Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/412 E. 2022/308 K. 16.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/412 Esas – 2022/308
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2020/412 Esas
KARAR NO : 2022/308
DAVA : ALACAK (TİCARİ SATIMDAN KAYNAKLANAN)
DAVA TARİHİ : 03/09/2020

KARAR TARİHİ : 16/05/2022
YAZIM TARİHİ : 26/05/2022
Mahkememizde açılan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; dava dışı … Şirketinin davalıdan olan alacağını temlik alıp, alacağın tahsili için icra takibi başlattıklarını, borca itiraz nedeniyle Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesinde açtıkları itirazın iptali davasının “Bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı” gerekçesiyle reddedildiğini, bu kez bu alacak davasını açtıklarını belirtip, 10.000,00 TL’nin icra takip tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; alacağın zamanaşımına uğradığını, Ankara Mahkemelerinin yetkili olmadıklarını, davalının … Şirketi ile ticari ilişkisi ve dolayısıyla borcu olmadığını, … Şirketinin sahte faturalar düzenleyerek pek çok kişi hakkında icra takibi yaptığı için haklarında dava açıldığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Davalının mal alım beyannameleri,
-Davalının SGK’lı çalışanlarının listesi,
-Bilirkişi raporları ,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep ; dava dışı … Şirketi ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında doğduğu ileri sürülen ve davacıya temlik edilen alacağın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı tarafın iddiasına göre; dava dışı … Şirketi ile davalı şirket arasında ticari ilişki söz konusu olup, bu amaçla davalıya satılan ürünler için 29/05/2009 tarihli, 10.000,00 TL bedelli fatura düzenlenmiştir. Bu fatura nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu düşüncesinde olan … Şirketi tarafından davalı hakkında 30/07/2009 tarihinde Ankara … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibi başlatılmıştır. Bu arada … Şirketi aralarında Ankara … Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasının da bulunduğu 18 adet icra dosyasındaki alacağını … yevmiye numaralı işlemi ile davacı şirkete temlik etmiş, davacımız bu şekilde temlik nedeniyle alacaklı konumuna gelmiştir.
Temlik alacaklısı davacı şirket daha önce aynı alacak için başlatılan ve itiraz üzerine durdurulan icra takibinin devamını sağlamak üzere 19/08/2019 tarihinde Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde … Esas numarası verilen itirazın iptali davasını açmıştır. Yapılan yargılama sonucu “Davanın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraflarca yasa yoluna başvurulmadığı için bu karar 18/02/2020 tarihinde kesinleşmiştir. Kesinleşen davadaki karar “alacağın olmadığı” gerekçesiyle verilmeyip, itirazın iptali davasının bir yıllık sürede açılmadığı gerekçesiyle verildiği için davanın usulden reddedildiği, ortada maddi anlamda kesin hüküm oluşturacak bir karar bulunmadığı, bu nedenle zamanaşımı süresi içerisinde aynı alacak ile ilgili alacak davası açılmasına engel hal olmadığı kabul edilmiştir.
Ankara … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine konu edilen alacağın tahsili için mahkememizdeki alacak davası 03/09/2020 tarihinde açılmıştır. Dava dilekçesi 29/09/2020 tarihinde tebliğ edilen davalı taraf 13/09/2020 tarihli cevap dilekçesi ile davanın esası hakkında beyanda bulunmuş, ayrıca Ankara Mahkemelerinin yetkisiz olduklarını ve alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürmüştür.
Bu itirazlardan öncelikle Ankara Mahkemelerinin yetkili olup-olmadıklarının değerlendirilmesi gerekmiştir. Alacağını davacıya temlik eden … Şirketi ile temlik alacaklısı şirketin merkezleri Ankara’da olup, 07/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda belirlendiği gibi alacağın dayanağı faturanın davalı defterinde mal alımı olarak kayıtlı olduğu, bu durumda davalı ile temlik eden arasında ticari ilişki bulunduğu, temlik eden bu ticari ilişkide para alacaklısı olup BK’nın 89.maddesi uyarınca kendi yerleşim yeri olan Ankara’da dava açabileceği gibi onun haklarını kullanan davacının da Ankara’da dava açmasının mümkün olduğu, bu hali ile dava yönünden Ankara Mahkemelerinin yetkili oldukları kabul edilip, mahkememizde yargılamaya devam edilmiştir.
Davalı taraf her ne kadar borçları olmadığını ileri sürse de; alacağın dayanağı olan faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğuna ilişkin 07/06/2021 tarihli rapor karşısında, davacı tarafın ürün teslimini davalı kayıtları ile kanıtladığı, bu durumda faturanın kayıtlı olmasına rağmen ürün tesliminin yapılmadığını ispat yükünün davalı üzerinde bulunduğu, davalının bu ispatı yerine getiremediği gibi, davalı defterinde 10.000,00 TL ödeme kaydı olmakla birlikte, bu ödemelerin dayanağı olan kayıtların da sunulmamış, davalının yemin delili de mevcut olup, verilen kesin süre içerisinde yemin deliline başvurulmamıştır.
Davalının zamanaşımı itirazı yönünden yapılan değerlendirmede ; davacı alacağının tahsili amacı ile ilk olarak Ankara … Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibi 30/07/2009 tarihinde başlatılmıştır. 6098 Sayılı BK’nın 257.maddesi uyarınca icra takibi ile zamanaşımı süresi kesilmiş ve 10 yıllık süre yeniden işlemeye başlamıştır. Her ne kadar 818 sayılı BK’nın 133/2 ve 6098 sayılı BK’nın 154/2 maddesi uyarınca her bir icra takip işlemi nedeniyle zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlamakta ise de; icra takibi süresinde gerçekleşen itiraz üzerine durdurulduğu için zamanaşımı kesen yeni bir icra takip işlemi olmadığı, alacakla ilgili zamanaşımı süresinin icra takibinin başlatıldığı 30/07/2009 tarihinde işlemeye başladığı kabul edilmiştir.
Uyuşmazlık yazılı olmayan sözleşme ilişkisinden kaynaklanan alacağı ile ilgili olup 818 sayılı BK’nın 125 ve 6098 sayılı BK’nın 146.maddesine göre 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir.
Davacı alacağı için yukarıda da belirtildiği gibi zamanaşımını kesen ilk sebep 30/07/2009 tarihinde başlatılan Ankara … Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibi olmuştur. İcra takibi itiraz nedeniyle durduğu için zamanaşımını kesen herhangi bir icra takip işlemi yapılamamıştır.
İcra takibinin başlatılması ile 30/07/2009 tarihinde zamanaşımını kesen ilk işlem itirazın iptali amacıyla Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 19/08/2019 tarihinde açılan itirazın iptali davasıdır. İcra takibi ile yeniden ve 30/07/2009 tarihinde işlemeye başlayan 10 yıllık zamanaşımı süresinin sonu 30/07/2019 olması gerekirken 19/08/2019 tarihinde itirazın iptali davası açıldığı için bu davanın açıldığı tarih itibariyle 10 yıllık zamanaşımı süresinin icra takibinin başlatıldığı 30/07/2009 tarihi ile 19/08/2019 tarihinde dava açılmadan önce dolduğu, bu aşamadan sonra zamanaşımını kesen başka bir durum gerçekleşmediği kabul edilmiştir.
Alacak davası 03/09/2020 tarihinde açılmış olup, 30/07/2009 tarihli icra takibi ile işlemeye başlayan 10 yıllık zamanaşımı süresinin başkaca kesen işlem olmadığı için 30/07/2019 tarihinde gerçekleştiği, Ankara 14.Asliye Ticaret Mahkemesindeki itirazın iptali davasının 30/07/2019 tarihinde tamamlanan zamanaşımı süresinden sonra 19/08/2019 tarihinde açıldığı, bu nedenle itirazın iptali davasının zamanaşımını kesen bir dava olarak kabulünün mümkün olmadığı, eldeki alacak davasının ise zamanaşımı süresi tamamlandıktan sonra 03/09/2020 tarihinde açıldığı, bu hali ile davacı alacağının zamanaşımına uğradığı kabul edilip aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere ;
Davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78 TL’nin mahsubu ile bakiye 90,08 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istemi halinde davacıya İADESİNE,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, Davacı Vekili Av. ..’un(e-duruşma) yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/05/2022