Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/163 E. 2023/283 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2022/163 Esas
KARAR NO : 2023/283

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/09/2017
KARAR TARİHİ : 09/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09.05.2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 07/06/2017 tarihinde 66 II 006 plakalı aracın neden olduğu trafik kazasında müvekkilinin desteği …’un vefat ettiğini, kazaya neden olan aracın davalı … şirketine ait 1851280175 nolu ZMMS poliçesi ile güvence altına alındığını, kazada müteveffanın bir kusuru bulunmadığını, kaza nedeni ile ortaya çıkan zararın giderilmesi için davalı … şirketine yapmış oldukları başvuruya karşılık hasar dosyası açıldığını, her ne kadar 188.123,05-TL ödeme yapılacağı taraflarına bildirilmiş ise de davayı açtıkları tarih itibariyle hala ödeme yapılmadığını, ayrıca ödenmesi gereken zarar tutarının da 188.123,00-TL’nin üstünde olduğunu, kaza nedeni ile müvekkilinin hayattaki tek desteğini yitirdiğini, zararın kazaya sebebiyet veren aracın ZMMS poliçesi kapsamında olduğunu, hesaplamada hata yapıldığını, müteveffanın imamlık yaptığını ve zorunlu emeklilik yaşı 65 yaşına kadar çalışabileceğini, 6 yıl aktif dönem, geri kalan 13 yıl ise pasif dönem olarak hesaba katılması gerektiğini, yaklaşık olarak 278.000-00-TL’nin üstünde bir ödeme yapılması gerektiğini ileri sürerek, davanın kabulü ile zararın tam ve eksiksiz olarak tespit edildiği anda artırmak üzere asgari 200.000,00-TL maddi tazminatın (destek tazminatının), kaza tarihinden itibaren işleyecek MB Reeskont Faizi ile birlikte davalı … şirketinin 1851280175 nolu ZMMS poliçesi kapsamında tazminine hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş; davacı vekili tarafından yargılama sırasında verilen 29.03.2023 tarihli ıslah dilekçesi ile dava açarken dava değerinin 200.000,00 TL olarak belirlendiğini, gelinen aşamada müvekkilinin talep edebileceği tazminat tutarının 276.975,10 TL olarak hesaplandığını, bu nedenle dava değerini bu tutar üzerinden artırma gereğinin hasıl olduğunu belirterek, 276.975,10 TL maddi tazminatın (destek tazminatının), kaza tarihinden itibaren işleyecek MB Reeskont Faizi ile birlikte davalı … şirketinin 1851280175 nolu ZMMS poliçesi kapsamında tazminine hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen 66 II 006 plakalı aracın davalı şirket tarafından 21/02/2017-2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, davacı vekiline 02.10.2017 tarihinde 188.123,05 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin taraflar arasında çekişmesiz olduğunu, ödeme ile müvekkilinin sorumluluğunun sona erdiğini, ödemenin gerçekleştirileceğinin davacı yana bildirildiğini, kendisinden ibraname alındığını, davalı şirketin sorumluluğunun Trafik Poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, yargılamada tarafların kusur durumlarının tespit edilmesi gerektiğini, davalı şirketin sigortaladığı araç işletenin sorumluluğu nispetinde zarardan sorumlu tutulabileceğini, kazada araçların kusur durumunun tespiti gerektiğini, iddia olunan zararın meydana gelmesinde ve artmasında müterafik kusurunun dikkate alınmasını, hesaplanacak tazminattan uygun oranda indirim yapılmasını talep ettiklerini, kazanın meydana gelmesinde davalıya atfı kabil bir kusur bulunmadığını, kazanın müteveffanın dikkatsiz, tedbirsiz bir şekilde yola çıkması nedeniyle meydana geldiğini, sigortalı araç normal seyir halindeyken müteveffanın aniden yola fırladığını, kazaya bu şekilde sebebiyet verdiğini, sigortalı aracın kusuru bulunmadığını, bilirkişi raporu celp edildikten sonra meydana gelen kazada kusur durumunun tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Kurulu’na sevk edilmesini talep ettiklerini, davacının Sosyal Güvenlik kuruluşlarından herhangi bir ödeme alıp almadığının tespitini talep ettiklerini, dosyanın aktüer siciline kayıtlı uzman bilirkişiye verilmesini talep ettiklerini savunarak, davanın reddine, ihbarına, tarafların kusur oranı ile müteveffanın müterafik kusurunun tespitine, faiz hesabı yapılırken açıklanan temerrüt tarihinin esas alınmasına, davacının banka kayıtlarının celbine, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 07.06.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacının eşi olan …’un vefatı nedeniyle davacının uğradığı destekten yoksun kalma zararının, kazaya karışan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasını temin eden davalı … şirketinden poliçesi kapsamında tazmini istemine ilişkindir.
İncelenen tüm dosya ve evrak kapsamı itibari ile; Mahkememizce yapılan yargılama sonucu verilen 28.05.2019 tarihli,2017/644 Esas-2019/468 Karar sayılı kararda özetle; “Olayın 07.06.2017 günü, saat 18:00 sıralarında Yozgat ili, Merkez ilçesi, Yeni Cami Mahallesi sınırları içinde sürücü …’ün yönetimindeki 66-11-006 plakalı lastik tekerlekli iş makinası cinsi yol silindiri ile Şehit Avni Gencekol Sokak üzerinde çalışma yaptığı esnada, No:12 önünde iniş eğimli yol kesiminde geri manevra yaptığı sırada aracın kontrolünü kaybederek yol kenarındaki kaldırım taşlarına çarparak kaldırıma çıkması ve kaldırım üzerinde yaya …’a çarpması ve yayayı altına alarak ezmesi sonucu yaya …’un ölümü ile sonuçlanan trafik kazasının meydana geldiği, sürücü …’ün operatörlük kursu sertifikası silindir kullanma belgesinin olduğu, Yozgat Belediyesi Fen İşleri’ne ait 66-11-006 plakalı Bomag marka silindir üzerinde yapılan incelemede, fren hidrolik sistemlerinde yağ kaçaklarının tespit edildiği, balata yüzeylerinin yağlanmasının frenleme gücünü azalttığı, aracın periyodik bakım ve kontrollerinin düzenli yapılmadığı doğrultusunda görüş ve kanaat bildirildiği, …Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı tarafından düzenlenen raporda, ilgili kurum yetkililerinin Yönetmelikte belirtilen gerekli periyodik kontrolleri yapılmayan asfalt düzenleme silindirini kullanan … ‘ün inişe eğimli sokakta yaptığı çalışma sonrası fren tatbik etmesine rağmen, fren sistemindeki ciddi problemler nedeniyle frenlemenin gerçekleşmemesi ile operatör …’ün tali kusurlu olduğu, yaya …’un kusursuz olduğu, ilgili kurum yetkililerinin gerekli periyodik kontrolleri yapılmayan asfalt düzenleme silindirinin fren sistemindeki problemin oluş üzerine 1.derece etken olmasıyla sorumluluğun yerine getirilmesindeki ihmal nedeniyle asli kusurlu olduğu kanaatinin belirtildiği, 66-11-006 plakalı aracın Yozgat Belediyesi adına tescilli olduğu, dava dışı Yozgat Belediyesi’nin meydana gelen olayda %70 oranında kusurlu olduğu, silindir operatörü …’ün olayda %30 oranında kusurlu olduğu, müteveffa yaya …’un ise olayda kusursuz olduğu görüşünü belirten bilirkişi raporunun sunulduğu, yapılan mali – sosyal araştırma yazısı cevabı ile, …’un din görevlisi olduğu belirtilmiş olup, müteveffanın ölmeden önceki son maaş bordrosu istenilmiş, 07.06.0217 tarihinde vefat eden …’un 2017 yılı Haziran ayı itibariyle en son aylık maaşının 3.054,09 TL olduğu, oranın bilinen asgari net ücretlere uygulanarak müteveffanın kaza tarihi ile hesap tarihi arasındaki işlemiş dönem kazancı ile işleyecek aktif dönem hesabına esas alınacak gelirinin tespit edildiği, destekten yoksun kalma tazminatı hesaplaması yönünden ise SGK Yozgat Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün 06.10.2017 tarihli yazısında davacı …’a eşi …’un vefatı sebebiyle kurumlarınca herhangi bir ödeme yapılmadığı belirtildiğinden bu yönde bir indirim uygulanmadığı, davalı … tarafından davacı …’a eşi …’un vefatı sebebiyle dava devam ederken 02.10.2017 tarihinde 188.123,05 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğinin anlaşıldığı, dava açıldıktan sonra yapılan bu ödeme güncelleştirilmeksizin hesaplanan tazminat tutarından indirildiği, buna ilişkin düzenlenen aktüerya bilirkişi raporunda yıllar içerisinde desteklik paylarında meydana gelecek olan değişiklikler hesapa yansıtıldığı, kaza gerçekleşmeseydi müteveffadan destek görecek anne ve babasının hayatta olduğunun da göz önünde bulundurulduğu, işlemiş dönem için 18.990,13 TL belirlendiği, işleyecek aktif dönem için 107.706,89 TL olduğu ve işleyecek pasif dönem yönünden 72.768,94 TL tespit edildiği, tazminat toplamı 199.465,96 TL olup, 188.123,05 TL çıkarıldığında 11.342,91 TL bakiye destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı, meydana gelen trafik kazası sonucu vefat eden ve kusursuz olduğu tespit edilen … eşi … için 11.342,91 TL bakiye destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığı ve davalı şirket tarafından kazaya sebep olan 06 11 006 plakalı iş makinasının ZMMS sigorta poliçesi ile sigorta etmesi sebebiyle kaza tarihi itibari ile poliçe teminat limiti dahilinde sorumlu olacağı kanaati ile davanın kısmen kabulü ile davacı … yönünden 11.342,91 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi 07.06.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine” şeklinde karar verildiği, verilen kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, istinaf incelemesini yapan …Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 03.02.2022 tarihli, 2019/2338 Esas-2022/187 sayılı Kararı ile kaldırıldığı görülmüştür.
…Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesinin Kaldırma Kararında Özetle; “Hükme esas alınan aktüer bilirkişinin tazminat hesaplamasında TRH 2010 Tablosu’nun kullanılmasında bir isabetsizlik görülmemiş ise de; Anayasa Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarih 2019/40-2020/40 sayılı kararı ile; KTK’nın 90. maddesindeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” bölümündeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmekle; zarar hesaplanmasında ZMMS Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz bu cetvellerle getirildiğinden, artık uygulanması mümkün değildir. Bu itibarla, tazminat hesaplanmasında TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemi kullanılarak (taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış haklar da gözetilerek) hak sahiplerinin bakiye muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi ve buna göre tazminat hesabı yapılması gerekirken, TRH 2010 yaşam tablosu kullanılmış ise de, progresif rant yöntemi yerine 1.8 teknik faiz yöntemine göre tazminat hesabı yapılması doğru görülmemiştir.
Bu nedenle taraf vekillerinin istinaf başvuru taleplerinin ayrı ayrı kabulü ile, uyuşmazlığın çözümünde etkili delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın yeniden görülerek yukarıda açıklandığı üzere Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2020/ 2598 E. 2021/34 K. sayılı Kararı ile içtihat değişikliğine giderek, tazminat hesaplanmasında TRH 2010 Yaşam Tablosunun ve “progresif rant yöntemi” uygulanması gerektiğini kabul ettiğinden TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre ve progresif rant yöntemi uygulanarak tazminat miktarının belirlendiği ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine, kaldırma sebebine göre taraf vekillerinin sair itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği” belirtilerek, dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkememize gönderilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce kaldırma kararı sonrası yapılan yargılamada; Kaldırma kararı doğrultusunda yargılamaya devam olunmuş, 26.04.2022 tarihli kaldırma kararı sonrası yapılan ilk duruşmada, …Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesinin Esas No: 2019/2338, Karar No: 2022/187 sayılı Kararında belirtildiği şekilde TRH 2010 Yaşam Tablosuna ve Progresif Rant Yöntemi uygulanarak tazminat miktarının belirlenmesi amacıyla ek rapor alınmak üzere dosyanın önceki bilirkişi raporunu düzenleyen Tevfik Dinç’e verilmesi yönünde ara karar tesis edildiği, tesis edilen ara karar uyarınca anılan bilirkişiden 26.05.2022 tarihli kaldırma kararı sonrası ek rapor ile itirazlar üzerine 15.08.2022 tarihli ikinci ek rapor ile nihayetinde 23.03.2023 tarihli güncel asgari ücret verileri üzerinden yapılan hesaplamayı içerir 23.03.2023 tarihli son ek raporun alındığı, taraf vekillerinin düzenlenen raporlara karşı beyanlarını sundukları, davacı vekilinin 29.03.2023 tarihli dilekçesi ile dava değerinin artırılmasına ilişkin talepte bulunduğu, davalı … vekili tarafından davacının talep artırım dilekçesine karşı 18.04.2023 UYAP havale tarihli dilekçe ile itirazda bulunduğu görülmekle, toplanacak bir delil ve araştırılacak bir husus kalmadığından tahkikata son verilmiştir.
Bu durumda; yapılan yargılamaya, toplanan delillere, mahkememizce verilen ilk karar ile kararın istinaf edilmesi sonucu …Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesince verilen kaldırma kararına, kaldırma kararı sonrası yapılan yargılamaya, alınan tüm bilirkişi raporlarına ve tüm dosya kapsamına göre, 07.06.2017 günü saat 18.00 sıralarında, Yozgat ili, Merkez ilçesi, Yeni Cami mahallesi sınırları içerisinde, sürücü …’ün yönetimindeki 66-11-006 plakalı lastik tekerlekli iş makinesi cinsi yol silindiri ile Şehit Avni Gencekol Sokak üzerinde çalışma yaptığı esnada, no:12’nin önünde, iniş eğimli yol kesiminde geri manevra yaptığı sırada, aracın kontrolünü kaybederek yol kenarındaki kaldırım taşlarına çarparak kaldırıma çıkması ve kaldırım üzerindeki yaya …’a çarpması ve yayayı altına alarak ezmesi sonucu meydana gelen ve yaya …’un ölümü ile sonuçlanan kazada, müteveffa yaya …’un kazada kusurunun bulunmadığı, davacı …’un kazada ölen …’un eşi olduğu, davacının eşinin ölümü nedeniyle onun desteğinden yoksun kaldığı, davalı … tarafından davacı …’a, eşi …’un vefatı sebebiyle dava devam ederken, 02.10.2017 tarihinde 188.123,05 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiği, dava açıldıktan sonra yapılan bu ödemenin güncelleştirilmeksizin hesaplanan tazminat tutarından indirildiği, Yozgat Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen 05.10.2017 tarihli araştırma tutanağında; …’un din görevlisi olduğu ve aylık 3.500,00 TL civarında gelir elde ettiğinin belirtildiği, Yozgal İl Müftülüğünün 16.01.2018 tarihli yazısı incelendiğinde; Terminal Cami İmam- Hatibi iken 07.06.2017 tarihinde vefat eden …’un 2017 yılı Haziran ayı ittbariyle en son aylık net maaşının 3.054,09 TL olduğunun bildirildiği, …Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 03.02.2022 tarih E. 2019/2338, K. 2022/187 sayılı Kararında tazminat hesaplamasında TRH 2010 Yaşam Tablosu ile Progresif Rant Yöntemi kullanılması gerektiği belirtildiğinden, tüm dosya kapsamındaki destekten yoksun kalma tazminatı hesabında göz önünde tutulması gerekli bilgiler ile BAM kaldırma kararında belirtilen hususlar ve güncel asgari ücret verileri üzerinden yapılan hesaplama sonucu, 07.06.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu ölen ve kusursuz olduğu tespit edilen …’un eşi davacı … için toplam 843.770,43 TL destekten yoksun kalma zararının hesaplanmış olup, davalı … tarafından yargılama sırasında yapılan 188.123,05 TL ödemenin de söz konusu miktardan indirilmesi sonucu 655.647,38 TL bakiye destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı, ancak davalı … şirketinin poliçe teminat limitinin ölüm halinde 330.000,00 TL ile sınırlı olduğu, buna göre ölenin diğer hak sahipleri olan dava dışı anne ve babasının payları da göz önüne alınarak yapılan bir garameten paylaşımda, poliçe teminat limitinden davacının payına düşecek olan miktarın 276.975,10 TL olarak hesaplandığı, dava açıldıktan sonra davalı … tarafından yapılan 188.123,05 TL’nin de indirilmesi sonucu, davacının poliçe teminatı kapsamında karşılanması gereken 88.852,05 TL bakiye destekten yoksun kalma alacağının bulunduğu anlaşılmakla, davacının davasının talep artırım dilekçesi kapsamında 276.975,10 TL üzerinden kabulüne, ancak bu miktardan 188.123,05 TL’sinin dava açıldıktan sonra yargılama sırasında ödenmiş olması nedeniyle ödenen 188.123,05 TL bakımından konusuz kalan davada anılan miktar yönünden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, davacının bakiye 88.852,05 TL destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin alacağının ise dava tarihi olan 20.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının kaza tarihinden itibaren faiz ile destekten yoksun kalma tazminatının reeskont faizi ile tahsiline ilişkin feri istemlerinin yasal koşulları bulunmadığından reddine,
yargılama sırasında yapılan ödeme nedeniyle konusuz kalan kısım da göz önüne alındığında davacının davasının talep artırım dilekçesi ile talep ettiği 276.975,10 TL üzerinden kabul edilmesi nedeniyle, tüm yargılama giderlerinden davalının sorumlu olmasına ve davalıya yüklenecek vekalet ücretinin kabul edilen tutar olan 276.975,10 TL üzerinden hesaplanmasına karar vermek gerekmekle, yapılan açıklamalara ve varılan hukuki sonuca uygun olarak aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının talep artırım dilekçesi kapsamında 276.975,10 TL üzerinden KABULÜ ile,
Bu miktarın 188.123,05 TL’sinin yargılama sırasında ödenmiş olması nedeniyle; ödenen 188.123,05 TL bakımından konusuz kalan davada anılan miktar yönünden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
2-Davacının bakiye 88.852,05 TL destekten yoksun kalma tazminatı alacağının dava tarihi olan 20/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacının kaza tarihinden itibaren ve reeskont faizi ile tahsiline ilişkin fazlaya ilişkin feri istemlerinin REDDİNE,
4-Hüküm altına alınan 88.852,05-TL üzerinden hesaplanan 6.069,48-TL harçtan, davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 683,10-TL ile yargılama sırasında yapılan ıslah sonucu yatırılan 263,00-TL harcın mahsubu sonucu kalan ‬‬‬‬5.123,38‬-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 683,10-TL peşin harç, 4,60-TL vekalet harcı, 263,00-TL ıslah harcı ile 121,30-TL istinaf yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 1.103,4‬0‬‬-TL‬ harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafça tüm yargılama sürecinde yargılama gideri olarak yapılan bilirkişi ücreti karşılığı 2.555,1‬0-TL, tebligat posta giderleri karşılığı 280,6‬0-TL olmak üzere toplam 2.835,70-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davalı tarafça yapılan yargılama giderleri ile istinaf yoluna başvurma giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı davasını bir vekil vasıtası ile takip ettiğinden AAÜT hükümleri uyarınca dava değeri göz önüne alınarak 41.776,51-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
9-Davanın açılış tarihi itibariyle ticari uyuşmazlıklarda dava şartı niteliğindeki zorunlu arabuluculuk yolunun henüz yürürlükte olmaması nedeniyle, bu konuda yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
10-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde …BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.