Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/239 E. 2022/80 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/239 Esas – 2022/80
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR

ESAS NO : 2019/239 Esas
KARAR NO : 2022/80

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/05/2019
KARAR TARİHİ : 09/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİHİ : 09/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, dava dışı … Tekstil Sanayi ve Tic. A.Ş. ile “Depremsiz İşyerim Paket Sigorta Poliçesi” yaptığını, 04/01/2019 tarihinde davalı …’ye ait olan ve dava dışı sigortalı işyerinin ön kısmında bulunan su borusunun patlaması sonucu akan suyun işyerinin bodrum katına sızması sonucu burada bulunan eşyaların (yatak, yorgan, uyku seti v.b) ıslanarak hasara uğradığını, müvekkilinin sigortalıya 08/02/2019 tarihinde toplam 12.976,00 TL ödeme yaptığını, davalının kendi sorumluluğunda olan su tesisatının gerekli bakımını yaptırmadığını, davalının meydana gelen olayda ayrıca kusursuz sorumluluğunun bulunduğunu, bu nedenle meydana gelen su baskınında davalının kusurlu olduğunu, müvekkilinin ödediği tazminatı halef olarak davalıdan talep edildiğini ancak davalının herhangi bir ödemede bulunmadığını, dava dışı sigortalıya ödenen 12.976,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
YANIT :
Davalı şirket vekili savunmaları özetle; Müvekkiline karşı açılan davanın yargı yerinin idari yargı olduğunu, meydana gelen zarara sebebiyet veren borunun ana hat borusu değil kullanıcının kendi sorumluluğunda olan dağıtım borusu olduğunu, müvekkilinin sadece ana dağıtım borularından sorumlu olduğunu, bina kısmı içerisinde kalan borulardan şahısların kendilerinin sorumlu olduklarını, meydana kalan olayda müvekkili idarenin bi kusurunun olmadığını ve kusursuz sorumluluğununda bulunmadığını, ayrıca meydana gelen zarar ile ilgili tespitlerin yapılması gerektiğini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
-Sigorta poliçesini de içeren hasar dosyası,
-Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor,
-Davacı ödemelerine ait kayıtlar,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Sigortalı iş yerinin bulunduğu bina ilgili mimari proje örneği,
-Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacıya sigortalı iş yerinde su basması nedeni ile oluştuğu ileri sürülen ve davacı tarafından yapılan ödemenin zarara neden olduğu gerekçesi ile davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki sorun, davacıya sigortalı iş yerinde meydana gelen ve hasara neden olan su baskını dolayısı ile davalının mı yoksa iş yerinin bulunduğu bina sahiplerinin mi sorumlu olması gerektiği, ayrıca yapılan ödeme ile oluşan hasarın uyumlu olup olmadığı konularından kaynaklanmaktadır.
Dava dışı … Tekstil Sanayi ve Tic. A.Ş. adına ticaret sicil müdürlüğünde kayıtlı olup iş yeri faaliyetinin yürütüldüğü iş yeri için davacı tarafından “Depremsiz İşyerim Paket Sigorta Poliçesi” düzenlenmiştir. Şebekeden gelen borunun sayaca bağlantı noktasında meydana gelen arıza sonucu sular geri tepmiş, bodruma dolan sular sigortalı eşyada zarar oluşmasına neden olmuştur. Oluşan zararın poliçe kapsamında olduğu inancında olan davacı şirket eksper incelemesi sonucu belirlenen 12.976,00 TL yi sigortalısına ödemiştir. Taraflar arasında düzenlenen ve bir örneği dosya içerisinde bulunan ibraname ile davacı sigorta şirketi sigortalısının yerine geçip, zarara neden olduğu iddiası ile yaptığı ödemenin tahsili için davalı hakkında dosyaya konu davayı açmıştır. Davalı taraf davacıya borçları olmadığını söylemiştir.
Mahkememiz tarafından yapılan yargılama sonucu düzenlenen bilirkişi raporları ve diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacıya sigortalı iş yerindeki hasarın davalının sorumluluğunda bulunan şebeke hattının davalı iş yerine ait sayaca bağlantı noktasındaki arızadan dolayı oluştuğu tartışmasızdır. Davacı taraf su baskınının borunun patlaması sonucu meydana geldiği için sorumluluğun davalıya ait olduğunu, davalı taraf ise “Şube yollarının korunması ve sayaçtan sonraki arızalar abonelere, bakım ve onarımı ise … Genel Müdürlüğü’ne aittir. ”düzenlemesi uyarınca; Şube yollarının korunması abonelere, bakım ve onarım ise … Genel Müdürlüğü’ne ait olması nedeniyle, bu önlem alınmadığı için oluşan zarardan kendilerinin sorumlu olmadıklarını ileri sürmektedir.
Somut olayda ; Olayın, sigortalı işyerinin su sayacına gelen ve …’ye (Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi) ait ana temiz su tesisatının patlaması nedeni ile sızan su sonucu gerçekleştiği tartışmasızdır. Bu durumda sorumluluğun kime ait olması gerektiği konusunda, … Tarifeler Yönetmeliğinin 20.maddesinin (4) bendi: “Şube yollarının korunması ve sayaçtan sonraki arızalar abonelere, bakım ve onarımı ise … Genel Müdürlüğü’ne aittir.” hükmüne yer verilmiştir. Zarar, davalıya ait ve yine kendisinin sorumluluğundaki şebeke suyunun davalıya ait sayaca bağlantı noktasında meydana gelen arızadan kaynaklanması sebebiyle, meydana gelen zarardan davalının sorumlu olduğu açıktır.
Somut olayda zararın davalının sorumluluğundaki şebeke borusunun sayaca bağlanması noktasındaki arıza sonucu meydana geldiği, 20/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, davalının olayda % 100 oranında kusurlu sayılması gerektiği, bu durumda sigortalı iş yerinde oluşan zararın davalıdan tahsili gerektiği, davacının talebinin 12.976,00 TL olduğu bilirkişinin hesapladığı miktarın 12.975,85 TL olduğu, davalının bu zarardan sorumlu olduğu kabul edilip, davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
12.975,85 TL’nin ödeme tarihi olan 08/02/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Bu karar nedeniyle alınması gerekli 886,38 TL harçtan peşin alınan 221,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 664,78TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.393,90 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre taktiren 2.393,87 TL’si ile 44,40 TL başvurma, 221,60 TL peşin harç toplamı 2.659,87 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Reddedilen kısım göz önüne alınarak davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
7-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, Davacı Vekili Av. …’ün yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/02/2022