Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/300 E. 2021/631 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/300 Esas – 2021/631
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2020/300 Esas
KARAR NO : 2021/631

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 07/11/2019

KARAR TARİHİ : 12/10/2021
YAZIM TARİHİ : 12/11/2021
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili ; Davalılar ile davacı banka arasında bankacılık hizmet sözleşmesi imzalanıp kredili mevduat hesabı açıldığını, oluşan davacı alacağının kat ihtarı düzenlenip tebliğ edilmesine rağmen ödenmemesi nedeniyle davalılar hakkında başlattıkları icra takibinin davalıların itirazı üzerine durdurulduğunu belirtip, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatının davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; davalılar vekili kredi kartı hesabının davalı şirkete ait olduğunu, bu nedenle ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu, kredi kartı alacağı için temerrütün gerçekleşmediğini belirtip, davanın reddine karar verilmesin istemiştir.
DELİLLER :
– Ankara … Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyası,
-Taraflar arasında imzalanan sözleşmeler,
-Hesap kat ihtarı ve tebliğ belgeleri,
-Banka kayıtları,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep, davacı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatının davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Dava başlangıçta Ankara Tüketici Mahkemelerinde açılmış, verilen görevsizlik kararı ve süresinde yapılan başvuru üzerine dava dosyası mahkememize gönderilmiş, mahkememizin yukarıda belirtilen esasına kaydı yapılmıştır.
Davacı banka ile davalılardan … Şirketi arasında ” şirket kredi kartı üyelik sözleşmesi” imzalanıp kurumsal kredi kartı verilerek bu kart kullanılıp harcama yapılması yanında, ticari kredili mevduat hesabı açılmıştır. Diğer davalı gerçek kişiler söz konusu sözleşmeye müteselsil kefil olarak katılmıştır.
Kullandırılan kredi ve kredi kartı harcamaları nedeniyle oluşan banka alacağının ödenmemesi üzerine hesap kat ihtarı düzenlenerek davalılara tebliğ edilmiştir. İhtarname tebliğine rağmen ödeme yapılmaması üzerine davacı alacağının tahsili için Ankara … Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibi başlatılmıştır. Bu icra takibi ile kredi kartından kaynaklanan 13.550,66 TL asıl alacak, 1.765,24 TL işlemiş faiz ve 51,96 TL faizin BSMV’si olmak üzere toplam 15.367,86 TL ile birlikte tek hesaptan kaynaklanan 29.901,15 TL asıl alacak, 1.885,84 TL işlemiş faiz ve 94,29 TL BSMV’den oluşan 31.881,28 TL olmak üzere toplamda 47.249,14 TL’nin tahsili talep edilmiştir. Ödeme emri tebliğ edilen davalıların 29/08/2019 tarihli itirazları üzerine icra takibi durdurulmuştur. Mahkememizde icra takibi ile talep edilen tüm alacaklar yönünden itirazın iptali isteminde bulunulmuştur.
Davalı gerçek kişiler diğer davalı şirketin temin edilen ticaret sicil özet bilgilerine göre sözleşmenin düzenlendiği tarihte ortağı olup, aynı zamanda imza ve yazılara itiraz edilmediği için davalı gerçek kişiler yönünden yasaya uygun biçimde kefalet ilişkisinin kurulduğu kabul edilmiştir.
Davalı asıl borçlu şirkete hesap kat ihtarı tebliğ edilmiş olmasına rağmen ödeme yapılmamakla tebligat sonuçsuz kalmış kabul edildiği için, davacının müteselsil kefil olan gerçek kişi davalılara başvuru şartının gerçekleştiği kabul edilmiştir.
İddiaların ileri sürülüş şekli itibariyle davacı bankanın davalılar ile aralarında geçerli bir sözleşme ve kefalet ilişkisi kurulduğunu, davalılardan icra takibi ile talep edilen miktar kadar alacakları bulunduğunu kanıtlaması gerekmektedir.
Davacı alacağının belirlenmesi için banka kayıtları üzerinde inceleme yapma yetkisi verilen bilirkişiden 25/06/2021 tarihli rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, asıl borçlunun banka alacağını ödememesi üzerine hesap kat ihtarı düzenlenerek davalı asıl borçlu şirkete 01/06/2019 tarihinde ulaştığı halde şirketin adresten ayrıldığı belirtilerek kat ihtarı iade edilmekle birlikte bu adresin sözleşmede yer alan adres olup sözleşme uyarınca yeni adres bildirilmeden bu adresten ayrılındığı için 24 saatlik ödeme süresinin son günü pazar gününe denk geldiği için davalı şirket yönünden 04/06/2019 tarihinde temerrütün gerçekleştiği, davalı gerçek kişilere 21/08/2019 tarihinde tebligat yapıldığı için onlar yönünden ise temerrütün 23/08/2019 tarihinde gerçekleştiği kabul edilmiştir.
Davacı alacağının bir kısmı kredi kartı harcamasına ilişkin olup bu tür alacaklar için Merkez Bankası tarafından belirlenen dönemsel faiz oranlarının akdi ve temerrüt faizi olarak uygulanması gerektiği kabul edilmiştir.
Bilirkişi tarafından yapılan hesaplama sonucu, davacının kredi kartı nedeni ile 13.550,66 TL asıl alacak, 760,88 TL işlemiş faiz ve 38,04 TL işlemiş faizin BSMV’si olmak üzere bu türden toplam alacağının 14.349,58 TL olduğu, davacının bir diğer alacağı tek hesap şeklinde işleyen kredi olup, bu krediden kaynaklanan asıl alacağın 29.901,15 TL, işlemiş faiz alacağının 150,00 TL ve faizin işlemiş BSMV’sinin ise 7,50 TL olduğu, sonuç olarak bu kredi türünden kaynaklanan toplam alacağının 30.058,62 TL olduğu hesaplanmıştır.
Her ne kadar icra takibi işlemiş faiz ve BSMV’ler yönünden daha fazla alacak talep edilerek başlatılmış ise de, bilirkişinin faiz ve BSMV miktarları ile ilgili hesaplamasının taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine daha uygun olduğu, bilirkişi raporu esas alınarak davacının davasının kısmen kabulü gerektiği, davacı alacağının sözleşme hükümlerine göre hesaplanması mümkün olduğu için alacak belirlenebilir nitelikte olup, haksız itiraz nedeniyle davacının alacağına geç ulaştığı, bu nedenle hüküm altına alınan tüm alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, davacının fazla isteminin reddine, reddedilen miktar yönünden davacı icra takibi yapmakta haksız olmakla birlikte kötü niyetli olarak icra takibi yapıldığı kanıtlanamadığı için davalının koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı isteğinin reddi gerektiği kabul edilip, aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulüne;
Davalıların Ankara … Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibine yönelik itirazlarının;
A)5400…..9452 (A) nolu ticari kredi kartı borcu nedeniyle;
13.550,66 TL asıl alacak,
760,88 TL işlemiş faiz,
+ 38,04 TL işlemiş faizin BSMV’si olmak üzere toplam,
14.349,58 TL üzerinden,
B)1001-6299042 nolu tek hesap kredi nedeniyle;
29.901,15 TL asıl alacak,
150,00 TL işlemiş faiz ve
+ 7,50 TL işlemiş faizin BSMV’si olmak üzere toplam
30.058,65 TL üzerinden İPTALİNE,
İcra takibindeki kredi kartı asıl alacağı olan 13.550,66 TL asıl alacağa yıllık % 28,80 oranında, tek hesap kredi borcu asıl alacağı olan 29.901,15 TL’ye yıllık % 25,80 oranında temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
Hüküm altına alınan 44.408,23 TL’nin % 20’sine karşılık gelen 8.881,65 TL icra inkar tazminatının davalılardan müteselsilen alınıp davacıya ödenmesine,
Davalıların koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteklerinin reddine,
Alınması gereken 3.033,53 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 570,65 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.462,88 TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 570,65 TL peşin harç olmak üzere toplam 615,05 TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 6.573,07 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davalılar lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 2.840,91 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE.

Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 98,90 TL ve bilirkişi ücreti 1.000,00 TL olmak üzere toplam 1.098,90 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1.032,83 TL’sinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Artan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Arabulucu için ödenen 1.320,00 TL nin kabul ve ret oranları dikkate alınarak,
1.240,80 TL sinin davalılardan müteselsilen alınarak,
79.20 TL sinin davacıdan alınıp HAZİHEYE ÖDENMESİNE
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. …, karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/10/2021