Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/569 E. 2021/73 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/569
KARAR NO : 2021/73
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2020/569
KARAR NO : 2021/73

KÂTİP :

DAVA : Genel Kurula Çağrıya İzni
DAVA TARİHİ : 03/11/2020
KARAR TAR. : 09/02/2021
KARAR YAZ. T. : 01/03/2021
Mahkememize tevzi edilen istem dilekçesi, Mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapıldı.
DAVA:
Davacı vekili, istem dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin yabancı uyruklu … GmbH & …’nin, merkezi Ankara’da bulunan …- … Patlayıcı Maddeler San. ve Tic. A.Ş.’nin (“…-…” veya “Şirket’ ) (eski unvanı: … Patlayıcı Mad. Tic. ve San. A.Ş.) sermayesinin %51’ine sahip çoğunluk pay sahibi olduğunu; beş kişilik yönetim kurulunun üç üyesini hâkim pay sahibi olarak atama hakkına sahip iken geri kalan iki üyenin ise azlık pay sahipleri tarafından atadığını; azlık hissedarların engellemeleri nedeniyle yönetim kurulu ve genel kurul toplantıları yapılamadığını; şirket yönetim kurulunun en son 2019 yılı Aralık ayında toplanabildiğini; tüm çabalara karşın 2020’de yapılması gereken olağan genel kurul toplantısına dair çağrısının gerçekleştirilmesini olanaklı kılacak yönetim kurulu toplantısının gerçekleştirilemediğinden genel kurul çağrısı yapılamadığını; oysa ki şirket esas sözleşmesinde, yönetim kurulunun üç ayda bir toplanması, olağan genel kurulun ise her faaliyet dönemi sonundan itibaren üç ay içinde yapılması gerektiğinin öngörüldüğünü; yapılamayan yönetim kurulu toplantıları sebebiyle toplanamayan genel kurulun, mahkeme eliyle TTK m. 410 uyarınca toplantıya çağrılması ve bu şekilde türlü bahanelerle gerçekleştirilemeyen 2019 mali yılına dair olağan genel kurul toplantısının gerçekleştirilmesinin elzem olduğunu; bu sebeple, TTK m. 410/2 uyarınca dosya üzerinden yapılacak inceleme neticesinde genel kurulun toplantıya çağrılması talebinin kabulü ile tesis olunacak mahkeme kararı ile davalı şirket genel kurulunun toplantıya çağrılmasının hükme bağlanmasını, talep ve dava etmiştir.

YANIT:
Davalı vekili yanıt dilekçesinde, davacının, pay sahibi olmadığını, pandemi ve diğer nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, savunmuştur.

DELİLLER:
-Davalı şirkete ait bilgiler,
-Tüm dosya münderecatı

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME:
Dava, TTK’nın 410/(2) maddesi anlamında olağanüstü genel kurul toplantısına çağrı yapmaya izin istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; Davalı “…-… Patlayıcı Maddeler San. ve Tic. A.Ş.”nin olağanüstü genel kurul toplantısına çağrı isteminin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalı şirketin ticaret sicili kayıtlarından bir kısmı dosyadadır. Şirketin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün (…) sırasında kayıtlı ve faal bulunduğu, anlaşılmıştır. Şirket “…ANKARA” adresindedir.
Davacı şirket pay sahibi ve birleşmeye ilişkin belgelerini dosyaya sunmuştur. Davacı şirketin, sermayenin % 51’ine sahip olduğu, davacının kabulüdür. Pay oranı dikkate alındığında, davacının, ‘azlık’ pay sahibi olmadığı açıktır. Davacı, ancak TTK m.410,f.2 uyarınca koşulları bulunduğunda genel kurula çağrı isteminde bulunabilecektir. Talep de TTK m.410, f.2 gereğince ileri sürülmüştür.
Yasal Dayanak:
TTK m.410/(2): Yönetim kurulunun, devamlı olarak toplanamaması, toplantı nisabının oluşmasına imkân bulunmaması veya mevcut olmaması durumlarında, mahkemenin izniyle, tek bir pay sahibi genel kurulu toplantıya çağırabilir. Mahkemenin kararı kesindir.
Şeklinde yasal düzenleme bulunmaktadır.
TTK’nın 410’uncu maddesinin üst başlığında, ‘Çağrı’ düzenlenmiştir. Bu üst başlık altında 410’uncu maddede ‘yetkili ve görevli olanlar’; 411’inci maddede ‘azlık’ ve 412’inci maddede de ‘Mahkemenin izni’ düzenlenmiştir.
Mahkemenin izni başlıklı TTK m.412/(1) maddesi ise şöyledir: Pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin istemleri yönetim kurulu tarafından reddedildiği veya isteme yedi iş günü içinde olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin başvurusu üzerine, genel kurulun toplantıya çağrılmasına şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi karar verebilir. Mahkeme toplantıya gerek görürse, gündemi düzenlemek ve Kanun hükümleri uyarınca çağrıyı yapmak üzere bir kayyım atar. Kararında, kayyımın, görevlerini ve toplantı için gerekli belgeleri hazırlamaya ilişkin yetkilerini gösterir. Zorunluluk olmadıkça mahkeme dosya üzerinde inceleme yaparak karar verir. Karar kesindir.
Dolayısıyla, azlık sahibi olmayan çokluk, TTK m.410,f2 gereğince genel kurulu toplantıya çağırabilirse de TTK m.412,f.1 uyarınca; pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin istemleri yönetim kurulu tarafından reddedildiği veya isteme yedi iş günü içinde olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin başvurusu üzerine, genel kurulun toplantıya çağrılmasına şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi karar verebilecektir.
Dava dilekçesi ve eklerinde, davalı şirket yönetim kuruluna ‘çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin’ ihtarı ve bu ihtarın reddi veya yedi iş günü içinde yanıtsız bırakıldığına ilişkin belge sunulmamıştır. Dosyada bulunan 13/10/2020 tarihli taahhütlü posta ile yapıldığı belirtilen ihtarında ise, “…İşbu yazı, TTK uyarınca yönetim kurulu toplantısı yapılması talebi olarak kabul edilecektir” denilmiştir. O halde, genel kurulun toplantıya çağrılmasına ilişkin ihtarın yapıldığından söz edilemez.
Davacı, şirket genel kurulunun olağanüstü toplantıya çağrılmasına ilişkin ihtarı keşide ettiğine ilişkin bilgi ve belge sunmamıştır. Bu ihtarın şirket yönetim kuruluna keşide edilmesi ve ihtarın tebliğine karşın yasal sürede yanıt verilmemesi talebin ön koşulu olup, bu koşul yerine getirilmeksizin yapılan genel kurula çağrı isteminin reddine karar verilmelidir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki delillere ve Kurul’un takdirine göre;
1-Davanın reddine,
2.-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 59,30 TL ilâm harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 4,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3.-Davacılar tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına; HMK m.333/1 gereğince harcanmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili Av. …’in yüzüne karşı; kesin olmak üzere oy birliği ile 09/02/2021 tarihinde verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan-… Üye-… Üye-… Kâtip
¸ ¸ ¸ ¸