Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/436 E. 2021/785 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : …
KARAR NO : 2021/785
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
… TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : 2021/785
ASIL DAVA : İtirazın İptali (Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan)
BİRLEŞEN DAVA : Alacak
ASIL DAVA TAR. : 14/09/2020
BİRLEŞEN DAVA T. : 09/12/2020
KARAR TARİHİ : 30/11/2021
KAR. YAZ. TAR. : 24/12/2021

Mahkememize tevzi edilen dava dosyası ile birleşen Ankara … Ticaret Mahkemesinin … K. sayılı dosyasının birlikte yapılan incelemesi sonunda:

DAVA:
Asıl davada:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili Kurum ile Hindistan menşeili … (…) firması arasında, Kurumu bünyesindeki Elmadağ Barutsan Roket ve Patlayıcı Fabrikası Müdürlüğünde kurulmak üzere 21/11/2008 tarihinde toplam 4.909.950,00 EURO bedelli “Oleum Üretim Tesisi Tedarik Sözleşmesi” imzalandığını; sözleşmenin 26/03/2009 tarihinde yürürlüğe girdiğini; bilahare sözleşme kapsamına bir hava üfleyicisi eklenmek istenmesiyle 21/06/2010 tarihinde sözleşme değişikliği yapıldığını ve sözleşme bedelinin 4.954.950,00 EURO olarak revize edildiğini; söz konusu sözleşmeye istinaden Hindistan’da yerleşik … Bankasının kontrgarantisine istinaden T.C. … Bankası Ankara Kamu Kurumsal Şubesi tarafından müvekkili Kurum adına ve … (…) firması lehine 19/03/2009 tarihli, 2009/1745GRN00018 nolu 736.492,50 EURO tutarlı kesin teminat mektubu düzenlendiğini; teminat mektubunda “… yüklenici taahhütlerini sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanuna göre kısmen veya tamamen yerine getirmediği takdirde, protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin iznini almaya gerek kalmaksızın ve … ile idareniz arasında ortaya çıkacak herhangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbet ve kanuni sonuçları dikkate alınmaksızın yukarıda yazılı tutarı ilk yazılı talebiniz üzerine derhal ve gecikmeksizin idarenize veya emrinize nakden veya tamamen talep tarihinden ödeme tarihine kadar geçen günlere ait yıllık LIBOR + %2 faiziyle birlikte ödeyeceğimizi… beyan ederiz. İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde teslim ve geçici kabuldeki gecikmeler için uygulanacak maksimum ceza tutarı ancak sözleşme tutarı EUR. 736.492,50 (Yediyüzotuzaltıbindörtyüzdoksanikive%50AvrupaParaBirim)’nin %15’i olabilir. İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde, değeri otomatik olarak, orijinal tutarına yükseltilecektir.” hükümlerini içerdiğini; anılan sözleşmenin “Performance Guarantee Letter” başlıklı 9. maddesinde “…’in sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda MKE, PGL’den yararlanma hakkına sahip olacaktır. PGL’den 9.5’inci maddeye göre bir kesinti yapılması durumunda, PGL’nin değeri banka tarafından otomatik olarak orijinal miktarına yükseltilecektir. Ancak, bu hüküm kapsamında bankanın gerçekleştireceği PGL değerinin tüm otomatik artışlarının toplam tutarı, toplam sözleşme bedelinin% 15’ini, yani 736.492.50 EURO’yu geçmeyecektir. Bu hükümler PGL’de belirtilecektir.” hükümlerinin mevcut olduğunu; dava dışı firma tarafından işletmeye alma çalışmalarına 30/09/2013 tarihinde başlanabildiğini ancak; işletmeye alma çalışmalarının tesisin ekonomizer ünitesinde meydana gelen arızalar, tesisteki sıcak gaz vanalarında meydana gelen kaçaklar, FAT asit giriş vanasında meydana gelen kaçaklar ve PLC sisteminde sık sık tekrarlayan arızalar, kış şartlarında çalışmanın zor olması sebebiyle yılın sadece belirli dönemlerinde çalışabilmiş olmaları, sözleşmede üretilmesi istenilen oleumun teknik şartnamedeki kriterlerde üretilememesi ve sonuç olarak işletmeye alma çalışmalarının başarısızlıkla sonuçlanması sebepleriyle 08/01/2020 tarihli yönetim kurulu kararına dayanarak 21/01/2020 tarihinde sözleşmenin feshedildiğini; davalı … Bankasına Oleum Üretim Tesisi Tedarik Sözleşmesi uyarınca adı geçen firmanın yükümlülüklerini yerine getirmediği, sözleşmenin Kurumca feshedildiği ve firmaya gecikme cezası uygulandığı pek çok defa yazılı olarak bildirildiğini ayrıca ilgili sözleşme maddeleri ile müvekkili Kuruma verilen kesin teminat mektubu hükümleri kapsamında 736.492,50- Euro’nun ceza olarak kesilmesi ve sözleşmenin 9’uncu maddesi ile teminat mektubu hükümleri uyarınca teminat mektubu tutarının tekrar orijinal tutarına yükseltilerek irat kaydedilmesinin talep edildiğini ancak davalının işlem yapmaktan imtina ettiğini; bunun üzerine Ankara … Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile kesin teminat mektubundan gecikme cezasının tahsili talebiyle icra takibine başlandığını; davalı firmanın haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini; bu sebeple, itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada:
Birleşen davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili Kurum ile Hindistan menşeili … Irtdia Limited (…) firması arasında Kurum bünyesinde Elmadağ’da mukim MKE Barutsan Roket ve Patlayıcı Fabrikası Müdürlüğünde kurulmak üzere 21/11/2008 tarihinde toplam EUR, 4.909.950,00 bedelli “Oleum Üretim Tesisi Tedarik Sözleşmesi“ imzalandığını, sözleşmenin 26/03/2009 tarihinde yürürlüğe girdiğini; daha sonra sözleşme kapsamına bir hava üfleyicisi eklenmesi talep edilerek 21/06/2010 tarihinde sözleşme değişikliği yapıldığını ve sözleşme bedelinin EUR 4.954.950,00 olarak revize edildiğini; söz konusu sözleşmeye istinaden Hindistan’da yerleşik … Bankasının kontrgarantisine istinaden T.C. … Bankası Ankara Kamu Kurumsal Şubesi tarafından müvekkili Kurum adına ve … (…) firması lehine 19/03/2009 tarihli, 2009/1745GRN 00018 nolu EUR, 736,492,50 tutarlı kesin teminat mektubu düzenlendiğini; teminat mektubunda “… yüklenici taahhütlerini sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanuna göre kısmen veya tamamen yerine getirmediği takdirde, protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin iznini almaya gerek kalmaksızın ve … ile idareniz arasında ortaya çıkacak herhangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbet ve kanuni sonuçları dikkate alınmaksızın yukarıda yazılı tutarı ilk yazılı talebiniz üzerine derhal ve gecikmeksizin idarenize veya emrinize nakden veya tamamen talep tarihinden ödeme tarihine kadar geçen günlere ait yıllık LIBOR + %2 faiziyle birlikte ödeyeceğimizi… beyan ederiz. İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde teslim ve geçici kabuldeki gecikmeler için uygulanacak maksimum ceza tutarı ancak sözleşme tutarı EUR. 736.492,50 (Yediyüzotuzaltıbindörtyüzdoksanikive%50AvrupaParaBirim) %15’i olabilir. İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde, değeri otomatik olarak, orijinal tutarına yükseltilecektir.” hükümlerini içerdiğini; anılan sözleşmenin “Performance Guarantee Letter’ başlıklı 9. maddesinde “…’in sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda MKE, PGL’den yararlanma hakkına sahip olacaktır. PGL’den 9.5’inci maddeye göre bir kesinti yapılması durumunda, PGL’nin değeri banka tarafından otomatik olarak orijinal miktarına yükseltilecektir. Ancak, bu hüküm kapsamında bankanın gerçekleştireceği PGL değerinin tüm otomatik artışlarının toplam tutarı, toplam sözleşme bedelinin% 15’ini, yani 756.492.50 EURO’yu geçmeyecektir. Bu hükümler PGL’de belirtilecektir.” hükümlerinin mevcut olduğunu; dava dışı firma tarafından işletmeye alma çalışmalarına 30/09/2013 tarihinde başlanabildiğini ancak; işletmeye alma çalışmalarınin tesisin ekonomizer ünitesinde meydana gelen arızalar, tesisteki sıcak gaz vanalarında meydana gelen kaçaklar, FAT asit giriş vanasında meydana gelen kaçaklar ve PLC sisteminde sık sık tekrarlayan arızalar, kış şartlarında çalışmanın zor olması sebebiyle yılın sadece belirli dönemlerinde çalışabilmiş olmaları, sözleşmede üretilmesi istenilen oleumun teknik şartnamedeki kriterlerde üretilememesi ve sonuç olarak işletmeye alma çalışmalarının başarısızlıkla sonuçlanması sebepleriyle 08/01/2020 tarihli yönetim kurulu kararına dayanarak 21/01/2020 tarihinde sözleşmenin feshedildiğini; davalı … Bankasına Oleum Üretim Tesisi Tedarik Sözleşmesi uyarınca adı geçen firmanın yükümlülüklerini yerine getirmediği, firmaya gecikme cezası uygulandığının pek çok defa yazılı olarak bildirildiğini; ayrıca, ilgili sözleşme maddeleri ile Kuruma verilen kesin teminat mektubu hükümleri kapsamında 736,492,50- Euro’nun ceza olarak kesilmesi ve sözleşmenin 9’uncu maddesi ile teminat mektubu hükümleri uyarınca teminat mektubu tutarının tekrar orijinal tutarına yükseltilmesinin talep edildiğini; dava dışı … firması ile sözleşmenin feshedilmesinin akabinde bu kez davalı bankaya 17/01/2020 tarihinde gecikme cezası tutarının teminattan kesilmesi, akabinde orijinal tutara yükseltilmesi ve sözleşme feshedildiğinden teminat mektubunun nakde çevrilerek irat kaydedilmesinin istendiğini; usulüne ve hukuka uygun geçerli tazmin talebinin sunulmasına karşın davalı Bankanın hukuka ve taraflar arasındaki sözleşmeye uygun talep doğrultusunda işlem yapmaktan imtina ettiğini; gecikme cezası tutarının davalı tarafından ödenmemesinden bahisle Ankara … Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile kesin teminat mektubundan gecikme cezasının tahsili talebiyle icra takibine başlandığını ve Bankanın haksız olarak icra takibine itiraz etmesi sebebiyle … Ticaret Mahkemesi nezdinde … esasına kayden itirazın iptali davası açıldığını; bu arada; davalı bankaya müteaddit defa usulüne uygun tazmin talebinde bulunulmasına rağmen (ilk talebi 17/01/2020 tarihindedir) en son 01/09/2020 tarihinde diğer dava sürecindeki hakları saklı kalmak kaydıyla teminat mektubu tutarının ödenmesinin talep edildiğini ve nihayet banka tarafından teminat tutarının 25/09/2020 tarihinde ödendiğini; ancak; davalı bankanın faiz hususunda hataya düşerek ilk tazmin talebi olan 17/01/2020 tarihinden itibaren teminat tutarına Libor + % 2 faiz uygulayarak ödemesi gerekirken 01/09/2020 tarihinden 25/09/2020 tarihine kadar olan faizi ödediğini, halbuki usulüne uygun talep tarihi olan 17/01/2020 tarihinden itibaren faiz işleterek ödemesi gerektiğini; davalının, banka teminat tutarını ve 01/09/2020 tarihinden 25/09/2020 tarihine kadar işleyen 24 günlük 703,53 Euro faiz tutarını ödediğini, aslında davalı Bankanın ilk geçerli tazmin talebinden itibaren faiz işletmesi ve toplam 8,065,34 Euro faiz ödemesinin gerektiğini (17/01/2020 ve 25/09/2020 tarihleri arası); taraflar arasındaki ihtilafın bakiye kalan 7.361,81 Euro faizin ödenmemesi olduğunu; bu nedenle: ilk talep tarihi olan 17/01/2020 tarihinden 01/09/2020 tarihine kadar işlemiş faiz miktarı olan 7.361.81-Euro’nun ödeme tarihi olan 25/09/2020 tarihinden işleyecek Libor + % 2 faiziyle birlikte tahsilini, talep ve dava etmiştir.
YANIT:
Asıl davada:
Davalı vekili, yanıt dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından, …. (…) (lehtar) (yüklenici) lehine, (… Ltd.’in edimini garanti etmek maksadıyla), yurt dışında yerleşik … tarafından verilen kontrgarantiye istinaden, 19 Mart 2009 tarihinde Makine Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK)’na (muhatap) hitaben 736.492,50 EURO tutarlı teminat mektubu düzenlendiğini; banka tarafından düzenlenen dava konusu teminat mektubu metninde: “Kesin teminat tutarı EUR 736.492,50.’ni Bankamız garanti ettiğinden, yüklenici, taahhütlerini sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanuna göre kısmen veya tamamen yerine getirmediği takdirde protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin iznini almaya gerek kalmaksızın ve …. ile idareniz arasında ortaya çıkacak herhangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbet ve kanuni sonuçları dikkate alınmaksızın, yukarıda yazılı EUR 736.492,50- tutarı ilk yazılı talebiniz üzerine derhal ve gecikmeksizin idarenize veya emrinize nakden ve tamamen, talep tarihinden ödeme tarihine kadar geçen günlere ait yıllık LİBOR+%2 faiziyle birlikte ödeneceği…” ifadelerinden sonra ayrıca, “işbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde teslim ve geçici kabuldeki gecikmeler için uygulanacak maksimum ceza tutarı, ancak sözleşme tutarı EUR. 736.492,50’nin … % 15’i olabileceği, işbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde, değerinin otomatik olarak, orijinal tutarına yükseleceği” ifadelerine yer verildiğini; söz konusu teminat mektubu ile ilgili olarak davacı tarafından … Ltd. ile imzalanan Oleum Üretim Tesisi Tedarik Sözleşmesinin, adı geçen firmanın yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle feshedildiği ve firmaya 736.492,50-EUR gecikme cezası uygulandığı bildirilerek, söz konusu ceza tutarının teminat mektubu kapsamında faiziyle birlikte tazmin edilmesi, sözleşmenin 9. maddesi ile teminat mektubu hükümleri uyarınca, ceza miktarının kesilmesiyle azalan teminat nedeniyle, teminat mektubu tutarının tekrar orijinal tutarına (EUR. 736.492,50) yükseltilmesinin, bankadan talep edildiğini ancak, söz konusu talebin teminat mektubu metnine uygun, geçerli ve usule uygun bir tazmin talebi olmadığından müvekkili banka tarafından kabul edilmediğini ve davacı Kuruma mektup ile teminat altına alınan yüklenicinin “…taahhütlerinin sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanuna göre kısmen veya tamamen yerine…” getirmemesi riskinin gerçekleştiğini içeren ve mektup tutarını aşmayan, mektup metnine uygun tazmin talebinde bulunulması halinde ödeme yapılacağının bildirildiğini; nitekim, davacı Kurum tarafından 01/09/2020 tarihli tazmin talebi ile lehtar firmanın taahhütlerini sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanunlara uygun yerine getirmediği belirtilerek mektup tutarının tazmini talebinde bulunulduğunu, müvekkili banka tarafından da usulüne uygun söz konusu talep üzerine teminat mektubunun tazmin edilerek anılan Kuruma faizi ile birlikte ödendiğini, teminat mektubu tutarının 25/09/2020 tarihinde ödenmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığını; davacı Kurum tarafından hukuka ve usule uygun bir tazmin talebinde bulunulmadığını; teminat mektubu metninde muhatabın ilk yazılı talebinde derhal ve gecikmeksizin ödeme taahhüdünde bulunulduğu belirtildiğinden muhatabın yazılı talepte bulunmasının, yerine getirilmesi gereken bir şart olup Bankanın ödeme yükümlülüğünün bu şartın gerçeklemesine bağlı olduğunu, yazılı tazmin talebinde mutlaka lehtarın teminat mektubu ile garanti edilen yükümlülüğü yerine getirmediğinin açıkça belirtilmesinin gerektiğini, zira muhatabın yazılı beyanından teminat mektubu ile garanti edilmeyen bir borcun tazmininin istenildiği anlaşılır ise; Bankaca ödeme yapılmasının mümkün olmadığını, muhatabın talebinin gerçekleşmiş olan risklerle sınırlı olduğunu, zira bankalar teminat mektubu vermekle mücerret bir borç altına girmemekte, ancak; belli bir yükümlülüğün yerine getirileceğini garanti ettiklerini, bu sebeple, tazmin talebinin, teminat mektubuna uygun olup olmadığının, tazmin talebinin dayanağının mektup ile yüklenilen riskin gerçekleştiği iddiasını içerip içermediğinin tespitinin, bankanın yükümlülüğünde olduğunu; nitekim, Yargıtay’ın istikrar kazanmış kararlarında da bu hususun öne çıktığını, davacı kurum tarafından 01/09/2020 tarihinde usulüne uygun tazmin talebinde bulunulmasıyla mektup tutarının faizi ile birlikte anılan Kurum’a ödendiğini; teminat mektubu ile belirli ve belirlenebilen bir riskin garanti edilebileceğini; davacının, müvekkili Bankadan geçerli bir tazmin talebinde bulunmadığını, lehtar firmanın yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bu nedenle lehtar firma ile imzaladıkları sözleşmenin feshedildiğini, söz konusu fesih nedeniyle mektup tutarı kadar (736.492,50 EURO) ceza uygulandığı bildirilerek öncelikle söz konusu ceza tutarının ödenmesi, sonrasında mektup değerinin orijinal tutara yükseltilerek lehtar firmanın taahhütlerini gereği gibi yerine getirmemesi nedeniyle mektubun tazmin edilmesini talep ettiğini, başka bir anlatımla, davacı Kurum’un, müvekkili banka tarafından verilen ve toplamda 736.492,50 EURO sorumluluğun üstlenildiği mektuba dayanılarak bankaya 736.492,50 EURO X 2=1.472.985 EURO tutarında sorumluluk yüklemeye çalıştığını; ancak, bankanın söz konusu teminat mektubunu yurt dışında yerleşik … tarafından verilen kontrgarantiye istinaden düzenlediğini ve söz konusu Kontrgaranti Sözleşmesinde de verilecek teminat mektubu ile üstlenilen riskin toplam 736.492,50 EURO olduğunun açık ve net bir şekilde belirlendiğini, bu belirlemeye teminat mektubu metninde de (736.492,50 EURO olarak) yer verildiğini; banka tarafından garanti edilen azami risk 736.492,50 EURO olduğundan söz konusu tutar aşılmamak kaydıyla davacı Kurum tarafından, sadece söz konusu tutarın %15’i olan 110.473,875 EURO ceza bedelinin tazmininin istenebileceğini, bu durumda teminat mektubunun (736.492,50-110.473,875) 626.018,625 EURO üzerinden devam edeceğini; öte yandan, mektup metninde düzenlenmek istenilen ikinci risk ile ilgili 2. madde de anlaşılır bir şekilde kaleme alınmadığını, madde ile hangi riskin garanti edildiğinin açık ve net bir şekilde belirtilmediğini, bu kapsamda bankanın davacı Kurum tarafından iddia edildiği şekilde ceza tutarlarını tazmin ile sorumlu olduğu hususunun da açıkça belirtilmediğini; zira, mektup metninde geçen 9. maddenin, bankanın taraf olmadığı, … Ltd. ile Makine Kimya Endüstrisi Kurumu arasında imzalanan bir sözleşmenin 9. maddesi olup, söz konusu madde uyarınca kimin kime ne ödeyeceği, bu ödemenin lehtar firmanın taahhütlerini yerine getirmemesinden ne farkı olduğu vb. hiçbir husus düzenlenmediğini, teminat mektubu ile ilgili yerleşik Yargıtay içtihatlarında “belirsizliğin garantisi olmaz” ilkesinin benimsendiğini; sonuç olarak,teminat mektubunun mektupta belirtilen tutarla sınırlı olarak geçerli olduğundan, davacının bu tutarı aşan haksız ve hukuka aykırı taleplerinin redde mahkum olduğunu; bu sebeple, davanın reddine ve %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini, istemiştir.
Birleşen davada:
Davalı vekili, yanıt dilekçesinde özetle; Banka tarafından, … (…) (lehtar) (yüklenici) lehine, (… Ltd.’in edimini garanti etmek maksadıyla), yurt dışında yerleşik … tarafından verilen kontrgarantiye istinaden, 19 Mart 2009 tarihinde Makine Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK)’na (muhatap) hitaben EUR 736.492,50 tutarlı teminat mektubu düzenlediğini;söz konusu teminat mektubu ile ilgili olarak davacı tarafından … Ltd. ile imzalanan Oleum Üretim Tesisi Tedarik Sözleşmesinin, adı geçen firmanın yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle feshedildiği ve firmaya 736.492,50-EUR gecikme cezası uygulandığı bildirilerek, söz konusu ceza tutarının teminat mektubu kapsamında faiziyle birlikte tazmin edilmesi, sözleşmenin 9. maddesi ile teminat mektubu hükümleri uyarınca, ceza miktarının kesilmesiyle azalan teminat nedeniyle, teminat mektubu tutarının tekrar orijinal tutarına (EUR. 736.492,50)yükseltilmesinin bankadan talep edildiğini; ancak, söz konusu talebin teminat mektubu metnine uygun, geçerli ve usule uygun bir tazmin talebi olmadığından banka tarafından kabul edilmediğini ve davacı kuruma mektup ile teminat altına alınan yüklenicinin “… Taahhütlerinin sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanuna göre kısmen veya tamamen yerine…” getirmemesi riskinin gerçekleştiğini içeren ve mektup tutarını aşmayan, mektup metnine uygun tazmin talebinde bulunulması halinde ödeme yapılacağının bildirildiğini; nitekim, davacı Kurum tarafından 01.09.2020 tarihli tazmin talebi ile lehtar firmanın taahhütlerini sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanunlara uygun yerine getirmediği belirtilerek mektup tutarının tazmini talebinde bulunduğunu, Banka tarafından da usulüne uygun söz konusu talep üzerine teminat mektubunun 25/09/2020 tarihinde tazmin edilerek anılan kuruma faizi ile birlikte ödendiğini; davacı tarafın 17/01/2020 tarihinden başlamak üzere faiz talebinde bulunmasının kabul edilebilir tarafının bulunmadığını; ayrıca, faiz talebine faiz işletilmesi talebinin de yasal bir dayanağının olmadığını; davacı kurum tarafından 01/09/2020 tarihi öncesinde de hukuka ve usule uygun tazmin talebinde bulunulmadığını; teminat mektubu metninde muhatabın ilk yazılı talebinde derhal ve gecikmeksizin ödeme taahhüdünde bulunulduğu belirtildiğinden muhatabın yazılı talepte bulunması, yerine getirilmesi gereken bir şart olup Bankanın ödeme yükümlülüğünun bu şartın gerçeklemesine bağlı olduğunu; yazılı tazmin talebinde mutlaka lehtarın teminat mektubu ile garanti edilen yükümlülüğü yerine getirmediğinin açıkça belirtilmesinin gerektiğini; nitekim, Banka tarafından MKEK’na hitaben düzenlenen dava konusu teminat mektubunun “736.492,50 EURO tutarlı kesin teminat mektubu” olduğundan Banka tarafından, mektup ile teminat altına alınan yüklenicinin “…taahhütlerinin sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanuna göre kısmen veya tamamen yerine…” getirmemesi riskinin gerçekleştiğini içeren ve mektup tutarını aşmayan, mektup metnine uygun tazmin talebinde bulunulması gerekmekte iken ve bu hususun davacı kuruma gerek yazılı gerekse sözlü olarak müteaddit defalar iletilmesine rağmen davacı Kurum tarafından usulüne uygun bir tazmin talebinde bulunulmadığını ve bu nedenle, Banka tarafından usulüne uygun bir tazmin talebi olmadığından ödeme yapılmadığını, ancak davacı kurum tarafından 01/09/2020 tarihinde usulüne uygun bir tazmin talebinde bulunulması üzerine mektup tutarının faizi ile birlikte anılan Kuruma ödendiğini; bu sebeple, davanın reddine karar verilmesini, istemiştir.
DELİLLER :
1-Davacı ile dava dışı … arasındaki sözleşme, yazışmalar vb.evrak,
2-Teminat mektubu,
3-Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası,
4-Arabuluculuk tutanakları
5-Bilirkişi raporu,
6-Tüm dosya münderecatı,

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME :
Asıl dava; teminat mektubu hükümleri uyarınca, teminat mektubundan doğduğu iddia olunan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe itiraz edilen alacaklının alacağının varlığını genel hükümlere dayanarak ispat suretiyle itirazın iptaline ilişkindir. (İİK m.67)
Birleşen dava; teminat mektubunun tazmini sırasında eksik hesaplandığı ileri sürülen faiz alacağının tahsilini amaçlayan alacak davasıdır.
Asıl davada, davacı MKE Kurumu ile Hindistan menşeili … (…) firması arasında, Kurum bünyesindeki Elmadağ Barutsan Roket ve Patlayıcı Fabrikası Müdürlüğünde kurulmak üzere imzalanan toplam 4.909.950,00 EURO bedelli “Oleum Üretim Tesisi Tedarik Sözleşmesi” kapsamında, Hindistan’da yerleşik … Bankasının kontrgarantisine istinaden T.C. … Bankası Ankara Kamu Kurumsal Şubesi tarafından … (…) firması lehine düzenlenen 19/03/2009 tarihli, 2009/1745GRN00018 nolu 736.492,50 EURO tutarlı kesin teminat mektubu hükümleri kapsamında 736.492,50- Euro’nun ceza olarak kesilmesi ve sözleşmenin 9’uncu maddesi ile teminat mektubu hükümleri uyarınca teminat mektubu tutarının tazmini talebinin yerine gelmemesi üzerine, davalı hakkında, kesin teminat mektubundan gecikme cezasının tahsili amacıyla Ankara … Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasından ilâmsız icra takibi yapılmış, davalı takibe itiraz etmiştir.
Ankara … Müdürlüğünün …E. sayılı takip dosyasından; davalı borçlu hakkında, 08/01/2020 tarihi itibariyle, kesin teminat mektubundan gecikme cezasının tahsili talebiyle736.492,50 Euro diğer, 2.461,70 Euro %2 değişen oranlarda banka faizi olmak üzere toplam 738.954,20 Euro alacağın tahsili istemiyle ilâmsız icra takibine geçildiği; borçlu vekilinin 22/01/2020 tarihinde borca itiraz ettiği ve takibin durduğu; 14/09/2020 tarihi itibariyle açılan mezkûr itirazın iptali davasının süresinde olduğu, görülmektedir.
Birleşen davada; davalı bankaya müteaddit defa usulüne uygun tazmin talebinde bulunulmasına rağmen ve ilk talebin 17/01/2020 tarihi olmak üzere teminat mektubu tutarının ödenmesinin talep edildiği, banka tarafından teminat tutarının 25/09/2020 tarihinde ödendiği; ancak, davalı bankanın faiz hususunda hataya düşerek ilk tazmin talebi olan 17/01/2020 tarihinden itibaren teminat tutarına Libor + % 2 faiz uygulayarak ödemesi gerekirken 01/09/2020 tarihinden 25/09/2020 tarihine kadar olan faizi ödediğini, ileri sürerek 7.361,81 Euro faizin 25/09/2020 tarihinden itibaren Libor+%2 faizi ile tahsili istenmektedir.
Davalı banka her iki davanın reddini istemiştir.
Uyuşmazlık şöylece saptanmıştır: Asıl davada, dava dışı firmanın tesisi işletmeye alma çalışmalarını tamamlayamamış olması nedeniyle gecikme cezası doğduğu ve cezanın sözleşme değerinin %15’ine ulaştığı, sözleşmenin 15’inci maddesi gereğince firmaya gecikme cezası uygulandığı, teminat mektubu kapsamında 736.492,50 Euro ceza kesilmesi ve sözleşmenin 9’uncu maddesi gereğince teminat mektubu tutarının tekrar orijinal tutarına yükseltilmesi savının yerinde olup olmadığına bağlı olarak dayanak icra takibinde talepte haklı alacak bulunup bulunmadığı ve varsa miktarı ile tazminat koşullarının bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkindir. Birleşen davada ise orijinal tutarına yükseltilen kesin teminat mektubunun nakde çevrilerek 17/01/2020 talep tarihinden itibaren teminat tutarına Libor + % 2 faiz uygulayarak ödemesi gerekirken 01/09/2020 tarihinden 25/09/2020 tarihine kadar olan faizi ödediğini, ileri sürerek 7.361,81 Euro faizin tahsiline ilişkindir.
Asıl ve birleşen davada öncelikle ön sorunlar çözümlenmelidir. Davalı banka asıl ve birleşen davada savunmasında kısaca; tazmin talebinin, teminat mektubu metnine uygun, geçerli ve usule uygun bir tazmin talebi olmadığından müvekkili banka tarafından kabul edilmediğini ve davacı Kuruma mektup ile teminat altına alınan yüklenicinin “…taahhütlerinin sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanuna göre kısmen veya tamamen yerine…” getirmemesi riskinin gerçekleştiğini içeren ve mektup tutarını aşmayan, mektup metnine uygun tazmin talebinde bulunulması halinde ödeme yapılacağının bildirildiğini; nitekim, davacı Kurum tarafından 01/09/2020 tarihli tazmin talebi ile lehtar firmanın taahhütlerini sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanunlara uygun yerine getirmediği belirtilerek mektup tutarının tazmini talebinde bulunulduğunu, müvekkili banka tarafından da usulüne uygun söz konusu talep üzerine teminat mektubunun tazmin edilerek anılan Kuruma faizi ile birlikte ödendiğini, savunmuştur. Eş deyişle davalı banka, yazılı tazmin talebinde mutlaka lehtarın teminat mektubu ile garanti edilen yükümlülüğü yerine getirmediğinin açıkça belirtilmesinin gerektiğini, tazmin talebinin, teminat mektubuna uygun olup olmadığının, tazmin talebinin dayanağının mektup ile yüklenilen riskin gerçekleştiği iddiasını içerip içermediğinin tespitinin, bankanın yükümlülüğünde olduğunu savunmaya dayanak almıştır.
Dosya kapsamından; davacı MKE Kurumu ile dava dışı Hindistan menşeili … (…) firması arasında, Elmadağ Barutsan Roket ve Patlayıcı Fabrikası Müdürlüğünde kurulmak üzere 21/11/2008 tarihinde toplam 4.909.950,00 EURO bedelli “Oleum Üretim Tesisi Tedarik Sözleşmesi” imzalandığı, sözleşmenin sonradan revize edildiği, anlaşılmıştır. Bu sözleşmeye istinaden Hindistan’da yerleşik … Bankasının kontrgarantisine istinaden T.C. … Bankası Ankara Kamu Kurumsal Şubesi tarafından davacı Kurum adına ve … (…) firması lehine 19/03/2009 tarihli, 2009/1745GRN00018 nolu 736.492,50 EURO tutarlı kesin teminat mektubu düzenlenmiştir.
Teminat mektubunda şu hususlar yer almaktadır:
“… yüklenici taahhütlerini sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanuna göre kısmen veya tamamen yerine getirmediği takdirde, protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin iznini almaya gerek kalmaksızın ve … ile idareniz arasında ortaya çıkacak herhangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbet ve kanuni sonuçları dikkate alınmaksızın yukarıda yazılı tutarı ilk yazılı talebiniz üzerine derhal ve gecikmeksizin idarenize veya emrinize nakden veya tamamen talep tarihinden ödeme tarihine kadar geçen günlere ait yıllık LIBOR + %2 faiziyle birlikte ödeyeceğimizi … taahhüt ve beyan ederiz.
İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde teslim ve geçici kabuldeki gecikmeler için uygulanacak maksimum ceza tutarı ancak sözleşme tutarı EUR. 736.492,50 (Yediyüzotuzaltıbindörtyüzdoksaniki ve %50 Avrupa Para Birim)’nin %15’i olabilir.
İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde, değeri otomatik olarak, orijinal tutarına yükseltilecektir.”
İlk ön sorun, davalı banka savunmasının yerinde olup olmadığıdır. Davalı banka, teminat altına alınan yüklenicinin “…taahhütlerinin sözleşme hükümleri, şartnameler ve ilgili kanuna göre kısmen veya tamamen yerine…” getirmemesi riskinin gerçekleştiğini içeren ve mektup tutarını aşmayan, mektup metnine uygun tazmin talebinde bulunulması halinde ödeme yapılacağı savunmasına dayanmış, Yargıtay 11.HD’sinin bir kararını emsal göstermiştir.
Dava konusu kesin ve süreli teminat mektubu, “protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin iznini almaya gerek kalmaksızın ve …. ile idareniz arasında ortaya çıkacak herhangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbet ve kanuni sonuçları dikkate alınmaksızın, yukarıda yazılı tutarı ilk yazılı talebiniz üzerine derhal ve gecikmeksizin idarenize veya emrinize nakten ve tamamen, talep tarihinden ödeme tarihine kadar geçen günlere ait yıllık LIBOR+%2 faiziyle birlikte, ödeyeceğimizi …taahhüt ve beyan ederiz.” ifadelerini taşımaktadır. Banka teminat mektubu ilk yazılı talepte kaydını içermekte olup, muhatap bankadan ödeme talebinde bulunduğunda, banka sadece şekli manada bir inceleme yapabilecek olup, riskin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda esasa dair inceleme yapamayacağı gibi teminat mektubu lehtarı ile muhatabı arasındaki sözleşmenin ifa edilip edilmediği ya da gerektiği şekilde ifa edilip edilmediği gibi sözleşmenin taraflarınca ileri sürülebilecek def’i ve itirazları ileri sürerek ödeme yapmaktan kaçınamayacağından davalının savunması yerinde görülmemiştir. Yargıtay 15. HD’sinin 14/11/2018 tarih, 2018/2476 E., 2018/4486 K. sayılı ilâmı benzer mahiyettedir. Bu nedenle, davalı banka, ilk yazılı talep tarihi olan 08/11/2019 tarihinde gecikme cezası tutarının sözleşmenin (4.909.950,00 Euro’nun) %15’ine ulaştığı beyanı ile bağlı olup 4.909.950,00 Eurox%15=736.492,50 Euro’yu ödemekle yükümlüdür.
İkinci ön sorun ise teminat mektubu tutarının yükseltilip yükseltilmeyeceğidir. Banka tarafından düzenlenen kesin ve süreli teminat mektubu kendisini bağlar. Mektubun ikinci fıkrasında; “İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde teslim ve geçici kabuldeki gecikmeler için uygulanacak maksimum ceza tutarı ancak sözleşme tutarı EUR. 736.492,50 (Yediyüzotuzaltıbindörtyüzdoksaniki ve %50 Avrupa Para Birim)’nin %15’i olabilir.
İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde, değeri otomatik olarak, orijinal tutarına yükseltilecektir.”

Hükmü yer almaktadır. Bu durumda, hükümde yer alan “…uygulanacak maksimum ceza tutarı ancak sözleşme tutarı EUR. 736.492,50’nin %15’i olabilir.” saptamasından 4.909.950,00 Eurax%15=736.492,50 Euro kast edilmektedir. Mektubun ikinci fıkrasına göre ise iş bu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde, değeri otomatik olarak, orijinal tutarına yükseltilecektir, denildiğinden, davalı banka teminat mektubu değerini 736.492,50 Euro olarak yükseltmelidir. Mahkememizin kabulü bu doğrultudadır. Bu kabule bağlı olarak; asıl davada ilk yazılı talep tarihi olan 08/11/2019 tarihinden itibaren faizin ve birleşen davada 17/01/2020 talep tarihinden itibaren teminat tutarına Libor + % 2 faiz hesabının yapılması gerekmektedir.
Teknik inceleme gerektirdiğinden bilirkişi görüşü alınmıştır. Bilirkişi Sn. …’un 01/09/2021 tarihli raporundan; asıl dava yönünden 736.492,50 Euro asıl alacak, 2.022,79 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 738.515,29 Euro alacak saptamıştır. Birleşen dava yönünden ise 6.591,46 Euro asıl alacak, 19,41 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.610,87 Euro hesaplanmıştır. Bilirkişinin hesaplaması -birleşen dosyadaki işlemiş faiz görüşü dışında- dosyadaki bilgi ve belgelere uyumlu olduğundan Mahkememizce benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır. Somut olayda, davacı MKE Kurumu ile dava dışı Hindistan menşeili … (…) firması arasında, Elmadağ Barutsan Roket ve Patlayıcı Fabrikası Müdürlüğünde kurulmak üzere 21/11/2008 tarihinde toplam 4.909.950,00 EURO bedelli “Oleum Üretim Tesisi Tedarik Sözleşmesi” imzalandığı, sözleşmenin sonradan revize edildiği; bu sözleşmeye istinaden Hindistan’da yerleşik … Bankasının kontrgarantisine istinaden T.C. … Bankası Ankara Kamu Kurumsal Şubesi tarafından davacı Kurum adına ve … (…) firması lehine 19/03/2009 tarihli, 2009/1745GRN00018 nolu 736.492,50 EURO tutarlı kesin teminat mektubu düzenlendiği; dava konusu kesin ve süreli teminat mektubunun, “protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin iznini almaya gerek kalmaksızın ve …. ile idareniz arasında ortaya çıkacak herhangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbet ve kanuni sonuçları dikkate alınmaksızın, yukarıda yazılı tutarı ilk yazılı talebiniz üzerine derhal ve gecikmeksizin idarenize veya emrinize nakten ve tamamen, talep tarihinden ödeme tarihine kadar geçen günlere ait yıllık LIBOR+%2 faiziyle birlikte, ödeyeceğimizi …taahhüt ve beyan ederiz.” ifadelerini taşıdığı; banka teminat mektubunun ilk yazılı talepte kaydını içerdiği, muhatap bankadan ödeme talebinde bulunduğunda, bankanın sadece şekli manada bir inceleme yapabileceği, riskin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda esasa dair inceleme yapamayacağı gibi teminat mektubu lehtarı ile muhatabı arasındaki sözleşmenin ifa edilip edilmediği ya da gerektiği şekilde ifa edilip edilmediği gibi sözleşmenin taraflarınca ileri sürülebilecek def’i ve itirazları ileri sürerek ödeme yapmaktan kaçınamayacağından davalının savunması yerinde görülmemiş olup, bu nedenle, asıl dosya bakımından, davalı bankanın, ilk yazılı talep tarihi olan 08/11/2019 tarihinde gecikme cezası tutarının sözleşmenin (4.909.950,00 Euro’nun) %15’ine ulaştığı beyanı ile bağlı olup 4.909.950,00 Eurax%15=736.492,50 Euro’yu ödemekle yükümlü olduğu kanaatine varılmıştır.
Bu nedenle, asıl davada, 736.492,50 Euro asıl alacak, 2.022,79 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 738.515,29 Euro için davanın kısmen kabulüne ve fazlaya ilişkin kısmın reddine karar verilmesi gerekmiştir. Somut olayda, uyuşmazlık banka teminat mektubundan kaynaklanmakta olup, alacak ‘likit’ olduğundan, davacının icra inkâr tazminatı talebi yerinde görülmüştür. Reddedilen kısım yönünden takip haksız olmakla birlikte kötüniyet saptanmadığından davalının tazminat isteminin reddine karar verilmelidir.
Birleşen dava bakımından ise, teminat mektubunun ikinci fıkrasında; “İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde teslim ve geçici kabuldeki gecikmeler için uygulanacak maksimum ceza tutarı ancak sözleşme tutarı EUR. 736.492,50 (Yediyüzotuzaltıbindörtyüzdoksaniki ve %50 Avrupa Para Birim)’nin %15’i olabilir. İşbu teminat mektubu tutarı üzerinden 9. maddede belirtildiği şekilde bir ödeme yapıldığı takdirde, değeri otomatik olarak, orijinal tutarına yükseltilecektir.” hükmü nedeniyle davalı banka teminat mektubu değerini 736.492,50 Euro olarak yükseltmek zorunda olduğu kanaatine varılmış; birleşen davada 17/01/2020 talep tarihinden itibaren teminat tutarına Libor + % 2 faiz hesabının yapılması yönünden alınan ve benimsenen rapor kapsamında, 6.591,46 Euro asıl alacak yönünden davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin kısmın reddine karar verilmesi gerekmiştir. Bilindiği gibi adi işlerde faize faiz yürütülmesi, başka bir deyişle bileşik faiz uygulanması yasaklanmıştır. TBK m.121,3 gereğince temerrüt faizine ayrıca temerrüt faizi yürütülemez. 3095 sayılı Yasanın 3’üncü maddesi;”Kanuni faiz ve temerrüt faizi hesaplanırken mürekkep faiz yürütülemez. Bu konuya ilişkin Türk Ticaret Kanunu hükümleri saklıdır.” hükmü konulmuştur. TTK hükümleri uyarınca hangi hâllerde bileşik faiz uygulanabileceği, TTK m. 8/f.II’de belirlenmiştir. Anılan hükümde, üç aydan aşağı olmamak üzere, faizin anaparaya eklenerek birlikte tekrar faiz yürütülmesi şartı, yalnız cari hesaplarla her iki taraf bakımından da ticari iş niteliğinde olan ödünç sözleşmelerinde geçerli olduğu belirlenmiştir. Netice itibariyle, faize faiz işletilmesinin yasal koşullarının bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, birleşen dosyada bilirkişinin 19,41 Euro işlemiş faiz hesabı yerinde görülmemiş, gerek bu tutar gerekse dava tarihinden itibaren yeniden faiz yürütülmesine yönelik, faize faiz yürütülmesi isteminin reddi gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan yasal ve hukuksal olgu göz önüne alınarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara ve Kurul’un takdirine göre;
1.-Asıl davada:
A)Davanın kısmen kabulü ile,
Davalının, Ankara … Müd.’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının;
736.492,50 Euro asıl alacak,
2.022,79 Euro işlemiş faiz
738.515,29 Euro alacak üzerinden iptaline ve takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacağa 08/01/2020 takip tarihinden itibaren yıllık %2 ve değişen oranı üzerinden temerrüt faizi uygulanmasına,
B)Hükmedilen alacağın %20’si üzerinden hesap edilen [(738.515,29×6.6355=) 4.900.418,21=] 980.083,64 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

C)Davalının, koşulları bulunmayan kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
2.-Birleşen Ankara … Ticaret Mahkemesinin …K. sayılı dava dosyasında:
Davanın kısmen kabulü ile,
6.591,46 Euro alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin kısmın reddine,
3.-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince,
Asıl davada, alınması gereken 446.277,96 TL karar ve ilâm harcının, peşin alınan 86.580,14 TL’den düşürülerek eksik kalan 359.697,82 TL harcın, davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Birleşen davada, alınması gereken 4.274,43 TL karar ve ilâm harcının, peşin alınan 1.189,33 TL’den düşürülerek eksik kalan 3.085,10 TL harcın, davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4.-Yargılama giderleri bakımından:
Asıl davada:
Davacı tarafça yapılan; 7,80 TL ilk dava, 209,50 TL tebligat ve posta gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.217,30 TL yargılama giderinden kabul red oranına göre 1.216,58 TL’si ile 54,40 TL başvurma, 86.580,14 TL peşin harç toplamı 87.851,12 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin kısmın davacı üzerinde bırakılmasına; HMK m.333/1 gereğince hüküm kesinleştiğinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Birleşen davada:
Davacı tarafça yapılan; 7,80 TL ilk dava, 38,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 45,80 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre 41,01 TL’si ile 54,40 TL başvurma, 1.189,33 TL peşin harç toplamı 1.284,74 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin kısmın davacı üzerinde bırakılmasına; HMK m.333/1 gereğince hüküm kesinleştiğinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
5.-Vekâlet ücreti bakımından:
Asıl davada:
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 153.956,28 TL nispî vekâlet ücretinin davalıdan alınarak , davacıya verilmesine,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 3.882,73 TL maktû vekâlet ücretinin davacıdan alınarak , davalıya verilmesine,
Birleşen davada:
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına hesaplanan 8.934,63 TL TL nispî vekâlet ücretinin davalıdan alınarak , davacıya verilmesine,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına hesaplanan 5.100,00 TL maktû vekâlet ücretinin davacıdan alınarak , davalıya verilmesine,

6.-Asıl davada;
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13’üncü bendi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmelik’inin 26’ıncı maddesinin ikinci fıkrası uyarınca; Bakanlık bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin; 1.319,22 TL’sinin davalıdan, …,78 TL’sinin davacıdan tahsiline, bu konuda, 6183 sayılı Kanuna göre harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
7.-Birleşen davada:
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13’üncü bendi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmelik’inin 26’ıncı maddesinin ikinci fıkrası uyarınca; Bakanlık bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin; 1.181,87 TL’sinin davalıdan, 138,13 TL’sinin davacıdan tahsiline, bu konuda, 6183 sayılı Kanuna göre harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,

Dair, asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. … ile asıl ve birleşen davada davalı vekili Av. …’in yüzüne karşı; kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere 30/11/2021 tarihinde oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.