Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/384 E. 2022/483 K. 07.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R

ESAS NO : 2022/384
KARAR NO : 2022/483

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : …
Av. … – …
Av. … – …

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2014
KARAR TARİHİ : 07/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 4562 sayılı OSB yasasına göre faaliyet gösteren bir özel hukuk tüzel kişiliği olduğunu, faaliyet alanının Organize Sanayi Bölgesi sınırları içerisinde faaliyet gösteren tüm sanayi kuruluşlarının elektrik, su, doğal gaz , ruhsat, temizlik vb. ihtiyaçlarının sağlanması olduğunu , bu doğrultuda müvekkilinin elektrik, su, doğal gaz gibi altyapı ihtiyaçlarını ilgili kurumlardan temin edilip bölge sanayicilerine sunmakta olduğunu, elektirik temini için … ile ; 29/06/2010 ve 11/07/2012 tarihli sistem kullanım anlaşmalarının imzalandığını , bu anlaşma kapsamında davalı tarafından 13/05/2013 tarih 32928248-850 sayılı yazı ve yazı ekinde bulunan Aralık 2009-Aralık 2012 dönemlerini kapsayan 25 adet fatura ile müvekkili adına geçmişe yönelik olarak toplam 51.395,50 TL sistem kullanım cezası kesildiğini, müvekkilinin bu bedeli 30/05/2013 tarihinde ihtirazı kayıtla ödediğini, ayrıca 30/05/2013 tarih 301-1526 sayılı yazıyla da itiraz ettiğini, ancak geçen zaman içerisinde itirazın kabul edilmediği gibi ödenen bedelinde iade edilmediğini belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, davalı … A.Ş. tarafından haksız olarak tahsil edilen 51.395,50 TL (KDV dahil) den müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve ödenenin ödeme tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; uyuşmazlığın çözüm yerinin idari yargı olması nedeniyle davanın öncelikle görev yönünden reddine karar verilmesini, hak düşürücü süre de açılıp açılmadığının tetkiki ile süresinde açılmamış ise davanın bu yönde reddine, yine zamanaşımı ve husumet itirazlarında bulunarak reddine, aksi halde ise; sistem kullanım anlaşmasının cezai şartlar başlıklı 10. maddesinde kullanıcıların sistem kullanım anlaşmasına yer alan hükümleri ihlal etmesi durumunda teşekkülleri tarafından uygulanacak cezai yaptırımlar detaylı bir şekilde açıklandığını , belirtilen durumlarda cezai şart uygulayabilmek için önce ihtar gönderilip süre verilmesi, bu süre içerisinde ihlal düzeltilmezse ondan sonra ceza uygulanabileceğinin yazılı olduğunu, ancak bazı ihlallerin süreklilik arz eden, dolayısıyla düzeltilebilecek ihlal niteliğinde olmadığını, gerçekleştiği anda sonra eren ihlal niteliğinde olduğundan bunlar için ihtar şartının gerekmediğini , dava konusu faturaların kesilmesi için bir ihtar yükümlülüklerinin olmadığını yapılan tüm işlemlerin hukuka uygun olduğunu belirterek; haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep ve cevap etmiştir.
DELİLLER ,DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki Sistem Kullanım Anlaşmasına dayalı olarak Aralık 2009- Aralık 2012 dönemleri için düzenlenen, sistem kullanım ceza fatura bedellerinin istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda 22/01/2021 tarih ve 2020/655 esas 2021/36 sayılı karar ile ; Davacının davasının kabulü ile; 30/05/2013 tarihinde davacıdan tahsil edilen 51.395,50 TL yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine, ödenen 51.395,50 TL’nin ödeme tarihi olan 30/05/2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi gereğince avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Kararın, davalı vekilinin temyizi üzerine , Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 22/03/2022 tarih ve 2022/1521 Esas, 2022/1553 Karar sayılı ilamıyla;”…7257 sayılı Kanun ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşmalarında düzenlenen sistem kullanım ihlallerine ilişkin ceza-i şartlara ilişkin uyuşmazlıkların idari yargı yolunda görüleceği hükme bağlandığından yargı yoluna ilişkin bu değişikliğin usul hükmü niteliğinde olduğu, derhal ve kesinleşmemiş tüm uyuşmazlıkları da kapsar şekilde uygulanması gerektiği anlaşıldığından 6100 sayılı HMK’nın 114/1-b maddesine göre dava şartı olan “yargı yolunun caiz olmaması” nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden hükmün bozulması gerekmiştir.” “gerekçesiyle kararı bozmuştur
Mahkememizce usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyulmuştur.
Uyulan bozma ilamı doğrultusunda ve 7257 sayılı kanun ile sistem kullanım ihlallerine ilişkin cezai şartlara ilişkin uyuşmazlıkların idari yargı yolunda görüleceği hükme bağlandığından HMK 114/1-b maddesine göre yargı yolu caiz olmaması nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine.
Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 1.707,75 TL’den mahsubu ile artan 1.627,05 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Davalı tarafından bozmadan önce yatırılan 165,31 TL ve 1.637,77 TL karar ilam harçlarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 109,50 TL tebligat posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verlimesine,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup, 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen enlatıldı. 07/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.