Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/165 E. 2021/264 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

…….C.
… ANKARA
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2010/165
KARAR NO : 2021/264
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2010/165
KARAR NO : 2021/264

KARAR TARİHİ : 20/04/2021
KAR. YAZ. TAR. : 20/04/2021

Mahkememize tevzi edilen ve Mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılan asıl dava dosyası ile birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/263 esas sayılı dosyanın birlikte yapılan incelenmesi sonucunda:

DAVA:
Asıl davada:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; dava dışı … ile davalı arasında 01/11/2005-31/10/2006 tarihleri arasındaki sözleme yılı için 14/09/2005 tarihli kesintisiz gaz kullanmak için “Doğalgaz Satış Sözleşmesi” imzalandığını; EPDK tarafından müvekkiline, 30 yıl süreyle Polatlı şehrinden doğalgaz dağıtım faaliyeti yapmak üzere dağıtım lisansı verildiğini; … ile müvekkili arasında 19/06/2006 tarihli müşteri devir protokolü imzalandığını ve dolayısıyla …’ın davalı şirket ile yaptığı sözleşmedeki hak ve yükümlülüklerin müvekkiline devredilmiş olduğunu; bilahare, müvekkili ile davalı şirket arasında 01/01/2007-01/01/2008 tarihleri arasındaki sözleşme yılı için 22/07/2007 tarihli “Kesintisiz Doğalgaz Satış Sözleşmesi” imzalandığını; davanın, davalı tesisinde takılı sayaçların minimum ölçüm miktarı olan 0,8 m³/h ve 5 m³/h’ın altında gaz tüketimiyle ilgili olduğunu; davalı firmanın, sayacın minimum kapasitesi altında çekiş yaptığı durumda, sayacın, geçen doğalgaz miktarını tam olarak ölçemediğini, bundan dolayı çekilen ve ancak ölçülemeyen bu gaz miktarının müşteriye faturalandırılamadığını, ancak davalı tarafından kullanılan ve fakat sayacın ölçemediği bu gaz bedelinin müvekkilince …’a ödendiğini ve bu halin müvekkilinin mağduriyetine neden olduğunu; davalının sayaçlarının yetersiz olduğunun tespitiyle 13/02/2009 tarihinde tesise yeni sayaçların takıldığını ve dolayısıyla 2006, 2007 ve 2008 yıllarında ve 2009 yılı Ocak ve Şubat aylarında davalı tarafından kullanılan ve fakat minimum ölçüm miktarının altında kaldığından ödenmeyen gaz bedelinin ilgili yılların carî fiyatlarıyla talep edildiğini ve sözleşme hükümleri gereğince hesaplanan alacağın ödenmemesi üzerine … Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası ile icra takibi yapıldığını ve davalının itiraz ettiğini; bu sebeple, itirazın iptali ile %40’dan az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; aynı hukukî ilişki nedeniyle 23/01/2009 tarihli … ve …. nolu faturalara ilişkin alacak ve gecikme bedeli toplamı olan 73.988,38 TL’nin tahsili için … Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasından ilâmsız icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu; bu sebeple, takibe yapılan itirazın iptali ile %40’dan az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.

YANIT:
Asıl davada:
Davalı vekili, yanıt dilekçesinde kısaca; dava konusu edilen alacağın abonelik sözleşmelerinin genel şartlar bölümünün 6.6.4 maddeleri gereğince her yılın sonunda yıllık hesap kesim faturaları ile talep edilmesi gerekirken bunun yapılmaması nedeniyle alacağın zamanaşımına uğradığını; talebin açık olmadığını, hem “sayacın minimum ölçüm kapasitesinin altında çekim yapılmasının bedeli” hem de “minimum kullanım taahhüdü altında kalma” kavramının kullanıldığını; ekonomik nedenlerle fabrikada üretim yapmanın neredeyse imkânsız hale geldiğini; nitekim …’ın sözleşme 6.4 uyarınca müvekkilin içinde bulunduğu durumu mücbir sebep kabul ederek asgari alım tutarı farkını talep etmediğini; davacının, yıllar sonra talepte bulunmasının iyi niyetli olmadığını; asgari alım taahhüdünün yanlış hesaplandığını; bu sebeple, davanın reddi ile %40’dan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini, savunmuştur.
Birleşen davada:
Davalı birleşen dava dosyasında, asıl dava dosyasındaki savunmalarını tekrarlamıştır.

DELİLLER :
1-… Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası,
2-… Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası,
3-Taraflar arasındaki sözleşme ve ekleri,
4-Bilirkişilerin kök ve ek raporları,
5-Tüm dosya münderecatı,

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME :
Asıl ve birleşen dava; taraflar arasındaki sözleşme kapsamında, “Sayacın minimum kapasitesi altında gaz çekişi yapılması durumu” başlığı altındaki söz.m.6.5.2 maddesine bağlı olarak, davalı tesislerine takılı sayaçların minimum kapasitesi altında gaz çekişi yapması durumunda kullanılan ve fakat faturalandırılmayan gazın bedelinin tahsili için girişilen icra takiplerine yapılan itirazın iptali istemlerine ilişkindir. (İİK m.67)
Asıl dava dosyasının dayanağı … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasıdır. Bu takip dosyasından, davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında, 09/11/2009 tarihi itibariyle faturalara (23/01/2008 tarih, 818245 nolu; 23/01/2008 tarih, 818252 nolu;
28/02/2009 tarih, 818794 nolu; 31/12/2008 tarih, 817875 nolu; 31/01/2009 tarih, 818407 nolu ve 31/12/2008 tarih, 817874 nolu faturalar) dayalı olarak; 421.010,24 TL asıl alacak, 86.063,98 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 507.074,22 TL alacağın tahsili istemiyle takip yaptığı; borçlu vekilinin 25/11/2009 tarihinde borca itiraz ettiği ve takibin durduğu; 11/03/2010 tarihi itibariyle açılan mezkûr itirazın iptali davasının süresinde olduğu, görülmektedir.
Birleşen dava dosyasının dayanağı … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasıdır. Bu takip dosyasından, davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında, 10/03/2010 tarihi itibariyle faturalara (23/01/2009 tarih, 818245 nolu ile 23/01/2009 tarih, 818252 nolu iki adet fatura bakiye alacağı) dayalı olarak; 72.222,55 TL asıl alacak, 1.765,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 73.988,38 TL alacağın tahsili istemiyle takip yaptığı; borçlu vekilinin 19/03/2010 tarihinde borca itiraz ettiği ve takibin durduğu; 15/04/2010 tarihi itibariyle açılan mezkûr itirazın iptali davasının süresinde olduğu, görülmektedir.
Yargılama sırasında ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …K. sayılı kararıyla, ‘… Metalürji ve Makine Sanayi Ticaret A.Ş.’nin iflâsına karar verildiği anlaşılmıştır. İflâs kararı 26/09/2017 tarihinde kesinleşmiştir. Dolayısıyla, asıl ve birleşen dava, davalı şirketin iflâsı nedeniyle ‘kayıt kabul’ davasına dönüşmüştür.
Hemen belirtmek gerekir ki; asıl dava dosyasının dayanağı olan faturalardan iki adedi 23/01/2009 tarih, 818245 nolu 2.791,11 TL tutarlı ile 23/01/2009 tarih, 818252 nolu 418.880,31 TL tutarlı faturalardır. Bu iki fatura yönünden: 818245 nolu 2.791,11 TL tutarlı olanın 2.199,77 TL kısmi ile 818252 nolu 418,880,31 TL tutarlı olanın 347.249,10 TL tutarlı kısmı başka bir deyişle (347.249,10+2.199,77=)349.448,87 kısmı asıl dava dosyası dayanağı icra takibinin konusudur. (418.880,31 TL+2.791,11 TL=) 421.671,42 TL-349.448,87 TL= 72.222,55 TL tutarlı kısım ise birleşen dava dosyası dayanağı takip dosyasının konusudur.
Taraflar arasında 22/07/2007 tarihli sözleşme imzalanmıştır. Sözleşme hükümleri taraflar için bağlayıcı olup, onlar yönünden, yasa kuvvetindedir.
Uyuşmazlık, minimum kapasite altında gaz çekişi yapılıp yapılmadığı ile miktarına ve hesaplanmasına yöneliktir.
Davanın yasal dayanağı; yanlar arasındaki sözleşmenin 6.5.2 maddesi ile düzenlenen “Sayacın minimum kapasitesi altında gaz çekişi yapılması” halinde ortaya çıkacak eksik ölçülemeyen gaz bedelinin tahsiline ilişkindir. Başka bir deyişle, çekilen ve kullanılan ve fakat ölçülemeyen gaz bedeli takip konusu yapılmıştır.
Doğal gaz sözleşmesinin 6.5.2 maddesi “Sayacın minimum kapasitesi altında gaz çekişi yapılması durumu” başlığını taşımakta olup şöyledir:
Müşteri, gaz çekişini faturalamaya esas ölçümlemenin yapıldığı sayaç/sayaçların izin verdiği sınırlar dâhilinde yapacaktır.
a) Müşterinin gaz çekişinin, faturalamaya esas ölçümlemenin yapıldığı sayaç/sayaçların minimum ölçüm sınırının altında kaldığını Polgaz’ca tespit edilmesi hâlinde; söz konusu günler için faturalandırmaya esas günlük miktar (m³) için, “sayacın/sayaçların minimum işletme kapasite değeri olan miktar (m³)/saat) ile “madde 6.5.2.b’deki günlük çalışma saati” dikkate alınacaktır. Sayacın/sayaçların minimum işletme kapasite değerini hesaplamak için kullanılacak ölçüm basıncı değeri, işletme şartlarına göre değişebileceğinden; Polgaz bu hesaplamada, ilgili güne ait ölçüm basınç değerini dikkate alacaktır.
b) “Yukarıdaki 6.5.2 a maddesine konu, müşterinin sayaç kapasite değerinin altında gaz çekişi yapıp yapmadığını tespit edilmesi” ve ayrıca “yukarıdaki 6.5.2.a maddesinde yer alan günlük miktarın (m³) tespiti” için gerekli olan günlük çalışma saati “Buhar-Proses” amaçlı gaz kullanımı için 18 saat olarak dikkate alınacaktır.
Şeklindedir. Dolayısıyla taraflar sözleşmenin 6.5.2 maddesinde sayaç/sayaçların minimum ölçüm sınırının altında kaldığını Polgaz’ca tespit edilmesi hâlinde hesaplama sözleşmeye göre yapılmalıdır. Bu nedenle minimum ölçüm sınırının altında kalan gaz yönünden talep haklıdır. Yapılacak hesaplamada, sayaçların minimum ölçüm sınırının altında kaldığının tespiti hâlinde, söz konusu süre için faturalandırmaya esas günlük miktar (m³) için sayacın minimum işletme kapasite değeri olan miktar (m³) ile 6.5.2.b’deki günlük çalışma saati dikkate alınmalıdır.
Doğalgaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği 03/11/2002 tarih ve 24925 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş olup, konuyla ilgili kısımlar şöyledir:
Yönetmeliğin “müşteri sözleşmeleri” başlıklı 38’inci maddesinde “dağıtım şirketi ile aboneler veya serbest tüketiciler arasında yapılacak sözleşmelerde, ilgili mevzuata aykırı hükümler yer alamaz”,
40/2-(…)Sayaçların takılması, sökülmesi, değiştirilmesi, kontrolü ve benzeri her türlü işlem, dağıtım şirketi tarafından gerçekleştirilir.(…)
Yönetmeliğin “Sayacın ölçüm yapmaması veya yanlış ölçüm yapması” başlıklı 42’nci maddesinde “Sayacın, müşterinin kusuru dışında herhangi bir nedenle ölçüm yapmadığı veya yanlış ölçüm yaptığı tespit edilirse, doğalgaz tüketim miktarı aşağıdaki şekilde belirlenir:
42/a-Mal üretim amaçlı doğal gaz kullanan müşteriler için; tüketim miktarının hesaplanmasında, öncelikle sözleşmelerde bulunan sayacın ölçüm yapmadığı veya yanlış ölçüm yaptığı döneme denk gelen aylık kullanım miktarları esas alınır. (…)
42/c-Sayacın ölçüm yapamadığı veya yanlış ölçüm yaptığı süre; kontrol, sayaç açma kapama, mühürleme, pil değiştirme, sayaç değiştirme, sayaç sökme-takma ve abonelik sözleşmesi imzalanması işlemlerinden en son yapılan işlem tarihi ile sayacın ölçüm yapmadığı veya yanlış ölçüm yaptığının tespit edildiği tarih arasındaki süre veya bu süreler bir yıldan uzun ise son süreler bir yıllık süredir.
Yönetmeliğin, ”sayaçların kontrol edilmesi” başlıklı 43’üncü maddesinde “Dağıtım şirketi, sayaçların sağlıklı işleyişini bir yılı geçmemek kaydıyla kontrol eder. Sayacın 3516 sayılı Ölçüler ve Ayar Kanunu hükümleri doğrultusunda dağıtım şirketi tarafından, her türlü ayar ve bakımı için periyodik olarak muayene ettirilmesi esastır. (…)”
Hükümleri yer almaktadır.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, 31/12/2008 tarihinde yapılan kontrolde minimum kullanım miktarı altında tüketim tespit edildiğini bu nedenle 13/02/2009 tarihinde tesise yeni sayaçlar takıldığını ifade etmiştir. Davacı, 2006, 2007, 2008 ve 2009 yılı Ocak ve Şubat aylarında minimum ölçüm miktarının altında kalan eş deyişle ölçülemeyen gaz bedelini talep etmektedir.
Her ne kadar talep 2006 yılı ilâ 2009 yılı Ocak ve Şubat ayları arasındaki kısma ilişkin olarak ileri sürülmüş ve hatta nihai değerlendirme Mahkememize ait olmak kaydıyla bilirkişilerden son ek rapor alınmış ise de; dağıtım şirketi ile aboneler veya serbest tüketiciler arasında yapılacak sözleşmelerde, ilgili mevzuata aykırı hükümler yer alamayacağı (Yönetmelik m.38), sayaçların takılması, sökülmesi, değiştirilmesi, kontrolü ve benzeri her türlü işlem, dağıtım şirketi tarafından gerçekleştirileceği (40/2), dağıtım şirketinin, sayaçların sağlıklı işleyişini bir yılı geçmemek kaydıyla kontrol edeceği (m.43) hükümleri bir arada değerlendirildiğinde, gaz tüketim miktarının, sayacın ölçüm yapmadığına ilişkin tespit tarihinden itibaren geriye dönük 1 yıllık süre ve sözleşmede belirtilen aylık tüketim değeri esas alınarak hesaplanması gerektiği kanaatine varılmış, aksi yöndeki iddia yerinde görülmemiştir. Bu iddianın kabulü, davacının, yükümlü olduğu kontrol görevine yerine getirmediği hâlde eş deyişle kusurundan hak iktisap etmesi sonucunu doğuracağı ve hukuka uyarlı olmayacağı düşünülmüştür. Nitekim birinci bilirkişiler kurulu 20/12/2013 havale tarihli ek raporlarında, davacı …. şirketinin geriye dönük taleplerini 2008 yılı için yapabileceği görüşünde olmuştur. Çünkü davacının, davalıya yolladığı doğalgaz tüketim değerlerinin sayaçların minimum ölçüm sınırları değerleri altında gerçekleştiği ile ilgili ilk yazılı tebligatını 31/12/2018 tarihlidir. Bu ek raporda, 2008 yılına ait sözleşmenin mevcut olmaması sebebiyle hesaplama yapılamadığı belirtilmiştir. 23/11/2015 havale tarihli ek raporda da, 2008 yılına ait sözleşmenin 2007 sözleşmesinin devamı olması sebebiyle 2007 yılına ait sözleşmede belirtilen aylık tüketim değerinin esas alınması gerektiği belirtilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine yönelik genel işlem koşulu oluşturduğu savı, yerinde görülmemiştir. Şöyle ki: Taraflar tacirdir. Kural olarak tacirler basiret ilkesi çerçevesinde hareket ederler ve sözleşme yaptıklarında her maddeyi müzakere ettikleri kabul edilir. Bu kabul çerçevesinde, davalının basiretli davranması, serbest iradesiyle imzaladığı sözleşmeye uygun hareket etmesi, kabul ve taahhütlerinden caymaması beklenir. Sayacın minimum sınırların altında gaz çekimi yapılmışsa bedeli talep edilmelidir. Dolayısıyla somut olayın özelliğine göre de adalet ve hakkaniyet ölçülerini aşan durumlar saptanmamış ve yargıcın sözleşmeye müdahalesinin koşulları oluşmamıştır.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ‘ödeme’ başlıklı 6’ncı maddesinin 6.3.c maddesinde, bu sözleşme ile ilgili asıl alacak, faiz, ceza ve diğer her türlü alacakların tarh, tahakkuk ve takibi hakkında 6183 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanacağına dairdir. Sözleşmenin bu hükmü taraflar yönünden bağlayıcıdır. İkinci bilirkişiler, bu hükmü esas almak suretiyle ek raporda hesaplama yöntemi belirlemiştir.
Gelinen noktada, uyuşmazlığın, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklandığı; icra takiplerine dayanak yapılan faturaların tarihleri ile icra takip ve dava tarihi dikkate alındığında mülfa 818 sayılı TBK’nın 125’inci maddesi (6098 sayılı Yasanın 146’ncı maddesi) uyarınca on yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından, istem reddedilmiştir.
Birinci bilirkişiler kurulunu oluşturan …’un kök ve ek raporlarında net, denetime elverişli somut rakamlarla hesaplama yapılmadığı izlenmiş, kök ve 4.ek rapor sonrası yeni bir heyetten rapor alınması gerekmiştir.
Davalı … Metalurji ve Makine Sanayi Ticaret A.Ş. Hakkında … Ticaret Mahkemesinin 22/03/2017 tarih ve … K. sayılı iflâs kararı verildiği ve iflâs işlemlerinin Ankara İflâs Müdürlüğünün …. iflâs sayılı dosyasından yürütüldüğü belirlenmiştir. Bu aşamadan sonra yargılama iflâs idare memurları huzuruyla devam etmiştir.
İkinci bilirkişiler kurulu …’den oluşturulmuş ve 15/01/2020 tarihli rapor alınmıştır. Gerek birinci gerekse ikinci bilirkişiler kurulu kök raporlarında, davalı şirketin, asgari alım taahhüdü altında doğalgaz alımı yaptığını ve doğalgaz tüketim değerlerinin sayaçların minimum ölçüm sınır değerleri altında gerçekleştiğini tespit etmişlerdir. Bu tespit Mahkeme heyetimizce dosyaya uyarlı görülmüştür. Bu noktada, sayaçların minimum ölçüm sınır değerleri altında doğalgaz alımı bulunduğundan bedelinin talebinde haklılık vardır. Hesaplama ise tarafları bağlayan sözleşmenin 6.5.2 maddesine göre yapılacaktır. İkinci bilirkişiler kurulu, 15/01/2020 tarihli raporlarında, davacı şirketin, 2006 yılında doğalgaz tüketiminin minimum ölçüm sınırları altında kalması nedeniyle davalı şirketten talep edebileceği tutarın KDV dâhil 66,47 TL olacağını, 2007 yılı ile ilgili (22/03/2007 tarihine kadar) talep edebileceği tutarın ise (38.223,96 + 19.667,40=) 57.891,36 TL olmak üzere toplam 57.957,83 TL talep edilebileceğini rapor etmişlerdir. Ancak bu hesap şekli denetime elverişli olmamıştır. Bu nedenle, bilirkişilerden ek rapor istenmiştir. Bilirkişiler ek raporlarında sehven yanlış hesaplama yaptıklarını belirtere k, davacı şirketin, geriye dönük sadece 2008 yılı ile ilgili talepte bulunabileceğini, önceki bilirkişiler heyetinin 20/12/2013 havale tarihli raporunun ekinde yer alan hesaplama tablosunda yer alan doğalgaz tüketim değerlerinin taraflarınca da uygun bulunduğunu; talep edilebilecek toplam tutarın 211.605,10 TL olduğunu, rapor etmişlerdir.
Yanlar arasındaki sözleşmenin ‘ödeme’ başlıklı 6’ncı maddesinin 6.3.c maddesinde belirlendiği gibi, bu sözleşme ile ilgili asıl alacak, faiz, ceza ve diğer her türlü alacakların tarh, tahakkuk ve takibi hakkında 6183 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanacağına dair hükmü esas alan ikinci bilirkişiler 17/09/2020 tarihli ek raporunda 328.859,01 TL gecikme zammı hesaplamışlardır. Buna göre: 211.605,10 TL asıl alacak+328.859,01 TL gecikme zammı+97.283,54 TL KDV=637.747,65 TL alacağın 22/03/2017 iflâs tarihi itibariyle masaya kayıt kabulüne karar verilmelidir. Gecikme zammının genel işlem koşulu olduğu itirazı yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda yerinde görülmemiştir. Bilirkişilerin ek rapordaki hesaplamaları dosyadaki bilgi ve belgelere uyumlu olduğu gibi birinci bilirkişiler kurulunun 20/12/2013 tarihli ek raporuyla da örtüşmektedir. İkinci bilirkişiler kök raporda ise sehven maddi hata yapıldığını kabul etmişlerdir. Bu nedenlerle, ikinci bilirkişilerin ek rapordaki hesapları Mahkeme heyetimizce benimsenmiş, bu tutar yönünden masaya kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
İflâs idaresinin 11/01/2018 tarihli kararında; ihtilâfın, Mahkememizin 2010/165 esas numarasında görüldüğünden söz ederek 2.000.000,00 TL alacağın ‘ihtilâflı’ olarak gözönüne alınmasına karar verdiği, görülmüştür. Davacı vekili, son oturumda, 1.158.626,93 TL alacak yönünden karar verilmesini, dilemiştir.
Sonuç olarak; somut olayda, asıl dava dosyasının dayanağı … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası olduğu ve davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında 09/11/2009 tarihi itibariyle faturalara (23/01/2008 tarih, 818245 nolu; 23/01/2008 tarih, 818252 nolu; 28/02/2009 tarih, 818794 nolu; 31/12/2008 tarih, 817875 nolu; 31/01/2009 tarih, 818407 nolu ve 31/12/2008 tarih, 817874 nolu faturalar) dayalı olarak takibe giriştiği; birleşen dava dosyasının dayanağının … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası olduğu ve bu takip dosyasından da, davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında 10/03/2010 tarihi itibariyle faturalara (23/01/2009 tarih, 818245 nolu ile 23/01/2009 tarih, 818252 nolu iki adet fatura bakiye alacağı) dayalı olarak takip yaptığı, dolayısıyla, birleşen dava dosyasının dayanağı olan 23/01/2009 tarih, 818245 nolu ile 23/01/2009 tarih, 818252 nolu iki adet fatura alacağının esas itibariyle asıl davanın konusu olduğu, eldeki davanın davalı şirketin iflâsı nedeniyle ‘kayıt kabul’ davasına dönüştüğü ve dayanak faturalardan dolayı iflâs tarihine kadar alacağın hesaplandığı, davacı alacaklının masaya müracaat ettiği ve masanın ‘2.000.000,00 TL’ yönünden ihtilâflı kabul kararı verdiği, netice itibariyle dayanak faturalardan (asal ve bakiye olmak üzere) tüm alacağın iflâs tarihine kadar hesaplandığı ve Mahkememizce bilirkişilerin 17/09/2020 tarihli ek raporlarının dosyaya ve bilgi ile belgelere uyumlu olması sebebiyle itibar edildiği anlaşıldığından, asıl davadan toplam 637.747,65 TL alacağın masaya kayıt ve kabulüne karar verilmelidir. Fazlaya ilişkin istem reddedilmelidir. Dayanak faturalar asıl davadan değerlendirildiğinde, birleşen dava yönünden karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmelidir. Birleşen dava yönünden da dava tarihi itibariyle davanın açılmasında haklılık bulunmaktadır.
Yukarıda açıklanan yasal ve hukuksal olgu göz önüne alınarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara ve Kurul’un takdirine göre;
1.- Asıl dava dosyasının dayanağının … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası olduğu ve bu takip dosyasından, davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında, 09/11/2009 tarihi itibariyle faturalara (23/01/2008 tarih ve 818245 nolu, 23/01/2008 tarih ve 818252 nolu, 28/02/2009 tarih ve 818794 nolu, 31/12/2008 tarih ve 817875 nolu, 31/01/2009 tarih ve 818407 nolu ve 31/12/2008 tarih ve 817874 nolu faturalar) dayalı olarak; 421.010,24 TL asıl alacak, 86.063,98 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 507.074,22 TL alacağın tahsili istemiyle takip yaptığı,
Birleşen dava dosyasının dayanağının … Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası olduğu; bu takip dosyasından, davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında, 10/03/2010 tarihi itibariyle faturalara (23/01/2009 tarih ve 818245 nolu ile 23/01/2009 tarih ve 818252 nolu iki adet fatura bakiye alacağı) dayalı olarak; 72.222,55 TL asıl alacak, 1.765,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 73.988,38 TL alacağın tahsili istemiyle takip yaptığı,
Birleşen dava dosyasının dayanağı olan 23/01/2009 tarih, 818245 nolu ile 23/01/2009 tarih, 818252 nolu iki adet fatura alacağının esas itibariyle asıl davanın konusu olduğu, eldeki davanın davalı şirketin iflâsı nedeniyle ‘kayıt kabul’ davasına dönüştüğü ve dayanak faturalardan dolayı iflâs tarihine kadar alacağın hesaplandığı,
Belirlenmekle,
Asıl ve birleşen dava dosyası yönünden davalı şirketin, yargılama sırasında Ankara 10’uncu Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1041 E., 2015/627K. sayılı kararıyla, ‘… Metalürji ve Makine Sanayi Ticaret A.Ş.’nin iflâsına karar verildiği anlaşılmakla, asıl ve birleşen dava dosyasının ‘kayıt kabul’ davasına dönüşmesi sebebiyle, asıl dava yönünden geçerli olmak üzere;
1.-Davanın kısmen kabulü ile,
Faturalardan kaynaklanan alacak nedeniyle, 22/03/2017 iflâs tarihi itibariyle, 211.605,10 TL asıl alacak+328.859,01 TL gecikme zammı+97.283,54 TL KDV=637.747,65 TL davacı alacağının iflâs masasına kayıt ve kabulüne,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2.-Birleşen dava dosyası yönünden; icra takibine dayanak bütün faturalar yönünden asıl davada kayıt kabul kararı verilmiş olduğundan, birleşen davada başkaca karar verilmesine yer olmadığına,
3.-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince;
A)Asıl davada, alınması gereken 59,30 TL karar ve ilâm harcından, peşin alınan 5.425,10 TL’den indirilmesi sonucu fazla kalan 5.365,80 TL harcın, karar kesinleştiğinde istemi ve başvurusu hâlinde davacıya iadesine,
B)Birleşen davada, alınması gereken 59,30 TL karar ve ilâm harcından, peşin alınan 728,85 TL’den indirilmesi sonucu fazla kalan 669,55 TL harcın, karar kesinleştiğinde istemi ve başvurusu hâlinde davacıya iadesine,
4.-Yargılama giderleri yönünden:
A) Asıl davada davacı tarafça yapılan; 3,35 TL ilk dava, 620,50 TL tebligat ve posta gideri, 8.100,00 TL bilirkişi ücreti toplamı olan 8.723,85 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 4.801,90 TL’si ile 17,15 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç toplamı 4.878,35 TL’nin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine; arta kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
B)Birleşen davada davacı tarafça yapılan; 79,80 TL ilk dava, 10,00 TL tebligat ve posta gideri toplamı olan 89,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine,
5.-HMK m.333/1 uyarınca harcanmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6.-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca;
A)Asıl davada, davacı yararına hesaplanan 4.080,00 TL maktû vekâlet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
B)Asıl davada, davalı yararına hesaplanan 4.080,00 TL maktû vekâlet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
C)Birleşen davada, davacı yararına hesaplanan 4.080,00 TL maktû vekâlet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Dair, asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. … ile asıl ve birleşen davada davalı müflis şirket iflâs idare vekili Av. …’nun yüzlerine karşı; kararın tebliğinden itibaren on gün içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere 20/04/2021 tarihinde verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.

Başkan … Üye … Üye … Kâtip 168096
… … ¸