Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/646 E. 2021/775 K. 29.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2017/646 Esas
KARAR NO : 2021/775

DAVA : ALACAK (ESER SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN)
DAVA TARİHİ : 02/10/2017

KARAR TARİHİ : 29/11/2021
YAZIM TARİHİ : 27/12/2021
Mahkememizde açılan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili ; davalının alt yüklenici olarak üstlendiği işin bir bölümünün yapılması konusunda davalı ile davacı arasında 13/07/2016 tarihli alt yüklenicilik sözleşmesi imzalandığını, davacının bu sözleşme ile üstlendiği işi eksiksiz olarak yerine getirdiğini, işin tamamlanması sonrasında sözleşmenin 3.maddesine göre 3+1 dairenin mülkiyetinin davacıya verileceği kararlaştırıldığı halde bu dairenin kendilerine verilmediğini, yaptıkları iş nedeni ile oluşan alacaklarının da ödenmediğini belirtip, davacıya devredileceği belirtilen taşınmazın 3.kişilere devrinin önlenmesi için tedbir kararı verildikten sonra eser sözleşmesi kapsamında yaptıkları imalattan kaynaklanan alacaklarına karşılık olmak üzere şimdilik 100,00 TL nin temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; davalının şirket merkezi İstanbul’da olduğu için İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu, Ankara Mahkemeleri’nin yetkisiz olduğunu, davalı şirketin dava dışı … Şirketi’nin borçlarını üstlenmediği gibi sözleşmeyi de devir almadığını, bu nedenle davalı sıfatları olmadığını, davacının sözleşme ile üstlendiği işleri verilen ek süreye rağmen yerine getirmediği için bedel talep etmesinin mümkün olmadığını, üstelik sözleşmenin 3.maddesinde geçtiği söylenilen 3+1 dairenin davacıya devrinin yapıldığını, davacının kendilerinde alacağı olmadığını, yapılacak yargılama sonucu davacının alacaklı olduğunun ortaya çıkması halinde ise davacının işi zamanında yapmaması nedeniyle davalının kimi genel harcamalarının kendileri tarafından yapılması, bu işte çalışan davacı çalışanlarının SGK borçlarının kendileri tarafından ödenmesi, davacının eksik işleri nedeniyle kendilerinin sorumlu olduğu işverenin kendilerine hakediş düzenlememesi nedenleri dolayısı ile zararları oluştuğunu belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-Ana işverenin … A.Ş olduğu, …’ın alt işvereni dava dışı … Şirketi ve taşeron davacı … Makine arasında imzalanan 25/06/2015 tarihli … Çelik Konstrüksiyon İşleri Taşeron Sözleşmesi,
-Asıl işverenin … AŞ olduğu, alt işveren davalı … Şirketi ile davacı … Makine arasında imzalanan 13/07/2016 tarihli taşeron sözleşmesi,
-Taraflar arasında imzalanan 18/07/2016 tarihli iş yeri teslim tutanağı,
-… AŞ, davalı … Limited Şirketi, davacı … Makine ve dava dışı … Şirketi arasında imzalanan 07/06/2017 tarihli protokol başlıklı belge,
-Asıl işveren … AŞ ile yüklenici davacı … Makine arasında imzalanan 13 Mayıs 2017 tarihli sözleşme,
-… Parsel sayılı ana taşınmaz üzerindeki 28/2(bağımsız bölüm no:3) nolu bağımsız bölümün davacı … Şirketi adına tapuda kayıtlı olduğuna ilişkin yazı cevabı,
-Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor,
-Yapılan işlerle ilgili düzenlenen hakediş raporları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep; taraflar arasında imzalanan alt yüklenicilik sözleşmesi nedeniyle davacı tarafından sözleşme hükümlerine uygun biçimde yerine getirilen eser sözleşmesi kapsamında ödenmeyen davacı alacağının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Asıl işverenin … AŞ olduğu, …Projesi birinci etapta yer alan inşaat işlerinin çelik konstrüksiyon imalatlarının yapılması konusunda … AŞ’nin alt yüklenicisi dava dışı … Şirketi ile davacı … Makine arasında 25/06/2015 tarihli taşeron sözleşmesi imzalanmıştır.
Aynı işle ilgili olarak bu kez davalı alt iş veren … Şirketi ile davacı … Makine arasında 13/07/2016 tarihli taşeron sözleşmesi imzalanmış, sözleşmenin konusu 1.maddede, işin bedeli 2.maddede, ödemenin şekli 3.maddede ayrıntıları ile belirtildikten sonra sözleşmenin 13.maddesinde de bu sözleşmeden kaynaklanacak uyuşmazlıklar için Ankara Mahkemeleri’nin yetkili olduğu kararlaştırılmıştır.18/07/2016 tarihinde taraflar arasında düzenlenen iş yeri teslim tutanağı ile eser sözleşmesi uygulamaya geçirilmiş, işin 14/09/2016 tarihinde ve 60 takvim günü içerisinde bitirilmesi kararlaştırılmıştır.
Asıl işverenin dava dışı … Yapı Sanayi Ticaret AŞ olduğu, … Projesi’nin yapımı ile ilgili olarak … AŞ ile davacı … Makine arasında 13/05/2017 tarihli sözleşme imzalanmıştır. Sözleşmenin 3.maddesinde belirtildiği gibi davacı yüklenicinin yapacağı iş … Projesi kapsamında birinci etapta yer alan işleri birim fiyat tablosunda belirtilen bedele göre çelik konstrüksiyon işlerinden eksik kalan işlerin tamamlanması kararlaştırılmış, sözleşmenin bedeli, avans ve ödemeler, işin süresi ile tarafların yükümlülüğünde olan cezai şart ödemeleri sözleşmenin 5.maddesinde hüküm altına alınmıştır.
Bu sözleşmelerin dışında ayrıca asıl işveren olan …, davalı … Şirketi, dava dışı … Şirketi ve davacı … Makine’nin dahil olduğu 07/06/2017 tarihli protokol başlıklı sözleşme imzalanmış, bu sözleşmenin 2.3 maddesinde “İşbu protokolün 2.2 numaralı bendinde yer alan tapu işleminin gerçekleşmesi ile 430.000,00 TL bedelli gayrimenkulun 270.000,00 TL tutarındaki kısmı …’ın yapacağı işler neticesinde … Makinenin hakedişine sayılacak, kalan 160.000,00 TL tutarındaki kısmı ise … kayıtlarında … ve/veya … adına cari hesaba borç olarak kaydedilecektir. (İşbu 160.000,00 TL … ve/veya … ile … Makine arasında … Projesinde yapılan işlerden kaynaklanan hak ve alacakların karşılığı olup dairenin … tarafından … :Makine’ye devri ile birlikte … Makine bu borçtan dolayı … ve/veya …’yı gayrikabili rücu ibra etmiş olacaktır.)” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Davalı vekili Ankara Mahkemeleri’nin yetkisiz olduğunu ileri sürmüş ise de, davacı ile davalı arasında imzalanan 13/07/2016 tarihli sözleşmenin 13.maddesi ile Ankara Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu kararlaştırıldığı için davalı tarafın yetkisizlik itirazının yerinde olmadığı kabul edilmiş, yargılamaya mahkememizde devam edilmiştir.
Yukarıda içeriği özetlenen dörtlü protokolde belirtilen … taşınmazın temin edilen tapu kaydı incelendiğinde, dava tarihi olan 02/10/2017 tarihinden önce 09/06/2017 tarihinde söz konusu taşınmazın davacı … Makine Limited Şirketi adına tapuya tescil edildiği anlaşılmıştır.
Yapılan iş ile ilgili düzenlenen tüm hakedişler, ödemeler ve taraf kayıtları temin edilmiş, oluşturulan 3 kişilik bilirkişi heyetinden 05/10/2020 tarihli rapor alınmıştır. Bilirkişiler uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığını, dört şirketin katılımı ile imzalanan 07/06/2017 tarihli protokol başlıklı belgenin 2.3 maddesinde belirtilen taşınmazın davacıya tapuda devrinin yapılmış olması nedeniyle aynı maddede belirtildiği gibi “davacının davalıyı gayrikabili rücu ve ibra etmiş sayılacağı, bu durumda davacının davalıdan talep edebileceği alacağının bulunmadığı, taşınmazın devrine rağmen davalının davacıyı ibra ettiği kabul edilmez ise dosyaya kazandırılan belgeler itibariyle davacının yaptığı iş nedeniyle alacağı olup olmadığı, varsa miktarının belirlenmesinin mümkün olmadığı ” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Davacı tarafın itirazı ve itiraz dilekçesi ekinde sunulan hakediş raporları ve diğer belgeler incelenmek suretiyle bu kez aynı bilirkişilerden 08/11/2021 tarihli 1.ek bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişiler eser yapımını konu alan sözleşmelerde faturanın düzenlenmiş olmasının tek başına fatura kapsamında yer alan işlerin yapıldığını kabul için yeterli olmadığını, davacı tarafından itiraz dilekçesinde sunulan …-…-… hakediş ve faturalar başlıklı listenin tüm tarafların imzasını taşımadığını, kesin hesap başlıklı belgede kaşe olmaksızın imza sahibi olan …’nun … veya … Şirketi’nin yetkilisi olup olmadığının belirlenemediğini, 07/06/2017 tarihli protokolün 2.3 maddesi açıklığı karşısında dairenin … A.Ş tarafından … Makine Şirketi’ne devrinin yapıldığı, bu devir nedeniyle davacının … ve davalı … Şirketlerinin ibra etme taahhüdü altına girdiği, davacının kendisine devri yapılan taşınmaz bedelini aşan biçimde imalat yaptığı, bu nedenle halen davalıdan alacaklı olduğunu kanıtlayamadığı, bu haliyle davanın reddi gerektiği kabul edilip aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 27,90 TL’nin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE.
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT’si uyarınca hesaplanan 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE.
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığına,
Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı kalması halinde bildirilecek hesap numarası olur ise hesaba, hesap numarası bildirilmez ise gider avansından karşılanmak koşulu ile posta havalesi ile yatıran tarafa İADESİNE.
Dair, Davacı Vekili Av. … yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/11/2021

Katip …

Hakim …