Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/757 E. 2021/175 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/757 Esas – 2021/175
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/757 Esas
KARAR NO : 2021/175

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/09/2016
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 31/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/06/2015 tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile yeterli yol kontrolü yapmadan kavşağa giriş yaptığını, davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile çarpışıp, çarpışmanın etkisi ile savrulduğunu, müvekkilinin yaralandığını, bu nedenle 1.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, 30.000,00 TL manevi tazminatın davalı gerçek kişilerden tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, mahkememizin görevsiz olduğunu, kazadan müvekkillerinin sorumlu olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; olay günü …’nın babasının otomobilini alması için ikna eden ve ortak hareket edenin davacı … ve kardeşi Sadullah olduğunu, kaza sırasında diğer davalı … …’ın aşırı süratli olduğunu, … plakalı araç sürücüsünün … … … olduğunu, müvekkilinin asli kusurlu olmadığını, davacının maddi tazminat talep etme hakkının bulunmadığını, manevi tazminatın ise fahiş olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu … plakalı aracın kendilerine sigortalattırıldığını, müvekkilinin poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumluluğunun bulunduğunu, davacının zararını ispatlaması gerektiğini, faizin haksız olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava, 13/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasına dayalı olarak maddi ve manevi tazminat talebinden ibarettir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanarak SGK yazı cevabı, davalı sigorta hasar dosyası ve poliçesi, davacıya ait tıbbi tedavi belgeleri, ceza soruşturması dosyası örneği, sosyal ekonomik durum araştırmaları celbedilerek dosya içerisine konulmuştur.
Mahkememizce kaza tarihindeki yönetmelik hükümleri gözönünde bulundurularak davacının sürekli ve geçici maluliyet durumunun tespiti bakımından Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ndan raporu aldırılmış, 12/03/2018 tarihli ATK raporunda özetle; davacının 13/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle bedensel özür oranının bulunmadığını, tıbbi iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin itirazı üzerine davacının sürekli ve geçici maluliyet durumunun tespiti bakımından Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ndan ek rapor aldırılmış, 27/02/2019 tarihli ATK raporunda özetle; davacının 13/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle bedensel özür oranının bulunmadığını, tıbbi iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin itirazı üzerine davacının sürekli ve geçici maluliyet durumunun tespiti bakımından İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’ndan rapor aldırılmış, 04/11/2019 tarihli ATK raporunda özetle; davacının 13/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle vücut engellilik oranının %20 olduğunu, tıbbi iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Kazaya karışanların kusur durumu ve tazminata ilişkin bilirkişi heyetinden rapor istenilmiş, bilirkişi heyetinin 20/01/2020 tarihli raporunda özetle; … plaka … aracın sürücüsü …’nın %60 oranında, davalı … … …’na ait olan … plaka … araç sürücüsü … …’ın %20 oranında, davacılar … … ve … …’nin velayeti altındaki yolcu … …’nin %20 oranında kusurlu olduğunu, davacının geçici iş göremezlik tazminat alacağı bulunmadığını, sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan tazminat alacağının 52.373,86 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Davacının sürekli ve geçici maluliyet durumunun tespiti bakımından düzenlenen raporlar arasında çelişki olması nedeniyle bu çelişkinin giderilmesi amacıyla İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Üst Kurulu’ndan rapor aldırılmış, 19/10/2020 tarihli ATK Üst Kurul raporunda özetle; davacının 13/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle vücut engellilik oranının %20 olduğunu, tıbbi iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği görülmüştür. ATK Üst Kurul raporu ile davacının kaza tarihindeki yönetmelik hükümlerine göre engellilik oranının %20 olup, geçici iş göremezlik süresinin 9 ay olduğu hususu sübuta ermiştir.
Kusur yönünden son kez Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor istenilmiş, ATK’nın 08/12/2020 tarihli raporunda özetle; davalı sürücü …’nın %75 oranında, davalı sürücü … …’ın %25 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği görülmüştür. Mahkememizce kazanın oluş şekli dikkate alındığında bu kusur oranları oluşa uygun bulunarak benimsenmiştir.
Yargılamanın devamı sırasında davacı vekilinin dosyaya sunduğu dilekçeler ile duruşmada alınan beyanları kapsamından davalılar … Sigorta ve … Sigorta Şirketleri ile sulh olduklarını bu nedenle davalılar sigorta şirketleri ile davalı gerçek kişiler yönünden açtıkları maddi tazminat davalarından feragat ettiklerini bildirdikleri, eldeki davada sadece davalılardan … … … ile … …’a yönelik manevi tazminat taleplerinin toplanan deliller ışığında karar altına alınmasını talep ettiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ve deliller, davacıya ait tıbbi tedavi belgeleri, kazaya karışan araçların kusur durumu, davacıya ilişkin tespit edilen maluliyet oranları ve süresi, hesap bilirkişisi raporu kapsamı hep birlikte göz önünde bulundurulduğunda; tüm davalılar hakkında açılan maddi tazminat istemli davalarda davacının vaki feragati nedeniyle davaların reddine karar verilmesi gerektiği, davalılardan … … … ile … …’a yönelik sürdürülen manevi tazminat istemli davada ise; kazanın oluş biçimi, tarafların kusur durumları, sosyal ve ekonomik durumları, davacının en son alınan İstanbul ATK 2. Üst Kurulu’nun 19/10/2020 tarihli özürlülük durumuna ilişkin raporu kapsamı hep birlikte dikkate alındığında, sebepsiz zenginleşmeye neden olmayacak şekilde davacının kaza nedeniyle duyduğu elem ve acıyı azaltacak şekilde uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiş, manevi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar … Sigorta, … Sigorta Şirketleri ile davalılar …, … …, … …, … … … hakkında açılan maddi tazminat istemli davaların vaki feragat nedeniyle ayrı ayrı reddine,
Tarafların karşılıklı yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığı anlaşılmakla bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davalılar … … … ile … …’a yönelik açılan manevi tazminat istemli davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Taktiren 8.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13/06/2015 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı … …’ye verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Maddi tazminat davasında 492 … Harçlar Kanunu’nun 22.maddesi ve 1 … tarife uyarınca, feragat muhakemenin ilk celsesinden sonra yapıldığından 59,30 TL maktu karar ve ilâm harcının 2/3’ü olan 39,53 TL harcın peşin alınan 529,41 TL harçtan çıkartılarak artan 489,88 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından yapılan yargılama giderinin bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Talep gibi vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
HMK m.333/1 gereğince harcanmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Manevi tazminat davası nedeniyle alınması gerekli 546,48 TL harcın davalılar … … … ile … …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiklerinden AAÜT gereğince hesaplanan;
4.080,00 TL vekalet ücretinin adı geçen davalılardan alınarak davacı … …’ye verilmesine,
Davalı … … … ve … … işbu davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden reddedilen kısım üzerinden AAÜT gereğince hesaplanan;
4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
Dair, Davacı Vekili Av. ….karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/03/2021 09:22:22