Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/808 E. 2022/649 K. 31.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2018/808 Esas
KARAR NO : 2022/649

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 15/11/2018

KARAR TARİHİ : 31/10/2022
YAZIM TARİHİ : 23/11/2022
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; Taraflar arasında güneş enerji sistemi kurulumunu konu alan sözleşme imzalandığını, davacının alt yapı ve diğer hizmetleri yaptığını, bu amaçla çeşitli harcamalar yaptığını, oluşan alacağı ödenmediği için davalı hakkında başlattıkları icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulduğunu belirtip, şimdilik 1.000,00 TL alacaklarına yönelik itirazın iptaline ve icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; davalı şirket ile davacı arasında güneş enerji santrali kurulumunu konu alan sözleşme imzalandığını davacının 08/06/2017 tarihinde çalışmaya başlayıp bu çalışmasını 19/06/2017 tarihine kadar sürdürdüğünü, iki ayrı tarihte davacıya toplam 20.000,00 TL avans ödemesi yaptıklarını, davacı çalışanlarının ev kirası ve yemek ücretleri içinde toplam 10.00,00 TL ödeme yaptıklarını, davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirmediğini, işi tamamlaması için uyarılmasına rağmen işi bırakıp sahayı terk ettiğini, yaptıkları ödemenin davacının yaptığı iş bedelinden fazla olduğunu, bu nedenle davacının alacağı bulunmadığını belirtip, davanın reddine ve kötü niyet tazminatının davacıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-Taraflar arasında imzalanan 08/06/2017 tarihli güneş enerji santrali kurulum sözleşmesi örneği,
– Davalının davacı çalışanları için yaptığını söylediği ödemelere ilişkin kayıtlar,
-Tanık Beyanları,
-Keşif yapılmak suretiyle düzenlenen bilirkişi raporları ve itirazlar üzerine hazırlanan ek rapor,
– … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası örneği.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep ; taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesi nedeniyle davacı tarafından yapıldığı söylenen işlerden oluşan davacı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı şirket ile davacı yüklenici … arasında davalıya ait olup Adana ili Karaisalı ilçesi Memişli Köyünde kurulacak güneş enerji santrali sisteminin kurulumunu konu alan eser sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmenin 4. maddesinde taraflardan hangisinin ne iş yapacağı, sözleşmenin 5. maddesinde ise iş bedelinin 148.00,00 TL olduğu belirtilmiş, ayrıca sözleşmenin 6. maddesine göre iş bedeli için KDV’ de ödeneceği kararlaştırılmıştır.
Taraflar arasındaki bu sözleşme nedeni ile yaptığı işler karşılığı davalıdan alacaklı olduğunu düşünen davacı tarafından … İcra Müdürlüğünde … Esas sayılı icra takibini başlatmıştır. Bu icra takibi ile 73.297,00 TL asıl alacak ve 1.507,61 TL işlemiş faizden oluşan toplam 74.804,61 TL’nin tahsili talep edilmiştir. Ödeme emri 13/02/2018 tarihinde tebliğ edilen davalının 21/02/2018 tarihli itirazı üzerine icra takibi durdurulmuştur. Davalı cevap dilekçesindeki aynı gerekçelerle davacıya borçları bulunmadığını ileri sürmüştür.
Taraflar arasında 09/06/2017 tarihli güneş enerji santrali kurulum sözleşmesi imzalandığı tartışma konusu değildir. Davacı bu sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmek amacıyla 1.357,08 TL kepçe çalışma gideri, 10.660,00 TL vergi borcu ödemesi, 280,00 TL muhasebe ödemesi, 36.000,00 TL maaş ödemesi, 2 ayrı aracın hasarı için 8.000,00 TL ile kredi ödemesi için 17.000,00 TL den oluşan toplam 73.297,00 TL harcama yaptığını, bu nedenle davalıdan bu miktar kadar alacaklı olduğunu belirtip, icra takibi ile bu alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Taraflar arasında imzalanan güneş enerji santrali kurulum sözleşmesinde iş bedeli götürü ve sabit miktar olan 148.000,00 TL + KDV olarak kararlaştırılmıştır. Götürü bedel şeklinde kararlaştırılan sözleşmelerde yüklenicinin talep edebileceği alacak miktarının belirlenmesi için öncelikle yaptığı imalatın tüm işin % kaçına karşılık geldiğinin yani tamamlanma oranının belirlenmesi, daha sonrada tamamlanma oranı ile toplam iş bedeli oranlanarak davalı alacağının belirlenmesi gerekir. Hesaplama yöntemi bu olması gerekir iken, bu harcamalar iş bedeline dahil olduğu halde davacı üstlendiği iş için yaptığı bir kısım harcamaları bu hesaplama yöntemine aykırı olarak icra takibi ile davalıdan talep etmiştir.
Yukarıda da belirtildiği gibi, davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşmeye konu işin bedeli götürü olarak belirlendiği için, öncelikle davacı tarafından yapılan tüm imalatın sözleşme ile üstlendiği işin ne kadarına denk geldiğinin (tamamlanma oranının) belirlenmesi gerektiği kabul edilmiştir. Bu amaçla bilirkişilerden özellikle bu durum vurgulanmak sureti ile davacı tarafından yapılan işin tamamlanma oranının belirlenmesi amacıyla raporlar alınmıştır. Keşif yapılmak sureti ile düzenlenen 03/04/2021 tarihli raporda iş bedeli ile ilgili hesaplama yapılmaksızın davacının sahadan ayrıldığı söylenen 19/06/2017 tarihi itibari ile tüm dikmeler için deliklerin burgu ile açıldığı, tüm dikmeler için delik içlerine çakılların döküldüğü, tüm dikmeler için ip çekim işlemlerinin yapıldığı, ayrıca 936 adet dikme için beton tedariki ve betonlama işleminin yapıldığı, geriye kalan 134 adet dikme nin beton dökülmeden çakıldığı, 251 adet dikmeninde deliklere çakılmak üzere bırakıldığı ve dikmelerin üstüne yapılması gereken konstrüksiyon montajı ve panellerin montajının yapılmadığı belirlenmiştir. Aynı bilirkişiden davacının yükümlülüğünde olan işlerin tespit edilip, bu işlerden ne kadarının yerine getirildiğinin belirlenmesi amacıyla 04/10/2021 tarihli ek rapor alınmıştır. Raporun hazırlandığı tarih itibari ile sözleşmeye konu işin eksiksiz olarak tamamlanmış olmakla birlikte, davacının 19/06/2017 tarihinde iş sahasından çıkarıldığında bir kısım işlerin eksik olduğu, tarafların üstlendiği işler tek tek değerlendirildiğinde, davalının yükümlülüğünde olan burgu yöntemi ile dikme yerlerinin deliklerinin tamamının açıldığı, davacının yükümlülüğünde olan ip çekim işlerinin tamamının yapıldığı, iş veren davalının yükümlülüğünde olan 1070 adet dikmenin tamamının yerleştirildiği, 936 adet dikmenin betonlandığı, 134 adet dikme ile ilgili betonlama işleminin yapılmadığı, 1070 adet dikme dışında ek olarak 251 adet dikmenin sahaya dağıtılmış olduğu, bu son grup dikmeler için delik açma, çakıl dökme ve betonlama işlemi yapılmadığı, ayrıca dikmelerin üstüne yapılması gereken konstrüksiyon ve panellerinin montajının yapılmadığı şeklinde rapor düzenlenmekle birlikte davacının yükümlülüğünde olan işlerin tamamlanma oranı konusunda toplam bir oran belirtilmemiştir.
Bu kez mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler ….dan 17/05/2022 tarihli yeni bir rapor alınmıştır. Bu raporu düzenleyen bilirkişiler davacının talebi, tanıkların anlatımları, sözleşme hükümleri, sözleşmeye göre tarafların yükümlülükleri ile sahada fiilen gerçekleştirilen işleri de dikkate almak sureti ile yaptıkları hesaplama sonucu; davacının yükümlülüğünde olan ve tamamlanan ip çekimi işlerinin toplam iş bedelinin %15 ine karşılık geldiği, yine davacının yükümlülüğünde olan ve tamamlanan malzemelerin sahaya dağıtılma işinin tüm işin %15 ine karşılık geldiği, son olarak ta konstrüksiyon ve panel montajı işlerinin de tüm işin %70 ine denk geldiği, davacının yükümlülüğünde olan ip çekimi tamamlandığı için tamamlanma oranına karşılık gelen alacağın 22.200,00 TL ve malzemelerin sahaya dağıtımı iş bedelinin 22.200,00 TL olduğu, buna göre davacının tamamladığı iş karşılığı talep edebileceği alacağının 44.400,00 TL olduğu, davalı tarafından yapılan 10.000,00 TL avans ödemesi düşüldüğünde davacının yaptığı iş nedeni ile davalıdan olan alacağının 34.400,00 TL olduğunu, davalının cevap dilekçesinde belirtilen yemek bedeli olan 2.160,00 TL nin davalı tarafından ödendiği kabul edilir ise; bu kez davacı alacağının 32.240,00 TL olduğunu şeklende görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler tarafından hazırlanan 17/05/2022 tarihli rapordaki hesaplamanın iş bedelinin götürü olarak belirlenmiş olduğu sözleşmeler için davacı alacağının belirlenmesine ilişkin uyulması gereken yönteme uygun olduğu, sözleşmede davacı yüklenicinin üstlendiği işler ve bu işlerin tamamlanan kısımları dikkate alındığında davacının tüm işin %30 una karşılık gelen kısmını tamamladığı, bu tamamlanma oranına karşılık gelen toplam iş bedelinin 44.400,00 TL olduğu, davalı tarafından yapıldığı ispat edilen 10.000,00 TL avans ödemesi davacı alacağından mahsup edildiğinde, davacının tamamlanan iş nedeni ile davalıdan talep edebileceği alacağının 34.400,00 TL olduğu, dava dilekçesinde belirtilen şekilde davacının yaptığı işler ile ilgili olduğunu söylediği bedelleri değil, tamamlanma oranına karşılık gelen alacağını talep hakkı bulunmadığı, talep edebileceği iş bedelinin yukarıda belirtilen hesaplama yöntemi ile ortaya çıkan 34.400,00 TL olması gerektiği kabul edilmiştir.
Her ne kadar davalı taraf davacı çalışanlar için 2.160,00 TL yemek bedeli ödediğini belirtip, bu miktarında davacı alacağından mahsup edilmesini istemiş ise de, bu ödemenin davaya konu sözleşme kapsamında yapıldığının ispat edilemediği, bu nedenle de davacı alacağından indirilmesi gereken davalı ödemesi olarak kabulünün mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır.
Davacı icra takibi ile hem asıl alacak, hem de işlemiş faizden oluşan toplam 74.804,61 TL’nin tahsilini talep etmiş iken, itiraz üzerine icra takibi durdurulduğunda bu alacağının sadece 1.000,00 TL sine yönelik itirazın iptali davasını açmıştır. Bilirkişi tarafından yapılan hesaplama sonrası davacının talep edebileceği alacağının 34.400,00 TL olarak belirlenmesinden sonra davacı vekili 12/09/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile eksik harcı tamamlamış, itirazın iptali davasına konu alacağını 34.400,00 TL ye yükseltmiştir. Bu işlem teknik anlamda ıslah olup, Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin …Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi, itirazın iptali davasının başlangıçta 1.000,00 TL için açıldığı, itirazın iptali davasının itiraz tebliğ edildikten sonra bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasının açılması ya da itirazın iptali davası kısmi olarak açılmış ise kalan alacak yönünden yine ilk davanın açıldığı 15/11/2018 tarihinde itirazın varlığı davacı tarafından öğrenildiği için ıslah isteminin bu tarihten itibaren bir yıllık süre içerisinde yapılması gerekir iken, hak düşürücü süre tamamlandıktan sonra 12/09/2022 tarihinde ıslah işleminin yapıldığı, bu durumda dava dilekçesinde belirtilen 1.000,00 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptali gerektiği, ıslah işlemine konu miktar yönünden ise hak düşürücü süre gerçekleştiği için bu talebin hak düşürücü süre nedeni ile reddi gerektiği, alacak eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup alacak miktarının bilirkişi incelemesi ile belirlenmesi mümkün olduğu için alacağın likit olmadığı, bu nedenle davacı tarafın icra inkar tazminatı koşulları oluşmadığı gibi ret edilen miktar yönünden davacı icra takibi yapmakta haksız olmakla birlikte, kötü niyetli olarak icra takibi yapıldığı kanıtlanamadığı için davalının kötü niyet tazminatı isteği koşullarının da oluşmadığı kabul edilip aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibine yönelik itirazının 1.000,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 9,75 oranından başlayan ve değişen oranlı avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
Davacının alacağı ancak bilirkişi raporu ile belirlenebilir nitelikte olup alacak likit olmadığı için koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı isteğinin reddine,
Asıl alacağın fazlaya ilişkin kısmına yönelik itirazın iptali isteminin hak düşürücü süre nedeniyle REDDİNE,
Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 35,90 TL ve tamamlama harcı olarak yatırılan 551,56 TL toplamı 587,46 TL’den mahsubu ile artan 519,15 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istemi halinde davacıya İADESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ile peşin alınan 80,70 TL harç olmak üzere toplam 116,60 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 11.808,74 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 174,20 TL, keşif araç ücreti 450,00 TL, keşif harcı 419,90 TL ve bilirkişi ücreti 2.000,00 TL olmak üzere toplam 3.044,10 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 40,69 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, artan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA.
Davalı tarafından yapılan 150,00 TL yargılama giderinden davanın ret ve kabul oranına göre takdiren 147,99 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE, artan kısmın davalı üzerinde BIRAKILMASINA.
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. …, Davalı Vekili Av. …’un yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/10/2022

Katip …

Hakim …