Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/768 E. 2021/466 K. 05.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/768 Esas – 2021/466
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2017/768 Esas
KARAR NO : 2021/466

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 14/11/2017

KARAR TARİHİ : 05/07/2021
YAZIM TARİHİ : 14/07/2021
Mahkememizde açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili ; Davalı … sigorta şirketi tarafından Trafik Sigorta Poliçesi düzenlenen ve davacının yolcu olarak bulunduğu … plaka sayılı araç ile diğer davalı … sigorta şirketi tarafından trafik sigorta poliçesi düzenlenen … plaka sayılı araçların kazaya neden olduklarını, bu kaza sonucu davacının yaralandığını belirtip, sürekli iş gücü kaybı için 50.00 TL ve geçici çalışma gücü kaybı için 50,00 TL olmak üzere toplam 100,00 TL nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınmasına karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı … sigorta şirketi vekili ; Davadan önce kendilerine davacı tarafından usulüne uygun şekilde başvuru yapılmadığını, kendilerine sigortalı araç sürücüsünün olayda kusurunun bulunmadığını, çalışma gücü kayıp oranı ve kusur dağılımına ilişkin raporunun ATK dan, hesap raporunun aktüer siciline kayıtlı bilirkişiden alınması gerektiğini, geçici iş göremezlik talebinin poliçe kapsamında olmadığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … şirketi vekili ; Kendilerine sigortalı araç sürücüsünün olayda kusurunun bulunmadığını, çalışma gücü kayıp oranı ve kusur dağılımına ilişkin raporunun ATK dan, hesap raporunun aktüer siciline kayıtlı bilirkişiden alınması gerektiğini, geçici iş göremezlik talebinin poliçe kapsamında olmadığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-Her iki araca ait Ruhsat ve poliçe örneklerini de içeren hasar dosyaları,
-Davacıya olay nedeni ile rücuya tabi ödeme yapılmadığını bildiren SGK yazı cevabı,
-Davacı ile ilgili gelir araştırması,
-Suç soruşturma evrakı,
-Yaralı yaya ile ilgili raporlar,
-yargılama sürmekte iken davalı … şirketi tarafından yapılan ödeme ve bu davalı ile ilgili ferağat beyanı,
-Tüm dosya kapsamı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davadaki talep, Trafik kazası nedeni ile davacıda oluştuğu ileri sürülen bedensel zararların davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davanın hukuki dayanağı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 vd. maddeleri ile Karayolları Trafik Kanunu Mali Sorumluluk Sigorta Genel Şartları’ndan ibarettir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. maddesine göre, bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına veya ölümüne sebebiyet verilmesi halinde teşebbüs sahibi ve araç işleteni oluşan zarardan sorumludur. Aynı Yasa’nın 88. maddesine göre; birden fazla zarar verenin bulunması halinde zarar verenler, zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Yine aynı Kanunun 90. maddesine göre ise, maddi tazminatı biçim ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, Karayolları Trafik Kanunun 91/1 maddesi uyarınca işletenlerin aynı kanunun 85/1 maddesi kapsamındaki sorumluluklarının karşılanması için yaptırılması zorunlu bir sigorta türü olduğundan, zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı, işletenin yasadan kaynaklanan hukuki sorumluluğunun belirli limitler içinde üzerine almış bulunmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ; 27/02/2016 tarihinde meydana gelen, davalılara trafik sigorta poliçesi ile sigortalı araçların katıldığı ve davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasında araç sürücüleri ile davacının kusurlu olup olmadığı, davacıdaki yaralanmaların geçici ve sürekli çalışma gücü kaybı oluşturup oluşturmadığı, davaya konu tazminatların poliçe kapsamında olup olmadığı, faizin türü ve faizin başlangıç tarihi ile tüm zararın davalıdan talep edilmesinin mümkün olup olmadığı konularında toplanmaktadır.
Trafik sigortası genel şartları 01/06/2015 tarihinde değiştirilip, tazminatın diğer yasal düzenlemeler yanında bu genel şartlara göre hesaplanacağına ilişkin 2918 sayılı yasanın 90.maddesinde yapılan değişiklik ise 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Değişen yeni genel şartların yürürlük maddesi olan C 11 e göre ” yeni genel şartların ancak bu tarihten sonra düzenlenecek poliçeler dolayısı ile uygulanabileceğinin ” öngörülmüş olup poliçemiz 15/12/2015 ve 28/10/2015 tarihlerinde düzenlenmekle ve kaza ise 27/02/2016 tarihinde meydana gelmekle birlikte 2918 Sayılı Yasanın 90 ve 92. maddeleri ile ilgili Anayasa Mahkemesinin kısmi iptal kararı da dikkate alınarak somut uyuşmazlığın kısmi iptal kararının ortaya çıkardığı durum dikkate alınarak çözümlenmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Geçici iş göremezlikten kaynaklanan zararın poliçe kapsamında olmadığı ileri sürülmüş ise de, geçici işgöremezlik tazminatı TBK.nın 54. maddesinde düzenlenen, haksız fiil sonucu uğranılan zararlar kapsamında olup, yasa ile belirlenmiş sorumlulukta, üçüncü kişi yönünden bağlayıcılığı bulunmayan genel şartlar ile sorumlunun değiştirilememesi, yine Anayasa Mahkemesinin, 2019/40 Esas -2020/40 Karar nolu ve 17.07.2020 Tarihli kararı ile, Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin ZMMS Genel Şartlara atıf yapılan hükümlerinin iptal edilmiş olması karşısında, geçici iş göremezlik zararının da poliçe kapsamında olduğu kabul edilmiştir.
Zorunlu trafik sigorta poliçesi düzenleyen sigorta şirketleri “sigortalı aracın işletilmesi sırasında 3.kişilerin uğradığı ve poliçe kapsamındaki zararları sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sigortalı adına ödemeyi” üstlenmektedir. Bu nedenle ilk önce davacı ile sigortalı araç sürücüsünün kusur dağılım oranlarının belirlenmesi gerekmektedir.
Davalı … sigorta şirketi tarafından dava dışı … adına trafikte kayıtlı olan … plaka sayılı araç için 15/12/2015 tarihinde, davacının yolcu olarak bulunduğu ve Delice Belediye Başkanlığı adına trafikte … plaka sayılı olarak kayıtlı olan araç için diğer davalı … sigorta şirketi tarafından 28/10/2015 tarihinde kaza tarihi içinde koruma sağlayan Karayolları Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi düzenlenmiştir.
… sigorta şirketine sigortalı … plaka sayılı araç … idaresinde Çongar köyü yönünden Balışeyh yönünde seyir halinde iken fasılalı ışık ile kontrol edilen dörtlü kavşağa geldiğinde sola dönüş yapmakta olan aracın sağ arka kısmına diğer davalı … sigorta şirketine sigortalı olup …’ nin kullandığı, davacının yolcu olarak bulunduğu … plaka sayılı araç çarparak yaralanma ve hasar ile sonuçlanan trafik kazası meydana gelmiştir.
Kaza yukarıda anlatılan şekilde meydana gelmiş olup, 11/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, … plaka sayılı traktör sürücüsünün kavşaklara yaklaşır iken yavaşlaması gerektiği ve sola dönüş öncesi geçiş önceliğine ait araçların geçişini yapmasını bekledikten sonra dönüş yapması gerektiğine ilişkin kuralları ihlal ederek % 70 oranında kusurlu olacak şekilde, … plaka sayılı otobüs sürücüsünün ise kavşağa yaklaşır iken hızını azaltması gerektiğine ilişkin kurala aykırı davranarak % 30 oranında kusurlu olacak şekilde davacının yaralanması ile sonuçlanan kazaya neden oldukları , otobüste yolcu olarak bulunan davacının ise trafik kuralı ihlali yaptığı ileri sürülmediği için kusuru olmaksızın olaya katıldığı kabul edilmiştir.
Davacı geçici ve sürekli çalışma gücü kaybı nedeni ile oluşan zararlarını talep ettiği için bu amaçla Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığından alınan kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik Hükümlerine göre hazırlanan 07/10/2020 tarihli raporda, kaza nedini ile davacının % 10 oranında sürekli çalışma gücü kaybı oluşup 9 (Dokuz) ayda iyileşecek şekilde yaralandığı belirlenmiştir. Bu rapor kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre hazırlanmış ve davacıdaki yaralanmalar ile uyumlu olduğu için hüküm kurmaya elverişli olduğu kabul edilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin 2918 Sayılı yasanın 90 ve 92. Maddeleri ile ilgili kısmi iptal kararı dikkate alınarak tazminat hesabının yapılması gerekli olup, bu amaçla bilirkişiden 11/05/2021 tarihli ek rapor alınmıştır. Bu rapor ile davacının yaşam süresi için TRH-2010 yaşam tablosu esas alınarak 1.8 teknik faiz uygulanmaksızın proğrasif rant yöntemi ile yapılan hesaplamaya göre, davacının devlet memuru olduğu, iyileşme dönemi içerisinde maaş ve ek ödemelerini almaya devam ettiği, bu dönemde çalışamamaktan kaynaklanan zararı olmadığı için geçici iş göremezlik alacağı olmadığı, sürekli iş gücü kaybı zararının ise 123.994,39 TL olduğu hesaplanmıştır.
Davacı taraf davalılardan … sigorta şirketi ile anlaşma yapıp, bu davalıya sigortalı aracın neden olduğu zarar için ödeme yapılmış, davacı vekili 10/06/2021 tarihli dilekçesi ile, her iki davalı için kendilerine ait kusur dikkate alınarak talepte bulunduklarını, zararlarının davalılardan müteselsilen tahsilini istemediklerini, … şirketi hakkındaki davalarından feragat ettiklerini , davalı … sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün % 30 olan kusuruna karşılık gelen alacaklarının 37.198,32 TL olduğunu belirtip, aynı dilekçe ile bedel artırım da yaparak, 37.198,32 TL nin davalı … sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiştir. Bu dilekçe ile davacı taraf müteselsil sorumluluk esasına dayanarak her iki sigorta şirketinden ödeme dışında kalan zararını müteselsilen talep etmekten vazgeçmiş, her bir davalıdan kendisine sigortalı aracın kusur dağılım oranına bağlı olarak talepte bulunmuştur. Mahkememiz ise hüküm olşturur iken davacının bu beyanını esas almıştır.
Hükme esas alınan 11/05/2021 tarihli ek hesap raporu ile davacının sürekli iş göremezlik zararı 123.994,39 TL olarak belirlenmiş olup, hakkındaki davadan feragat edilmeyen davalı … sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün % 30 oranındaki kusuruna karşılık bu davalıdan talep edilebilecek alacağın ( 123.994,39 TL X 30/100 = 37.198,32 TL) 37.198,32 TL olduğu mahkememiz tarafından hesaplanmıştır.
Davacının dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru yapmış ise de, başvurunun tazminatı belirlemek için gerekli olan tüm belgeler ile yapıldığı kanıtlanamadığı için davalı yönünden 14/11/2017 dava tarihinde temerrüdün gerçekleştiği, sigortalı aracın temin edilen ruhsat örneğine göre ticari nitelikli olarak kayıtlı olması nedeni ile davacı alacağına avans faizi uygulanması gerektiği kabul edilip, aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere
1-) Davalı … Sigorta A.Ş. hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine,
Tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığı için bu konularda karar verilmesine yer olmadığına,
2-) Davalı … Sigorta A.Ş.’ye yönelik taleplerle ilgili olarak;
A-) 37.198,32 TL sürekli iş göremezlik zararının davadan önce yapılan başvuru eksik belge ile yapıldığı için 14/11/2017 dava tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı avans faizi ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş.’den alınıp davacıya ödenmesine,
B-) Geçici iş göremezlik zararı ile ilgili talebin reddine,
Alınması gereken 2.541,02 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 126,54 TL toplamı 157,94 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.383,08 TL’nin davalı … Sigorta AŞ’den tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 157,94 TL peşin harç (ıslah harcı dahil) olmak üzere toplam 889,78 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 5.579,75 TL vekalet ücretinin davalı … Sigorta AŞ’den alınarak davacıya VERİLMESİNE.
Davalı … Sigorta AŞ lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 150,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE.
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 408,20 TL, adli tıp gideri 2.520,00 TL ve bilirkişi ücreti 1.100,00 TL olmak üzere toplam 4.028,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 4.022,328 TL’sinin davalı … Sigorta AŞ’den alınarak davacıya ÖDENMESİNE, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, davacı vekili Av…’nin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/07/2021