Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/154 E. 2021/634 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/154 Esas
KARAR NO : 2021/634

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2020
KARAR TARİHİ : 14/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firma ile davalı arasındaki mevcut ticari ilişki kapsamında müvekkili tarafından davalıya ihraç kayıtlı olarak 2 adet Ambulans Dönüşüm Kiti, 30 adet Paslanmaz Çelik Sedye Platformu satıldığını, Ambulans Dönüşüm Kiti için 13.12.2018 tarihli 30.000,00 Euro + 5.400,00 Euro KDV= 35.400,00 Euro tutarında, 30 adet Paslanmaz Çelik Sedye Platformu için 03.12.2018 tarihli 15.000,00 Euro + 2.700,00 Euro KDV=17.700,00 Euro tutarında 2 adet fatura kesildiğini, 3065 sayılı KDV kanununa göre; İhraç Kaydıyla Mal Teslim Edenler Bakımından KDV Kanununun 11. maddesinin l-(c) bendi uyarınca yapılan teslimlerde fatura KDV’li olarak kesilmekle birlikte faturaların altına “3065 sayılı KDV Kanunu hükümlerine göre ihraç edilmek şartıyla teslim edildiğinden kdv tahsil edilmemiştir” ibaresinin yazıldığını, ihracatçıdan tahsil edilmeyecek olan KDV’nin (tecil edilmek veya bilahare iade, mahsup yahut indirim yoluyla ortadan kaldırılmak üzere) tahakkuk tutarına dahil edilebilmesini teminen, diğer teslim KDV’leri ile birlikte KDV beyannamesinde teslim KDV’si olarak gösterildiğini, indirimlerden sonra kalan ödenecek KDV tutarı ihraç kayıtlı teslim KDV tutarına eşit veya daha yüksek çıkarsa, KDV tahakkukunun ihraç kayıtlı teslim KDV’si kadar kısmının faizsiz olarak tecil edildiğini, tecil olunan bu verginin ihracatın gerçekleştiği ispat edildiğinde terkin edildiğini, İdarenin sonuçta tahsil etmek istemediği vergiyi beyana ve tecile konu ettirmekteki amacının ihracın gerçekleşme durumunu izlemek ve o vakte kadar, vergiyi emniyet altında tutmak olduğunu, İhraç Kayıtlı Teslim’in Şartlarına göre; KDV Kanunu’nun 11/1-c bendinin uygulanabilmesi için malı ihraç kaydıyla teslim edenin İmalatçı olması ve teslime konu malın da kendi imalatı veya kendi imalatı sayılan bir ürün olması ve teslimin vuku bulduğu ayı izleyen ayın başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi, mal ihraç edildikten sonra da 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (A/8) bölümünde yapılan açıklamalara göre, terkin işleminin yapılabilmesi için, imalatçılar tarafından ihraç edilmek üzere teslim edilen malın, ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesinin vergi dairelerine ibraz edilmesi gerektiğini, ancak davalının ihraç kaydıyla kendisine teslim edilen malzemeyi ihraç ettiğine dair beyannameyi kanun gereği üç ay içerisinde müvekkili şirkete teslim etmediğini, bunun üzerine davalı firmaya 19.08.2019 tarihinde gönderilen ihtarname ile “İhraç kaydıyla teslim edilen malzemeler için ihracat süresinin 29.03.2019 tarihinde sona erdiği belirtilerek, ihraç işlemi gerekleştirildi ise onaylı Gümrük Çıkış Beyannamesi ve onaylı yurt dışı satış faturası örneğinin teslim edilmesini, ihraç işlemi gerçekleştirilemedi ise KDV kanununa göre tahsil edilmeyen kdv bedellerinin ödenmesi” hususlarının ihtar edildiğini, ancak belirtilen yükümlülüklerin ifa edilmediğini, arabulucuya başvurulup Anlaşmama Tutanağı düzenlendikten sonra sadece Ambulans Dönüşüm Kiti için 13.12.2018 tarihli 30.000,00 € + 5.400,00 € kdv = 35.400,00 € fatura içeriği malzemenin ihracatının yapıldığına dair onaylı gümrük beyannamesi ve eklerinin müvekkiline teslim edildiğini, ancak dava konusu 03.12.2018 tarihli 15.000,00 € + 2.700,00 € kdv =17.700,00 € bedelli fatura içeriği malın ihraç belgelerinin müvekkiline teslim edilmediğini” iddia ederek, Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, ihraç kayıtlı olarak düzenlenen ve kdv’si tahsil edilmeyen 03.12.2018 tarihli 15.000,00 € + 2.700,00 € kdv = 17.700,00 € bedelli faturanın karşılığı malzemenin ihraç edildiğine dair onaylı gümrük beyannamesi ve ekleri müvekkiline teslim edilmemesi, kdv’nin de ödenmemesi nedenleriyle, ödenmeyen 2.700,00 € kdv alacağının 19.08.2019 ihtar tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava konusu faturada gösterilen malları davalı müvekkili firmaya teslim etmediğini, davacının Arnavutluk firması olan … isimli firma ile yaptığı anlaşma kapsamında bir kısım malları tedarik, imal ve montaj yaparak bu firmaya teslim etmeyi üstlendiğini, bu kapsamda davacının, davalı müvekkili firma adına düzenlediği, dava konusu 03.12.2018 tarihli faturaya konu olan malları müvekkili firmaya teslim etmediğini, doğrudan … Uluslararası Nakliyat Taah. Tic. Ltd. Şti. unvanlı firma kanalıyla yurt dışına gönderdiğini, dolayısıyla bu malların ihraç edildiğine dair kayıt ve belgelerin de davacıda olduğunu, davalı müvekkili firmanın elinde olmadığını bildiği için, dava açarak bu belgeleri istemek yoluna gittiğini, bu hususların … firmasından sorulması gerektiğini
iddia ederek davanın reddedilmesini talep etmiştir..
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava, ihraç kayıtlı yapılan satışa ilişkin ödenmeyen KDV bedelinin tahsili isteminden ibarettir.
Davacı taraf, davalıya 03/12/2018 ve 13/12/2018 tarihlerinde iki ayrı mal teslim ve satışının yapıldığını, bu satışların ihraç kayıtlı olması nedeniyle ilk aşamada KDV mevzuatına göre KDV tahsil edilmediğini, bunlardan 13/12/2018 tarihli A-73029 nolu ikinci fatura içeriği malı ihraç belgelerinin, arabulucuya başvurulması sonucu davacıya teslim edildiğini, diğer ilk fatura olan 03/12/2018 tarihli A-73023 nolu fatura içeriği malın ihraç belgelerinin ise gönderilen ihtara rağmen davalı tarafından kendilerine teslim edilmediğini, söz konusu malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesinin vergi dairelerine ibraz edilmesi zorunluluğu bulunduğunu aksi halde KDV tahsil edileceğini ileri sürmektedir.
Davalı taraf ise, söz konusu 30 adet paslanmaz çelik sedye platformu satışına ilişkin 03/12/2018 tarihli 15.000 Euro + 2.700 Euro KDV = 17.700 Euro bedelli faturaya ilişkin malların davalı firmaya teslim edilmediğini, dava dışı Arnavutluk firması olan … isimli firmayla olan anlaşması neticesinde söz konusu bu malları davacının kendisinin bizzat … Uluslararası Nakliyat… Ltd. Şti. Kanalıyla yurt dışına gönderdiğini, bu nedenle kendisinin bu faturaya dayalı 2.700 Euro KDV bedeli ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını savunduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; 03/12/2018 tarihli fatura nedeniyle ihraç kayıtlı satışa ilişkin 2.700 Euro bedelli KDV’nin davalı şirket tarafından davcı şirkete ödenmesi gerekip gerekmediği, 03/12/2018 tarihli faturaya konu malzemenin ihraç edilmesine ilişkin onaylı gümrük beyannamesi ve eklerinin davacı şirkete teslim edilip edilmediği, bu malları bizzat davacının bir başka şirket aracılığı ile yurt dışına gönderip göndermediği noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, davacı tarafından davalıya gönderilen 19/08/2018 tarihli ihtarname kapsamı ile davanın dayanağı olan 03/12/2018 tarihli 30 adet paslanmaz çelik sedye platformu satışına ilişkin davalıya yönelik düzenlenen 15.000 Euro bedelli, 2.700 Euro KDV tutarlı fatura kapsamı incelenmiş, Ticaret ve Gümrük Bakanlığı’na yazı yazılarak 03/12/2018 tarihli fatura içeriği malzemeleri yurt dışına ihraç edilip edilmediği sorularak edilmişse onaylı gümrük beyannamesinin bir örneğinin gönderilmesi istenilmiş, Ticaret Bakanlığı Muratbey Gümrük Müdürlüğü’nden gelen yazı cevabı kapsamında sadece 2 adet ambulans dönüşüm kitine ilişkin 30.000 Euro bedelli 13/12/2018 tarihli fatura kapsamında ihraç edilen malzemeye ilişkin gümrük beyannamesinin gönderildiği, yargılamamıza konu 03/12/2018 tarihli 30 adet paslanmaz çelik sedye platformu satışına ilişkin gümrük beyannamesi bulunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtların incelenmesine karar verilmiş, bildirilen adreslerde yerinde mali müşavir bilirkişi tarafından yapılan incelemeler sonucunda düzenlenen mali müşavir bilirkişi … 07/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin 2018 yılı Aralık ayında davalıyı muhatap alarak düzenlediği 2 ayrı satış faturasıyla, davalıya ihraç kayıtlı mal satışı yaptığı, bunlardan 03.12.2018 tarihli A-73023 nolu “paslanmaz çelik sedye platformu ilavesi” açıklamalı (15.000 € + 2.700 € kdv = ) 17.700,00 € bedelli olanının dava konusu edildiği, dava konusu faturanın davacının usulünce tutulmuş ticari defterlerine ihraç kayıtlı olarak (kdv ilave edilmeden) davalının borcuna kayıt edildiğini, faturanın davalı defterlerinde de kayıtlı olduğunu, muhasebe kaydının ise kdv’li şekilde, bir diğer anlatımla normal yurtiçi alım olarak yapıldığını, kayıt şeklinin kdv mevzuatına ve muhasebe usulüne uygun olmadığını, mahkeme tarafından faturanın ihraç kayıtlı olarak düzenlendiği ve davalı defterlerine de kayıt edildiği gözönüne alınarak, artık fatura içeriği malın ihraç yükümlülüğünün davalıda olduğu kabul edilecekse, fatura içeriği malzemenin davalı tarafça ihraç edildiğine dair bir delile ulaşılamadığını, zaten davalının vekilinin dava konusu fatura içeriği ürünün ihracatının müvekkili davalı tarafından yapılmadığını beyan ettiğini, diğer yandan davalı vekilinin dava konusu fatura içeriği ürünün … Uluslararası Nakliyat ltd. şti. unvanlı firmayla bizzat davacı tarafça ihraç edildiğini iddia ettiğini, davacının 2018/12. ayda Arnavutluk firmasına (…) 2 ayrı faturayla ihracat yaptığını, dosyada örneği mevcut olan 03.12.2018 tarihli faturada belirtilen malzemeyle dava konusu faturada belirtilen malzemenin farklı olduğunu, diğer fatura ise davacı yetkilisi tarafından incelemeye ibraz edilemediğinden, fatura içeriği ihraç edilen malzemenin dava konusu fatura içeriği malzemeyi de içerip içermediğinin anlaşılamadığını, bu husus sayın mahkemenizin takdirinde olmak üzere, davacının 2.700,00 € kdv alacağı olduğu kabul edilecekse, 09.03.2020 dava tarihi itibariyle TC Merkez Bankası döviz alış kurundan TL karşılığının ( 2.700,00 € x 6,9735 TL= ) 18.828,45 TL olduğu, davacı talebinin 18.981,00 TL olduğunu, davacı vekilinin 2.700,00 € kdv alacağını ihtar tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ettiğini, davacı şirketin davalıyı muhatap alarak düzenlediği 19.08.2019 tarihli ihtarnamede özetle “muhataba ihraç kayıtlı olarak teslim edilen 2 faturada belirtilen kdv tutarından istisna olabilmek için ihracat süresinin 29.03.2019 tarihinde sona erdiği, ihracat gerçekleştirilmiş ise onaylı Gümrük Çıkış Beyannamesi ve onaylı yurt dışı satış faturası örneklerinin teslim edilmesini, aksi durumda kdv kanununa göre tahsil edilmeyen 18.655,89 TL kdv’nin 3 gün içinde banka hesabına ödenmesini” ihtar ettiği, ihtarnamenin davalıya 20.08.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, mahkeme tarafından; davalının 24.08.2019 tarihinde temerrüte düştüğü ve bu tarihten 09.03.2020 dava tarihine kadar TC Merkez Bankası € döviz tevdiat hesaplarına uygulanan faiz oranlarından faiz hesap edilmesi gerektiği kabul edilecekse, davacının 2.700,00 € alacağına dava tarihine kadar toplamda ( 2.700,00 € x 198 gün x %15 / 365 = ) 219,70 € faiz alacağı olduğunun hesap edildiğini, faiz alacağının 09.03.2020 dava tarihi itibariyle TC Merkez Bankası döviz alış kurundan TL karşılığının (219,70 € x 6,9735 TL= ) 1.532,08 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan ve bilirkişi raporu kapsamında bahsi geçen dava dışı … Şirketine kesilen 03/12/2018 tarihli 734.800,59 TL bedelli 30 adet dönüşüm kiti faturası ile 18/12/2018 tarihli 305.159,10 TL bedelli 30 adet defibilatör cihazı faturası kapsamlarının incelenmesinde; davalının savunmalarının aksine davacı şirket tarafından bizzat … Şirketine satışı gerçekleştirilen ürünlerin yargılamamızın konusunu oluşturan 03/12/2018 tarihli 17.700 Euro toplam bedelli faturada bahsi geçen 30 adet paslanmaz çelik sedye platformu ürünler ile aynı ürünler olmadığı, farklı ürünlere ilişkin alım satıma istinaden düzenlenen faturalara ilişkin olduğu açıkça mahkememizce tespit edilmiştir. Bu nedenle yeniden ek bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller hep birlikte değerlendirildiğinde; Davacı şirketin 2018 yılı Aralık ayında davalıyı muhatap alarak düzenlediği 2 ayrı satış faturasıyla, davalıya ihraç kayıtlı mal satışı yaptığı, bunlardan 03.12.2018 tarihli A-73023 nolu “paslanmaz çelik sedye platformu ilavesi” açıklamalı (15.000 € + 2.700 € kdv = ) 17.700,00 € bedelli olanının dava konusu edildiği, dava konusu faturanın davacının usulünce tutulmuş ticari defterlerine ihraç kayıtlı olarak (kdv ilave edilmeden) davalının borcuna kayıt edildiği, faturanın davalı defterlerinde de kayıtlı olduğu, muhasebe kaydının ise kdv’li şekilde, bir diğer anlatımla normal yurtiçi alım olarak yapıldığı, mali müşavir bilirkişi raporuna göre faturanın kayıt şeklinin kdv mevzuatına ve muhasebe usulüne uygun olmadığı, bu durumda davalı tarafından aksi usulünce ispatlanamadığından artık fatura içeriği malın ihraç yükümlülüğünün davalıda olduğunun kabulü gerektiği açıkça anlaşıldığından davacının talebinin niteliğine göre Euro üzerinden davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, ihtar tarihi dikkate alınarak faiz başlangıcı ve yabancı para alacağı olması nedeniyle 3095 sayılı Yasa’nın 4/A hükümleri uyarınca faiz türü belirlenerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
2.700,00 Euro KDV alacağının temerrüt tarihi olan 24/08/2019 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/A maddesine göre işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Bu karar nedeniyle alınması gerekli 1.296,59 TL harçtan peşin alınan 324,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 972,44 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.095,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekili Av. …, Davalı Vekili Av. …’in yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/10/2021

Katip …

Hakim …