Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/961 E. 2021/148 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/961
KARAR NO : 2021/148
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2018/961
KARAR NO : 2021/148

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 09/03/2021
KAR. YAZ. TAR. : 06/04/2021

Mahkememize tevzi edilen ve Mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılan dosyanın yapılan incelenmesi sonucunda:

DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile davalı “… İnş. Hafr. Nak. San. ve Tic. A.Ş.” arasında genel kredi sözleşmeleri imzalandığını; diğer borçluların müteselsil kefil olarak imza attıklarını; borcun ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edildiğini ve … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasından ilâmsız icra takibi yapıldığını; borçluların takibe itiraz ettiklerini; ipoteğin paraya çevrilmesi için … Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından takip yapıldığını; davalı “… İnş. Hafr. Nak. San. ve Tic. A.Ş.” hakkında … Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasından konkordato talebine bağlı olarak geçici mühlet kararı verildiğini; bu nedenlerle, itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
YANIT:
Davalılar vekili, yanıt dilekçesinde kısaca; davalı “… İnş. Hafr. Nak. San. ve Tic. A.Ş.” hakkında konkordato talebi nedeniyle … Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından 18/09/2018 tarihinde geçici mühlet kararı verilmesi nedeniyle itirazın iptali davası açılamayacağını; yine, kefiller yönünden ise İİK’nın 303’üncü maddesine göre borçtan birlikte sorumlu olanların durumuna tabi olması nedeniyle konkordatoda alacaklılar toplantısının beklenmesinin gerektiğini; bu sebeple davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.

DELİLLER :
1-Genel kredi sözleşmeleri,
2-İhtarname,
3-Banka kayıtları,
4-… Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası,
5-… Müdürlüğünün … E. sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip dosyası,
6-Bilirkişi kök ve ek raporları,
7-Tüm dosya münderecatı,

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME :
Dava; genel kredi sözleşmesinden doğduğu iddia olunan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe itiraz edilen alacaklının alacağının varlığını genel hükümlere dayanarak ispat suretiyle itirazın iptaline ilişkindir. (İİK m.67)
… Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasından; davalı borçlular hakkında, 13/09/2018 tarihi itibariyle genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağından dolayı:
1.965.773,00 TL ana para
+ 101.582,00 TL işlemiş faiz ve fer’ileri
2.067.355,00 TL alacağın tahsili istemiyle ilâmsız icra takibine geçildiği, davalılar/borçlular vekilinin 24/09/2018 tarihinde borca itiraz ettiği ve takibin durduğu; 28/12/2018 tarihi itibariyle açılan mezkûr itirazın iptali davasının süresinde olduğu, görülmektedir.
Davacı Bankanın … Şubesi ile davalı asıl borçlu şirket arasında; 05/07/2012 tarihli 3.000.000,00 TL, 07/12/2012 tarihli 3.000.000,00 TL, 15/04/2013 tarihli 10.00.000,00 TL ve 15/09/2015 tarihli 7.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmeleri imzalanmıştır. Davalı kefiller bu sözleşmelere aynı tutarlarla müteselsil kefil olarak imza koymuştur. Müteselsil kefaletlerin unsurları bulunmaktadır.
Davalılar vekili, müvekkili asıl borçlu şirket hakkında … Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından 18/09/2018 tarihinde konkordato geçici mühlet kararı verildiğini belirterek itirazın iptali davasının konkordato süreci içinde açılmasının yasaya aykırı olduğunu, kefiller yönünden ise İİK’nın 303’üncü maddesine göre borçtan birlikte sorumlu olanların durumuna tabi olması nedeniyle konkordatoda alacaklılar toplantısının beklenmesinin gerektiğini ileri sürmüş, esas yönünden de davanın reddini istemiştir.
Eldeki davanın dayanağı olan icra takip dosyasından çıkarılan ödeme emrinin tarihi 13/09/2018’dir. Asıl borçlu şirket hakkında … Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından 18/09/2018 tarihinde konkordato geçici mühlet kararı verilmiş olup eş deyişle icra takip tarihi konkordato geçici mühlet kararından öncedir. Hemen belirtmek gerekir ki, mühlet içerisinde borçlu hakkında dava -iflâs talepli hariç- açılabilecek ve açılan bu davalar durmayacaktır. Yargılamanın sonunda mahkemenin vereceği kararın infazı sırasında takip yasağı devreye girecektir. Dolayısıyla davalılar vekilinin gerek davanın görülemeyeceğine gerekse birlikte borçlu olanlar hakkındaki düzenlemeye atıfla ileri sürdüğü iddialar yerinde görülmemiştir. İhtilâf, borç bulunup bulunmadığı ve varsa miktarı ile tazminat isteminin haklı olup olmadığı, noktalarında toplanmaktadır.
Taraf vekillerinin iradeleri tutanağa yansıtılmış, tüm deliler toplanmış ve bilirkişi görüşü alınmıştır.
Davacı Banka tarafından Ankara …. Noterliğinin 29/08/2018 tarih ve …. yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiği; davalı şirkete ait taşınmaz üzerinde 1. Derecede 675.000 TL değerinde ipotek tesis edildiği belirtilerek taksitli ticarî krediden kaynaklanan toplam 2.046.887,04 TL’nin ödenmesi için (3 gün) süre verildiği; ihtarnamenin davalılara 03/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği; dolayısıyla, davalılar yönünden 07/09/2018 tarihinde temerrütün oluştuğu, belirlenmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığa onlar yönünden bağlayıcı olan sözleşme hükümleri uygulanacaktır. Genel Kredi Sözleşmesinin 7.8.3 maddesinde: “Müşteri, temerrüdün doğduğu tarihten itibaren fiili ödemeyi gerçekleştirdiği güne kadar geçecek günler için temerrüt tarihinde aynı tür krediler ve hesaplar için bankaca belirlenen en yüksek cari faiz oranının (%50) fazlası olarak hesaplanacak oranda temerrüt faizi ödeyecektir” şeklindedir. Bilirkişinin kök ve birinci ek raporuna vaki itirazlar nedeniyle alınan 04/12/2020 tarihli ikinci ek raporunda; davacı bankanın 04/09/2018 tarihinde TCMB’ye bildirdiği kredi yıllık azami faiz oranının %45 olduğunu, yine 14/08/2018 tarihli 496 nolu duyuru mektubunda nakit krediler için faiz oranının %45 olarak bildirildiğini, davacı vekilinin 30/06/2020 tarihli dilekçesi ekindeki emsal orana göre 27/09/2018 tarihinde kullandırılan kredinin akdi faiz oranının %39,25 olduğu bilgileri karşısında temerrüt faiz oranının %45 olduğunu belirlemiş, bu oran Mahkememizce yukarıda açıklanan bilgiler çerçevesinde yerinde görülmüştür.
Bilirkişi Sn…’un 20/01/2020 tarihli kök raporunda temerrüt faiz oranı farklı alınmış ve taraf vekillerinin itirazlarına uğramıştır. Birinci ek rapor aynı mahiyettedir. 04/12/2020 tarihli ek-2’nci raporda temerrüt faiz oranı yıllık %45 oranı üzerinden hesaplanarak (alacaklı bankanın talebine paralel olarak borçlu lehine asıl alacağa işlemiş faizler dâhil edilmeyerek) takip tarihi itibariyle;
1.964.205,74 TL asıl alacak
108.890,16 TL işlemiş faizler ve fer’ileri
+ 5.444,51 TL BSMV
2.078.540,41 TL talepte haklılık bulunduğunu,
Davacı bankanın 101.582,00 TL işlemiş faiz ve fer’ileri talep etmesi sebebiyle, taleple bağlı kalınarak,
1.964.205,74 TL asıl alacak
+ 101.582,00 TL işlemiş faizler ve fer’ileri
2.065.787,74 TL talepte haklılık bulunduğunu, rapor etmiştir. Bilirkişinin bu tespitleri, dosyaya, bilgi ve belgelere uyumlu olup, Mahkeme heyetimizce benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır. Davacı banka, asıl borçlu şirket hakkında … Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasından 675.000 TL değerli ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapmıştır. İpoteğin yalnızca borçlu şirketin borcu için teminat oluşturduğu belirlenmiştir. Borçlu şirket hakkında yapılan ilâmsız icra takibinde İİK’nın 45’inci maddesi gereği bu tutarın tenzil edilmesi gerekir. Dolayısıyla, asıl borçlu şirket yönünden haklı olunan tutar, (2.065.787,74 TL-675.000 TL=) 1.390.787,74 TL olacaktır. Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %45 temerrüt faizi uygulanmalıdır.
Davaya konu kredinin 05/05/2017 tarihinde kullandırıldığı, en son imzalanan genel kredi sözleşmesinin 15/09/2015 tarihli olduğu, bu genel kredi sözleşmesinde kefillerin kefalet limitlerinin 7.000.000,00 TL olduğu ve asıl borçlu ile aynı tarihte temerrütün oluştuğu; davalı kefillerin kefalet limiti içinde kalan borçtan dolayı sorumlu oldukları belirlenmiştir. Esasen bütün sözleşmelerdeki kefalet limitleri borçtan fazla olduğu izlenmiştir. Sonuç olarak; asıl borçlu şirket yönünden 1.390.787,74 TL için davanın kısmen kabulüne ve fazlaya ilişkin kısmın reddine karar verilmelidir. Kefiller yönünden ise 2.065.787,74 TL için davanın kısmen kabulüne ve fazlaya ilişkin kısmın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Somut olayda, uyuşmazlık banka kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, nakdi alacak ‘likit’ olduğundan, davacının icra inkâr tazminatı talebi yerinde görülmüştür.
Yukarıda açıklanan yasal ve hukuksal olgu göz önüne alınarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara ve Kurul’un takdirine göre;
1.- Davalı “… İnş. Hafr. Nak. San. ve Tic. A.Ş.” hakkındaki davanın kısmen kabulü ile,
Davalının, … Müd.’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının; 1.390.787,74 TL alacak üzerinden iptaline ve takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacağa (13/09/2018) takip tarihinden itibaren yıllık %45,00 oranı üzerinden temerrüt faizi uygulanmasına,
2.-Davalılar …, … ve … hakkındaki davanın kısmen kabulü ile,

1.964.205,74 TL asıl alacak
+ 101.582,00 TL işlemiş faizler ve fer’ileri
2.065.787,74 TL alacak üzerinden iptaline ve takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacağa (13/09/2018) takip tarihinden itibaren yıllık %45,00 oranı üzerinden temerrüt faizi uygulanmasına,
2.- Hükmedilen alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 413.157,55 TL icra inkar tazminatının (asıl borçlu şirketin 278.157,55 TL tutardan sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3.- 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken, 141.113,96 TL karar ve ilâm harcından, peşin alınan 24.968,49 TL’nden tenzili ile eksik kalan 116.145,47 TL harcın davalılardan (asıl borçlu şirketin 78.194,72 TL tutardan sorumlu olmak kaydıyla) alınarak Hazineye irat kaydına,
4.-Davacı tarafça yapılan; 5,20 TL ilk dava, 189,70 TL tebligat ve posta gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 994,90 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 994,15 TL’si ile 35,90 TL TL başvurma harcı ve 24.968,49 TL peşin harç toplamı 25.998,54 TL’nin davalılardan alınıp (asıl borçlu şirketin 17,503,47 TL tutardan sorumlu olmak kaydıyla), davacıya verilmesine; arta kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
5.-HMK m.333/1 uyarınca harcanmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6.-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
7.-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca; davacı yararına hesaplanan 101.009,18 TL nispî vekâlet ücretinin davalılardan alınarak (asıl borçlu şirketin 81.477,57 TL tutardan sorumlu olmak kaydıyla), davacıya verilmesine,
8.-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca; davalı yararına hesaplanan 50.878,36 TL nispî vekâlet ücretinin davacıdan alınarak, davalılara (bu tutarın 1.567,26 TL yönünden bütün davalılara, artan kısmın davalı … İnş. Hafr. Nak. San. ve Tic. A.Ş.’ye aidiyeti) verilmesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile davalılar vekili Av. …’un yüzüne karşı; kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere 09/03/2021 tarihinde verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.

Başkan … Üye … Üye … Kâtip
¸ ¸ ¸ ¸