Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/142 E. 2023/662 K. 16.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2021/142 Esas
KARAR NO : 2023/662

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … ….
VEKİLİ : Av. … – ….

DAVALI : … – ( TC NO … ) ….
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : TAZMİNAT (RÜCUEN TAZMİNAT)
DAVA TARİHİ : 04/03/2021

KARAR TARİHİ : 16/10/2023
YAZIM TARİHİ : 08/11/2023
Mahkememizde açılan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; Taraflar arasında imzalanan sözleşme ile davalıya ait olup yine davalının kullandığı araç ile davacının taşımayı üstlendiği ürünlerin belli adreslerden alınıp istenilen adreslere dağıtımının yapılmasının kararlaştırıldığını, bu dağıtım sırasında davalının yanında dağıtım işi için görevlendirilen dava dışı …’ın meydana gelen kaza sonucu öldüğünü, ölenin hak sahiplerinin başvurusu üzerine toplam 53.000,00 TL ödeme yaptıklarını belirtip şimdilik 100,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; Davalı tacir olmadığı için Ticaret Mahkemeleri’nin görevli olmadığını, davalı sıfatları olmadığını, hak düşürücü sürenin gerçekleştiğini, davalının davacı yanında …’lı olarak çalıştığını, işleten davacı olduğu için kendisinin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, ölenin olay sırasında emniyet kemeri takılı olmadığı için zararın artmasına yol açtığı için tazminattan indirim yapılması gerektiğini belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Araç kiralama sözleşmesi,
-Davalı ile ilgili … kayıtları,
-… esas sayılı dava dosyası,
-… esas sayılı dava dosyası,
-Kusur dağımı ve destek tazminatı ile ilgili bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep; davacıya ait eşyanın taşınmazı amacıyla davalı ve davacı arasında imzalanan sözleşme uyarınca malzeme dağıtımı sırasında meydana gelen kaza sonucu dağıtım işinde çalışan dava dışı çalışanın ölümü nedeniyle hak sahiplerine davacı tarafından yapılan ödemenin sözleşme hükümleri uyarınca davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı şirket şehir içi ve şehirler arası yük ve eşya taşıma işi ile uğraşmakta iken taraflar arasında 11/06/2020 tarihli olup, yenilenerek kaza tarihi için de geçerliliğini taşıyan “Kiralık Kamyonet Sözleşmesi” başlıklı sözleşme imzalanmıştır. Bu sözleşmenin konusunu düzenleyen giriş maddesi ile “Davacı tarafından dağıtılan veya toplanılan her türlü emtiayı kg/TL, km/TL veya aylık hesabı ile kiralık araç sahibi aracı ile tarafına zimmet olarak belirlenen adreslere getirme ve götürme işi”ni davalı üstlenmiştir. Sözleşmenin 6.maddesi ile de “Kiralık araç sahibi nakliye sırasında oluşabilecek kazanın ve hasarın mali, cezai ve hukuki sorumluluğu kamyonetçiye ait aracın hasarından, taşıdığı emtianın hasarından ve 3.kişilere verdiği zarardan kamyonetçi sorumludur.” sorumluluk konusu taraflar arasında düzenlemeye tabi tutulmuştur.
Sözleşme kapsamında davalı tarafından davacıya ait eşyanın toplanıp dağıtılması amacı ile davalıya ait olup yine davalının kullandığı …plaka sayılı araç 09/09/2020 tarihinde dava dışı sürücü … idaresinde … Havaalanı yönünde seyir halinde iken olay yerine geldiğinde aracın sol tekeri kopmuş, sürücünün kontrolünden çıkan araç yaya kaldırımına çarpmış, taşınan eşyanın dağıtımı işinde görev yapan ve davacı çalışan olan … emniyet kemeri takılı olmadığı için araçtan dışarı fırlamış ve sonuçta bu kişi ölmüştür. Bu ölüm olayı nedeniyle davacı çalışanı olan …’un hak sahipleri … ve … ile …’ın başvurusu üzerine davacı tarafından toplam 53.000,00 TL ödeme yapılmıştır. Davacı vekili 19/06/2023 tarihli dilekçe ile bu ödemenin 20.000,00 TL’sinin destekten yoksun kalma tazminatı, 33.000,00 TL’sinin ise manevi tazminat olduğunu söylemiştir.
Davacı vekili, trafik kazası sonucu ölen ve kendilerinin …’lı çalışanı olan …’un hak sahiplerine yaptıkları ödemenin taraflar arasında sözleşmenin 6.maddesi uyarınca davalının sorumlu olduğunu belirtip yaptıkları ödemenin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemektedir.
Davalı kendisinin davacı şirketin …’lı çalışanı olduğunu, araç işletenin davacı olduğunu, bu nedenle kendisine husumet düşmediğini söylemiş ise de; …’dan gelen yazı cevabına göre, davalının davacı şirketin …’lı çalışanı olmadığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alındığında davalının mesafe ve taşınan ürünlerin ağırlığına bağlı ücret almak koşulu ile davacının topladığı ya da dağıtımını yaptığı ürünlerin taşınmasını üstlendiği için araç işletenin davacı şirket olmadığı, davalının kar ve zararı kendisine ait olmak üzere taşıma işini üstlendiği için işleten sıfatının davalıya ait olduğu, bu nedenle davalı sıfatının davalı gerçek kişiye ait olduğu kabul edilmiştir.
Davalı taraf, davalı tacir olmadığı için Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduklarını ileri sürmüş ise de; taraflar arasındaki sözleşmenin “Taşıma” işini kapsadığı, taşımaya ilişkin hükümler TTK’da yer aldığı için davanın taraflarından biri olan davalı tacir olmasa da uyuşmazlık için Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görevli oldukları kabul edilmiştir.
Davacı şirketin taşıma işi sırasında meydana gelen trafik kazası sonucu kendi çalışanı ölmüş olup, ölenin hak sahiplerine yaptığı ödemeyi sözleşmenin 3.maddesi uyarınca davalı kamyoncudan talep etmesinin mümkün olduğu kabul edilmiştir.
… Mahkemesi’nde açılan … esas sayılı davası manevi tazminat isteğine ilişkin olup, bu dava ret ile sonuçlandığı ve kesinleştiği, bu hali ile derdestlikten söz edilemeyeceği, kaza 11/06/2020 tarihinde meydana gelmiş, ödeme 11/12/2020 tarihinde yapıldıktan sonra 2 yıl içerisinde 04/03/2021 tarihinde dava açıldığı, olayda bu nedenle zamanaşımı ya da hak düşürücü sürenin söz konusu olmadığı kabul edilmiştir.
Davacı tarafından maddi tazminat olarak yapıldığı söylenen ödemenin denetlenebilmesi için öncelikle bilirkişiden 28/01/2023 tarihli rapor alınmıştır. Ölenin yaşı ve elde ettiği gelir esas alındığında ölenin hak sahiplerinin talep edebilecekleri destekten yoksun kalma zararının 436.927,97 TL olduğu, bu kapsamda yapılan 20.000,00 TL ödeme mahsup edildiğinde ölenin hak sahiplerinin talep edebilecekleri alacaklarının yapılmış ödemeyi aştığı, davacı ödemesi davalı yararına olup, sözleşmenin 6.maddesi uyarınca hem destekten yoksun kalma hem de manevi tazminat ödemesinden davalı kamyoncunun sorumlu olduğu, yapılan ödemenin davalıdan tahsili gerektiği kabul edilmiştir.
Ceza yargılaması sırasında düzenlenen raporda teker kopmasının mekanik sorun olduğu, kamyoncunun kusuru bulunmadığı belirtilip beraat kararı verilmiş ise de; davalının işleteni olduğu kamyonet ile ilgili bakım ve tamir yükümlülüğü davalıya ait olduğu için cezai açıdan sorumlu olmasa dahi aracın bakımını yaptırması gerektiği için aracın işletilmesinden kaynaklanan hukuki sorumluluğunun devam ettiği, aracın işletilmesi sırasında üçüncü kişilerin somut olayda olduğu gibi davacının ölen …’un hak sahiplerine yaptığı ödemeden davalının kusursuz sorumluluk ilkesi gereği sorumlu olduğu kabul edilmiştir.
Davacının hak sahiplerine ödeme yaptığı … olay sırasında emniyet kemeri olmaksızın yolculuk yaptığı için zararın artmasına neden olduğu için toplam tazminat miktarı olan 436.927,97 TL’den %20 oranında indirim yapılsa dahi 349.542,38 TL tazminat talep etme hakkı bulunduğu mahkememizce hesaplanmış, davacı ödemesinden ayrıca indirim yapılmamış, bu miktarın davacı ödemesinden daha az olduğu, üç hak sahibine yapılan toplam 33.000,00 TL manevi tazminatın makul olduğu, bu nedenle hem maddi hem de manevi tazminata ilişkin davacı ödemelerinin sözleşmenin 6.maddesi uyarınca davalıdan tahsili gerektiği, daha önce temerrüt gerçekleşmediği için dava dilekçesindeki 1.000,00 TL için dava tarihinden ihbarın ıslah işlemine konu 52.000,00 TL için ise ıslah tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak yasal faiz uygulanması gerektiği kabul edilip aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
53.000,00 TL’nin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
Davacı alacağının 1.000,00 TL’sine 04/03/2021 dava tarihinden itibaren, 52.000,00 TL’sine 19/06/2023 ıslah tarihinden itibaren değişen oranlı yasal faiz uygulanmasına,
Alınması gereken 3.620,43 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 904,00 TL toplamı 963,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.657,13 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 963,30 TL peşin harç (ıslah harcı dahil) olmak üzere toplam 1.022,60 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 155,10 TL ve bilirkişi ücreti 2.000,00 TL olmak üzere toplam 2.155,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE.
Arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. …, Davalı Vekili Av. …’nun yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/10/2023

Katip …

Hakim …