Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/148 E. 2021/170 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR

ESAS NO : 2020/148 Esas
KARAR NO : 2021/170

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/03/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİHİ : 07/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacının iddialarının kısaca; Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu; cari hesap bakiyesi alacağın tahsili için …Müdürlüğü’nün …. E.sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını ve itiraz edildiğini; bu sebeple, itirazın iptali ile %20 icra inkâr tazminatına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalının yanıt dilekçesi vermeyerek inkar durumunda kaldığı izlenmiştir.
DELİLLER :

2-Fatura ve cari hesap ekstresi,
3- Taraf defter ve belgeleri,
4-Tüm dosya münderecatı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME :
Dava, fatura alacağının tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali, istemine ilişkindir.
Davalı hakkında ….İcra Müdürlüğü’nün …. takip sayılı dosyası ile 26.08.2019 tarihinde takibe başlandığı, davalıya ödeme emrinin 27.08.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 03.09.2019 tarihinde borca ve tüm ferilerine itirazı üzerine davalı yönünden takibin durduğu, davanın 05.03.2020 tarihinde açıldığı, davalının icra takibinden ve dava tarihinden sonra davacı tarafa takipteki tüm alacağı ödediğine dair davacı vekili 16.03.2021 tarihli dilekçesi ile bildirdiği, takibin takipten sonra işlemiş faiz yönünden devam etmesi yönünde karar verilmesini istediği görülmüştür.
Mahkememiz, istem konusunda görevlidir.
Davanın devamı sırasında dava konusu alacağın ödenmesi, menkul malın davacıya teslim edilmesi, gayri menkulün tahliye edilmesi gibi nedenlerle veya davanın açılmasından sonra yürürlüğe giren yeni bir kanun yada Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle davanın konusuz kalması mümkündür. Davanın konusuz kaldığının tespit edilmesi halinde mahkemece esas hakkında “Davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin hüküm kurulması gerekmektedir. Bu tür kararlar, hükümler gibi (eda, tespit, inşai) nihai kararlardandır. Mahkeme kararı, aynı zamanda dava konusu hakkın mevcut olmadığını da tespit ettiği için tespit hükmü niteliğindedir.
Davanın konusuz kalması halinde mahkemece yargılamaya devam edilerek davanın açıldığı tarih itibariyle hangi tarafın haklı olduğunun tespit edilmesi, o taraf lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine karar verilmesi gerekir. Başka bir deyişle, icra takibine yapılan itirazın geri alınması nedeniyle konusuz kalan davada itirazın geri alınmamış olması halinde, davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olan ve davasını avukat ile takip eden taraf lehine “maktu vekalet” ücretine hükmedilmesi, yargılama giderlerinin ise karşı taraftan tahsiline karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/11/2009 Tarih, 2009/18-421 Esas-2009/526 Karar sayılı ilamında “Dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının, sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olmadığından, davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
Somut olayda, dava tarihi itibariyle HGK kararında belirtilen görüşte dikkate alınarak davacının dava açmakta haklı olduğu davacının icra takibine yaptığı itirazından ve dava açıldıktan sonra takipteki borcu ödediği ve mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile de davalının takipteki tutar kadar borçlu olduğunun tespit ediliği, davacının davayı açmakta haklı olduğu anlaşılmaktadır. Yargılama harç ve giderleri, kural olarak davada haksız çıkan aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir. (HMK md.326/1) Aynı şekilde vekalet ücreti yönünden de haksız çıkan taraf aleyhine hüküm kurulur (HMK md.330/1). Dava açıldığı anda haklı durumda olmayan tarafın yani davalının yargılama giderlerinden, dolayısıyla karşı tarafın vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, dava açıldıktan sonra davalının icra dosyasındaki asıl alacağı ödediği bu nedenle takipteki asıl alacak yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, mahkemece; “Karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin, faiz ve icra inkar tazminatı talepleri yönünden ise davanın kabulü yönünde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-…. Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasında yapılan itirazının iptaline, asıl alacak 13.751,93 TL’nin dava tarihinden sonra davalı tarafından ödenmesi sebebiyle asıl alacak yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Takibin asıl alacağa ödeme tarihleri dikkate alınarak takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı avans faizi ile birlikte takibin devamına,
Takipteki asıl alacak miktarı olan 13.751,93 TL’nin % 20’sine tekabül eden 2.750,38 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Bu karar nedeniyle alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin alınan 166,09 TL harçtan çıkartılarak geriye kalan 106,79 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.094,29 TL yargılama giderinin (harçlar dahil) davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekili Av. …’nun yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğnuda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸

Not : Bu evrak 5070 sayılı Elektronik imza yasası kapsamında imzalanmıştır.