Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/740 E. 2021/86 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/740 Esas
KARAR NO : 2021/86

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2019
KARAR TARİHİ : 11/02/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Müdürlüğünün 01.08.2019 tarihinde müvekkili şirketin alacaklarının tahsili için ödeme emri gönderdiğini, ilamsız icra takibinin borçluya 07.08.2019 tarihinde tebellüğ edildiğini, Bunun üzerine borçlu şirketin, … Müdürlüğü’nden 09.08.2019 tarihinde haksız şekilde borca itiraz ettiğini, müvekkili şirketin ticari satım ve devreye alım hizmetinden kaynaklı dört adet fatura bulunmakta olduğunu, fatura suretleri ve iş teslim tutanaklarının dosyaya sunulduğunu, BA-BS mutabakatları yapılarak İşbu davaya konu bakiye alacak üzerinde mutabık kalındığını, bakiye bedelin ödenmemesi sebebiyle öncelikli olarak borçlu aleyhine … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından haksız itiraz sebebiyle takibin durdurulduğunu, 26.08.2019 tarihinde yapmış Arabuluculuk başvurusunda da sonuç alınmaması sebebiyle iş bu davayı açtıklarını belirtmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin makine firması beton santrali ve mekanik plent üretimi yapmakta olduğunu, Otomasyonun ise bu makinaların sistemin çalışmasını sağlayan ve elektronik sistemler olduğunu, Elektronik sistemin önce makinaya montajının yapılıp sonrasında makinaların satışı sonrası sistemin son çalışmasını sağlamak amacı ile davacı firmanın makinanın kurulumunun yapıldığı yerde sistemi çalışır hale getirip işin tamamlandığını, Ancak davacı firma tarafından satışı yapılmış montajı yapılmış ama çalıştırma işlemleri tamamlanmamış olan 1 adet 90 m3 mobil beton santrali, 120 m3 (İran) beton santrali, 400 ton/saat (sivas) mekanik plent, 60 m3 sabit beton santrali (Özbekistan) adet makineye ait yapılacak işlem bulunmakta olduğunu, Davacı firmaya Otomasyon çalıştırma bedeli olan makine başına yurtdışı için yaklaşık 20.000,00 TL + kdv, yurtiçi için 10.000,00 TL + kdv bedel tuttuğunu, bu işlerin fatura borçlarından düşmek sureti ile kalan bedelin ödenmesinin teklif edilmiş olmasına rağmen firma yetkilisi tarafından itiraz edilerek dava açıldığını, Davacı tarafın sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmediği gibi anlaşma yolunu da kapattığını, Sözleşme konusu makinada eksik ifa söz konusu olduğunu, Teslim edilen makinelerin bu hali ile çalışmasının mümkün olmadığını, bu hali ile makinelerin beklenen faydayı sağlamadığını, eksiklikler giderilmeden sözleşme bedelinin tamamının talep edilmesinin yerinde olmadığını, Sözleşme hükümlerine göre teslime konu malların tam ve kusursuz olarak teslim yükümlülüğünün davacıya ait olduğunu, Davacının malları sözleşmeye uygun olarak teslim ettiğini kanıtlamasının mümkün olmadığını, eksik ve kusurlu teslim olduğunu davacının iddialarını kabul etmediklerini belirtmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava, ticari alım satıma dayalı açılan itirazın iptali isteminden ibarettir.
Davacı taraf, taraflar arasında ticari satım ve devreye alım hizmetinden kaynaklanan 4 adet fatura düzenlenerek davalı borçlu şirket yetkilisine teslim edildiğini, ancak fatura bedellerinin bakiyesinin ödenmediğini, bu nedenle … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini, takibin durduğunu ileri sürmektedir.
Davalı taraf ise savunmalarında; davalı Mesamak Makine firmasının beton santrali ve mekanik plent üretimi yapan bir firma olduğunu, davacı … Otomasyon firması tarafından makinenin kurulumu yapıldığı yerde satışı yapılan montajı yapılmış ve çalıştırma işlemleri tamamlanmamış olan bir adet 90 m3 mobil beton santrali, 120 m3 beton santrali (İran), 400 ton / saat (Sivas) mekanik plent, 60 m3 sabit beton santrali (Özbekistan) olmak üzere toplamda 4 adet makineye ait yapılacak işlem bulunduğunu, anlaşmazlık konusunun da bu olduğunu, davacı yetkilisine otomasyon çalıştırma bedeli olarak makine başına yurt dışı için 20.000,00 TL + KDV, yurt içi için 10.000,00 TL + KDV tutarın faturadan düşmek suretiyle kalan bedelin ödenmesinin teklif edildiğini, ancak kabul edilmeyerek işbu davanın açıldığını, sözleşme konusu makinede eksik ifa bulunduğunu, teslim edilen makinelerin bu hali ile çalışmasının mümkün olmadığını, beklenen faydayı sağlamadığını, eksikler giderilmeden sözleşme bedelinin tamamının talep edilmesinin yerinde olmadığını, sözleşmeye göre teslime konu malların tam ve kusursuz olarak teslim yükümlülüğünün davacıya ait olduğunu ileri sürdüğü anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; tarafların kabulünde olan ticari satım ve devreye alım hizmetinden kaynaklı 4 adet takibe konu fatura nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davacının satım ve montajını yaptığı 4 adet makinenin çalıştırma işlemlerini tamamlayıp tamamlamadığı, ayıplı – eksik ifa olup olmadığı, buna ilişkin çekilmiş ihtarlar bulunup bulunmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanarak icra takip dosyası dosya içerisine konulmuş, resen seçilen bir mali müşavir, bir elektrik elektronik mühendisi, bir makine mühendisi bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi de verilerek rapor tanzim etmeleri istenilmiş, bilirkişi heyetinin 12/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosya kapsamında davacı adresinde resmi defterleri üzerinde yapılan inceleme ve dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgelerde yapılan değerlendirmeler doğrultusunda; davacı ile davalı arasındaki teslimlerin şartlarını içeren bir teklif, sözleşme, teknik şartname ya da benzeri bir belge bulunmadığını, yurtdışı santralleri ile ilgili ya da yurtiçi plentlerle ilgili devreye alma işlemlerinin davacı tarafından yapılıp yapılmayacağını, yapılacaksa hangi şartlarda yapılacağı, yurtdışı ve yurtiçi devreye alma işlemlerine ait masraf vb. giderlerin kimin tarafından karşılanacağına dair bir bilgi ve belgenin olmadığını, davalı tarafın söz konusu faturalara ilişkin herhangi bir itiraz şerhi koymadığı, söz konusu otomasyon sistemlerinin devreye alma işleminin yapılmadığına dair herhangi bir ihtar ya da yazılı bir şekilde davacıya bir bildirim yapılmadığını, tüm bunların birlikte değerlendirilmesi doğrultusunda, davacı tarafından davalıya verilen ürün ve hizmetlerle ilgili herhangi bir eksik ifa bulunmadığını, sonuç olarak; davacı taraf ticari kayıtlarında; Ankara ….İcra Müdürlüğü … Esas dosyası ile, davalı tarafından ödenmediği belirtilen 41.963,23 TL cari hesap bakiyesini oluşturan faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacının söz konusu faturalardan kaynaklı cari hesap bakiyesi olan 41.963,23 TL bedeli talep edebileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ve deliller, bilirkişi incelemesi kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davalı şirket tarafından imal edildiği anlaşılan, uyuşmazlık konusu faturaların dayanağı olan beton santrali ve plent ürünlerinin çalışması için gerekli olan otomasyon (elektronik) sistemini davacı şirketten satın aldığı, bu ürünlerde otomasyon siteminin öncelikle makine üzerinde gerekli montaj aşamalarının yapılarak akabinde kurulum ve çalıştırma ile sağlandığı, dosya kapsamında toplanan delillerden davacı şirket tarafından 90 m3 işle ilgili iş teslim formlarının mevcut olduğu, makinelerin otomasyon sisteminin montajının yapıldığı, manuel ve otomatik olarak test edildiği, eğitimin verildiği, 120 m3’lük mobil beton santrali ile ilgili ise tüm malzeme ve yedek parçalarının teslim edildiğine ilişkin irsaliye ve faturaların sunulduğu, yine mobil mekanik plentlerle ilgili teslim edildiğine ilişkin fatura ve irsaliyelerin bulunduğu, her ne kadar mobil beton santralleri ve plentlerle ilgili otomasyon sistemlerinin montajından sonra test vb işlemler gerekmekte ise de taraflar arasındaki teslimlerin şartlarını içeren herhangi bir teklif, sözleşme, teknik şartname bulunmadığı, söz konusu yurt dışı santralleri ile ilgili veya yurt içi plentlerle ilgili devreye alma işlemlerini davacı şirket tarafından yapılıp yapılmayacağının, yapılacak ise hangi şartlarda yapılacağının, devreye alma işlemlerine ait masraf ve giderlerinin ne şekilde kararlaştırıldığına ilişkin herhangi bir belgenin dosyaya sunulamadığı, öte yandan davalı tarafça takibe konu faturalara ilişkin herhangi bir itiraz şerhi konulmadığı, söz konusu otomasyon sistemlerinin devreye alma işleminin yapılmadığına dair davacıya çekilmiş herhangi bir ihtar ya da yazılı bir bildirim yapılmadığı, bu durumda davacı tarafından davalıya satılan ürün ve verilen hizmetler yönünden ayıplı ve eksik bir ifanın varlığının kabul edilemeyeceği, takibe konu cari hesap bakiyesini oluşturan fatura bedellerinin davalı tarafından karşılanması gerektiği, takibe konu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafça ise verilen kesin sürede herhangi bir defter kayıt ya da belge sunulmadığı, davalının ayıplı ve eksik ifaya yönelik iddialarını usulünce kanıtlayamadığı kanaatine varıldığından yerinde görülen davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
Davalının … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile, takibin; 41.963,23 TL asıl alacak üzerinden aynen devamına,
Asıl alacağa (41.963,23 TL)takip tarihinden geçerli olmak üzere yıllık %9 yasal faiz yürütülmesine,
Hükmolunan alacağın (41.963,23 TL) %20’si oranında takdir edilen icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Bu karar nedeniyle alınması gerekli 2.866,51 TL harçtan peşin alınan 506,81 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.359,70 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 6.255,22 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 3.061,11 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, Davacı Vekili Av. …’ün yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
11/02/2021

Katip …

Hakim …