Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/582 E. 2022/366 K. 06.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/582 Esas – 2022/366
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2021/582 Esas
KARAR NO : 2022/366
DAVA : DEĞER KAYBI VE ARAÇ MAHRUMİYET ZARARI
DAVA TARİHİ : 28/09/2021

KARAR TARİHİ : 06/06/2022
YAZIM TARİHİ : 23/06/2022
Mahkememizde açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili ; Davalı …’a ait olup aynı kişinin kullandığı ve diğer davalıya sigortalı … plaka sayılı aracın davacıya ait … plaka sayılı araçların çarpışmaları sonucu trafik kazası meydana geldiğini, tamir süresi içerisinde aracı kullanamamaktan ve araçta oluşan değer kaybı nedeni ile zararları oluştuğunu belirtip, 50,00 TL değer kaybı alacağının her iki davalıdan, araç mahrumiyeti için 50,00 TL nin ise davalı …’dan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı Sigorta şirketi vekili vekili ; Şirket merkezleri İstanbul’da olup, İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili ve Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduklarını, hasar bedeli ve değer kaybı için yaptıkları ödeme ile sorumluluklarının sona erdiğini belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalıya dava dilekçesi tebliğ edildiği halde yanıt verilmemiştir.
DELİLLER :
-Her iki araca ait ruhsat örnekleri ile sigortalı araç ile ilgili poliçeyi de içeren hasar dosyası,
-Sigorta şirketi tarafından yapılan ödemeleri gösterir kayıtlar,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Tramer yazı cevabı,
-Hasarları gösterir renkli resimler,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacının talebi, davalı sigorta şirketi tarafından Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi düzenlenen aracın neden olduğu kaza sonucu davacıya ait araçta oluşan değer kaybı zararı ile aracı kullanamamaktan kaynaklanan zararlarının davalılar tarafından giderilmesine ilişkindir.
Trafikte … plaka sayılı olarak davalı … adına kayıtlı olan araç için davalı Sigorta Şirketi tarafından kaza tarihi içinde koruma sağlayan Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi düzenlenmiştir. Davacıya ait … plaka sayılı araç ile davalıya sigortalı aracın 17/06/2020 tarihinde neden oldukları kaza sonucu davacıya ait araçta hasar meydana gelmiştir. Davacı tamir süresi içerisinde başka araç kullanmak zorunda kaldığını, ayrıca araçtaki hasarlar nedeni ile değer kaybı oluştuğunu, davalı şirket ödemelerinin yeterli olmadığını belirtip, değer kaybı zararının her iki davalıdan, araç mahrumiyeti zararının ise davalı …’dan tahsilini talep etmektedir.
Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi düzenleyen şirketler, sigortalı araçların 3.kişilerin kendilerine ya da araçlarına zarar vermesi halinde sigortalısı adına bu zararları ödemeyi üstlenmektedir. Sigorta şirketinin ödemeyi üstlendiği zararlar içerisinde araçtaki değer kaybından dolayı oluşan zararın da yer aldığı kabul edilmiştir.
Trafik sigortası genel şartları 01/06/2015 tarihinde değiştirilip, tazminatın diğer yasal düzenlemeler yanında bu genel şartlara göre hesaplanacağına ilişkin 2918 sayılı yasanın 90.maddesinde yapılan değişiklik ise 26/04/2016 tarihinde gerçekleşmiştir. Değişen yeni genel şartların yürürlük maddesi olan C 11 e göre ” yeni genel şartların ancak bu tarihten sonra düzenlenen poliçeler için uygulanması ” söz konusudur. Somut olayda kaza 17/06/2020 tarihinde meydana gelmiş olup, bu tarihler itibarı ile yürürlükte olan genel şartlar ve Anayasa Mahkemesinin 2918 sayılı yasanın 90 ve 92. maddeleri ile ilgili kısmi iptal kararı dikkate alınarak çözüm üretilmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Talep bir kısım hükümleri TTK da yer alan zorunlu sigortanın bir türü olan trafik sigortasından kaynaklandığı için ticaret mahkemelerinin görevli olması nedeni ile görev itirazının, davacı şirketin merkezi Ankara’da olup, zarar davacının üzerinde ve Ankara’da meydana geldiği, diğer davalı gerçek kişi yetkisizlik itirazında bulunmadığı için bu davalı yönünden yetkili hale gelen Ankara mahkemelerinin sigorta şirketi yönünden de yetkili hale geldikleri kabul edilip, yetkisizlik itirazı da ret edilerek, yargılamaya mahkememizde devam edilmiştir.
Trafik sigorta poliçesi düzenleyen sigorta şirketleri sigortalı araç sürücülerinin kusurları ile neden oldukları ve poliçe kapsamındaki zararları sigortalısı adına ödemeyi üstlenmektedir. Bu nedenle her iki araç sürücüsünün kusur dağılım oranları ile davacıya ait araçta olay nedeni ile oluşan değer kaybı miktarı, araç mahrumiyet giderinin davalılardan talep edilip edilemeyeceğinin belirlenmesi için bilirkişiden 20/01/2022 tarihli rapor alınmıştır.
Şirket merkezi Ankara’da bulunan davacıya ait … plaka sayılı araç Karabük İl merkezi Anafartalar Caddesinde seyir halinde iken davalı …’a ait olup aynı kişinin kullandığı araçlar yolların kesiştiği dörtlü kavşağa geldiğinde, diğer işaretlemeler olmadığı için sağdan gelen ve davacı şirkete ait araç için geçiş önceliği bulunmasına rağmen davalı …’ın kullandığı araç ile geçiş önceliğine uymadan kavşağa girmesi sonucu her iki aracın çarpışması ile sonuçlanan trafik kazası meydana gelmiştir.Yukarıda anlatılan şekilde gerçekleştiği kabul edilen olayda sigortalı araç sürücüsünün kavşakta önceliğin sağdan gelen davacıya ait olduğuna ilişkin kuralı ihlal ederek asli ve %70 oranında kusurlu olacak şekilde, davacının ise kavşağa yaklaştığında hızını düşürmesi gerektiğine ilişkin kurala aykırı davrandığı için tali ve % 30 oranında kusurlu olacak şekilde hasar ile sonuçlanan kazaya neden olduklarıı kabul edilmiştir.
Sigortalı aracın tramerden temin edilen kayıtları, hasarlanan bölümleri gösterir resimleri de incelenip yapılan değerlendinme sonucu hazırlanan aynı rapora göre, davacıya ait aracın kazadan önceki hali dikkate alındığında ikinci el piyasa değerinin 90.000,00 TL olduğu, hasarlanan parçalar dikkate alındığında araçta oluşan değer kaybının 6.000,00 TL olduğu, davacının % 30 oranındaki kusuruna karşılık gelen talep hakkının 4.200,00 TL olduğu, davadan önce yapılan 4.500,00 TL dikkate alındığında davacının talep edebileceği değer kaybı zararının bulunmadığı kabul edilmiştir.
Davacının bir diğer talebi araç mahrumiyeti nedeni ile oluşan zararının davalı …’dan tahsiline ilişkin olup, davacının aracı tamirde kalmış ve davacı tamir süresi içerisinde aracı kullanamadığı için zararı oluşmuştur. Bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, aracın olağan tamir süresinin 5 gün olması gerektiği, davacının her bir gün için 200,00 TL net zararının oluşacağı, bu halde talep edilebilir toplam zarar ise 1.000,00 TL olup, davalının %70 oranındaki kusuruna karşılık gelen 700,00 TL nin davalı …’dan tahsili gerektiği kabul edilmiştir. Davacı vekili 07/03/2022 tarihli dilekçe ile değer kaybı zararını raporda belirtilen miktara yükseltmiş, dilekçe davalı …’a tebliğ edilmiştir.
Davalı … haksız fiil faili olup, dava kısmi olduğu için dava dilekçesindeki 50,00 TL için kaza tarihinden itibaren, ıslah işlemine konu 650,00 TL için 07/03/2022 ıslah tarihinden itibaren başlayacak şekilde sigortalı araç özel niteliği ile kayıtlı olduğu için yasal faiz talep edilebileceği kabul edilip, her iki davalı ile ilgili talepler yönünden aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Her iki davalı ile ilgili değer kaybı zararı alacağı isteminin REDDİNE,
2-) 700,00 TL araç mahrumiyetinden kaynaklanan davacı zararının davalı …’dan alınıp davacıya ödenmesine,
Alacağın 50,00 TL’sine 17/06/2020 kaza tarihinden itibaren, 650,00 TL’sine 07/03/2022 ıslah tarihinden itibaren değişen oranlı yasal faiz uygulanmasına,
Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 118,60 TL’nin davalı …’dan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 700,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davalı sigorta şirketi için hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 50,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 202,45 TL ve bilirkişi ücreti 1.500,00 TL olmak üzere toplam 1.702,45 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1.588,95 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ÖDENMESİNE.
Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca;
1.232,00 TL’sinin davalılardan,
88,00 TL’sinin davacıdan,
Alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. …’un (e-duruşma) yüzlerine karşı kabul ve reddedilen miktarlar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
06/06/2022