Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/584 E. 2022/247 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/584 Esas – 2022/247
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/584 Esas
KARAR NO : 2022/247

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/09/2021
KARAR TARİHİ : 14/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … Madencilik ve Ticaret Ltd.Şti.’nin (Davalı olarak anılacaktır) Davacı taraftan …. Mevkiinde bulunan 200805904 Ruhsat Numaralı II-B Grubu (Maden) Mermer ocağı alan genişletmesi ve kapasite arttırımı projesi ile ilgili olarak Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği EK-1 Listesi kapsamında ÇED belgesi alınmasına ilişkin fiyat teklifi talep ettiğini, davacı şirket yetkilisi tarafından e-posta yoluyla ÇED Danışmanlığı Hizmetleri için teklif verildiğini; 22.500,00 TL+KDV tutarındaki teklifin %50’sinin ÇED başvuru dosyası sunumunda, %50+KDV’sinin de ÇED kararı alınmasından sonra ödeneceğini, davacı şirketin yükümlülüklerinin büyük bir kısmını yerine getirmesine rağmen, mevcut işin kapsamında olmayan su kullanım izninin alınamaması sebebiyle işlerin ilerleyemediğini; problemin giderilmesi için taşıma su yöntemi kullanılması teklif edilmiş olsa da artacak maliyetler nedeniyle teklifin Davalı tarafından kabul edilmediğini; akabinde, Davalı firma tarafından Davacı’nın kusuru olmaksızın sözleşmenin feshedildiğini, aynı iş için daha sonra anlaşılan firma tarafındab hazırlanan nihai ÇED raporunda su kullanım izninin daha önce Davacı tarafından teklif edildiği gibi taşıma su yöntemiyle çözüldüğünü, 22.500,00 TL+KDV ve ilave maden atık yönetim planı için 5.000,00 TL+KDV olarak anlaşılan iş için Davacı şirkete toplam 15.000,00 TL ödeme yapıldığı; ancak ödenen bu miktarın yapılan işin mahiyeti ve oranı ile uyuşmadığını, dolayısıyla, edimlerin ifasından fesih bildirimine kadar Davacı tarafından hangi işlerin yapıldığının ve gelinen noktanın hakkaniyete ücretinin tespiti için bilirkişi incelemesi talep ettiğini, 27.07.2020 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğunu, yapılan görüşmeler sonucu karşılıklı anlaşma sağlanamadığını ifade ederek bilirkişi incelemesi sonucu ortaya çıkacak bakiye alacağın, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan avans faizi ile birlikte ödenmesini talep etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının, 12.07.2018 tarihinde ÇED Raporu Mühendislik ve Müşavirlik Hizmetleri için teklif sunduğunu; bu teklifte işin tanımı, süresi ve bedelinin yer aldığını; buna göre gerekli bilgi ve belgelerin temin edilmesinden ve arazi çalışmasından sonra 15 iş günü içerisinde ÇED Başvuru Dosyasının hazırlanacağı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunulacağı; sonrası 30 iş günü içerisinde ÇED Raporu Dosyasının hazırlanarak sunulacağı; bunun sonrasında da 5 iş günü içerisinde Nihai ÇED Raporu Dosyasının hazırlanarak sunulacağı; hizmet bedeli olarak da toplamda 22.500,00 TL+KDV %50’sinin ÇED başvuru dosyası sunumunda, %50’sinin de ÇED kararı alınmasından sonra ödeneceğinin belirlendiğini, Davacının teklifinin kabul edilmesi üzerine, Davalının her türlü bilgi ve belgeyi temin ettiğini, 10.08.2018 tarihinde ise arazi çalışmalarının tamamlandığını, Davacının ÇED Başvuru Dosyasının taslağını hazırlayarak 31.08.2018 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığına sunulduğunu; Davacının 18.10.2018 tarihinde 15.000,00 TL ödeme yaptığını; bu aşamaya kadar tarafların üzerine düşen yükümlülükleri eksiksiz bir şekilde ve süresi içinde yerine getirildiği; ancak, ÇED Başvuru Dosyasının Bakanlığa sunulması aşamasından sonra Davacı tarafın üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, gerekli süreçlerin yürütülmediği, yapıldığı iddia edilen işlerin ise eksik yürütüldüğü ve7veya zamanında yerine getirilmediği; 31.08.2018 tarihinden itibaren süreçte hiçbir ilerleme kaydedilmediği ve Davalının mağdur edildiği, Davacı şirkette personel değişimine bağlı aksamalar yaşandığını, ÇED Yönetmeliğine göre, ÇED başvurusu, raporun sunulması ve kararın alınması süreçlerinde eksiklerin bulunması halinde bu eksiklerin giderilmesi için kesin sürelerin öngörüldüğünü; eksiklerin belirlenen süreler içinde giderilmemesi durumunda ÇED sürecinin sonlandırılacağını, bunun yapılan tüm işlerin boşa yapılmış olacağını, harcanan kaynak ve zamanın boşa gideceğini ve ÇED sürecinin yeniden en baştan başlatılacağını, 31.08.2018 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ÇED Başvuru dosyasının sunulmasının üzerinden 1 yıldan fazla zaman geçtikten sonra 13.11.2019 tarihinde Devlet Su İşleri (DSİ)’den su için gerekli izinlerin çıkmadığı bilgisi alındığını; sürecin aksaması üzerine Davacının ÇED için ek süre almasının talep edildiği, Davacının 21.11.2019 tarihinde sürenin 25.10.2019 tarihinde dolduğunu ve 6 ay ek süre aldığını Davalıya bildirdiğini; bu süre içinde sürecin hiç takip edilmediğini ve eksiklerin giderilmediğini; Davacıdan bilgi istendiğinde, Bakanlık tarafından bilgi verilmediğini ve Bakanlıktan bilgi almaya çalıştıklarını; Davalının kendi çabası ile yapmış olduğu araştırma sonucunda Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden 11.10.2018 tarihinde Davacıya yer altı eksik işlemlerin yapılması için evrak gönderildiğini, fakat Davacının bu konuda işlem yapılmadığını öğrendiğini; ilgili evrağın Davalı tarafından Davacıya iletildiğini, Davcının söz konusu evraktan bu şekilde haberdar olduğunu; bu durumun Davacının söz konusu hizmeti gereği gibi yerine getirmediğinin açık olduğunu, Davacı tarafın süreci ilerletememesi üzerine, Davalının sözleşmeyi haklı nedenle iptal etmek zorunda kaldığını; ÇED sürecinin yürütülmesi ve ÇED kararının alınması amacıyla 24.02.2020 tarihinde 20.000,00 TL+KDV bedelle başka bir firma (… Madencilik Mühendislik Müşavirlik San. Ve Tic. Ltd. Şti.) ile zorunlu olarak anlaşıldığını, bu firmanın, su kullanım izinleri dahil, oldukça kısa bir zamanda süreci tamamlayarak 23.11.2020 tarihinde ÇED kararının alınmasını sağladığını, davacı tarafından iddia edildiği gibi 5.000,00 TL+KDV bedel karşılığında maden atık yönetim planı yapılmasına ilişkin bir sözleşme yapılmadığını, Davacının bu hususta herhangi yazılı bir belge sunmadığını, Davacının maden atık yönetim planının hazırlanması işini yerine getirmediğini, bu işin daha sonra anlaşılan firma tarafından yerine getirildiğini, Davacının bu beyanının gerçeği yensıtmadığını ve haksız kazanç elde etmeye yönelik olduğunu; Davalının yapmış olduğu 15.000,00 TL ödemeye ilişkin, Davacı tarafından herhangi bir fatura kesilerek Davalıya iletilmediğni, dolayısıyla faiz hesabında bu durumun dikkate alınması gerektiğini ifade ederek, Davacının açmış olduğu haksız ve hukuka aykırı davanın reddi ile yargılama ile ilgili giderlerin ve vekalet ücretinin Davacı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava ÇED Danışmanlığı Hizmet Sözleşmesinden kaynaklı alacak isteminden ibarettir.
Davacı taraf beyanlarında; ÇED Danışmanlığı için Davalı tarafa teklif verildiğini, 22.500 TL KDV tutarındaki teklifin %50’sinin ÇED başvuru dosyası sunumunda, %50 KDV’sinin de ÇED kararı alınmasından sonra ödeneceğini, davacı şirketin yükümlülüklerinin büyük bir kısmını yerine getirmesine rağmen mevcut işin kapsamında olmayan su kullanım izninin alınamaması nedeniyle işlerin ilerleyemediğini, taşıma su yöntemi kullanılması teklif edilmiş olsa da artacak maliyetler nedeniyle teklifin davalı tarafından kabul edilmediğini, akabinde davalı tarafın davacının kusuru olmaksızın sözleşmeyi feshettiğini, 22.500 TL KDV ve ilave maden atık yönetim atık planı için 5.000,00 TL KDV olarak anlaşılan iş için davacı şirkete toplam 15.000,00 TL ödeme yapıldığını, ancak yapılan işin miktarının, mahiyeti ve oranı ile uyuşmadığını, bu nedenle edimlerin ifasından fesih bildirimine kadar davacı tarafından hangi işlerin yapıldığının ve gelinen noktanın hakkaniyete uygun ücretinin tespiti ile ödenmesini talep etmektedir.
Davalı taraf ise savunmalarında; davacı tarafın süreci ilerletememesi nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle iptal edildiğini, ÇED sürecinin yürütülmesi ve ÇED kararının alınması amacıyla 24.02.2020 tarihinde 20.000,00 TL ve KDV bedelle başka bir firma ile zorunlu olarak anlaşıldığını, bu firmanın su kullanım izinleri dahil kısa bir zamanda süreci tamamlayarak 23.11.2020 tarihinde ÇED kararının alınmasını sağladığını, davacı tarafla 5.000,00 TL ve KDV bedelli maden atık yönetim planı yapılmasına ilişkin bir sözleşme imzalanmadığını, davacının buna ilişkin yazılı bir belge sunamadığını, haksız davanın reddi gerektiğini bildirmektedir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; taraflar arasındaki uyuşmazlığın; taraflar arasında, davalının…. Mevkisinde bulunan mermer ocağının genişletilmesi ve kapasitesinin arttırılması amacıyla ÇED raporu alınmasına yönelik anlaşma uyarınca; davacının üzerine düşen yükümlülüklerini gereği gibi ve zamanında ifa edip etmediği, ihmal veya kusuru ile sürecin uzamasına neden olup olmadığı, sözleşme uyarınca kararlaştırılan bedelin %50’sinin davacıya ödenen 15.000,00 TL’ye tekabül edip etmediği, davacının yaptığı işlere nazaran daha fazla bedele hak kazanıp kazanmadığı, sözleşmenin haklı nedenle davalı tarafından feshedilip edilmediği, Taraflar arasında maden atık yönetim planı için 5.000,00 TL + KDV bedelli ek bir anlaşma yapılıp yapılmadığı, bedelinin ödenip ödenmediği noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan davacı şirket tarafından hazırlanan 31.08.2018 tarihli ÇED başvuru dosyasının bir örneği celbedilmiş, davacı şirketin süre uzatımı alıp almadığı, alınmış ise bu uzatım süresinde davacı şirket tarafından ÇED kararının alınıp alınmadığı sorulmuş, yine DSİ’ye yazı yazılarak gerekli su izinlerinin verilip verilmediğine ilişkin davacı şirkete yazı gönderilip gönderilmediği sorularak ilgili belgeler celbedilmek suretiyle dosya kapsamı üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Konusunda uzman bilirkişi Prof. Dr. … tarafından dosyaya sunulan 07/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı … Çevre Enerji Mad. Müh. Dan. Ve Müş. Ltd. Şti., Davalı … Madencilik ve Ticaret Ltd. Şti. arasında düzenlenen sözleşmenin gereklerinin Davacı tarafından süresi içinde ve tam olarak yerine getirilmediğinin açık olduğunu, sözleşmede fesih ile ilgili bir madde bulunmamakla birlikte, bu durumun haklı fesih nedeni olacağının düşünüldüğünü, davalının yapmış olduğu 15.000,00 TL ödemenin, sözleşmede belirlenen 11.250,00 TL’nin üzerinde ve ödeme planına uygun olarak yapıldığının görüldüğünü, taraflar arasında maden atık yönetim planı ile ilgili düzenlenmiş herhangi bir ek sözleşme ve bu ek sözleşme ile ilgili olarak ödeme yapıldığına dair bir belge olmadığının bildirildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamsı ve deliller, bilirkişi raporu kapsamı, kurumlardan gelen yazı cevapları kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ÇED raporu alınmasına yönelik yapılan anlaşma uyarınca 12.07.2018 tarihli taraflar yönünden bağlayıcı olduğu değerlendirilen sözleşme niteliği taşıyan teklife göre davacının 03.09.2018 tarihinde ÇED başvuru dosyasını hazırlayarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunduğu, buna ilişkin yükümlülüğünü yerine getirdiği ancak 30 iş günü içinde davacı tarafından hazırlanıp sunulması gereken ÇED raporu dosyasının bir yıl gecikmeli olarak Bakanlığa sunulduğu, yine davacının nihai ÇED raporu dosyasını sunmadığı, davacı tarafından herhangi bir ÇED kararı alınmadığı, asıl amacın ÇED kararı alınması olması dikkate alındığında davacının bu yükümlülüğünü sözleşmede taahhüt ettiği sürede yerine getiremediği, sürecin uzamasında bilirkişi raporu kapsamında davacının tek başına sorumlu olduğu, davalı tarafından 15.000,00 TL ödeme yapıldığı hususunda ihtilaf bulunmamakta olup, bilirkişi raporu kapsamına göre sözleşmede davacı tarafından verilecek hizmetler için 22.500,00 TL ödeme yapılacak olması ve bu ödemenin %50’sinin ÇED başvuru dosyası sunumunda kalan %50 ve KDV’sinin de ÇED kararı alınmasından sonra yapılacağı kararlaştırıldığına göre davalının ÇED başvuru dosyası sunumunda 22.500,00 TL’nin yarısı olan 11.250,00 TL ücrete hak kazandığı, ÇED kararı alındıktan sonra ise 11.250,00 TL ve KDV’si toplamı 15.300,00 TL ödeme yapması gerektiği dikkate alındığında davacının hak ettiği ücretin 11.250,00 TL olduğu, davalı tarafça davacıya 15.000,00 TL ödeme yapıldığı dikkate alındığında davacının talep edebileceği bakiye bir bedel bulunmadığı, yine taraflar arasında maden atık yönetim planı ile ilgili düzenlenmiş herhangi bir ek sözleşme bulunduğunun usulünce ispatlanamadığı ve buna ilişkin ödeme yapıldığına dair bir belge bulunmadığı açıkça anlaşıldığından ispatlanamayan davanın reddine yönelik aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
Bu karar nedeniyle alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, Davacı Vekili Av. …’ın yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..14/04/2022