Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/71 E. 2022/242 K. 27.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/71 Esas – 2022/242
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.

ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2022/71
KARAR NO : 2022/242

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/10/2015
KARAR TARİHİ : 27/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/05/2022
DAVA : Davacılar vekili dava dilekçesinde; 28/05/2015 günü sürücü …’ın sevk ve idaresindeki maliki … olan … plakalı araç ile seyri sırasında sürücü …’ın sevk ve idaresindeki maliki … … … A.Ş. olan … plakalı araca çarpması sonucunda ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucunda … plakalı araç içerisindeki yolcu …’in hayatını kaybettiğini, … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle ZMSS sigortası bulunmadığından bu araç nedeniyle davalı … Hesabı’nın sorumlu bulunduğunu, … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle davalı … Sigorta A.Ş.’ne ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, müteveffanın torna ve kaynak işi ile uğraşmakta olup müvekkillerinin eş ve babalarını kaybetmenin tarifi imkansız derin üzüntüsünü yaşamakta olduklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davacılar M… ve … için 100,00 TL maddi tazminat ile davacı … için 40.000,00 TL manevi tazminat, diğer tüm davacılar için 15.000,00’er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (davalılar … Hesabı ve … Sigorta A.Ş.’den manevi tazminat talebi olmaksızın) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuş, davacılar vekili 15/11/2017 tarihli dilekçesi ile davacı … için maddi tazminat talebini 638.417,73 TL’ye, davacı … için 57.758,81 TL’ye, davacı… için 274.917,29 TL’ye, davacı … için 24.551,63 TL’ye yükselterek harcını ikmal etmiştir.
CEVAP : Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 16/09/2014-13/09/2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 290.000,00 TL limitle ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, müteveffanın kaza esnasında emniyet kemeri takılı olmaması sebebiyle müterafik kusurlu olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatı belirlenirken, belirlenebilir, bilinen bir ücret yok ise asgari ücretin baz alınması gerektiğini, yapılacak tazminat hesabının aktüer sıfatına sahip bir bilirkişi kanalıyla yaptırılması gerektiğini, kaza tarihinden itibaren avans faizi talebinin haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; trafik kazasına ilişkin yapılan ceza yargılamasının henüz başlamadığını, Cumhuriyet Başsavcılığında soruşturma aşamasında olduğunu, müvekkiline arkadan çarpan aracın çok süratli ve zikzak çizerek geldiğini, olaya ilişkin tanık ifadelerinden de anlaşıldığını, müvekkilinin elinde olmayan araç arızası ile ilgili olarak bütün tedbir ve önlemleri aldığını, kazada kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı … Hesabı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili kurumun adresi Şişli / İstanbul olup, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduklarını; esasa ilişkin olarak da; kusur durumunun bilirkişi incelemesi ile tespiti gerektiğini, müteveffanın … plakalı araçta yolcu olup, hatır taşıması nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, emniyet kemeri takmadığından tazminattan indirim yapılması gerektiğini, davacı gelirinin bordro ve SGK kayıtları ile ispatı gerektiğini, kaza tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini, avans faizi talebinin de yasal dayanağının bulunmadığını belirterek esastan da davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı … … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; olay tarihinde kazanın müvekkili şirkete ait aracın şirket yetkilisinin yakın arkadaşına seçim çalışmalarına destek olması amacıyla verildiği tarihte araç sürücüsü … yönetimindeyken meydana geldiğini; olayda … plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, karşı taraf araç sürücüsü … olup, oldukça yüksek oranda alkollü olduğunun savcılık dosyasında mevcut doktor ve bilirkişi raporları ile sabit olduğunu, davanın oluş biçimi itibariyle müteveffayı sürücü …’ın hatır taşıması anlamında ücretsiz olarak bir yerden bir yere götürdüğünü, hatır için taşınan yolcunun sürücünün alkollü olduğunu bile bile araca binmekle, aracı çok hızlı kullanmasına engel olmamakla sürücü ile aynı oranda kusurlu olduğunu, müvekkiline ait aracın … Sigorta A.Ş. nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı olup, davanın aleyhe sonuçlanması durumunda da aleyhe çıkacak bedelin öncelikle … Sigorta A.Ş. tarafından ödenmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı … cevap dilekçesinde; olayda …’a ait olan … plakalı araçta sürücü olarak bulunmadığını, tutanaklar ve raporların da bu doğrultuda olduğunu, kazada şahsının da yaralandığını, aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı … cevap dilekçesinde; kazaya karışmayıp sadece araç sahibi olduğunu, aracı müteveffa amcası …’in ricacı olarak ve akrabalık bağlarını kullanarak kardeşi Burhan Acer’in şahitliği eşliğinde aldığını, sonradan kaza yaptığını ve öldüğünü öğrendiğini, olayda kendisinin kusuru bulunmadığını, …’i evine almayan eşi … ve babalarını eve gelirse öldürürüm diye gıyabi tehdit eden çocuklarının bu olaya ne kadar üzüldüklerinin babasının ölümünden 15 gün sonra tatile giden … tarafından gösterildiğini, adına kayıtlı aracın kazadan mütevellit pert olduğunu, aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava; trafik kazası nedeniyle ölüm nedeniyle ölenin eşi ve çocuklarının kazaya davalı tarafın sebep olduğu iddiasıyla sigorta şirketi ve … Hesabı’nın da aracın sigortacısı ve sigortasız araçtan sorumluluk sebebiyle tüm davalılara karşı maddi tazminat, sigorta şirketi ve … Hesabı dışındaki davalılara karşı manevi tazminatın tahsili isteğine ilişkindir.
Mahkememizin 2015/695 esasına kayıtla yapılan yargılama sonucu 31/12/2018 tarih, 2018/1041 sayılı kararla; davacıların davalılara yönelik maddi tazminat davalarının kısmen kabulü ile, davacı … için 202.633,05 TL, davacı … için 10.578,48 TL, davacı … için 4.254,00 TL ve davacı… için 55.088,22 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, alacaklara davalılar … Sigorta A.Ş. ve … Hesabı yönünden 16/10/2015 dava tarihinden, diğer davalılar yönünden 28/05/2015 olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine, davacıların davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’ne yönelik manevi tazminat davalarının kısmen kabulü ile, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 4.000,00 TL, davacı … için 4.000,00 TL ve davacı… için 4.000,00 TL’nin 28/05/2015 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’den müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, davacılar vekili, davalı … Sigorta A.Ş. vekili, davalı … Hesabı vekili, davalı … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, … Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin 29/12/2021 tarih, 2019/1691 esas, 2021/2529 sayılı kararı ile davacılar vekili, davalı … Sigorta A.Ş. vekili, davalı … Hesabı vekili, davalı … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş. Vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince ayrı ayrı kabulü ile, mahkememiz kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülüp sonucuna göre karar verilmesi için mahkememize gönderilmesine karar verilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin 29/12/2021 tarih, 2019/1691 esas, 2021/2529 sayılı kaldırma kararında “…Bu durumda her bir davacının maddi ve/veya manevi tazminatları hakkında mahkemece olumlu yada olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, davacı …’in manevi tazminat talebi yönünden herhangi bir karar verilmemesi doğru olmadığı gibi, adı geçen davacının maddi tazminat talebi olmadığı ve lehine hükmedilen maddi(destek) tazminatı da olmadığı halde, sanki davacı … için de destek tazminatına hükmedilmiş gibi lehine vekalet ücretine karar verilmesi ve yine davacı … için manevi tazminata karar verilmediği halde, sanki manevi tazminata karar verilmiş gibi manevi tazminatın kabul ve red miktarına göre lehine ve aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
2-AAÜT’nin 3/2. maddesi hükmü gereğince “müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.” somut olayda davacı eş ve küçük çocuklar… için tüm davalılardan destek tazminatının müteselsilen tahsili, adı geçen davacılar ve davacı … için davalı sigorta şirketi ve … hesabı dışında kalan diğer davalılardan manevi tazminat müştereken ve müteselsilen talep edilmiştir.
Davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunmakta olup, bu her bir davacı sayısı kadar dava olduğu anlamına gelmektedir. Davalılar arasında da müteselsil borç ilişkisi bulunmaktadır. Bir kısım davacılar için hükmedilen destek tazminatları toplamı kaza tarihi itibari ile geçerli ZMSS poliçe limiti olan 290.000,00TL’lık teminat limiti dahilindedir. Davalılar yönünden maddi ve manevi tazminat davasının red sebebi aynı(ortak) olup, ayrı bir ret sebebi bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece her bir davacı sayısı kadar dava bulunduğu ve davaların red sebebinin ortak olduğu gözetilerek, her bir davacı için reddine karar verilen maddi ve/veya manevi tazminat miktarına göre kendini vekil ile temsil ettiren davalı taraf lehine (maddi ve manevi tazminatların hangi davalılardan talep edildiği, hangi davalı yönünden reddine karar verildiği de dikkate alınarak) tek vekalet ücretine karar verilmesi (maddi tazminat 6 ayrı davalıdan talep edildiğinden, maddi tazminat talep eden davacıların 4 kişi olmasına göre davalı taraf lehine maddi tazminat yönünden toplam en fazla 4 vekalet ücreti, manevi tazminat 4 ayrı davalıdan talep edildiğinden ve manevi tazminat talep eden 5 davacı olduğundan, davalı taraf lehine manevi tazminat yönünden toplam en fazla 5 vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden) gerekirken, sanki her bir davacının açtığı davanın ret sebebi, müteselsil sorumluluğu bulunan her bir davalı yönünden farklıymış gibi, her bir davacının, kendini vekil ile temsil ettiren her bir davalıya ayrı ayrı vekalet ücreti ödemesine şeklinde yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması da doğru değildir. (davacı eşin reddine karar verilen destek tazminatı üzerinden kendini vekil ile temsil ettiren davalı taraf lehine tek bir vekalet ücreti verilmesi gerekirken, davalı sigorta şirketi, … hesabı, … ve … …..A.Ş. lehine 4 ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmadığı gibi)
3-Somut olayda hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda, destek tazminatı hesabında PMF 1931 Yaşam Tablosu ve prograsif rant yöntemi uygulanarak davacı taraf lehine destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanmıştır.
Tarafların bilirkişi raporunda kullanılan yaşam tablosuna ve tatbik edilen esaslara açık itirazları olmasa dahi TBK 51. maddesi uyarınca tazminatın kapsamının hakim tarafından belirlenmesi zaruridir. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Destek ve hak sahiplerinin bakiye ömürleri önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvellerine göre saptanmakta iken, … ’nin çalışmaları ile “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmış olup, Sosyal Güvenlik Kurumunca’da ilk peşin sermaye değerinin hesaplanmasında anılan tabloların uygulanmasına geçilmiştir. Gerek diğer kurumlar ile Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve gerekse bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği de göz önüne alınarak, ülkemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına … … sayılı ilamı) Bu itibarla, desteğin yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi, progresif rant tekniği uygulanmak suretiyle davacıların (özellikle davacı eş yönünden tazminat miktarının değişebileceği dikkate alınarak) talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması (davalı İsa ve … tarafından hükmün istinaf edilmediği ve taraflar lehine kazanılmış usulü haklar da gözetilerek) için aktüer bilirkişiden ek rapor alınması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
4-İstinaf talebinde bulunan davalılar tarafından verilen dilekçeler ve yargılama aşamasında desteğin alkollü olduğunu bildiği sürücü …’ın aracına binmesi nedeniyle kazanın oluşumunda değil ise de, zararın artmasında müterafik kusurlu olduğunu, bu nedenle tazminatlardan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini savunmuşlardır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “tazminatın belirlenmesi” başlıklı 51. Maddesinde; hakimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğine ve özellikle kusurun ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; “tazminatın indirilmesi” başlıklı 52. maddesinde ise; zarar gören taraf, zararı doğuran fiile razı olduğu veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği açıklanmıştır.
Buna göre, zarar görenin zarara katılması veya zararın artmasına sebep olduğu hallerde zarar görenin, zararı önleyici ya da azaltıcı tedbirleri almamasında müterafik kusurunun bulunduğunun kabulü gerekir. Müterafik kusur; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir. (EREN, Fikret. Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2015. S. 582) Zararın doğumu ya da artmasına yol açan fiil, zarar görenin davranışlarından ileri gelmişse müterafik (ortak) kusurdan söz edilir. (KILIÇOĞLU, Ahmet, Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2012, s.418)
Yukarıda ki açıklamalar dikkate alındığında desteğin müterafik kusuru nedeniyle tazminattan indirim yapılabilmesi için zararın bu nedenle artması, zarar ile mağdurun eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir. Somut olayda desteğin içinde yolcu konumunda olduğu aracın sürücüsü …’ın yüksek oranda(2.04 promil) alkollü olduğu, desteğin oldukça yüksek oranda alkollü olduğunu bildiği sürücü …’ın aracına bindiği ve davaya konu trafik kazasının gerçekleştiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Kaldı ki müterafik kusur mahkemenin resen gözetmesi gereken hususlardandır. Bu durumda mahkemece desteğin olayda müterafik kusuru bulunup bulunmadığı hususu değerlendirilerek, müterafik kusurlu olduğunun kabulü halinde tazminatlardan yerleşik Yargıtay uygulamaları gereğince %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu hususta herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Kabule göre de; yasal düzenlemeler gereği, TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı taraf yararına vekalet ücreti ve yargılama gideri takdir edilemeyeceği hususunun da gözönünde bulundurulması gerekmektedir.
Yukarıda 1, 2, 3 ve 4 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle istinaf talebinde bulunan davacılar vekili, davalı … Sigorta A.Ş. Vekili, davalı … Hesabı vekili ve davalı … … Medya Stratejik Araştırma A.Ş. vekilinin istinaf taleplerinin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve yukarıda açıklanan hususlarda yeniden yargılama yapılarak (taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış haklar da gözetilerek) sonucuna göre karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine, kaldırma ve gönderme sebebine göre davacılar vekili ile istinaf talebinde bulunan bir kısım davalılar vekillerinin sair istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.” denilmiştir.
Mahkememizin 2022/71 esasına kayıtla yargılama sürdürülmüştür.
Kaldırma kararı doğrultusunda desteğin yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi, progresif rant tekniği uygulanmak suretiyle davacıların (özellikle davacı eş yönünden tazminat miktarının değişebileceği dikkate alınarak) talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması (davalı İsa ve … tarafından hükmün istinaf edilmediği ve taraflar lehine kazanılmış usulü haklar da gözetilerek) için bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişi 25/02/2022 tarihli ek raporunda; yapılan hesaplamalar neticesinde, davacı eş … bakımından 617.515,82 TL, davacı … bakımından 108.679,89 TL (sonuç kısmında bu rakam belirtilmiş ise de raporun 4.sayfasında hesaplanan iç açılım toplamının 108.670,89 TL olduğu), davacı … bakımından 11.315,29 TL, davacı … bakımından 4.254,00 TL hesaplandığını bildirmiştir.
Mahkemece yapılan inceleme, kaldırma kararı içeriği, kaldırma kararında belirtilen desteğin yaşam süresinin TRH 2010 yaşam tablosuna göre belirlendiği, progresif rant tekniği uygulanmak suretiyle davacıların talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı bilirkişi raporu içeriği ve tüm dosya kapsamına göre; olay tarihinde davacı Mevlüde’nin eşi diğer davacıların babaları …’in davalı …’ın sevk ve idaresindeki davalı …’ın sahibi olduğu, ZMSS poliçesi bulunmayan … plakalı araçta yolcu olarak seyri sırasında, davalı …’ın sürücüsü olduğu, davalı … … … A.Ş.’ye ait davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı … plakalı araçla çarpışması sonucu meydana gelen kazada öldüğü, olayda sürücü …’ın alkollü olarak kullandığı araç ile gece vakti meskun mahalde bölünmüş yolun sol şeridini takiben seyredip aydınlatmanın olduğu yere geldiğinde yola gereken dikkati vermeme, hızını ve sürüşünü meskun mahal şartları ile gece görüşüne göre ayarlamama, bu haliyle ön ilerisinde sol şerit içerisinde dörtlü ikaz lambaları yanık durumda arkasında da dubaların bulunduğu araca fren tatbik etmesine karşın hızından dolayı duramayarak çarpması sonucu meydana gelen olayda %75 oranında asli kusurlu, davalı …’ın gece vakti meskun mahal içerisinde seçim öncesi bayrak asma çalışması için, bölünmüş yolun sol şeridi içerisine aracın park edip dörtlü ikaz lambalarını yakmış ve yakın mesafeye duba koymuş ise de, arkadan gelen sürücülerin uyarılması bakımından yeterli mesafeye, bir tehlike ortamının varlığını belirtecek şekilde, reflektör, kırmızı lamba vs. önlem almadığı, bu ihmalinden dolayı %25 oranında tali kusurlu olduğu,
Müteveffanın gelirine ilişkin olarak davacı tarafça tornacılık kalfalık belge fotokopisinin sunulduğu, bu yönde başkaca bir delilin olmadığının bildirildiği, her ne kadar tornacı kalfalığı yapan kişinin geliri için yazışmalar yapılmış ise de, tek başına bu belgenin müteveffanın ölmeden önce bu işi yaptığının kanıtı sayılamayacağı, bu haliyle asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamaya değer verilmesi gerektiği, 25/02/2022 tarihli … Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin kaldırma kararı doğrultusunda belirtilen hesaplama yapılan aktüerya uzmanı bilirkişinin raporunda da belirtildiği üzere; destek zararının davacı eş … için 617.515,82 TL, davacı … bakımından 108.670,89 TL, davacı … bakımından 11.315,29 TL davacı … bakımından 4.254,00 TL için hesaplandığı, dava konusu olayda desteğin içinde yolcu olduğu aracın sürücüsü …’ın yüksek oranda (2.04 promil) alkollü olduğu, desteğin oldukça yüksek oranda alkollü olduğunu bildiği sürücü …’ın aracına bindiği ve davaya konu trafik kazasının gerçekleştiği, müteveffanın yolcu olduğu aracın sahibi ve sürücüsünün amcası olup akrabalık bağının boyutu da nazara alınarak hatır taşıması durumunun olamayacağı, ancak müteveffanın yüksek oranda alkollü olduğunu bildiği araç sürücüsü …’ın aracına bindiği ve kazanın gerçekleştiği, bu şekliyle olayda müteveffanın müterafik kusurunun bulunduğu kanaatine varılmış ve yerleşik Yargıtay uygulamaları gereğince hesaplanan destek zararından %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak davacı … için 494.012,66 TL (davalı … Sigorta A.Ş. ve … Hesabının poliçe limiti 290.000,00 TL kısmından sorumlu olmak üzere), davacı… için 86.936,71 TL, davacı … için müterafik kusur indirimi ile 9.052,23 TL olup, kaldırma kararı öncesi istinaf yoluna başvurmayan İsa ve … için usulü kazanılmış haklar da gözetilerek kaldırma kararı öncesi kararda belirtilen 10.578,48 TL (davalılar … Sigorta A.Ş., … …. A.Ş. ve … Hesabının 9.052,23 TL kısmından sorumlu olmak üzere), davacı … için müterafik kusur indirimi ile 3.403,20 TL olup, kaldırma kararı öncesi istinaf yoluna başvurmayan İsa ve … için usulü kazanılmış haklar da gözetilerek kaldırma kararı öncesi kararda belirtilen 4.254,00 TL (davalılar … Sigorta A.Ş., … …. A.Ş. ve … Hesabının 3.403,20 TL kısmından sorumlu olmak üzere) üzerinden destek zararı taleplerinin kısmen kabulüne, davalı sigorta şirketi ve … Hesabı yönünden dava tarihi öncesi itibariyle temerrüt oluşmadığından alacaklara bu davalılar yönünden dava, diğer davalılar yönünden olay tarihinden itibaren araçlar özel araç olmakla yasal faiz işletilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacıların davalı sigorta şirketi ve … Hesabı dışında diğer davalılara yönelik manevi tazminat davalarına yönelik olarak, mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; olayın oluş şekli, tarafların kusur durumları, sosyal ve ekonomik durumlar da nazara alınarak taktiren davacı eş Mevlüde için 10.000,00 TL, diğer davacılar için 4.000,00’er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …, …, … ve … … … A.Ş.’den müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davacılar …, …, …, …’in davalılara yönelik maddi tazminat davalarının; kısmen kabulü ile, … için 494.012,66 TL (davalı … Sigorta A.Ş. ve … Hesabının poliçe limiti 290.000,00 TL kısmından sorumlu olmak üzere), davacı… için 86.936,71 TL, davacı … için 10.578,48 TL (davalılar … Sigorta A.Ş., … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş. ve … Hesabının 9.052,23 TL kısmından sorumlu olmak üzere) ve davacı … için 4.254,00 TL’nin (davalılar … Sigorta A.Ş., … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş. ve … Hesabının 3.403,20 TL kısmından sorumlu olmak üzere) davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, alacaklara davalılar … Sigorta A.Ş. ve … Hesabı yönünden 16/10/2015 dava tarihinden, diğer davalılar yönünden 28/05/2015 olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacıların davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’ne yönelik manevi tazminat davalarının; kısmen kabulü ile;
Davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 4.000,00 TL, davacı … için 4.000,00 TL, … için 4.000,00 TL ve davacı… için 4.000,00 TL’nin 28/05/2015 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’den müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bu kalemden fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alınması gerekli 42.473,92 TL harçtan peşin yatırılan 342,92 TL ile ıslah harcı 3.405,00 TL toplamı 3.747,92 TL ile kaldırma kararı öncesi kararda tahsiline karar verilen 16.919,29 TL harcın 15.143,23 TL’si davalı … Hesabı tarafından yatırılıp bakiyesi için vergi dairesine yazılmakla toplam 20.667,21 TL’nin mahsubu ile kalan 21.806,71 TL harcın (davalı sigorta şirketi ve davalı … Hesabı 5.932,17 TL kısmından sorumlu olmak üzere) davalılardan müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir yazılmasına,
Davacılar tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 2.704,33 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranlarına göre takdiren %74,50’si olan 2.014,73 TL’nin (müterafik kusur nedeniyle hakkaniyet ve takdiri indirim yapılan kısım için davalı yararına yargılama gideri takdir edilemeyeceğinden oranlama buna göre yapılmış) ve 27,70 TL başvurma ve 3.747,92 TL peşin harç toplamının davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, (davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’nin başvurma harcı ve peşin harcın tamamı ile birlikte yargılama giderinin %70’i olan 1.893,03 TL kısmından sorumlu olmak üzere)
Davalı … tarafından yapılan bir adet vekalet tasdik harcı 4,10 TL, posta gideri 30,00 TL olmak üzere toplam 34,10 TL yargılama giderlerinin %30’u olan 24,81 TL’nin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalı … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş. tarafından yapılan bir adet vekalet tasdik harcı 4,10 TL, posta gideri 51,50 TL olmak üzere 55,60 TL yargılama giderlerinin %30’i olan 16,68 TL’nin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalı sigorta şirketi tarafından yapılan bir adet vekalet tasdik harcı 4,10 TL, posta gideri 169,10 TL olmak üzere toplam 173,20 TL yargılama giderlerinin %25,50’si olan 44,17 TL’nin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalı … Hesabı tarafından yapılan bir adet vekalet tasdik harcı 4,10 TL, posta gideri 131,40 TL olmak üzere toplam 135,50 TL yargılama giderlerinin %25,50’si olan 34,55 TL’nin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalılar … ve … tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı … davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen maddi tazminat davası yönünden 41.750,63 TL vekalet ücretinin (davalılar … Sigorta A.Ş. ve … Hesabının 28.750,00 TL’den sorumlu olmak üzere) davalılardan müteselsilen alınarak, kabul edilen manevi tazminat davası için A.A.Ü.T. madde 13/1 uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’den müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
Davacı… davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen maddi tazminat davası yönünden 12.101,77 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak, kabul edilen manevi tazminat davası için A.A.Ü.T. madde 13/2 uyarınca 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’den müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
Davacı … davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen maddi tazminat davası yönünden A.A.Ü.T. madde 13/1 uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak, kabul edilen manevi tazminat davası için A.A.Ü.T. madde 13/2 uyarınca 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’den müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
Davacı … davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen maddi tazminat davası yönünden A.A.Ü.T. madde 13/2 uyarınca 4.254,00 TL vekalet ücretinin (davalılar … Sigorta A.Ş., … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş. ve … Hesabının 3.403,20 TL kısmından sorumlu olmak üzere) davalılardan müteselsilen alınarak, kabul edilen manevi tazminat davası için A.A.Ü.T. madde 13/2 uyarınca 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’den müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
Davacı … davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen manevi tazminat davası yönünden A.A.Ü.T. madde 13/2 uyarınca 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş.’den müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
Davalılardan … Sigorta A.Ş., … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş., … Hesabı, …, … davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, davacı …’in reddedilen maddi tazminat davası yönünden (müterafik kusur nedeniyle hakkaniyet ve takdiri indirim yapılan kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinden) A.A.Ü.T. 13/1 maddesi uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalılardan … Sigorta A.Ş., … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş., … Hesabı, …, … davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, davacı…’in reddedilen maddi tazminat davası yönünden (müterafik kusur nedeniyle hakkaniyet ve takdiri indirim yapılan kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinden) A.A.Ü.T. 13/3 maddesi uyarınca 12.101,77 TL vekalet ücretinin davacı…’den alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalılardan … Sigorta A.Ş., … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş., … Hesabı, …, … davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, davacı …’in reddedilen maddi tazminat davası yönünden (müterafik kusur nedeniyle hakkaniyet ve takdiri indirim yapılan kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinden) A.A.Ü.T. 13/3 maddesi uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalılardan … Sigorta A.Ş., … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş., … Hesabı, …, … davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, davacı …’in reddedilen maddi tazminat davası yönünden (müterafik kusur nedeniyle hakkaniyet ve takdiri indirim yapılan kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinden) A.A.Ü.T. 13/3 maddesi uyarınca 3.403,20 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine, kalan 850,80 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’a verilmesine,
Davalılardan … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş., …, … davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, davacı …’in reddedilen manevi tazminat davası yönünden A.A.Ü.T. 10/2 maddesi uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalılardan … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş., …, … davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, davacı…’in reddedilen manevi tazminat davası yönünden A.A.Ü.T. 10/2 maddesi uyarınca 4.000,00 TL vekalet ücretinin davacı…’den alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalılardan … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş., …, … davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, davacı …’in reddedilen manevi tazminat davası yönünden A.A.Ü.T. 10/2 maddesi uyarınca 4.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalılardan … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş., …, … davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, davacı …’in reddedilen manevi tazminat davası yönünden A.A.Ü.T. 10/2 maddesi uyarınca 4.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalılardan … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş., …, … davada kendilerini vekille temsil ettirmiş olup, davacı …’in reddedilen manevi tazminat davası yönünden A.A.Ü.T. 10/2 maddesi uyarınca 4.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine,
Kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair oybirliği ile verilen karar davacı vekili, davalı … vekili, davalı … … Medya ve Stratejik Araştırma A.Ş. vekili, davalı … vekili, davalı … Sigorta A.Ş. vekili ile ihbar olunan … Sigorta vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.
27/04/2022

Yargılama Gideri Dökümü
Davacılar
Vekalet Tasdik Harcı : 4,10 TL
Posta Gideri : 900,23TL
Bilirkişi Ücreti : 1.800,00 TL
+
Toplam : 2.704,33 TL