Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/42 E. 2022/714 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/42 Esas – 2022/714
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2022/42 Esas
KARAR NO : 2022/714

HAKİM :..
KATİP : ..

DAVACI :…
VEKİLİ : Av. …

DAVALI ..
VEKİLİ : Av. ..
VEKİLİ : Av. …

DAVA : 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/01/2022
KARAR TARİHİ : 20/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21.12.2022

Mahkememizde görülmekte olan 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …. arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğunu, bu ortaklıktan kaynaklı olarak yürütülen projeler neticesinde elde edilen ve harcanan giderler için …t ile …proje adına ..’nin Yıldızevler Şubesinde hesap açıldığını, işbu hesaptan para çekme yetkisinin müvekkili olan ….’ye ait olduğunu, müvekkili şirketin Adi Ortaklık Sözleşmesi içeriğinden anlaşılacağı üzere pilot firma olup, hesapları tek başına kullanmaya yetkili olan taraf olduğunu, pilot ortağın iş ortaklığının yüklendiği işi yerine getirebilmesi için yapılması gereken olağan işlemleri yürüttüğünü, olağan işlerin yürütülmesi için gerekli olan her türlü hukuki işlemi yapabileceğini, Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliğine göre iş ortaklığında en çok hisseye sahip olanın ortağın pilot ortak olarak gösterilmek zorunda olduğunu, davalı bankanın tacir gibi davranma yükümlülüğüne aykırı davranarak adi ortaklığa ilişkin hesaba bloke koyduğunu ve blokeyi elinde herhangi bir hukuki gerekçe olmamasına rağmen devam ettirdiğini, adi ortaklık hesabına konan blokenin davacının ticari itibarını zedelediğini, ticari faaliyetlerini yürüttüğü diğer firmalar açısından ödeme güçlüğüne düştüğü izlenimi oluşturduğunu, müvekkili şirketin blokenin davalı banka tarafından konulduğu tarihten itibaren söz konusu hesaptaki parayı halen kullanamadığını, hukuka aykırı blokenin halen devam etmekte olduğunu ve bu bloke neticesinde müvekkili şirketin ticari itibarı ile saygınlığı ve onuru zedelendiği gibi maddi zarara da uğradığını ileri sürerek, 2.000,00-TL manevi tazminat ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak suretiyle, bilirkişi raporu neticesinde arttırılmak üzere, şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın haksız blokenin konulduğu tarihten itibaren işletilecek faizleri ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, davalı bankanın koymuş olduğu haksız blokenin ivedilikle kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ve dava dışı …. adi ortaklığının müvekkili Bankanın…Şubesi müşterisi olup, bu adi ortaklık adına Şube nezdinde hesap açıldığını, söz konusu hesaba 10.09.2021 tarihinde Karayolları Genel Müdürlüğünden 907.960,81-TL ödeme geldiğini, aynı tarihte dava dışı ortak …. yetkilisi…tarafından önce müvekkili Bankanın Balgat Şubesine, ardından Yıldız Şubesine başvurularak, paranın tamamına yakınının başka bir bankaya, yetkilisi olduğu …. adına EFT yapılmasını talep ettiğini, şahsın aceleci ve şüpheli tavırları nedeni ile işlemler gerekli teyitler yapılmak sureti ile ilerlerken davacı şirket yetkilisi … tarafından hesaba gelen paranın 500.000,00-TL’lik kısmının davacı yana ait müvekkili Banka nezdindeki hesaba internet bankacılığı üzerinden havale edildiğini, yine davacı şirket yetkilisi… tarafından şubenin defalarca aranarak, bir yandan internet havale/EFT limiti yükseltilmesinin talep edildiğini, bir yandan da şubede bulunan dava dışı ortak … yetkilisine ödeme yapılmamasının talep edildiğini, davacı ile dava dışı… arasında bir adi ortaklık kurulduğunu, kurulan ortaklığa ait adi ortaklık sözleşmesinde; ..’ın adi ortaklığı münferiden temsil ve ilzama yetkili olmak üzere temsilci olarak belirlendiğini, adi ortaklıklarda bankacılık işlemlerine ilişkin olarak sözleşmede açık bir yetkilendirme yok ise, işlemlerin ya tüm ortakların müşterek katılımıyla ya da adi ortaklık adına bütün ortakların müşterek olarak almış oldukları, yapılmak istenen bütün bankacılık işlemlerini açıkça kapsayıcı şekilde temsile ilişkin bir karar doğrultusunda ya da tüm ortakların vereceği ve yapılacak işlemler için uygun yetkileri içeren bir vekaletname ile vekil tayin edilen vekil ile yapılmasının mümkün olduğunu, davacı ile dava dışı şirket arasında akdedilen adi ortaklık sözleşmesinde ortakların bankacılık işlemlerindeki iradesinin ne yönde olduğuna (münferit-müşterek yetki) ilişkin ayrı bir düzenleme yer alamayıp, sözleşmede bulunan genel nitelikteki münferit yetkiye istinaden adi ortaklık hesabından adı geçenlerin münferit yetkisi ile işlem yapabileceği anlaşılmakla birlikte; adi ortaklığın paydaşları arasında ihtilaf yaşandığı ve ortakların adi ortaklığı münferiden temsil ve ilzama yetkili temsilcilerinin birbirinden farklı talimatlarla hesaplardan işlem yapmak istedikleri ve dahi ortaklardan birinin bir diğer ortak ve temsilciler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, davacı ile dava dışı ortağın yaşadığı ihtilaflar sebebiyle adi ortaklık ile yapılacak tüm bankacılık işlemlerinde adi ortaklığın müşterek yetki ile temsili esasının dikkate alınması ve hesaplardan münferit imza ile herhangi bir işlem yapılmamasının müvekkili Bankanın kanun karşısında sorumluluğu olduğunu, dava dışı ortak ile davacı arasındaki ihtilaf ve ortakların ödeme ile ilgili karşılıklı engellemeleri karşısında müvekkil Bankadan kanuni sorumluluğu gereği hesaptan, ortaklardan birine münferiden ödeme yapılmasının beklenmesinin mümkün olmadığını savunarak, haksız ve yersiz açılan davanın reddi ile yargılama harç ve giderleri ile avukatlık vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı şirket ile dava dışı şirket tarafından oluşturulan adi ortaklık adına davalı banka nezdinde açılan hesaba davalı banka tarafından konulan blokenin kaldırılması ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak suretiyle şimdilik 1.000,00-TL maddi ve 2.000,00-TL manevi tazminatın davalı bankadan faiziyle birlikte tahsili istemine ilişkindir.
İncelenen tüm dosya ve evrak kapsamı itibari ile; Davada çözümü gereken yön, …t ile …Proje Adi Ortaklığı adına davalı bankanın Yıldızevler Şubesinde açılan hesaba davalı banka tarafından konulan blokenin haklı olup olmadığı, davalı bankanın yaptığı bu bloke işlemi nedeniyle davacının maddi ve manevi zarara uğrayıp uğramadığı, davalı bankanın yaptığı bloke işleminin usul ve yasaya uygun bulunup bulunmadığının tespiti noktasındadır.
Mahkememizce gerekli deliller toplanarak bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve bilirkişiler Emekli Banka Müdürü-Müfettiş … ile Ekonomist …den gerekli incelemeleri içeren 24.06.2022 tarihli rapor alınmış, dava dışı …i.’nin davaya karşı beyanlarını bildirmesi için anılan şirkete tebligat yapılmış, anılan şirket vekili tarafından dosyaya sunulan 09.11.2022 tarihli dilekçe ile beyanda bulunulduğu, söz konusu beyanda ve anılan şirket vekilinin katıldığı son celsede alınan beyanlarında, davacı şirket ile aralarında ihtilafların bulunduğunu, adi ortaklığın feshedilerek tasfiye edilmesi için dava açıldığını, davanın …..Esas sayılı dosyasında görüldüğünü, davalı banka nezdinde bulunan adi ortaklık hesapları üzerinde para aktarılmasına dair müşterek imza zorunluluğu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davacının talebinin haksız olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Bu durumda; yapılan yargılamaya, toplanan delillere, alınan bilirkişi raporuna ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirket ile dava dışı diğer şirketin kurmuş oldukları Adi Ortaklıkta davacı şirketin payı %55, dava dışı …Projenin %45 oranında pay sahibi oldukları, davacı şirketin adi ortaklığın pilot ortağı olarak belirlendiğini, pilot ortak olması nedeniyle adi ortaklığı temsil yetkisine haiz olduğunu, ancak Adi Ortaklık Sözleşmesinde davacı şirket müdürü … ile dava dışı diğer şirketin yetkilileri …ın münferit imzaları ile Adi Ortaklığı temsil ve ilzam edeceklerinin de açıkça belirtildiğini, sözleşmede banka işlemlerinin yürütülmesine ilişkin özel bir yetki verildiğine dair hüküm olmamakla birlikte herhangi bir kısıtlamanın da bulunmadığı, ancak Adi Ortaklık Sözleşmesinde davacı şirket pilot ortak olarak gösterilmiş ise de adi ortaklığı oluşturan paydaşlar arasında çıkan ihtilaflar nedeni ile davalı bankanın hesaba bloke koyarak ortaklardan her birine münferiden ödeme yapmadığı, dosyaya sunulan adi ortaklık sözleşmeleri incelendiğinde, Temsil ve İlzama ilişkin maddesinde, “sözleşme ile ilgili bütün hususlarda Pilot olarak göstermiş olduğumuz ortağımızın, ortaklığımız nam ve hesabına hareket etmeye tam yetkili olacağını, her birimizin akdedilecek sözleşmenin konusuna ve kapsamına girecek işlerin ve taahhütlerin ve sözleşmeden doğup da ortaklığımıza yönelecek yükümlülüklerin yerine getirilmesinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağımızı ve iş sonuna kadar kurduğumuz özel ortaklıktan ayrılmayacağımızı; aksi takdirde sözleşmenin feshi, teminatın gelir kaydı hususlarında Karayolları Genel Müdürlüğü yetkili olacağını….” belirttikleri, sözleşmenin altında ise …’ın atacağı münferit imzasıyla temsil ve ilzam edeceklerinin belirtildiği, Semra …’ın da özel ortak olarak belirtilen….’nin şirket müdürü olduğu, buna göre davacı şirket ile dava dışı şirket arasında kurulan adi ortaklığın her iki şirketin de müdürleri tarafından atacakları münferit imza ile temsil ve ilzam edileceğinin kararlaştırıldığı, adi ortaklık sözleşmesinde davacı …i.’nin pilot ortak olarak gösterilmiş ve belirlenmiş olmasının, ihale makamı olan Karayolları Genel Müdürlüğü ile imzalanmış bulunan hizmet alım sözleşmesi için geçerli bir husus olup, adi ortaklığın bankacılık ile ilgili işlemlerle ilgili olarak almış olduğu özel bir yetkinin bulunmadığı, ihale makamı ile olan ilişkide pilot ortak olarak belirlenen davacı şirketin, adi ortaklık adına açılmış bulunan hesaptan diğer ortağın karşı çıkması halinde pilot ortak olduğunu ileri sürerek tek başına para çekmesi ve hesapla ilgili olarak tasarrufta bulunmasının mümkün olmayacağı, somut olayda; adi ortaklık adına açılan hesaptan adi ortaklığı oluşturan her iki şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili temsilcilerinin birbirinden farklı talimatlarla hesaptan işlem yapmak istedikleri ve adi ortaklığı oluşturan şirketler arasında çıkan ihtilaflar, yapılan suç duyuruları ile açılan davanın bulunduğu, bu durumda davalı bankanın söz konusu hesapla ilgili olarak adi ortaklığın müşterek yetki ile temsili esasını dikkate alması ve hesaplardan münferit imza ile herhangi bir işlem yapmamasının hukuka aykırı bir yönü bulunmadığı gibi tacir olan ve bir güven kurumu olup yetkili makamlardan alınan özel izinle faaliyet gösteren ve sürekli denetim altında bulunan bankaların kendileri nezdinde açılmış hesaplarda bulunan parayı özenle koruması gerektiği, aksi durumun bankanın sorumluluğunu gerektireceği hususları da göz önüne alındığında, ortağı ile uyuşmazlığa düşen davacı şirketin ortağı ile olan sorunlarını çözmeden davalı bankaya karşı açtığı işbu maddi ve manevi tazminat davasının yerinde olmadığı, davalı bankanın yaptığı bloke işleminin davacı ile dava dışı ortağı olan şirketin haklarını korumaya yönelik bulunduğu anlaşılmakla, davanın reddine ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacının yerinde görülmeyen davasının REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken karar ve ilam harcı olan 80,70-TL’nin dava açılırken alınmış olması nedeniyle yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafın davasını bir vekil vasıtası ile takip etmiş olması nedeniyle; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri ile dava değerleri göz önüne alınarak davalı taraf yararına tayin ve takdir olunan 3.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde…’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.