Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/434 E. 2021/800 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/434 Esas
KARAR NO : 2021/800

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 14/07/2021
KARAR TARİHİ : 02/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait 2020 yılının yevmiye defteri, envanter defteri ve defter-i kebirin kaybolduğunu, bu defterler yönünden zayi olduğuna dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava, TTK’nun 82/7 maddesi gereğince ticari defterlerin kaybolması nedeniyle zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı şirket vekilinin dava dilekçesindeki beyanlarında müvekkili şirketin 22/07/2020 tarihinde şirket merkezine taşıdığını, taşınmanın resmi gazetede yayınlandığını, salgın hastalık koşullarında gerçekleşen taşınma sırasında nakliyeye eşlik edilemediğini, zayi olan defterlerin boş olduğunu, ticari verilerin kaybolmasının söz konusu olmadığını, 2020 yılına ilişkin tüm işlemlere ait kayıtların muhasebe programlarında elektronik olarak mevcut olduğunu ifade ettiği anlaşılmaktadır.
6102 sayılı TTK’nun 82/7 maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde ziyaa uğrar ise tacir zayaı öğrendiği tarihten itibaren 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” hükmünü içermektedir.
TTK’nun 18/2 maddesinde ise; “Her tacirin ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda davacının defterlerin zayi olduğu tarih olarak 22/07/2020 tarihini bildirdiği, bu tarihte şirket merkezinin taşındığını belirterek buna ilişkin ticaret sicil gazetesi örneğini sunduğu, bu durumda eldeki davanın mahkememize 14/07/2021 tarihinde açılmış olması dikkate alındığında; davanın TTK 82/7 maddesinde öngörülen yasal süresi içinde açıldığının usulünce kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan yukarıdaki düzenlemelerden anlaşılacağı üzere, tacirin ticari defter ve belgeleri ile ilgili zayi belgesi verilmesini talep edebilmesi için saklamakla yükümlü olduğu defter ve belge olması gerekir. Bu nedenle öncelikle tacirin saklama yükümlülüğünü yerine getirip getirmediğinin irdelenmesi zorunludur. Zira, tacirin 82/7 maddesinden yararlanabilmesi için bir taraftan defterlerin korunması amacıyla gereken dikkati ve özeni göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında meydana gelmiş olması gereklidir. Kanun hükmünün içeriği incelendiğinde, kaçınılmaz bir halin varlığının arandığı açıktır. Kaçınılmazlık, mutlak ve objektif bir kavramdır. Yani alınan tüm tedbirler, sahip olunan tüm imkana ve araca rağmen, mücbir sebep teşkil eden olayın defterlerin ziyaına neden olması engellenememelidir. Ne var ki, dava dilekçesindeki anlatımlara göre dosyaya herhangi bir tutanak, delil ibraz edilemediği, zayi durumuna davacının şirket merkezini taşınmasının yol açtığı, açıklanan süreç kanunda söylenen ve kaçınılmaz nitelikteki haller kapsamında değildir. Özellikle kanun koyucunun örnekleme yolu ile saymış olduğu haller gözetildiğinde olayın meydana geliş şeklinin bu kapsamda değerlendirilebilmesinin kanun koyucunun amacına da aykırı olduğu, bu şartlarda davacının TTK gereği saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeler açısından gerekli dikkat ve özeni göstermediği, basiretli bir tacir gibi davranmadığı kanaatine de varılmakla davanın öncelikle süre yönünden reddi ile yetinilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
Bu karar nedeniyle alınması gerekli 59,30 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, Davacı Vekili Av. …’ün yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..02/12/2021

Katip …

Hakim …