Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/787 E. 2022/626 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/787 Esas – 2022/626
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C

ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R

ESAS NO : 2022/787 Esas
KARAR NO : 2022/626

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI : ….
DAVALILAR : ….

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2022
KARAR TARİHİ : 24/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı sigorta şirketi ve dava dışı sigortalı şirkete ait araç için 07/01/2022 ve 07/01/2023 tarihleri arasını kapsayan Kasko Sigorta Poliçesi tanzim edildiğini, 14/03/2022 tarihinde sürücü … sevk ve idaresinde … plakalı aracı ile Şehit Kaymakam Muhammed Fatih Sofitürk Bulvarı üzerinden çevre yolu istikametine seyirle geldiği olay yeri ışık kontrollü 2164 cadde kavşağında kendisine hitap eden yeşil ışıkta geçiş yaptığını, bu esnada seyrine göre solundan ada içerisinde kırmızı ışıkta geçiş yapan … ve sürücü … idaresindeki … Hidrolik Mühendislik Dış Ticaret Makine Elektrik Otomasyon ve Limited Şirketi’ne ait … plakalı araç ile çarpışma neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalı araçta ekspertiz incelemesi yaptırıldığını, toplam 200.000,00 TL tutarın 29/04/2022 tarihinde ödendiğini, davalı araç sürücüsünün somut olayda % 100 kusurlu olduğunu, davacı sigorta şirketinin ödediği tazminattan dolayı sigortalısına halef olarak, bu hasara sebep olan kişiye ve zarardan kanunen sorumlu bulunanlara rücu etmek hakkını haiz olduğunu, davalılara rücu mektubu gönderildiğini, olumlu cevap alınamadığını, … 6. İcra Müdürlüğünün 2022/15691 Esas sayılı dosyadan ilamsız takibi başlatıldığını, borçlunun itiraz ettiğini, itiraz üzerine arabuluculuk görüşmesi yapıldığını, anlaşma yolunun sağlanamadığını ve bu davanın açılması gerektiğini ve itirazın iptalien karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı sigorta şirketinin kasko edene ödemiş olduğu bedelin halefiyet yoluyla tahsili istemi ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. 6100 Sayılı HMK. 2. Maddesi uyarınca; değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisi yönünden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Diğer taraftan, “ticari iş” ve “ticari dava” birbirinden farklı kavramlar olup 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez.
Davacı sigorta şirketi, eldeki davayı sigortalısının halefi olarak açmış olmasına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı ilamında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.
Öte yandan, TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472.(eski TTK 1301.) maddesinde; “sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder” hükmüne yer verilmiştir.
Bu durumda, davacının sigortalısının tacir olmadığı(Uyaptan edinilen vergi kaydına göre davacının sigortalısı tacir değildir. Yine Ticaret Sicil sorgusuna göre davacının sigortalısının ticaret sicil kaydı da bulunmamaktadır.) ve davanın sigorta sözleşmesinden değil, davalının kusuru ile gerçekleşmesine sebebiyet verdiği iddia edilen haksız fiilden kaynaklandığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; görev kurallarının kamu düzenine ilişkin olduğu ve yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği, davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu anlaşıldığından HMK’nun 114/1-c maddesine göre, görevsizlik nedeniyle HMK’nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, Görevli mahkemenin … Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine,
Karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden, süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak başvurulmuş ise kararın kesinleştiği tarihinden itibaren kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, şayet belirtilen süreler geçtikten sonra başvurulur veya hiç başvurulmaz ise mahkememizce dosyanın resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARINA,
Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemesince esas hükümle birlikte nazara alınmasına,
Dair dosya üzerinden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.24/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.