Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/410 E. 2022/321 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/410 Esas – 2022/321
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2022/410
KARAR NO : 2022/321

HAKİM :…
KATİP :….

DAVACI ….
DAVALILAR :….

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 08/06/2022
KARAR TARİHİ : 09/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dilekçesiyle özetle; 19/10/2020 tarihinde davalı… Grup’un maliki bulunduğu, … plaka sayılı araç ile davacı şirkette Kasko Sigortası kapsamında sigortası bulunan …plakalı araç arasında maddi hasarlı ve yaranlamalı trafik kazası gerçekleştiğini, 19/10/2020 tarihinde … mahallesi üzerinde davalı sürücü … idaresinde ki … plkalı aracıyla Ahimesud Bulvarı üzerinde bölünmüş yolda ters istikamette seyrederken Kent Konseyi kavşağına Sincan istikametine 40 Metre kala aracının ön kısımlarıyla, Ahimesud Bulvarı üzerinden Piyade Gimsa istikametine seyreden sürücü …idaresindeki …Plakalı aracın ön kısımlarına çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sebebiyle kasko sigortalısı … STR. GELİŞ. DAİ. Başkanlığına davacı şirket tarafından ödeme yapıldığını, işbu ücretin 41.000,00-TL’sinin davalıların sigorta şirketinden tahsil edildiğini, İMM POLİÇESİ BULUNMADIĞINDAN kalan 129.855,37-TL’sinin tahsilinin sağlanamadığını, bu kapsamda karşı tarafın %100 kusurlu olduğunun sabit olduğunu, 22/02/2021 tarihinde ödedikleri işbu ücretin davalılardan tahsilini, kaza tarihinde davalı sürücünün ters yönde seyir halinde olduğunu, bu kapsamda tutulan trafik kaza tutanağında davalı sürücünün 2918 sayılı KTK’nın 36/3-A maddelerini ihlal ettiğini, bu nedenle de %100 kusurlu olduğunu, davalı sürücünün %100 kusurlu olduğunu, davacının araç sahibi ve kusurlu bulunan sürücüye rücu etme hakkı bulunduğunu, halefiyet ilkesi gereği ödenen meblağın tahsilini talep ettiklerini, tahsilin yapılabilmesi adına davacı tarafından 20.04.2022 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğunu ancak davalı taraflara ulaşmanın fiili imkansızlığı
¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.
sebebi ile görüşmeler yapılamadan anlaşmama şeklinde sonuçlandırıldığını, davalı sürücünün %100 kusurlu olduğunu, bu kapsamda davalıların işbu meblağın davacıya iadesi gerektiğini belirterek davanın kabulünü, davalılardan 129.855,37-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalılardan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı sigorta şirketi tarafından kasko sigorta poliçesine istinaden sigortalısına ödenen tazminatın TTK’nın 1472. maddesi gereği davalı karşı araç işleteni ile araç sürücüsünden tahsili istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari sayılan işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Bu nedenlerle işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı HMK’nın 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece re’sen dikkate alınır.
Sigortacının halefiyete dayalı olarak açacağı rücuen tazminat davasında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; 22.03.1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı (03.07.1944 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan) Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında “sigortacının halefiyete dayalı açtığı davanın aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir.
Somut olayda uyuşmazlık, davacı sigorta şirketi tarafından kasko sigorta poliçesine istinaden sigortalısına ödenen tazminatın TTK’nın 1472. maddesi gereği davalı karşı araç işleteni ile araç sürücüsünden tahsili istemine ilişkin olup, sürücü …idaresindeki …Plakalı aracın ön kısımlarına çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sebebiyle kasko sigortalısı … STR. GELİŞ. DAİ. Başkanlığına davacı şirket tarafından ödeme yapıldığını, işbu ücretin 41.000,00-TL’sinin davalıların sigorta şirketinden tahsil edildiğini, İMM POLİÇESİ BULUNMADIĞINDAN kalan 129.855,37-TL’sinin tahsilinin sağlanamadığını, sigortalıya ödediğini iddia ettiği tazminatın talep edildiği kasko sigortalısı … STR. GELİŞ. DAİ. Başkanlığının olduğu anlaşılmakla, tacir olmadığı, taraflar arasında bir ticari ilişki bulunmadığı, ticari bir dava olmadığı anlaşılmıştır.
Bu davaya Asliye Hukuk Mahkemelerince bakılacağı, Ticaret Mahkemesinin görevli olmadığı nedenle 6100 sayılı HMK.’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca bu hususunun dava şartlarından olduğu ve davanın her aşamasında resen dikkate alınacağı da gözetilerek davanın usulden reddine karar verilmiştir.
¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi görevli mahkeme olduğundan, Mahkememizin görevsizliğine , 6100 sayılı H.M.K’nun 114 ve 115.maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dava dosyasının Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi için Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3- Yargılama gideri, vekalet ücreti ve harç konusunda HMK ‘nun 331/2.maddesi gereğince görevli mahkemece karar verilmesine ,
4- Karar kesinleştiğinde ve gönderme talebinde bulunulmadığı takdirde HMK ‘ nun 22. maddesi 1.fıkra son cümlesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve kullanılmayan gider avansının HMK’ nun 333. maddesi gereğince davacıya iadesine,
Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi 09/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim…
¸e-imzalıdır.