Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/830 E. 2021/294 K. 24.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2018/830 Esas
KARAR NO : 2021/294

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 12/09/2018

KARAR TARİHİ : 24/05/2021
YAZIM TARİHİ : 31/05/2021
Mahkememizde açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili ; Davalı … adına trafikte kayıtlı olup diğer davalı …’in kullandığı ve davalı sigorta şirketi tarafından Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi düzenlenen … plaka sayılı araç ile davacının kullandığı …. plaka sayılı araçların 25/05/2017 tarihinde neden oldukları trafik kazası sonucu davacının yaralandığını belirtip, sürekli iş gücü kaybı için 5.00 TL ve geçici çalışma gücü kaybı için 95,00 TL olmak üzere toplam 100,00 TL davacı alacağının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı sigorta şirketi vekili ; Davacının yaralanması ile sonuçlanan kazaya katıldığı ileri sürülen araç için kendileri tarafından sigorta poliçesi düzenlenmediğini, bu nedenle davalı sıfatları bulunmadığını, yabancı plakalı araçlar için Türkiye Motorlu Taşıtlar Bürosunun poliçe düzenlemesi gerektiğini belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … ; Davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı … davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi yanıtta vermemiştir.
DELİLLER :
-Davacıya olay nedeni ile rücuya tabi ödeme yapılmadığını bildiren SGK yazı cevabı,
-Davacı ile ilgili gelir araştırması,
-Suç soruşturma evrakı,
-Yaralı yaya ile ilgili raporlar,
-Tüm dosya kapsamı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davadaki talep, Trafik kazası nedeni ile davacıda oluştuğu ileri sürülen bedensel zararların davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Davanın hukuki dayanağı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 vd. maddeleri ile Karayolları Trafik Kanunu Mali Sorumluluk Sigorta Genel Şartları’ndan ibarettir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. maddesine göre, bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına veya ölümüne sebebiyet verilmesi halinde teşebbüs sahibi ve araç işleteni oluşan zarardan sorumludur. Aynı Yasa’nın 88. maddesine göre; birden fazla zarar verenin bulunması halinde zarar verenler, zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Yine aynı Kanunun 90. maddesine göre ise, maddi tazminatı biçim ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, Karayolları Trafik Kanunun 91/1 maddesi uyarınca işletenlerin aynı kanunun 85/1 maddesi kapsamındaki sorumluluklarının karşılanması için yaptırılması zorunlu bir sigorta türü olduğundan, zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı, işletenin yasadan kaynaklanan hukuki sorumluluğunun belirli limitler içinde üzerine almış bulunmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık 25/05/2017 tarihinde meydana gelen ve … plaka plaka sayılı araç ile … plaka sayılı araçların katıldığı ve … plaka sayılı araç sürücüsü olan davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasında davalı sigorta şirketi tarafından … plakalı araç için zorunlu trafik sigorta poliçesi düzenleyip düzenlenmediği, her iki araç sürücüsünün kusur dağılımlarının ne olduğu, davacıdaki yaralanmaların geçici ve sürekli çalışma gücü kaybı oluşturup oluşturmadığı, davaya konu tazminatların poliçe kapsamında olup olmadığı, faizin türü ve faizin başlangıç tarihi ile tüm zararın davalılardan talep edilmesinin mümkün olup olmadığı konularında toplanmaktadır.
Trafik sigortası genel şartları 01/06/2015 tarihinde değiştirilip, tazminatın diğer yasal düzenlemeler yanında bu genel şartlara göre hesaplanacağına ilişkin 2918 sayılı yasanın 90.maddesinde yapılan değişiklik ise 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Değişen yeni genel şartların yürürlük maddesi olan C 11 e göre ” yeni genel şartların ancak bu tarihten sonra düzenlenecek poliçeler dolayısı ile uygulanabileceğinin ” kazanın 25/05/2017 tarihinde meydana gelmekle birlikte 2918 Sayılı Yasanın 90 ve 92. maddeleri ile ilgili Anayasa Mahkemesinin kısmi iptal kararı da dikkate alınarak somut uyuşmazlığın kısmi iptal kararının ortaya çıkardığı durum dikkate alınarak çözümlenmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Geçici iş göremezlikten kaynaklanan zararın poliçe kapsamında olmadığı ileri sürülmüş ise de, geçici işgöremezlik tazminatı TBK.nın 54. maddesinde düzenlenen, haksız fiil sonucu uğranılan zararlar kapsamında olup, yasa ile belirlenmiş sorumlulukta, üçüncü kişi yönünden bağlayıcılığı bulunmayan genel şartlar ile sorumlunun değiştirilememesi, yine Anayasa Mahkemesinin, 2019/40 Esas -2020/40 Karar nolu ve 17.07.2020 Tarihli kararı ile, Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin ZMMS Genel Şartlara atıf yapılan hükümlerinin iptal edilmiş olması karşısında, geçici iş göremezlik zararının da poliçe kapsamında olduğu kabul edilmiştir.
Zorunlu trafik sigorta poliçesi düzenleyen sigorta şirketleri “sigortalı aracın işletilmesi sırasında 3.kişilerin uğradığı ve poliçe kapsamındaki zararları sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sigortalı adına ödemeyi” üstlenmektedir. Bu nedenle ilk önce davacı ile sigortalı araç sürücüsünün kusur dağılım oranlarının belirlenmesi gerekmektedir.
Davacı sigorta şirketi tarafından trafik sigorta poliçesi düzenlendiği kanıtlanamayan ve davalı … adına trafikte kayıtlı olup diğer davalı …’in kullandığı … plaka sayılı araç sürücüsünün kontrolünden çıkarak karşı yönden gelen araçların kullandığı yol bölümüne geçmiş, davacının kullandığı ve kendine ayrılan yol bölümünde seyir halinde olan … plaka sayılı araca çarparak davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasına neden olmuştur.
Yukarıda anlatılan şekilde gerçekleşen olayda suç soruşturması sırasında hazırlanan kaza tespit tutanağı ve mahkememiz için düzenlenen 26/04/2019 tarihli raporlarda belirtildiği gibi ; davalı …’in şerit ihlali yaparak tam kusurlu olacak şekilde, davacının ise kendi şeridinde seyir halinde olması nedeni ile kural ihlali olmaksızın ve kusursuz olacak şekilde kazaya neden oldukları kabul edilmiştir.
Kaza 25/07/2017 tarihinde meydana gelmiş ve bu tarihte ” Özürlü Ölçütü ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik Hükümleri ” yürürlükte olduğu için, bu yönetmelik hükümleri uyarınca hazırlanan raporun dikkate alınması gerektiği kabul edilmiştir.
Davacı geçici ve sürekli çalışma gücü kaybı nedeni ile oluşan zararlarını talep ettiği için bu amaçla Balıkesir Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığından alınan 16/07/2019 tarihli ve Malüliyet Tespit İşleri Yönetmeliğine göre hazırlanan raporda davacının % 21 oranında sürekli çalışma gücü kaybı oluşturup, 135 günde iyileşebileceği ve iyileşme süresi içerisinde 60 gün süre ile bir başkasının bakımına ihtiyacı olacak şekilde yaralandığı belirlenmiştir. Bu rapor kaza tarihindeki yönetmelik hükümlerine göre hazırlanmadığı için tazminat hesaplamasında dikkate alınmayacağı kabul edilmiştir.
Kaza 25/07/2017 tarihinde meydana gelmiş ve bu tarihte ” Özürlü Ölçütü ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik Hükümleri ” yürürlükte olduğu için ATK ” 2.İhtisas Kurulundan bu yönetmelik hükümlerine göre hazırlanan 22/05/2020 tarihli rapor alınmıştır. Bu rapor ile davacıdaki yaralanmaların sürekli çalışma gücü kaybı oluşturmadığı, yaralanmanın davacının 3 (üç) hafta süre ile geçici olarak işinden kalmasına neden olduğu belirlenmiştir. İtirazlar üzerine bu kez ATK 2.İhtisas Üst Kurulundan 20/01/2021 tarihli rapor alınmıştır. Bu rapor ile davacıdaki yaralanmaların sürekli çalışma gücü kaybı oluşturmadığı, yaralanmanın davacının 3 (üç) hafta süre ile geçici olarak işinden kalmasına neden olduğu ve yaralanmanın bakıcı ihtiyacı oluşturmadığı belirlenmiştir. Doğru yönetmelik hükümlerine göre hazırlanan ve davacıdaki yaralanmalar ile uyumlu olduğu için bu raporların hüküm kurmak için yeterli olduğu kabul edilmiştir.
Davacı kaza tarihi öncesi ve halen Çankaya Belediye Başkanlığında çalıştığı için ücret ödeme belgeleri temin edilip, bilirkişiden 19/04/2021tarihli rapor alınmıştır. Davacı ile ilgili son iki rapordaki tespitler nedeni ile davacının tek talep edebileceği geçici iş göremezlik zararına ilişkin olup, bilirkişinin davacıya ait ücret ödeme belgeleri üzerinde yaptığı inceleme sonucu kaza sonrasındaki 3 haftalık sürede davacının çalışmaya devam ettiği, rapor kullanmadığı gibi ücret ödeme belgelerinde önceki dönemden daha az ödeme yapıldığına, ücretinden kesinti yapıldığına ilişkin kayıt olmaması nedeni ile davacının oluşan geçici iş göremezlik zararı da olmadığı kabul edilmiştir. Bu nedenle gerçek kişiler hakkında açılan ve geçici sürekli çalışma gücü kaybından oluşan zararlara ilişkin talebin reddi gerektiği kabul edilmiştir.
Davacının yaralanmasına neden olan araç yabancı plakalı olup, bu araçlar için Türkiye’de iken Türkiye Motorlu Taşıtlar Bürosunun trafik sigorta poliçesi düzenlemesi gerekmekte olup, yargılama süresi içerisinde yapılan araştırma sonucu davalı … Ltd.Şti. tarafından düzenlenen trafik sigorta poliçesi bulunduğu tespit edilemediği için bu davalının davalı sıfatı bulunmadığı için hakkındaki tüm taleplerin dava şartı eksikliği nedeni ile usulden reddi gerektiği kabul edilip, aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davalı … hakkındaki davanın kazaya neden olan araç için poliçe düzenledikleri ispat edilemediği için HMK m.114/1-d, 115/-2 maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-) Davalılar Soner ve … hakkındaki 100,00 TL maddi tazminat istekli davanın esastan reddine,
Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 23,40 TL’nin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı … lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE.
Davalılar tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. …’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/05/2021

Katip …

Hakim …