Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/593 E. 2021/168 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2020/593 Esas
KARAR NO : 2021/168

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 12/11/2020

KARAR TARİHİ : 15/03/2021
YAZIM TARİHİ : 24/03/2021
Mahkememizde İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; Davalıya sigortalı aracın neden olduğu trafik kazası sonucu davacının desteği ve oğlu olan … ‘ın ölümü sonrası oluşan zararlarının giderilmesi amacı ile uyuşmazlık hakem heyetine başvurduklarını, yapılan değerlendirme sonucu taleplerinin kabulüne karar verildiğini, davalının yasa yolu başvurusu üzerine İtiraz hakem heyetinin kararı kaldırarak bedel artırımına konu olan 60.696,07 TL yönünden taleplerinin kabulüne, fazla istemin usulden reddine karar verdiğini, bu kararı bir üst yasa yoluna başvurmadan kesinleştirdiklerini, zamandan kazanmak için ret kararına konu alacakları ve işlemiş faizinden oluşan 29.343,05 TL yönünden ise başlattıkları icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulması nedeni ile bu davayı açtıklarını belirtip, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; Davalı tarafa usulüne uygun şekilde davetiye tebliğ edildiği halde yanıt verilmediği gibi duruşmalara katılan da olmamıştır.
DELİLLER :
-Uyuşmazlık Hakem Heyeti ve İtiraz Hakem Heyeti kararları ve tebliğlerine ilişkin kayıtlar,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,

-Tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep, davacının oğlu olan desteğinin ölümü nedeni ile hüküm altına alınmayan destekten yoksun kalma alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalıya sigortalı olup şehir içi yolcu taşımacılığı yapan … plaka sayılı araç Mamak Caddesi üzerinde seyir halinde iken, 220 nolu durağa geldiğinde araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybedip sağ tarafta bulunan durağa çarpmasıyla sonuçlanan trafik kazası sonucu durakta araç bekleyen ya da kaldırımda yaya olarak bulunan ve aralarında davacının oğlu …’ın da bulunduğu birden fazla kişinin ölümü ve yaralanması ile sonuçlanan kazaya neden olmuştur. Bu kaza sonrası davacının da aralarında bulunduğu hak sahipleri tarafından sigorta şirketine yapılan başvuru üzerine kısmi ödeme yapılmıştır. Yapılan bu ödemenin yetersiz olduğu düşüncesinde olan davacı … tahkim komisyonu uyuşmazlık hakem heyetine 21/02/2020 tarihinde başvurmuş, başvurusu 2020/19500 esas numarasına kayıt edilmiştir. Taleple ilgili yapılan inceleme sonucu alınan hesap raporu ile davacı …’ın 60.696,07 TL destekten yoksun kalma zararı talep edebileceği belirlenmiş, belirlenen bu miktar üzerinden davacı tarafından ilk kez bedel artırım işlemi yapılmıştır. Rapora yönelik itiraz uyarınca alınan 2.raporda davacının talep edebileceği zararının 86.756,25 TL olduğu belirlenmiş, davacı bu kez ıslah işlemi yapmıştır. Uyuşmazlık hakem heyeti yaptığı değerlendirme sonucu davacı … yönünden 86.756,25 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar vermiştir.
Davalı tarafından uyuşmazlık hakem heyeti kararı aleyhine itiraz hakem heyetine başvurmuş, bu başvuru sonucu yapılan değerlendirmede ; 2 kez ıslah işlemi yapılamayacağı, bu nedenle davacının son rapor ile belirlenen alacağı üzerinden oluşturulan hükmün kaldırılmasına, ilk raporda belirtilen 60.696,07 TL’nin 18/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İtiraz hakem heyetinin kararı 25/09/2020 tarihinde taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekilinin dava dilekçesinde de açıkça belirttiği gibi bu kararla ilgili devam eden yasa yoluna başvurulmamış ve itiraz hakem heyeti kararı bu hali ile kesinleşmiştir.
Davacı, itiraz hakem heyeti tarafından hüküm altına alınan alacak miktarı ile ilk karardaki hükme esas alınan 2. bilirkişi raporu ile belirlenen miktar arasındaki fark nedeniyle alacaklı olduğunu düşündüğü için bu alacağının tahsili amacıyla … Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibini başlatmıştır. Ödeme emri 02/10/2020 tarihinde tebliğ edilen davalının süresinde gerçekleşen itirazı üzerine icra takibi durdurulmuştur. İtirazın iptali amacıyla mahkememizde bu dava açılmıştır.
Davacı destekten yoksun kalma zararının giderilmesi için mahkemelere başvurmaksızın alternatif çözüm yerlerinden olan sigorta tahkim komisyonu uyuşmazlık hakem heyetine başvurmuştur. Uyuşmazlık hakem heyeti doğru bir değerlendirme ile ilk raporda belirlenen alacakla ilgili davacı işlemini bedel artırımı, 2.rapor ile ortaya çıkan fark yönünden oluşan alacak için yapılan bedel artırımı işlemini ise ıslah kabul ederek 86.756,25 TL’nin davalıdan tahsiline karar vermiştir. Bu karar aleyhine davalı tarafından sigorta tahkim komisyonu itiraz hakem heyetine başvurulmuştur. İtiraz hakem heyeti yaptığı değerlendirmede ; her iki bedel artırım işleminin ıslah niteliğinde olduğunu, ıslahın ancak 1.kez yapılabileceğini kabul edip sigorta hakem heyetinin kararının kaldırılarak daha önce yapılan değerlendirme sonucu alınan ilk rapordaki alacak miktarını esas almak suretiyle 60.696,07 TL destekten yoksun kalma alacağının 18/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar vermiş, ikinci rapor ile ortaya çıkan ve icra takibine konu edilen fazla talep yönünden davacının talep hakkı saklı tutulması gerekir iken kararın sonuç bölümünde açıkça FAZLAYA İLİŞKİN TALEBİN REDDİNE şeklinde hüküm oluşturulmuştur.
Davacı bu kararla ilgili devam eden yasa yollarını kararın kendisine tebliğinden itibaren yasada öngörülen süre içerisinde kullanmadığı için itiraz hakem heyeti kararı taraflar yönünden kesinleşmiştir. Bu aşamadan sonra itiraz hakem heyeti tarafından kabul edilen miktar dışında kalıp icra takibi ile talep edilen fakat davalının itirazı üzerine duran icra takibinin devam etmesi için genel mahkemelerde itirazın iptali (alacak) davası açılması mümkün değildir. Çünkü itiraz hakem heyeti kararı kendi yasal düzenlemesi içerisinde yasa yolu denetimine tabi olup, yasal süre içerisinde üst denetim yolu davacı tarafından kullanılmadığı için itiraz hakem heyeti kararında belirtilen 60.696,07 TL’nin davalıdan tahsiline, fazla istemin reddine ilişkin hüküm artık davacı yönünden kesinleştiği için bu kesinliği ortadan kaldıracak şekilde doğrudan genel mahkemelerde dava açılması ya da somut olayda olduğu gibi itiraz hakem heyeti kararında fazlaya ilişkin talebin reddine denilerek kesinleşen ve 60.696,07 TL’nin dışında kalan 26.060,18 TL alacağın tahsili için icra takibi başlatılması üzerine itiraz nedeniyle icra takibinin durdurulmasından sonra itirazın iptali davası açılmasının da mümkün olmadığı, eldeki dava yönünden kesinleşen itiraz hakem heyeti kararının özel dava şartı olup, kesin hüküm nedeni ile davanın reddi gerektiği kabul edilip aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın HMK 114/1(i), 115/2 maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 354,39 TL’den mahsubu ile artan 295,09 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istemi halinde davacıya İADESİNE.
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı vekili Av. …’nın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/03/2021

Katip …

Hakim …