Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/641 E. 2021/217 K. 05.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2019/641 Esas
KARAR NO : 2021/217

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 20/11/2019

KARAR TARİHİ : 05/04/2021
YAZIM TARİHİ : 15/04/2021
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalıdan olan alacaklarının tahsili için başlattıkları icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulduğunu belirtip, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; Davacının üstlendiği işi tamamlayıp kendilerine teslim ettiğini, kendilerinin ise davacının tüm alacaklarını ödediklerini, teminat kesintisi dışında davacıya iade etmeleri gereken borç olmadığını, teminatın ancak geçici ve kesin kabulün yapılması halinde iade edilebileceğini, kesin kabul de yapılmadığı için davanın reddi gerektiğini söylemiştir.
DELİLLER :
-Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası,
-Taraflar arasında imzalanan tedarik ve temin sözleşmesi,
-Davacı tarafından düzenlenen fatura,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Geçici ve kesin kabul tutanakları,
-Tarafların ticari kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen raporlar,
-Tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep, davacı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı ile davalı arasında İstanbul Küçükçekmece Mehmet Akif Ersoy Kalp ve Damar Cerrahisi Hastanesi Ek Binası İkmal ve Ek İşler işine ait YANGIN DURDURUCU işlerine ilişkin 25/08/2016 tarihli TEDARİK VE TEMİN SÖZLEŞMESİ imzalanmıştır. Bu sözleşme nedeni ile davalıdan alacaklı olduğu inancında olan davacı davalı hakkında 02/08/2019 tarihinde … Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibini başlatmıştır. Bu icra takibi ile 26.944,00 TL cari hesap alacağı ile 978,84 TL işlemiş faizden oluşan toplam 27.992,84 TL nin tahsili talep edilmiştir. Davalının henüz takip talebi tebliğ edilmeden icra takibinin başlatıldığı tarihi takip eden ve üç gün sonrasına denk gelen 05/08/2019 tarihli itirazı üzerine icra takibi durdurulmuştur. Davalı itirazında davacıya borçları olmadığını söylemiştir.
Davalı icra takibine konu edilen alacağın sözleşmeye konu iş nedeni ile alınan fakat iade koşullarının oluşmadığını ileri sürdüğü iade etmedikleri teminata ilişkin olduğunu ileri sürmekte iken, davacı vekilinin 25/06/2020 tarihli dilekçesinde açıkça belirtildiği gibi, davacının davalıya verdiği teminat çekleri davalı tarafından davacıya iade edilmiş olup, takibe konu alacağın cari hesap alacağından kaynaklandığını söylemiş olması nedeni ile teminat amaçlı olarak verilen çek ve diğer teminatların iade koşullarının oluşup oluşmadığı tartışmasına girilmeksizin, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi nedeni ile davacının davalıdan alacağı olup olmadığı araştırılmıştır.
Davanın her iki tarafı tacir olduğu için ticari kayıtlan ayrı ayrı incelenerek bilirkişilerden raporlar alınmıştır. Davacı kayıtlarını inceleyen bilirkişinin 12/05/2020 tarihli raporunda davacının davalıdan 26.934,84 TL alacaklı olduğu, davalı kayıtlarını inceleyen bilirkişinin düzenlediği 12/01/2021 tarihli rapor ile de davalının davacıya 26.944,00 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir.
İcra takibi ile davacı 26.944,00 TL nin tahsilini talep etmiş, fakat kendi defterlerinde 26.934,84 TL alacak kayıtlı ise de, davalı kayıtları ile davacının davalıdan icra takibi ile talep ettiği 26.944,00 TL alacağının varlığını kanıtladığı kabul edilip, davacının davalıdan olan asıl alacağının 26.944,00 TL olarak dikkate alınması gerektiği kabul edilmiştir.
İcra takibi ve itirazın iptali davasında işlemiş faiz talep edilmiş ise de, davacı alacağı kesin vadeyi içermediği gibi, davalı takip öncesi temerrüte düşürülmediği için takip öncesi döneme ilişkin işlemiş faiz talep edilemeyeceği, bu nedenli işlemiş faize yönelik itirazın iptali isteminin yerinde olmadığı kabul edilmiştir.
Davacı alacağı tedarik sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davalı kayıtlarına göre dahi borç miktarının belirgin olduğu, bu hali ile davacı alacağının likit olması nedeni ile hüküm altına alınan asıl alacak itiraz nedeni ile geç tahsil edildiği için icra inkar tazimatının da davalıdan tahsili gerektiği kabul edilmiştir. Yine davalı fazla miktar yönünden icra takibi yapmakta haksız olmakla birlikte kötüniyetli olarak icra takibi yaptığı kanıtlanamadığı için davalının koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteğinin reddine kara verilmesi gerektiği kabul edilip, aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
Davalının Ankara … İcra Müdürlüğü’nün .. esas sayılı icra takibine yönelik itirazının 26.944,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline,
Takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %19,50 oranından başlayan ve değişen oranlı avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
Hüküm altına alınan 26.944,00 TL’nin %20’sine karşılık gelen 5.388,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
Davacı alacağı kesin vadeyi içermediği gibi davalı icra takibi öncesi temerrüde düşürülmediğinden icra takibi ile istenilen işlemiş faize yönelik itirazın iptali isteminin reddine,
Davalının fazla miktar yönünden icra takibi yapmakta haksız olmakla birlikte kötüniyetli olarak icra takibi yaptığı kanıtlanamadığı için davalının koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteğinin reddine,
Alınması gereken 1.840,54 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 320,53 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.520,01 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 320,53 TL peşin harç olmak üzere toplam 364,93 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 978,84 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 114,50 TL ve bilirkişi ücreti 1.600,00 TL olmak üzere toplam 1.714,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1.654,40 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, Artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Arabuluculuk için ödenen 1.320,00 TL nin 6325 sayılı yasanın 18/A (11) (13) maddesi uyarınca;
1.273,73 TL’sinin davalıdan,
46,27 TL’sinin davacıdan,
Alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av…., karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/04/2021

Katip …

Hakim …