Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/548 E. 2022/357 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2020/548 Esas
KARAR NO : 2022/357

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 02/09/2014
KARAR TARİHİ : 31/05/2022
YAZIM TARİH : 21/06/2022

DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; 08.11.2012 tarihinde Suriye sınırında meydana gelen olaylar sonucunda davacı Kurum’un … işyerinde bulunan depolama tesislerinde hasar meydana geldiğini; … ilçesinde bulunan 20.000 tonluk çelik silonun 3.890.000,00 TL bedel üzerinden 32358155 nolu poliçe ile 2 adet yatay deponun her birinin 2.763.000,00 TL bedelle 33284512 ve 32361031 nolu Klasik Yangın Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını; kapalı depolarda stoklanan 50.000 tona kadar ürünün 30.000.00 TL bedel üzerinden 31517709 nolu poliçe ile sigortalandığını; 08.11.2012 tarihinde Suriye tarafından atılan bomba ve ateş sonucunda depolarda hasar olduğunu; sigorta şirketinin, hasarın teminat kapsamının dışında olduğunu bildirdiğini; … SHM’nin … D.İş sayılı dosyasında hasarın 346.022,50 TL olduğunun tespit edildiğini; saldırıların devamı nedeniyle keşif yapılarak hasarın belirlenmesi gerektiğini; … Kaymakamlığı’nın yazısı uyarınca güvenlik nedeniyle ürünler ile taşınabilir varlıkların başka bir yere naklinin istenilmesi nedeniyle taşıma işlemi yapıldığını ve 1.039.715,63 TL harcama yapıldığını; söz konusu olaylar sonucunda oluşan hasar ve zararın istisna maddesi kapsamında olmadığından 1.419.715,63 TL zararın olayın meydana geldiği 08.11.2012 tarihinden itibaren sözleşme faizi ile (%15) ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde kısaca; davacıya ait silo olarak kullanılan depo ardiye binasının 32358155/2 nolu Klasik Yangın Sigorta Poliçesi ile 01.03.2012/2013 tarihleri arasında 3.890.000,00 TL bedel ile poliçe genel ve özel şartları ve ekli klozları dâhilinde müvekkili şirkete sigortalı olduğunu; yine silo olarak kullanılmakta olan depo ve ardiye binasının da 33284512 ve 32361031 nolu Klasik Yangın Poliçeleri ile 01.03.2012/2013 tarihleri arasında 2.763.000,00 TL bedel ile poliçe genel ve özel şartları ve ekli klozları dâhilinde sigortalı olduğunu; depolarda stoklanan hububatın azami 50.000 tonunun 31517709/3 nolu Klasik Yangın Sigorta Poliçesi ile 01.03.2012/2013 tarihleri arasında azami 30.000.000,00 TL kadar poliçe özel ve genel şartları ve ekli klozları dâhilinde sigortalı olduğunu; yapılan başvuru üzerine yapılan incelemede; davacıya ait tesislerde meydana gelen hasarın 08.11.2012 tarihinde Suriye’deki iç savaş sebebi ile Suriye’den atılan bomba ve açılan ateş neticesinde meydana geldiği, hasarın poliçe teminatı dâhilinde bulunmadığının bildirildiğini; Yangın Sigortası Genel Şartlarının A-4 maddesinde teminat dışında kalan hâllerin düzenlendiğini; 1. maddesinde; savaş, her türlü savaş olayları, istila, yabancı düşman hareketleri, çarpışma (savaş ilan edilmiş olsun olmasın) iç savaş, ihtilal, isyan, ayaklanma ve bunların gerektirdiği inzibati ve askeri hareketler nedeniyle meydana gelen bütün zararların teminat dışında kalacağının, düzenlendiğini; davacının, … Kaymakamlığı’nın talebi doğrultusunda tedbir amaçlı olarak ürünlerini ve taşınabilir varlıklarını başka bir yere nakletmesi sebebi ile yaptığı giderlerin talep edilmesinin mümkün olmadığını, bu konuda verilen teminat bulunmadığını; bu sebeple davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
1-Klasik yangın Sigorta Poliçeleri ve ekleri,
2-… SHM’nin … D.İş dosyası,
3-Bilirkişi raporu,
4-Tüm dosya münderecatı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME:
Dava, taraflar arasındaki “Klasik Yangın Sigorta Poliçesi” kapsamında olduğu iddia olunan hasar bedeli ve sigortalı emtianın riskin devam etmesinden ötürü başka yere nakli nedeniyle nakil masraflarının tazmini istemine ilişkindir.
Taraflar arasında, davacıya ait silo olarak kullanılan depo ardiye binasının 32358155/2 nolu Klasik Yangın Sigorta Poliçesi ile 01.03.2012/2013 tarihleri arasında 3.890.000,00 TL bedel ile; silo olarak kullanılmakta olan depo ve ardiye binasının 33284512 ve 32361031 nolu Klasik Yangın Sigorta Poliçeleri ile 01.03.2012/2013 tarihleri arasında 2.763.000,00 TL bedel ile; depolarda stoklanan hububatın azami 50.000 tonunun 31517709/3 nolu Klasik Yangın Sigorta Poliçesi ile 01.03.2012/2013 tarihleri arasında azami 30.000.000,00 TL’ye kadar poliçe özel ve genel şartları ve ekli klozları dâhilinde sigortalı olduğu, konusunda çekişme bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, sigortalı alanda Suriye tarafından atıldığı tartışmasız olan bomba ve açılan ateş neticesinde meydana gelen hasar ile güvenlik nedeniyle eşyanın taşınması masraflarının poliçe teminatı kapsamında olup olmadığı; kapsam dâhilinde bulunması durumunda hasar miktarı konusunda, toplanmaktadır.
Tüm deliller toplanmış, taraf vekillerinin iradeleri tutanağa yansıtılmış, bilirkişi görüşü alınmıştır.
Suriye tarafından açılan ateş sonucunda davacıya ait ve davalı … şirketince sigortalanmış olan, silolarda, demiryolu ihraç tankında, makine dairesinde ve depolarda hasarlar tespit edildiği, açıktır. Sigorta konusu riskler; yangın, yıldırım, infilak, deprem, grev, lokavt kargaşalık halk hareketleri, kötü niyetli hareketler, terör, sel ve su baskını, fırtına, kar ağırlığı, dolu, yer kayması, dâhili su, duman, enkaz kaldırma masrafları ve taşıt çarpmasını kapsamaktadır. Davacı, bu risklere göre hasarın tazminini istemektedir. Davacı ayrıca, Yangın Sigortası Genel Şartları’nın B.2 koruma önlemler ve kurtarma başlıklı maddesinde; “Sigorta ettiren/sigortalı işbu sözleşme ile temin olunan rizikoların gerçekleşmesinde zararı önlemeye, azaltmaya ve hafifletmeye yarayacak önlemleri almakla yükümlüdür. Alınan önlemlerden doğan masraflar, bu önlemler faydasız kalmış olsa bile sigortacı tarafından ödenir” hükmü gereğince söz konusu hasarın, Suriye’de ki iç savaş olayları sonucunda gerçekleşmediğini; bahse konu zararın “uluslararası haksız fiil” olarak nitelendirilmesi gerektiğini, iddia etmiştir. Davalı ise, hasarın, Suriye’deki iç savaş nedeniyle ortaya çıktığını ileri sürerek davanın reddini, dilemiştir.
Uyuşmazlığa uygulanması gereken Yangın Sigortası Genel Şartları’nın A.4.1 maddesinde; “Savaş, her türlü savaş olayları, istila, yabancı düşman hareketleri, çarpışma (savaş ilan edilmiş olsun olmasın), iç savaş, ihtilal, isyan, ayaklanma ve bunların gerektirdiği inzibati ve askeri hareketler nedeniyle meydana gelen bütün zararlar”ın teminat dışında kalacağı, belirtilmiştir.
Somut olayda; davacıya ait ve davalı … şirketince sigortalanmış olan, silolarda, demiryolu ihraç tankında, makine dairesinde ve depolarda meydana gelen hasarların, Suriye tarafından açılan ateşe bağlı olarak meydana geldiği; Türkiye ve Suriye sınırında kargaşa ve otoritesizliğin bulunduğu; savaş durumunun istisnai şartları doğurduğu; hasarın, Yangın Sigortası Genel Şartları’nın A.4.1 maddesinde sözü edilen “Savaş, her türlü savaş olayları”na ilişkin olduğu ve Heyetimizce bu hususun poliçe kapsamı dışında değerlendirildiği; konusunda uzman bilirkişiler kurulunun da raporlarındaki düşüncenin aynı mahiyette olduğu gözlenmekle; poliçe kapsamı dâhilinde görülmeyen hasar ve nakliye giderleri nedeniyle açılan davanın reddine, karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla,
12/07/2016 tarihinde davanın reddine ilişkin karar verilmiş,
Anılan kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2019/6111 Esas, 2020/4180 Karar sayılı, 30/06/2020 tarihli ilamı ile mahkememiz kararı;
Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Davacı Genel Müdürlüğe ait 2 adet yatay depo ve 20.000 tonluk çelik silonun 3.890.000,00 TL bedelle yangın, yıldırım, infilak, deprem, GLKHHKNH, terör, sel ve su baskını, fırtına, kar ağırlığı, dolu, yer kayması, dahili su, duman, enkaz kaldırma masrafları ve taşıt çarpması risklerine karşı 32284512, 32361031, 32358155 ve 31517709 nolu poliçe ile davalı … şirketi tarafından sigortalanmıştır. Poliçelerin klasik yangın sigorta poliçesi olduğu, 01/03/2012-2013 dönemini kapsar sigortalandığı, poliçe dönemi içerisinde sigortalanan yerde, 08.11.2012 tarihinde Suriye tarafından atılan bomba ve açılan ateş sonucunda sigorta altına alınan 20.000 ton kapasiteli çelik silolarda ve yatay depoda hasar oluştuğu dosya içindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Poliçe Genel Şartları A.4.1 bendinde savaş, her türlü savaş olayları, istila, yabancı düşman hareketleri, çarpışma, (savaş ilan edilmiş olsun olmasın), iç savaş, isyan, ihtilal, ayaklanma ve bunların gerektirdiği inzibati ve askeri hareketler nedeniyle meydana gelen bütün zararlar … teminat dışı olduğunun belirtildiği, yine poliçede açıklamalar kısmında yangın ve yangına ek olarak grev, lokavt, kargaşalık, halk hareketleri, kötü niyetli hareketler, terör fırtına, kar ağırlığı, dolu, sel veya su baskını, yer kayması, dahili su, duman, enkaz kaldırma masrafları ve taşıt çarpmasının teminat kapsamında kaldığı belirtilmiştir. Hasarın meydana geldiği tarihte Suriye devleti ile savaş, savaş hareketleri, düşman hareketleri ve çarpışma olmadığı gibi iç savaşın Suriye’de olduğu, isyan, ayaklanmanın Suriye’de gerçekleştiği, hasarın meydana geldiği yerin Türkiye’de olduğu, o ülke sınırları içerisinde gerçekleşen savaş, her türlü savaş olayları, istila, yabancı düşman hareketleri, çarpışma, isyan ve askeri hareketler nedeniyle meydana gelmemiş olması,, Suriye’den atılan bomba sonucu hasarın Türkiye sınırlarında meydana gelmiş olması hususları birlikte değerlendirildiğinde, meydana gelen hasarların poliçe kapsamında (tazminat içi) kalması gerektiği gözetilmeden ve davacı kurumun uğramış olduğu zarar miktarı belirlenip toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Gerekçesi ile mahkememiz kararı araştırmalı olarak bozulmuş, yeniden taraf teşkili yapılmış, uyulan bozma ilamı doğrultusunda nitelikli hesap uzmanı ve makine mühendisinden oluşturulan bilirkişi kurulundan 30/03/2022 tarihli, rapor aldırılmıştır.
Uyulan bozma ilamı içeriğine göre, “…. Suriye’den atılan bomba sonucu hasarın Türkiye sınırlarında meydana gelmiş olması hususları birlikte değerlendirildiğinde, meydana gelen hasarların poliçe kapsamında (tazminat içi) kalması gerektiği gözetilip davacı kurumun uğradığı zarar miktarının belirlenmesi ve toplanacak deliller ile birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi” gerekmekle, oluştuğu iddia olunan zararın tespiti açısından aldırılan, gerekçeli ve denetime elverişli raporda,
27/11/2013 tarihli tespit bilirkişi raporunda belirlendiği üzere, zararlandırıcı olay nedeniyle oluşan toplam hasarın tutarının 346.022,50 TL olup, muafiyet bedelinin düşülmesi sonucu talep edebilecek tutarın 232.610,00 TL olduğu, yine ulaşımla ilgili emtianın taşınması ile ilgili faturaların toplam tutarının 1.039.715,63 TL olduğu, “Yangın Sigorta Genel Şartları B.2 Koruma Önlemleri Ve Kurtarma Düzenlemesinde”;
“Sigorta yaptıran/sigortalı iş bu sözleşme ile temin olunan rizikoların gerçekleşmesinde zararı önlemeye, azaltmaya ve hafifletmeye yarayacak önlemleri almakla yükümlüdür. Alınan önlemlerden doğan masraflar bu önlemler faydasız kalmış olsa bile, sigortacı tarafından ödenir. Eksik sigorta varsa, sigortacının masrafları sigorta bedeli ile sigorta değeri arasındaki orana göre öder. Yangın söndürmede, durdurmada veya söndürmenin, durdurmanın veya kurtarmanın gerektiği yıkma ve boşaltmalarda, sigortacı sigortalı şeylerin hasar uğramasından, kaybolmasından doğan zararları da karşılar.” Şeklinde olup, bu düzenlemeye göre davacı tarafın bilirkişi raporunda da belirtilen 1.039.715,63 TL tutarındaki zararı önlemek amacıyla nakli/taşınma için yapılan harcamayı poliçe kapsamında kalmakla davacıdan isteme hakkı olduğu belirlenmiştir.
Rapor denetime elverişli olmakla, rapora yönelik itirazlar haklı görülmemiştir.
Davacı tarafça zararın meydana geldiği 08/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek sözleşme faizi ile birlikte zararın tazminine karar verilmiş ise de, dosya içeriği dikkate alındığında söz konusu hasar nedeniyle birden fazla hasara yönelik ihbarların yapıldığı, davalı … şirketi tarafından 26/08/2013 tarihli, davacıya yönelik yazılan ve yapılan bildirimde, oluşan hasarın poliçe genel şartları kapsamında kalmadığı ve ödenmeyeceğinin bildirildiği bu nedenlerle, temerrüdün bu bildirim tarihinde oluştuğu anlaşılmıştır.
İddia ve savunma, mahkememizin 12/07/2016 tarihli gerekçeli kararı ve davacı tarafça temyiz üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin mahkememizce uyulan 30/06/2020 tarihli bozma ilamının içeriği, bozma sonrası yeniden yapılan yargılamada, aldırılan 30/03/2022 tarihli gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu bütün olarak değerlendirildiğinde, bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere davacının sigorta poliçe kapsamında kalan olaylardan kaynaklı hasar nedeniyle muafiyet bedeli düşüldüğünde 232.610,00 TL, davacı tarafından zararı önlemek amacıyla nakliye taşıma işi için yapılan 1.039.715,63 TL toplamı 1.272.325,63 TL’yi talep edebileceği anlaşılmakla ve mahkememizce de bu yönde kanaat edinilmiş olmakla bu miktar için davanın kısmen kabulü ciyetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kısmen kabulü ile;
1.272.325,63 TL’nin 26/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek yıllık %15 oranında akdi faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Alınması gereken 86.912,56 TL ilâm harcından peşin alınan 24.245,20 TL’nin indirilmesi ile, noksan kalan 62.667,36 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye ödenmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma, 24.245,20 TL peşin harç olmak üzere toplam 24.270,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 892,50 TL tebligat gideri ve 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.892,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre 1.696,03 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 56,70 TL tebligat gideri, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.056,70 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre 317,34 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, artan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 77.331,40 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 17.956,75 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa iadesine,

Dair, davacı vekili Av. …, davalı vekili Av. …’ın yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2022

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip
¸