 tarihli dilekçesi ile bu miktar kabul edilmiş olmasıda dikkate alındığında, mahkememizce de SGK tarafından karşılanmayan ve sigorta poliçesi kapsamında davalıdan tahsili gereken tedavi ve yol giderlerinin 2.593,90 TL olduğu kabul edilmiştir.
Bilirkişi raporları hazırlandıktan sonra davacı vekili 29/09/2022 tarihli bedel artırım dilekçesi ile talep ettikleri tazminat miktarlarını tek tek dilekçesinde belirtmiş, bu dilekçe davalı tarafa tebliğ edilmiş, hüküm kurulur iken her bir alacak yönünden mahkememizin yukarıdaki paragraflarda belirttiği miktarlar esas alınmıştır.
Davacı alacağına kaza tarihinden itibaren avans faizi talep edilmiş ise de; davalı … şirketinin ancak kendisine eksiksiz belge ile başvurulmuş olması halinde 8 iş günlük sürenin tamamlandığı tarihte, eksik belge ile başvurulmuş ise ancak dava tarihi itibariyle temerrüde düşmesinin söz konusu olduğu, başvurunun eksik belge ile yapılmış olması nedeni ve davanın belirsiz alacak davası olarak açılmış olması nedeniyle dava açıldığında gerek dava dilekçesinde belirtilen alacak miktarları, gerekse bedel artırımı işlemine konu alacaklar yönünden temerrüdün davanın açıldığı tarihinde gerçekleştiği, sigortalı aracın hususi nitelikli olarak kayıtlı olması nedeniyle davacı alacağına dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği kabul edilip aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
96.555,35 TL sürekli iş göremezlik alacağı,
17.839,71 TL bakıcı gideri alacağı,
2.593,90 TL tedavi ve yol gideri alacağı,
+4.379,84 TL geçici iş göremezlik alacağından oluşan toplam;
121.368,44 TL’nin 28/01/2021 dava tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazla istemin reddine,
Alınması gereken 8.290,68 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL peşin harç ile 853,23 TL ıslah harcı toplamı 912,53 TL’nin mahsubu ile bakiye 7.378,15 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 912,53 TL peşin harç (ıslah harcı dahil) olmak üzere toplam 971,83 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 19.205,27 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 19.205,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 211,50 TL, adli tıp gideri 856,00 TL ve bilirkişi ücreti 3.000,00 TL olmak üzere toplam 4.067,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1.953,54 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, artan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA.
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca;
633,97 TL’sinin davalıdan,
683,03 TL’sinin davacıdan,
Alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. …’in yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/10/2022

Katip …

Hakim …