Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/658 E. 2021/773 K. 29.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2018/658 Esas
KARAR NO : 2021/773

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 21/09/2018

KARAR TARİHİ : 29/11/2021
YAZIM TARİHİ : 16/12/2021
Mahkememizde açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili ; Davalı … tarafından Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi düzenlenen … plaka sayılı araç ile davacının kullandığı … plaka sayılı araçların 16/04/2017 tarihinde neden oldukları trafik kazası sonucu davacının yaralandığını belirtip, sürekli iş gücü kaybı için 500.00 TL ve geçici çalışma gücü kaybı için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00 TL davacı alacağının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı … vekili ; Sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusur dağılım oranına bağlı olarak poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, araç sürücülerinin kusur dağılım oranları ile çalışma gücü kayıp oranın belirlenmesine ilişkin raporların ATK dan alınması, tazminat hesabına ilişkin gelirin ve zarar ile kaza arasında bağlantı olduğunun kanıtlanması, kaza nedeni ile elde edilen gelir var ise zarardan mahsup edilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik alacağının poliçe kapsamında olmadığını ve dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
– Her iki araca ait ruhsat örneklerini içeren hasar dosyası,
-Davadan önce davalıya yapılan başvuru evrakı,
-Trafik sigorta poliçe örneği,
-Davacıya olay nedeni ile rücuya tabi ödeme yapılmadığını bildiren SGK yazı cevabı,
-Davacı ile ilgili gelir araştırması,
-Suç soruşturma evrakı,
-Davacı ile ilgili raporlar,
-Tüm dosya kapsamı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davadaki talep, Trafik kazası nedeni ile davacıda oluştuğu ileri sürülen bedensel zararların davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Davanın hukuki dayanağı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 vd. maddeleri ile Karayolları Trafik Kanunu Mali Sorumluluk Sigorta Genel Şartları’ndan ibarettir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. maddesine göre, bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına veya ölümüne sebebiyet verilmesi halinde teşebbüs sahibi ve araç işleteni oluşan zarardan sorumludur. Aynı Yasa’nın 88. maddesine göre; birden fazla zarar verenin bulunması halinde zarar verenler, zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Yine aynı Kanunun 90. maddesine göre ise, maddi tazminatı biçim ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, Karayolları Trafik Kanunun 91/1 maddesi uyarınca işletenlerin aynı kanunun 85/1 maddesi kapsamındaki sorumluluklarının karşılanması için yaptırılması zorunlu bir sigorta türü olduğundan, zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı, işletenin yasadan kaynaklanan hukuki sorumluluğunun belirli limitler içinde üzerine almış bulunmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık16/04/2017 tarihinde meydana gelen ve … plaka plaka sayılı araç ile … plaka sayılı araçların katıldığı ve … plaka sayılı araç sürücüsü olan davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasında araç sürücülerinin kusur dağılım oranlarının ne olduğu, davacıdaki yaralanmaların geçici ve sürekli çalışma gücü kaybı oluşturup oluşturmadığı, davaya konu tazminatların poliçe kapsamında olup olmadığı, faizin türü ve faizin başlangıç tarihi ile tüm zararın davalılardan talep edilmesinin mümkün olup olmadığı konularında toplanmaktadır.
Trafik sigortası genel şartları 01/06/2015 tarihinde değiştirilip, tazminatın diğer yasal düzenlemeler yanında bu genel şartlara göre hesaplanacağına ilişkin 2918 sayılı yasanın 90.maddesinde yapılan değişiklik ise 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Değişen yeni genel şartların yürürlük maddesi olan C 11 e göre ” yeni genel şartların ancak bu tarihten sonra düzenlenecek poliçeler dolayısı ile uygulanabileceğinin ” poliçe 20/02/2017 tarihinde düzenlenip, kaza16/04//2017 tarihinde meydana gelmekle birlikte 2918 Sayılı Yasanın 90 ve 92. maddeleri ile ilgili Anayasa Mahkemesinin kısmi iptal kararı da dikkate alınarak somut uyuşmazlığın kısmi iptal kararının ortaya çıkardığı durum dikkate alınarak çözümlenmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Geçici iş göremezlikten kaynaklanan zararın poliçe kapsamında olmadığı ileri sürülmüş ise de, geçici işgöremezlik tazminatı TBK.nın 54. maddesinde düzenlenen, haksız fiil sonucu uğranılan zararlar kapsamında olup, yasa ile belirlenmiş sorumlulukta, üçüncü kişi yönünden bağlayıcılığı bulunmayan genel şartlar ile sorumlunun değiştirilememesi, yine Anayasa Mahkemesinin, 2019/40 Esas -2020/40 Karar nolu ve 17.07.2020 Tarihli kararı ile, Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin ZMMS Genel Şartlara atıf yapılan hükümlerinin iptal edilmiş olması karşısında, geçici iş göremezlik zararının da poliçe kapsamında olduğu kabul edilmiştir.
Zorunlu trafik sigorta poliçesi düzenleyen sigorta şirketleri “sigortalı aracın işletilmesi sırasında 3.kişilerin uğradığı ve poliçe kapsamındaki zararları sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sigortalı adına ödemeyi” üstlenmektedir. Bu nedenle ilk önce davacı ile sigortalı araç sürücüsünün kusur dağılım oranlarının belirlenmesi gerekmektedir.
16/04/2017 tarihinde sürücü … idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile bölünmüş kara yolunda Kırıkkale yönünde seyir halinde iken Lalahan kavşağına geldiğinde kırmızı ışıkta ve önünde bekleyen … idaresindeki … plakalı otomobil ile Onur Koluuzun idaresindeki … plakalı otomobiller olduğu halde, aynı yönde ve gerisinden gelen …’ın kullandığı … plaka sayılı otomobil ile önündeki … plaka sayılı olup davacının kullandığı araçlara arkadan çarparak davacının yaralanması ile sonuçlanan kaza meydana gelmiştir. Yukarıda anlatılan şekilde gerçekleşen olayda Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesinin 27/07/2018 tarihli raporunda … plaka sayılı otomobil sürücüsü …’nun kusursuz olduğu, davalıya sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın asli kusurlu olduğu belirlenmiştir. Mahkememiz tarafından görevlendirilen bilirkişi 29/04/2019 tarihli raporunda davalıya sigortalı araç sürücüsü …’ın olayda tam kusurlu olduğu, kazaya katılar diğer araç sürücüleri ile davacının olayda kusurlarının bulunmadığı şeklinde görüş bildirmiştir.
Yukarıda anlatılan şekilde gerçekleşen olayda suç soruşturması sırasında hazırlanan kaza tespit tutanağı, ATK Trafik İhtisas Dairesi ve mahkememiz için düzenlenen raporlarda da belirtildiği gibi ; davalıya sigortalı araç sürücüsünün arkadan çarpma sureti ile zincirleme şekilde meydana gelen kazaya tam kusurlu olarak neden olduğu, davacının ve diğer araç sürücüllerinin ise kural ihlali olmaksızın ve kusursuz olacak şekilde kazaya katıldıkları kabul edilmiştir.
Kaza 25/07/2017 tarihinde meydana gelmiş ve Yargıtay uygulamasına göre bu tarihte ” Özürlü Ölçütü ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik Hükümleri” yürürlükte kabul edilmekte olup, bu amaçla Ankara Üniversitesinden alınan 28/11/2019 tarihli raporda ve ATK 2.İhtisas Kurulunun 17/07/2020 tarihli raporlarında davacının bu yönetmelik ve Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi hakkındaki yönetmelik hükümlerine göre kazaya bağlı olarak % 29 oranında sürekli çalışma gücü kaybı oluşturup, 9 ay süre ile geçici iş göremez hale geldiği belirlenmiştir.
Anayasa Mahkemesinin 2918 sayılı yasanın 90 ve 92. Maddelerinde yapılan düzenlemeler ile ilgili kısmi iptal kararı ve araç yaralanmaları sonrası oluşan çalışma gücü kayıp oranlarını belirleme yönünden daha uygun olduğu şeklindeki Ankara BAM si 26.Hukuk Dairesinin uygulaması dikkate alınarak aynı üniversiteden alınan ve Çalışma Gücü Kaybı ve Meslekte Kazanma Gücü kaybı Tespit İşleri Yönetmeliği hükümlerine göre hazırlanan 19/04/2021 tarihli raporda ise davacının olay nedeni ile % 43.2 oranında sürekli çalışma gücü kaybı ile 9 ay süre ile geçici iş gücü kaybı oluştuğu belirlenmiştir.
Davacıda % 29 oranında sürekli çalışma gücü kaybı oluştuğunu belirleyen 28/11/2019 tarihli rapor esas alınıp davacının talep edebileceği tazminat alacakları ile ilgili olarak 15/10/2020 tarihli rapor alınmıştır. Bu rapor TRH 2010 yaşam tablosu ve 1.8 teknik faiz dikkate alınarak hazırlanmış ve davacının 11.503,43 TL geçici iş göremezlik alacağı ile 131.744,96 TL sürekli iş göremezlik alacağı bulunduğunu belirlenmiştir. Aynı bilirkişi PMF 1931 moralite tablosunu esas alarak hazırladığı 22/02/2021 tarihli ek raporunda davacının 11.503,43 TL geçici iş göremezlik alacağı ile 155.908,60 TL sürekli iş göremezlik alacağı bulunduğunu belirlemiştir.
Aynı bilirkişiden bu kez Çalışma Gücü Kaybı ve Meslekte Kazanma Gücü kaybı Tespit İşleri Yönetmeliği hükümlerine göre hazırlanan 19/04/2021 tarihli ATK raporu r ile 28/11/2019 tarihli raporlarda belirlenen sürekli çalışma gücü kaybı ile geçici iş gücü kaybı süresi dikkate alınarak PMF 2010 yaşam tablosu ve proğrasif rant yöntemi ile hesaplamanın yapıldığı 15/11/2021 tarihli yeni bir rapor alınmıştır. Bu raporda geçici iş göremezlik alacağının 11.503,43 TLM olduğu, % 29 sürekli çalışma gücü kayıp oranına göre talep edilebilir sürekli çalışma gücü kaybı alacağının 181.973,57 TL olduğu, % 43.2 oranındaki sürekli çalışma gücü kayıp oranına göre talep edilebilir sürekli çalışma gücü kaybı alacağının ise 271.077,87 TL olduğu hesaplanmıştır.
Davacı vekili 22/10/2021 tarihli dilekçesinde, davacıda % 29 oranında çalışma gücü kaybı oluştuğunu belirleyen raporu dikkate alarak 2010 yaşam tablosu ve proğrasif rant yönteminin kullanılması yolu ile hesaplamanın yapıldığı rapor ile belirlenen 11.503,43 TL geçici iş göremezlik ve 181.973,57 TL sürekli iş göremezlik zararlarını esas alıp bedel artırım işlemi yapmıştır. Dilekçe karşı tarafa tebliğ edilip, yargılamaya devam edilmiştir.
Toplanan delillere göre ; Davalıya sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olarak neden olduğu kaza sonucu davacının Özürlü Ölçütü ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik Hükümlerine göre % 29 oranında, Çalışma Gücü Kaybı ve Meslekte Kazanma Gücü kaybı Tespit İşleri Yönetmeliği hükümlerine göre hazırlanan rapora göre % 43.2 oranında sürekli çalışma gücü kaybı oluşturup, 9 ay süre ile geçici iş gücü kaybı oluşturacak şekilde yaralandığı, Yargıtay uygulamasına göre Özürlü Ölçütü ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik Hükümlerine göre hazırlanan rapora göre tazminat hesabı yapılması, Anayasa Mahkemesinin 2918 sayılı yasanın 90 ve 92. Maddelerinde yapılan kısmi iptal kararını dikkate alan Ankara BAM si uygulamasına göre ise Çalışma Gücü Kaybı ve Meslekte Kazanma Gücü kaybı Tespit İşleri Yönetmeliği hükümlerine göre hazırlanan raporun esas alınması gerektiği, davacı tarafın daha düşük oranda çalışma gücü kaybı belirleyen ve Özürlü Ölçütü ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik Hükümlerine göre hazırlanan rapor esas alıp tazminat hesabının yapıldığı miktarları dikkate alıp bedel artırımı yaptığı, bunun davalı … şirketinin de lehine olması nedeni ile ıslah talebin de dikkate alınması ve buna göre hüküm oluşturulması gerektiği, davacının belirlenen ücreti esasa alınıp, 2010 yaşam tablosu ve proğrasif rant yöntemi ile tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği, ilk hesap raporuna davacı vekilinin 03/03/2021 tarihli dilekçe ile itiraz etmesi nedeni ile sonradan raporlar alınmasının yerinde olduğu, 04/12/2021 tarihinde sigorta genel şartlarında değişiklik yapılıp, tazminatın hesaplanmasında 1.65 oranında teknik faiz uygulanmasına karar verilmiş ise de, bu değişikliğin ancak değişikliğin yürülüğe girdiği 04/12/2021 tarihinden sonra düzenlenen poliçelerden kaynaklanan talepler için uygulanabilir olduğu, davadan önce yapılan başvuru eksiksiz belge ile yapılmadığı için davalı yönünden temerrütün dava tarihi itibarı ile oluştuğu, sigortalı araç hususi olarak kayıtlı olup, başlangıçtan itibaren yasal faiz talep edilmesi neden ile davacı alacağına yasal faiz talep edilmesinin mümkün olduğu kabul edilip, aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
11.503,43 TL geçici işgöremezlik alacağı, 181.973,57 TL sürekli işgöremezlik zararı olmak üzere toplam 193.477,00 TL’nin 21/09/2018 dava tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
Alınması gereken 13.216,41 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 657,50 TL toplamı 693,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 12.523,01 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 693,40 TL peşin harç (ıslah harcı dahil) olmak üzere toplam 729,30 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 21.993,39 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 505,00 TL, adli tıp gideri 1.289,00 TL ve bilirkişi ücreti 1.100,00 TL olmak üzere toplam 2.894,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE.
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. …’nin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/11/2021

Katip …

Hakim …