Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/140 E. 2022/115 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/140 Esas – 2022/115
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİL
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2022/140
KARAR NO : 2022/115

HAKİM : …
KATİP : ….

DAVACI ….
DAVA TARİHİ : 27/02/2021
KARAR TARİHİ : 28/02/2022
G.K.YAZIM TARİHİ : 28/02/2022
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile dava dışı … ve davalı … arasında 2013 Temmuz ayında Ankara / Keçiören … mevkisinde yaklaşık 300 hektarlık alanda maden işletmesi kurup işletmek üzere anlaştıklarını, müvekkilinin kişisel nedenlerle kendisi yerine işletmeci ortak olarak annesi …’un olmasını istediğini, yapılacak tüm harcamaları annesinin yapacağı konusunda taraflarla anlaşıldığını ve taraflarla iş anlaşması ve sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 3. Maddesi “… … Başlangıç Harç ve Masraflar temin edip, parayı yatıran …’a karşı … ve … sorumludur. Bu durumda Ruhsata müracat eden … adına gerekli parayı yatıran …’un yatırmış olduğu paranın … Genel Müdürlüğünce kesinti yapıldıktan sonra geri kalan kısmı … adına hesaba geçeceğinden bu para yasal faizi ile birlikte bir ay içerisinde …’a teslim edilecektir. Ödenemeyen geri kalan kısım için … arada ki kalan farkı % 20 artırarak …’a ödeyecektir.” sözleşmenin 4. Maddesi ” … yatırmış olduğu paranın ödenmemesi durumunda ana para hariç yasal gecikme faizi, avukat masrafları, ücreti vekalet, dosya masrafı, pul pararsı vs. Yukarıda 3 maddede sorumlulukları belirtildiği oranda … ile …’dan tahsil edilecektir. Ayrıca ödenmeyen her ay için anapara hariç, aylık anaparanın %10’u tutarında tazminat karşı taraflardan alınıp …’a ödenecektir. Açılacak bir davada Ankara Mahkemeleri yetkilidir.” şeklinde olduğunu, aynı gün sözleşme kapsamında müvekkilinin … Genel Müdürlüğü Vakıf banka annesi adına ödeme yaptığını, ödemelerin işletme ruhsatı ilk etapta … adına olacağından dekontlarda onun adının gözüktüğünü, müvekkilinin 10.600,00 TL’lik ödeme yaptığını, buna dair teslim tesellüm belgesi aldığını, müvekkilinin annesi adına yapmış olduğu ödemelerin iadesi sözleşmede belirtilmesine rağmen davalı yanca ve diğer ortakça yapılmadığını, proje süreci devam ederken davalının müvekkile bu ödeme yerine 70.000,00 TL’lik senet verebileceğini, projenin gerçekleşmemesi durumunda ise zararının geri kalan kısmını da karşılayacağını söylediğinden müvekkilinin takibe konu senedi kabul ettiğini, sonrasında maden sahaları için valilik onayı alınamadığından ruhsat alınamadığını, İdare Mahkemesinin kararı üzerine de … üzerine yapılan maden işletme ruhsatlarının iptal olduğunu, ruhsat işlemleri devam ederken yapılan diğer ödemeler kapsamında davalının müvekkilinin zararları karşılığı olarak 20.000,00 TL’lik bir senet daha verdiğini ancak verilen senetleri ödemediğini, bunun üzerine kendilerinin Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2021/408 E. Sayılı dosyası üzerinden takibe başladıklarını takip açıldıktan sonra davalı tarafından haksız olarak takibe itiraz edildiğini iddia ederek, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’den az olmamak kaydıyla davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde ; dava konusunun ticari uyuşmazlık olduğunu bu nedenle davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davacı yanın taleplerinin zaman aşımına uğradığını, takibe dayanak olarak gösterilmeyen sözleşme, teslim tesellüm belgesi senet ve tanık delillerine dayanılamayacağı, bu delillerin yargılamaya konu takip ile bağdaştırılmasının hukuken mümkün olmayacağından davanın esastan reddine karar verilmesini talep ve cevap etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, keşide tarihi içermeyen ve vade tarihinden itibaren 3 yıl geçmiş kambiyo senedi vasfını içermeyen belgeye dayalı ilamsız takipte itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu Ankara ….İcra Müdürlüğünün 2021/408 esas sayılı dosyasında takibine konu belge incelendiğinde; … tarafından … ‘a 30.08.2014 tarihinde 70.000,00-TL’nin ödeneceğinin belirtildiği, keşide tarihinin yer almadığı görülmüştür.
Dosyanın , Ankara …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/11/2021 tarih ve 2021/83 esas 2021/412 karar sayılı görevsizlik kararının kesinleşmesi ve Mahkememize tevzi üzerine geldiği, Mahkeme gerekçesi incelendiğinde, davanın 6102 sayılı TTK da düzenlenen vadesi geçmiş bonodan dolayı keşideciye karşı lehtarın başlattığı takibe yapılan itirazın iptali davası olduğu, belgenin bono vasfında olduğu ve TTK nın 749 ve devamı maddeleri gereğince bu hususun TTK da düzenlendiği ve mutlak ticari dava olduğundan bahisle mahkemelerinin görevsizliğine karar verildiği anlaşılmıştır.
01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nun 4. ve 5. maddeleri, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkiyi görev ilişkisi olarak düzenlemiştir. Söz konusu bu düzenlemeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için; TTK’nun 4. maddesinde sayılan unsurları taşıması, yani bu kanunda yer alması veya TTK’nın 4/1 b,c,d,e,f fıkralarındaki davalardan olması, yada her iki tarafında ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan dava olması gerekmektedir.
Somut olayda takibe ve davaya konu senette keşide tarihinin bulunmadığı ve bu nedenle TTK nun 776 ve 777.maddelerinde sayılan ve bononun geçerli olması için zorunlu görülen unsurun yer almadığı , bu nedenle bono yani kambiyo senedi vasfının içermediği, adi yazılı belge vasfına sahip olduğu görülmüştür.
Yine davacının dava dilekçesi incelendiğinde davasını TTK’nın 749. vd. Maddelerine dayandırmadığı, söz konusu belgenin yazılı delil başlangıcı olduğundan bahisle bu belgeye ve tanık deliline dayanarak temel ilişkideki alacağın tespitini ve bu kapsamda itirazın iptaline karar verilmesine talep ettiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, söz konusu uyuşmazlığın TTK da düzenlenen kambiyo senedinden kaynaklamadığı, adi yazılı belgede kaynaklandığı, tarafları tacir olmadıkları , gerçek kişi oldukları da nazara alınarak Ticaret Mahkemelerinin ve bu kapsamda da Mahkememizin uyuşmazlığı çözmede görevli olmadığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı H.M.K.’nun 2/1 ve 2. maddesi uyarınca, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığına ilişkin davalara Asliye Hukuk Mahkemelerince bakılacağı , eldeki davada Ticaret Mahkemelerinin ( bu kapsamda Mahkememizin ) görevli olmadığı görülmekle, aynı yasanın H.M.K.’nun 114/1/c ve 115/2. maddeleri uyarınca aşağıdaki şekilde görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine , yine uyuşmazlık konusunda Ankara …. Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşmiş görevsizlik kararı bulunduğu ve olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğu da nazara alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının, mahkememizin görevli bulunmaması nedeniyle HMK 114-115 maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
Kararın istinaf edilmesi halinde ilgili Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine,
Kararın istinaf edilmeden kesinleşmesi halinde dosyanın olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesine gönderilmesine,
Yargı gideri , harç ve vekalet ücreti konusunda görevli mahkemece hüküm verilmesine,
Dair tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme neticesinde karar verildi.28/02/2022

Katip …

Hakim …