Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/587 E. 2022/114 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR

ESAS NO : 2021/587 Esas
KARAR NO : 2022/114

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/09/2021
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİHİ : 11/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, müvekkili aleyhine Ankara … Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile haksız olarak takip başlatıldığını ve ödeme emrinin müvekkili yurtdışında iken tebliğ edilerek takibin kesinleştirildiğini, müvekkilinin haciz ve satış baskısı ile davalıya ödenen 221.390,00 TL ödeme yaptığını ödenen tutarın 29/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
YANIT:
Davalı vekili yanıt dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili arasında makine satımı nedeniyle ilişki olduğunu, müvekkili tarafından davacı tarafa ödeme yapıldığını ancak davalılarca makinanın müvekkiline teslim edilmediğini, davacı tarafa yapılan ödemenin iade edilmediğini ve makinanın müvekkiline verilmediğini, davacının haciz baskısı altında ödediğini iddia ettiği borcun davacının borcu olduğunu bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DEĞERLENDİRME ve KABUL:
Dava istirdat davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre; her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ve tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın maddede altı bent halinde sayılan davalar, ticari dava sayılır. Taraflardan biri, tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı, ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı HMK.’nun 1.maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan, re’sen incelenir.
Dosya kapsamından, davacının tacir olmadığı gibi uyuşmazlığın ticari işletmesinden de kaynaklanmadığı, davacı aleyhine alacağının tahsili için icra takibi başlatıldığı ve davacı tarafından ödenen bedelin borçlu olmaması nedeniyle iadesinin istendiği anlaşılmıştır.
Görev kamu düzeni ile ilgili olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir.
Somut olayda, dava dilekçesindeki anlatıma göre, dava davalı tarafından haksız yere tahsil edildiği iddia edilen alacağın iadesi isteminden ibaret olup, dava TTK 4.maddede sayılan mutlak ticari davalardan olmamakla birlikte davacının ve davalının tacir olmadığı, davacının tacir olduğuna dair dosya kapsamında bir belgenin bulunmadığı ve işin ticari işletmeleriyle ilgili olmayıp, mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemelerin görevi, dava şartıdır. (HMK m. 114/(1)-c)
Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. (HMK m.115/(2))

Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.

Eldeki davada TTK m. 4/1 uyarınca; “her iki tarafın tacir olması” koşulu gerçekleşmediğinden ve uyuşmazlık mutlak ticarî davalardan olmadığından; TTK m.5 gereğince, Mahkememizin görevsizliğine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK m.114/1-c, 115/2 uyarınca göreve ilişkin dava şartı eksikliği nedeniyle davanın usulden reddine,
Ankara Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduklarının tespitine,
Karar kesinleştiğinde ve süresinde başvuru olduğnda dava dosyasının görevli Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
Süresi içerisinde görevli mahkemeye dava dosyasının gönderilmesi için başvuru yapılmaz ise dosyanın re’sen ele alınıp Mahkememiz tarafından açılmamış sayılması kararı verilmesine,
Yargılama harç ve giderleri hakkında görevli mahkemece değerlendirme yapılmasına,
Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli mahkemede davaya devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK 331/2 maddesi gereğince bir karar verilmesine,
Dair, davacı vekili Av. …, Davalı Vekili Av. …’in (e-Duruşma) yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/02/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

Not : Bu evrak 5070 sayılı Elektronik imza yasası kapsamında imzalanmıştır.