Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/273 E. 2021/774 K. 29.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2021/273 Esas
KARAR NO : 2021/774

DAVA : HASAR ALACAĞI
DAVA TARİHİ : 29/04/2021

KARAR TARİHİ : 29/11/2021
YAZIM TARİHİ : 17/12/2021
Mahkememizde açılan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili ; Davalıya trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olan … plaka sayılı aracın davacıya ait … plaka sayılı araca arkadan çarparak hasara neden olduğunu belirtip, 1.600,00 TL hasar bedelinin davalıdan tahsili istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; Sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusur dağılım oranına bağlı olarak poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün olayda kusurunun bulunmadığını, davacıya ait aracın kasko sigorta poliçesi olup olmadığı ve ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-Sigortalı araç ile ilgili poliçeyi de içeren hasar dosyası,
-Davacıya ait aracın ruhsat örneği,
-Davacıya ait aracın Kasko sigorta poliçesi olmadığına ilişkin Tramer yazı cevabı,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep, davalıya sigortalı araç ile davacı aracın katılımı ile meydana gelen kaza sonucu davacının aracında oluşan hasar bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Trafikte dava dışı … adına … plaka sayılı olarak kayıtlı olan araç için davalı … tarafından 07/11/2018 tarihinde kaza tarihi içinde koruma sağlayan Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi düzenlenmiştir. Davacıya ait araç ile sigortalı aracın 20/03/2019 tarihinde neden oldukları kaza sonucu davacıya ait araçta hasar meydana gelmiştir. Davacı bu trafik kazası nedeni ile aracında oluşan hasar bedelinin karşı araç için trafik sigorta poliçesi düzenleyen davalı şirket tarafından giderilmesini talep etmektedir.
Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi düzenleyen şirketler sigortalı araçların 3.kişilerin kendilerine ya da araçlarına zarar vermesi halinde sigortalısı adına bu zararları ödemeyi üstlenmektedir. Sigorta şirketinin ödemeyi üstlendiği zararlar içerisinde araçtaki hasar bedelin de yer almaktadır.
Davacı taraf, davalıya sigortalı aracın güvenli takip mesafesine uymayarak araçlarına arkadan çarptığını ve olayda kendilerinin kusurunun olmadığı, davalı taraf ise sigortalı aracın kendi şeridinde seyir halinde olduğunu, davacıya ait aracın ani bir karar ile bulunduğu şeridi terk edip kendi şeritlerine girdiği için kazanın meydana geldiğini, olayda sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını ileri sürmektedir. Her iki araç sürücüsü dışında kazanın oluş şekli ile ilgili tarafsız tanık ve görüntü kaydı bulunamadığı için kazanın oluş şekli konusunda taraf anlatımlarına itibar edilmek zorunda kalınmıştır.
Sigorta şirketi, sigortalı araç sürücüsünün kusur dağılım oranına karşılık gelen davacı azararını gidermekle yükümlüdür. Bu nedenle her iki araç sürücüsünün kusur dağılım oranları ile davacıya ait araçta olay nedeni ile oluşan zarar miktarının belirlenmesi için bilirkişiden 18/10/2021 tarihli rapor alınmıştır. Gerekçeleri itibarı ile somut olaya uygun ve denetime açık olduğu için hükme esas alınan bu raporda da belirtildiği gibi, olayın oluş şeklini anlatacak her iki araç sürücüsü dışında bağımsız tanık ve görüntü kaydı olmadığı için araç sürücüsünün birinin anlatımına itibar edildiğinde diğer araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, diğer araç sürücüsünün anlatımı esas alındığında ise bu kez tam aksi sonuca ulaşılmaktadır.
Bilirkişi raporu dışında araçlardaki hasarlı kısımlar ve çarpışma noktaları ve kazanın oluş şekline ilişkin anlatımlar dikkate alındığında, hasarın her iki tarafın anlatımına göre gerçekleştiği kabul edilen trafik kazası sonucu oluşması mümkün görülmüştür.
Bu durumda kazanın taraflardan hangisinin anlattığı şekilde meydana geldiği ve tarafların kusur dağılım oranları belirlenemediği için HGK nun 2007/11- 104 Esas 2007/180 Karar sayılı kararında belirtildiği gibi, kusurun kimde olduğunun kesin olarak belirlenemediği durumda zarara katlanma yükümlülüğü nedeni ile tarafların eşit oranda kusurlu olduklarını kabul zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Aynı bilirkişi raporunda davacıya ait araçtaki toplam hasar bedelinin 1.600,00 TL olduğu belirlenmiş olup, sigortalı araç sürücüsünün % 50 oranında kusurlu olduğu kabul edilmek zorunda kalınan kusuruna karşılık gelen 800,00 TL davacı zararının davalıdan tahsili gerektiği, davacıya ait aracın kaza tarihi için geçerli kasko sigorta poliçesi bulunmadığı tespit edildiği için zararın buradan karşılandığının kabul edilemeyeceği, davadan önce davalıya yapılan başvurunun eksiksiz belge ile yapıldığı kanıtlanamadığı için davalı yönünden temerrütün dava açılmakla oluştuğu, sigortalı aracın ticari nitelikte olması nedeni ile davacı alacağına avans faizi talep edilebileceği kabul edilip, davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
800,00 TL hasar bedelinin 29/04/2021 dava tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı avans faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
Fazla istemin REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 118,60 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 800,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE.

Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 84,35 TL ve bilirkişi ücreti 800,00 TL olmak üzere toplam 884,35 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 442,18 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca;
660,00 TL’sinin davacıdan,
660,00 TL’sinin davalıdan,
Alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. …’nin yüzüne karşı kabul ve reddedilen miktarlar itibariyle KESİN OLMAK ÜZERE verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/11/2021

Katip …

Hakim …