Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/733 E. 2021/435 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2019/733 Esas
KARAR NO : 2021/435

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 25/12/2019

KARAR TARİHİ : 28/06/2021
YAZIM TARİHİ : 09/07/2021
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; Davalının ihtiyacı bulunması nedeni ile davacı tarafından 10.000,00 TL nakit ve 40.000,00 TL bedelli çek ile olmak üzere toplam 50.000,00 TL borç para verdiklerini, davalının muavin defter kaydında alacaklarının kayıtlı olduğunu, davalının borcunu ödememesi nedeni ile alacaklarının tahsili için başlattıkları icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulduğunu belirtip, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; Davacı ile davalı şirket yetkilileri arasında arkadaşlık ilişkisi olmadığı gibi, davacıdan borç para da almadıklarını belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-… Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası,
-Davalı şirkete ait olduğu belirtilen muavin defter kaydı,
-Düzenlenen faturalar,
-Çek teslim belgesi,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davadaki talep, davacı tarafından davalı şirkete borç olarak verilip ödenmediği ileri sürülen davacı alacağını tahsil için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacının iddiasına göre, davalı şirket yetkilileri ile arkadaşlık ilişkisi olan davacı, davalı şirketin paraya olan ihtiyacı nedeni ile 10.000,00 TL si nakit ve 40.000,00 TL si ise çek vermek sureti ile davalı şirkete borç para vermiş, bu para şirket işlerinde kullanılmıştır. Davacının borç olarak verdiğini ileri sürdüğü para geri ödenmediği için davacı bu kez alacağının tahsili için … Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibini başlatmıştır. İcra takibi ile 50.000,00 TL si asıl alacak olmak üzere toplam 51.528,76 TL nin tahsili talep edilmiştir. Ödeme emri 30/07/2019 tarihinde tebliğ edilen davalının 05/08/2019 tarihli itirazı üzerine icra takibi durdurulmuştur. Davalı itirazında davacıya borcu olmadığını ileri sürmüştür.
Davacı tacir olmamakla birlikte, borç para verme iddiasının dayanaklarından biri TTK da düzenlenen çekten kaynaklandığı için ticaret mahkemelerinin görevli oldukları kabul edilmiştir.
İddiaların ileri sürülüş şekli itibarı ile, davacının davalı şirkete borç olarak para verdiğini ve bu nedenle davalıdan alacaklı olduğunu kanıtlaması gerekmektedir.
Davacı her iki tarafın ticari defterleri ile davalının muhasebecisi olan Sinan OKDEMİR tarafından imzalanan muavin defter özet bilgisine dayanmıştır.
Davacı davalının ticari defterlerine delil olarak dayanmakla birlikte HMK nın 222/3 maddesindeki uyarıyı taşıyan davetiye tebliğ edildiği halde davalı ticari defterlerini ibraz etmediği ve davacının da ticari defterleri olmadığı için bilirkişi incelemesi yaptırılamamıştır.
Davacı tarafından dava dilekçesi ekinde davalının mali müşaviri olan .. tarafından düzenlenen ve aynı kişinin imzasını taşıyan muavin defter özetini sunmuştur. Davalı taraf …’in mali müşavirleri olduğu.nu inkar etmemiş, belgenin kendi bilgileri haricinde düzenlenmiş olması nedeni ile delil olarak kabul edilemeyeceğini ileri sürmüştür.
Davalıya ait muavin defter özetini hazırlayan … davalının ticari defterlerini tutan kişi olup, bu kişi tarafından düzenlenip imzalanarak davacıya verilen muavin defter özetinin davacı açısından usulüne göre elde edilmiş delil olarak kabulü gerektiği, bu belgenin davacı şirket yetkililerinin bilgisi haricinde düzenlendiği iddiasının davalı ile muhasebe işini takip eden kişi arasındaki sorun olduğu, bu nedenle davacının davalının muhasebesini tutan kişi tarafından hazırlanan muavin defter özeti ile davalıya 50.000,00 TL borç para verdiğini ve davalıdan 50.000,00 TL alacaklı olduğunu kanıtladığı kabul edilmiştir. Davalı taraf ödeme savunması yapmadığı için davacının davalıdan 50.000,00 TL alacaklı olduğu kabul edilmiştir.
İcra takibi ile işlemiş faiz de talep edilmiş ise de, davacının hangi tarihte ödeme yapacağının açıkça kararlaştırılmadığı gibi davacının ihtarname veya benzeri işlem ile davalıyı takip öncesinde temerrüte düşürmediği için işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı kabul edilmiştir.
Davacı asıl alacağına yönelik davalı itirazı haklı nedene dayanmadığı gibi, itiraz nedeni ile davacının likit olan asıl alacağına geç ulaşması nedeni ile hüküm altına alınan miktarın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili gerektiği, fazla takip miktarı yönünden davacı haksız olamakla birlikte kötü niyetli olarak icra takibi yaptığı kanıtlanamadığı için davalının koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı isteminin reddi gerektiği kabul edilip, aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere
Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibine yönelik itirazının 50.000,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline,
Takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık % 9 oranından başlayan ve değişen oranlı yasal faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
Hüküm altına alınan 50.000,00 TL’nin % 20’sine karşılık gelen 10.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
Davacının fazla isteminin reddine,
Fazla miktar yönünden davacı icra takibi yapmakta haksız olmakla birlikte kötü niyetli olarak icra takibi yaptıkları kanıtlanamadığı için davalının koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
Alınması gereken 3.415,50 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 749,94 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.665,56 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 749,94 peşin harç olmak üzere toplam 794,34 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 7.300,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 386,50 TL ve bilirkişi ücreti 1.000,00 TL olmak üzere toplam 1.386,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre 1.175,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE. artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE.
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca davanın kabul ve red oranına göre:
1.118,64 TL’sinin davalıdan,
201,36 TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, davacı vekili Av. …’un yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/06/2021

Katip …

Hakim …