Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/743 E. 2022/430 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/743 Esas – 2022/430
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/743 Esas
KARAR NO : 2022/430

HAKİM :…
KATİP :…

DAVACI : …
DAVALI : … – …

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24/08/2021
KARAR TARİHİ : 13/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/09/2022

Taraflar arasında mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …’ın maliki bulunduğu ve müvekkili şirketçe Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Poliçesi ile sigortalanmış olan… plakalı aracı ile 28.08.2019 tarihinde Keçiören Fatih Caddesi istikametinden Gazino Caddesi istikametine sağ şeritte seyir halindeyken şeridin solunda seyreden … plakalı aracın bulunduğu şeride aniden manevra yapması sonucu … plakalı araç sürücüsünün de kaçarken …plakalı araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacıya ait aracın kaza sonrası durmayarak olay yerini terk ettiğini, 28.08.2019 tarihinde gerçekleşen maddi hasarlı trafik kazası sonrası olay yerine trafik polislerinin intikal ettiğini, olay yerinde görgü ve tespit tutanağı düzenlendiğini ve polis memurlarınca imza altına alındığını, görgü ve tespit tutanağında sigortalı aracın sürücüsünün olay yerinden kaza sonrası hızla uzaklaştığının belirtildiğini ve bu sebeple de yokluğunda tutanak tanzimi yapıldığını, meydana gelen kaza neticesinde karşı araçlardan … Plakalı araçta meydana gelen hasar için 17.09.2020 tarihinde 9.044,75 TL, değer kaybı için 7.120,38 TL’nin 20.03.2020 tarihinde müvekkili şirketçe ödendiğini, bu ödemelerin rücuen tazminine ilişkin…15. İcra Müdürlüğünün 2020/10718 Esas sayılı ilamsız icra dosyası ile davalıya karşı 01.12.2020 tarihinde takip başlatıldığını, davalı …’ın maliki bulunduğu ve müvekkil şirketçe zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi düzenlenen … plakalı aracın karıştığı kazada kusurlu olmakla birlikte ayrıca olay yerini terk etmesi sebebiyle Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları B 4-f maddesi gereğince rücu şartlarının oluştuğunu, davalının müvekkil şirkete sunulan 27.07.2020 tarihli dilekçe ile şerit değiştirmekten dolayı kusuru olduğunu ve olay yerinden ayrıldığını kabul ile beyan da ettiğini, ancak davalının ödemede bulunmadığını, bunun üzerine…15. İcra Müdürlüğünün 2020/10718 Esas sayılı icra takibi ile 16.165,13 TL asıl alacak ve ödeme tarihlerinden itibaren işlemiş faiz olan 616,73 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 16.781,86 TL’nin tahsili talep olunmuşsa da borçlu tarafından takibe yapılan süresinde itiraz ile icra takibinin durduğunu, müvekkili şirketin yapmış olduğu ödeme ve işbu davaya konu olan hasarın meydana gelmesinde davalı malik ve sigortalı …’ın sorumluluğunun açık olduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmelerinin de anlaşamama ile sonuçlandığını ileri sürerek, davalının…15. İcra Müdürlüğünün 2020/10718 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adına dava dilekçesi ve ön inceleme duruşma gününü bildirir tebligatların usulüne uygun olarak yapılmasına rağmen davalının cevap dilekçesi sunmadığı görülmüş, katıldığı duruşmalarda verdiği beyanlarında ise; rücu talebinin haksız olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacıya zorunlu mali sorumluluk poliçesi ile sigortalı bulunan davalıya ait aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazası sonucu hasarlanan karşı araçta meydana gelen hasar bedeli ve değer kaybı için davacı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerin davalı sigortalıdan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B4-f maddesi uyarınca rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davanın açıldığı…1. Tüketici Mahkemesi tarafından verilen 01.11.2021 tarihli görevsizlik kararının kesinleşmesi ile davacı vekilince usulüne uygun olarak verilen gönderme istemli dilekçesi sonucu dosya mahkememize tevzi edilmekle, yargılamaya mahkememizce devam olunmuştur.
İncelenen tüm dosya ve evrak kapsamı itibari ile; Davada çözümü gereken yön, davacı sigorta şirketinin davalıya ait aracın karıştığı trafik kazası nedeniyle dava dışı zarar görene yaptığı ödemeyi kendi akidi olan davalı sigortalıdan rücuen tahsilini talep etme hakkının bulunup bulunmadığının tespiti noktasındadır.
Davacı sigorta şirketi rücuen tahsil talebini, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi Genel Şartları B4-f maddesine dayandırmıştır.Anılan madde incelendiğinde; Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkına ilişkin düzenlemeyi içerdiği, ödemede bulunan sigortacının sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre,
tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda kazaya sebebiyet veren sigortalıya rücu edebileceğinin belirtildiği, rücu nedenlerinin gösterildiği bentlerden işbu davada dayanılan f bendinde, “Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık
kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde” hususunun düzenlendiği görülmüştür.Bu durumda; Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi Genel Şartlarının B.4. maddesinde, sigorta şirketinin sigortalısına rücu edebileceği haller düzenlenmiş olup, rücu hakkının doğduğunun ve maddede sayılan bu hallerin mevcut olduğunun ispatı sigorta şirketine aittir.Davacı sigorta şirketi işbu davada, rücu nedeni olarak davalıya ait sigortalı aracın kaza sonrası kaza yerinde durmayarak olay yerini terk etmesi nedenine dayanmıştır.Davacının rücu nedeni olarak gösterdiği, sigortalı araç sürücüsünün olay yerini terk etmesi hali salt bu nedenle sigortacıya rücu hakkı bahşetmez.Sigorta şirketinin kaza yerinin terki yanında ayrıca somut delillerle genel şartlar B.4. maddesinde sayılan hallerin gerçekleştiğini ispat etmesi gerekir. Davacı tarafça kaza yerinin terk edilmesi dışında sigortalıya rücu edilmesini gerektiren sürücünün ehliyetsiz olması veya alkollü bulunması gibi herhangi bir nedene dayanılmadığı gibi söz konusu durumların mevcudiyetine ilişkin dosyada herhanği bir delilin de bulunmadığı, sigortalı aracın sürücüsünün kaza yerini terk etmesi ve kazada tam kusurlu olması rücu sebebi olmayıp, rücu edilebilecek kusur durumunun “tam kusur” hali değil, “kasıt” veya “ağır kusur” halleri olup, somut olayda dosyadaki deliller ve yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapora göre de davalıya ait sigortalı araç sürücüsünün kazada, “Manevraları düzenleyen genel şartlara uymama” kuralını ihlal etmesi nedeniyle kazada tam ve asli kusurlu olduğunun belirlendiği, belirlenen bu tam ve asli kusur durumunun “kasıt veya ağır kusur” hali olarak kabul edilemeyeceği, meydana gelen kazada salt kaza yerinin terk edilmesi nedeniyle zararın artmasına neden olunduğuna dair bir delilin de bulunmadığı anlaşılmakla, gerek anılan düzenleme gerekse bu konuya ilişkin Yargı İçtihatları göz önüne alındığında somut olayda, davacı sigorta şirketinin dava dilekçesinde dayandığı kaza yerinin terk edilmesi nedeniyle ödediği bedelin sigortalıdan rücuen tahsiline ilişkin olarak başlattığı icra takibinin yerinde olmadığı, rücu koşullarının bulunmadığı anlaşılmakla, icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptaline ilişkin olarak açılan işbu davanın reddine karar vermek gerekmekle, davacının sübuta ermeyen davasının reddine ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının yerinde görülmeyen davasının REDDİNE,
2-Peşin alınan 202,69 TL harçtan, alınması gerekli 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 121,99 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerine bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalının yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde…BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/09/2022

Katip…
¸e-imzalıdır.

Hakim…
¸e-imzalıdır.