Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/842 E. 2022/16 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/842
KARAR NO : 2022/16
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2018/842
KARAR NO : 2022/16
DAVA : İtirazın İptali (Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2018
KARAR TARİHİ : 18/01/2022
KAR. YAZ. TAR. : 21/01/2022

Mahkememize tevzi edilen ve Mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılan dosyanın yapılan incelenmesi sonucunda:

DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı … şirketine sigortalı olan araç ve ekipmanlardaki hasarları gidermesine karşın fatura bedelinin ödenmediğini; alacağın tahsili için Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasından ilâmsız icra takibi yapıldığını ve borçlunun kısmî itiraz ettiğini; sehven toplam 14.313,40 TL asıl alacak ve 64,34 TL işlemiş faizin talep edilmesi nedeniyle bu tutarın dava konusu edilmediğini; 606.033,62 TL asıl alacak işlemiş faizden (takip çıkışı) 121.876,30 TL ödenen asıl alacağın tenzili ile 484.157,32 TL’nin dava konusu edildiğini; bu sebeple, itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.

YANIT:
Davalı vekilinin yanıt dilekçesinde kısaca; yetki itirazında bulunarak İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, husumet itirazı ile zamanaşımı def’inin ileri sürdüklerini; takip konusu faturaların müvekkilince incelendiğini, hesabın yapılarak kısmî ödeme yapıldığını; onarım bedellerinin piyasa değerlerinin üzerinde olduğunu; bilirkişi incelemesi yaptırılmasını; kısmi ödeme yapılarak sorumluluklarının yerine getirildiğini; müvekkili ile sigortalı arasında muafiyet oranları bulunduğunu; davanın dava dışı sigortalıya ihbarını istediklerini; alacağın likit olmadığını ve davanın reddi ile %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER :
1-Makina Kırılması Sigorta Poliçesi,
2-Ekspertiz raporları,
3-Faturalar,
4-Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası,
5-Mahallinde yapılan keşif
6-Bilirkişi kök ve ek raporları,
7-Tüm dosya münderecatı,

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME :
Dava, “Makina Kırılması Sigorta Poliçesi” kapsamında, davalı … şirketine sigortalı olan trenlerde meydana gelen hasarların davacı tarafından onarıldığı iddiasına dayalı olarak, onarım bedellerinin tahsili için girişilen icra takibine yapılan kısmî itirazın iptali istemine ilişkindir. (İİK m.67)
Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasından; davalı borçlu hakkında, 09/11/2018 tarihi itibariyle faturadan kaynaklanan alacağından dolayı; 60 adet fatura bedeli 590.397,07 TL ile bu faturaların işlemiş faizleri olan 30.592.29 TL toplamı 620.989,36 TL alacağın tahsili istemiyle ilâmsız icra takibine geçildiği; davalı/borçlu vekilinin 28/11/2018 tarihinde kısmi borca itiraz ettiği ve takibin durduğu; 28/11/2018 tarihi itibariyle açılan mezkûr itirazın iptali davasının süresinde olduğu, görülmektedir.

Davada sözü edilen dayanak “Makina Kırılması Sigorta Poliçesi” örneklerine göre; sigortalının EGO İŞletme Müessesesi olduğu, poliçenin 31/12/2017-2018 vadeleri için tanzim edildiği; faaliyetin konusunun Metro, Otogar, Otobüs İşletmesi olduğu görülmüştür.
Davacı, sigorta poliçesi kapsamında hasarlanan makine onarımlarını yaptığı iddiasıyla ilâmsız icra takibi yapmıştır. Davalı …, icra takibinde; “…icra dosyasına konu faturalardaki asıl hasar miktarının … 121.876,30 TL olduğu tespit edilmiştir…” kabulüyle takibe kısmi itiraz etmiştir. Dolayısıyla, davalı … kısmi kabul beyanı ile husumeti kabul etmiş, 590.397,07 TL asıl alacak için 121.876,30 TL tenzili ile 468.520.77 TL bakımından kısmi itiraz etmiştir.
Davacı, dava dilekçesinde, 1.805,40 TL tutarlı A-126579 numaralı ve 12.508,00 TL tutarlı A-126577 numaralı faturaların sehven mükerrer yazıldığını beyan etmiştir. Bu durumda, 14.313,40 TL mükerrer fatura bedeli ile 642,34 TL faiz toplamının takip çıkışı olan 620.989,36 TL’den düşümüyle 606.033,62 TL bulunmuş; iş bu tutardan kısmi kabul edilen 121.876,30 TL’yi tenzil edilerek 484.157,32 TL’yi dava değeri olarak belirlenmiştir.
Bu açıklamalar ışığında dava değeri 484.157,32 TL’dir.
Davalı vekili husumet itirazında bulunmuş ise de ,icra takibine konu hasarın davacı şirket tarafından giderildiğini kabul ederek hasarın tutarına kısmi itiraz etmiştir. Davalı … poliçede taraf olmaması sebebiyle icra takibinde husumet itirazında bulunmak yerine icra takibine konu hasarın yalnızca bir kısmına itiraz etmesi sebebiyle, uyuşmazlıkta davalı yönünden husumeti kabul etmiş sayıldığından, koşulları bulunmayan husumet itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili yetki itirazını da ileri sürmüştür. Davaya konu hasar Ankara’da meydana geldiği gibi hasarın onarıldığı (ifa) yeri de Ankara’dır. Davalı, hasarın kısmen de olsa davacı şirket tarafından giderildiğini kabul etmekle, ‘hasar onarımı’ yönünden yazılı olmayan ticarî ilişki (sözlü) benimsenmiş sayılır. Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir (HMK m.10).
Davalı … zarardan sorumlu olduğunu icra takibine yapılan kısmi kabul (ödeme) ile benimsemiştir. Uyuşmazlık, icra takibi konusu edilen fatura içeriği ve tutarının yapılan işe uyumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

Teknik inceleme gerektirmesi sebebiyle mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişi görüşü alınmıştır. Bilirkişiler ….’nın 22/06/2020 tarihli kök, 12/04/2021 tarihli birinci ek ve 22/06/201 tarihli ikici ek raporundan, icra takibine esas faturaların tek tek incelendiğinin beyan edildiği, hasarların ve/veya parçaların tamir ve değişimi ile hasarların veya arızanın giderildiğinin belirtildiğinin dava dışı EGO Genel Müdürlüğünün test tutanaklarından anlaşıldığını, bu tutanakların teknisyen, şef ve müdür tarafından üçlü olarak imzalanmış olduklarını, faturalardaki bedellerin piyasa rayiç değerleri arasında bulunduğunu mütalaa etmişlerdir. Belirtilmelidir ki sözü edilen tespitler teknik bilirkişi mütalaası olup keşif yapılmak suretiyle alınan teknik raporda açıklıkla hasarların giderilmiş olduğunun EGO Genel Müdürlüğünün test tutanakları ile anlaşıldığının belirlenmesi ve bedellerin rayiç değer içerisinde olduğunun saptanmasıyla bilirkişilerin iş bu teknik incelemeye dayalı görüşleri dosyadaki bilgi ve belgelere uyumlu son ek raporu Mahkememizce benimsenmiştir.
Yukarıda belirtildiği gibi dava konusu edilen asıl alacak miktarı 484.157,32 TL’dir. Bu tutar için harç hesaplanmış, icra dosyasında yatan harcın mahsubu ile bulunan miktar dava harcı olarak dosyaya yatırılmıştır. Dolayısıyla dava değeri 484.157,32 TL’dir.
Her ne kadar dava tarihinden sonra 12.508,00 TL tutarlı faturanın 967,60 TL’lik kısmı 17/02/2020 dava tarihinden sonra ve keza 20.657,67 TL tutarlı faturanın 5.900,00 TL’lik kısmı da 17/02/2020 dava tarihinden sonra ödenmiş ise ödenen bu tutarların infazda dikkate alınması gerekir. Bu durumda toplam asıl alacak 484.157,32 TL yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken karar yazımı sırasında sehven ‘kısmen kabulüne’ denilmiştir. Dava değerine göre fazla kalan kısım kalmadığından yargılama giderleri tam kabul esasına göre hesaplanmıştır.
Davada alacağın varlığı ile miktarı yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporu ile belirlenmiş olup likit değildir. Bu durumda davalı kısmi itirazında haksız olmadığından koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatı isteminin reddi gerekir. Reddedilen kısım yönünden takip haksız olmakla birlikte kötüniyet saptanmadığından davalının tazminat isteminin reddine karar verilmelidir.
Yukarıda açıklanan yasal ve hukuksal olgu göz önüne alınarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara ve Kurul’un takdirine göre;
1.-Davalı hakkındaki davanın kısmen kabulü ile,
Davalının, Ankara … Müd.’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının; 484.157,32 TL asıl alacak üzerinden iptaline ve takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden (09/11/2018) itibaren yıllık %19,50 ve değişen oranları üzerinden avans faizi uygulanmasına,
2.- Tarafların, koşulları bulunmayan tazminat istemlerinin reddine,
3.-Dosya kapsamından; dava tarihinden sonra 12.508,00 TL tutarlı faturanın 967,60 TL’lik kısmının 17/02/2020 ve 20.657,67 TL tutarlı faturanın 5.900,00 TL’lik kısmının da 17/02/2020 tarihinde ödendiği anlaşıldığından, bu tutarların infazda dikkate alınmasına,
4.- 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken, 33.072,79 TL karar ve ilâm harcından peşin alınan 5.163,25 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 27.909,54 TL harcın, davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
5.-Davacı tarafça yapılan; 5.204,35 TL ilk dava, 407,80 TL tebligat ve posta gideri, 6.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 11.612,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6.-HMK m.333/1 uyarınca harcanmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
7.-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca; davacı yararına hesaplanan 41.257,87 TL nispî vekâlet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,

Dair, davacı vekili Av. … … ile davalı vekili Av. …’in yüzüne karşı; kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere 18/01/2022 tarihinde oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.