Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/431 E. 2021/211 K. 29.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2020/431 Esas
KARAR NO : 2021/211

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 11/09/2020

KARAR TARİHİ : 29/03/2021
YAZIM TARİHİ : 07/04/2021

Mahkememizde açılan Alacak davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; Davalıların oluşturduğu iş ortaklığının sorumluluğunda olan işin bir bölümü ile ilgili olarak taraflar arasında eser sözleşmesi imzalandığını, sözleşme ile üstlendikleri işi tamlayıp kesin kabul ile teslim ettikleri halde hak edişlerinden yapılan kesintilerin ödenmediğini belirtip, 53.200,31 TL nin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalılar vekilleri ; Taraflar arasındaki eser sözleşmesinin 9. Maddesi uyarınca teminat kesintisi yapıldığını, bu teminatların hangi koşullar gerçekleştiğinde iade edilmesi gerektiğinin aynı maddede kurala bağlandığını, davacının iş bedeli alacağı kalmadığı halde koşulları oluşmadığı için teminat kesintilerini ödemediklerini, davalı … vekili ayrıca davalı sıfatları olmadığı gibi alacağın zaman aşımına uğradığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-İş ortaklığı ile davacı arasında imzalanan eser sözleşmesi örneği,
-Yapılan iş ile ilgili hakediş ve ödemelere ilişkin kayıtlar,
-Davacının hak edişlerinden yapılan kesintiler,
-Davacının düzenlediği ihtarname ve tebliğ belgesi,
-Geçici ve kesin kabul tutanakları,
-Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor,
-Tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep, iş ortaklığı ile davacı arasında imzalanan eser sözleşmesi kapsamında yapılan teminat amaçlı kesintilerin iadesi koşulları oluştuğu iddiası ile davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Davalılar … A.Ş, … A.Ş ve dava dışı … … şirketleri bir araya gelerek iş ortaklığı oluşturmuştur. Ulaştırma Bakanlığı ile iş ortaklığı arasında ” Samsun- Kalın Demiryolu Hattının Modernizasyonu ” işini içeren sözleşme imzalanmış, iş ortaklığı sözleşme kapsamındaki işlerin yapımını üstlendikten sonra bu kez iş ortaklığı ile davacı arasında aynı işin yapımı konusunda “sanat yapıları işleri ( köprü viyadük ve teknik bina yapım işçiliği) taşaron sözleşmesi” imzalanmıştır.
Taraflar arasında bu sözleşmenin imzalandığı, davacının üstlendiği işin geçici kabulünün yapıldığı, davacının hak ediş alacağı kalmadığı konularının çekişmesiz olduğu, sorunun davacı hak edişlerinden yapılan nakit teminat kesintilerinin iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı konusundan ibaret olduğu kabul edilmiştir.
Davacı ile sözleşmeyi imzalayan iş ortaklığı üç ayrı şirketten oluşmakla birlikte, iş ortaklığının borçlarından ortaklar müteselsilen sorumlu olduğu için davacının iş ortaklığını oluşturan bir ortağı davalı göstermeksizin ortaklığı dahil iki şirket hakkında dava açmasının taraf oluşumu yönünden bir eksiklik oluşturmadığı, bu nedenle davalıların davalı sıfatlarının bulundukları kabul edilmiştir.
Asıl işveren olan Ulaştırma Bakanlığı’nın 28/01/2021 tarihli yazılarından anlaşıldığı gibi, sözleşmeye konu işle ilgili geçici kabulün 16/12/2019 tarihinde dava açılmadan önce yapıldığı, henüz bu işle ilgili kesin kabulün yapılmadığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 9.maddesinde teminatlar başlığı altında düzenleme yapılmış, bu maddenin 3.bendinde hak edişlerden % 5 oranında nakit teminat kesintisi yapılacağı, ayrıca hak ediş bedellerinin %10’u oranındaki miktara karşılık kesin teminat verileceği düzenlemesi yapılmıştır. Aynı maddede nakdi teminat kesintisinin hangi hallerin gerçekleşmesi halinde iade edilecekleri de düzenlenmiştir. Buna göre ; kesin hak edişin ve geçici kabulün yapılması sonrası davacı taşeronun kendisi ve bu işte çalıştırdığı kişilerle ilgili SGK borçsuzluk belgesini, aynı işle ilgili vergi borcunun olmadığına ilişkin belgeyi sunması ve bu işte çalışan kişilerin ücret ve tazminat alacakları kalmadığına ilişkin belgelerin sunulması halinde nakdi teminat kesintisinin de iade edileceği açıkça düzenlenmiştir.
Davalılar vekilleri her ne kadar nakdi teminat kesintisinin iadesi koşullarının oluşmadığını ileri sürmüş iseler de; toplanan tüm delillerin değerlendirilmek suretiyle hazırlanan 26/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, davalılar tarafından davacının hak edişlerinden 53.200,31 TL nakdi teminat kesintisi yapıldığı, asıl iş verenin dosyada örneği bulunan yazı cevaplarına göre geçici kabulün davadan önce yapıldığı, kesin hak edişin düzenlendiği, sözleşmeye konu iş ile ilgili vergi borcu bulunmadığı gibi SGK’ya yapılması gereken ödemeden kaynaklanan borç da bulunmadığı, buna ilişkin kayıtların dosyamıza sunulduğu, her ne kadar aynı işte çalışan kişilerin ücret veya tazminat alacaklarının bulunmaması teminatın iadesi koşullarından biri olmakla birlikte davalılar tarafından asıl iş veren sıfatı ile kendileri aleyhine sözleşmeye konu işte çalışan kişiler tarafından açılmış, sonuçlanmış işçilik veya ücret alacağı ile ilgili dava bulunduğu ya da kendileri tarafından aynı nedenle ödeme yapılmak zorunda kalındığına ilişkin hiçbir delil sunulmamış olması nedeni ile nakit teminat kesintisinin iadesi koşullarının somut olayda gerçekleştiği, teminatın iadesi için düzenlenen ihtarnamenin 02/04/2020 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, ihtarnamede belirtilen 7 iş günlük ödeme süresinin tamamlanması ile 10/04/2020 tarihinde davalılar yönünden temerrüdün gerçekleştiği, tarafların tacir olmaları nedeni ile davacının avans faizi talep edebileceği kabul edilip, davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
53.200,31 TL’nin 10/04/2020 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen alınıp davacıya ödenmesine,
Alınması gereken 3.634,11 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 908,53 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.725,58 TL’nin davalılardan tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 908,53 TL peşin harç olmak üzere toplam 962,93 TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 7.716,04 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 118,50 TL ve bilirkişi ücreti 1.000,00 TL olmak üzere toplam 1.118,50 TL yargılama giderinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE.
Arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca davalılardan müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, davacı vekili Av. …’ın karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/03/2021

Katip …

Hakim …