Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/680 E. 2023/142 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/680 Esas – 2023/142
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.

ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2021/680
KARAR NO : 2023/142

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …

DAVA : Uyarlama – Alacak
DAVA TARİHİ : 15/11/2021
KARAR TARİHİ : 15/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/03/2023
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 22/02/2021 tarihinde ekmeklik un istisna mal alımına ilişkin sözleşme düzenlendiğini, sözleşmenin 3.1 ve 9.maddelerinde 15.000 çuval ekmeklik unun, yüklenici tarafından sağlanacağı, işin başlama tarihi Mart ayı içerisinde, termin planında belirtilen ilk teslim tarihi olup, sözleşme süresinin işin başlama tarihinden itibaren 5 aylık düzenlemesine göre Mart ayından itibaren 5 aylık süre içerisinde unun teslim alınmadığını, 5 aylık süre geçtikten sonra 18/10/2018 tarihinde ilk mal teslimi yapılmasının istenildiğini, aynı gün … …. Noterliğinden … yevmiye numaralı ihtarnamenin davalıya gönderildiğini ve malın fiyatının 132,00 TL’den 182,00 TL’ye çıktığı, fahiş fiyat farkı oluştuğu ve un temin etmekte güçlük çekildiği, bu nedenle öncelikli olarak sözleşmenin 11.2 maddesi gereğince karşılıklı anlaşarak sözleşmenin feshedilmesi, teminatın gelir kaydedilmemesi, şirketin ticari itibarı gözetilerek tüm imkanlar seferber edilerek un teminine çalışılacağı, bundan dolayı oluşan zararın karşılanması, zararın karşılanmaması halinde ihtirazi kayıtla teslim yapılıp, kendi kusurlarından kaynaklanmayan bu durum için dava açılacağının bildirildiğini, davalı tarafça sözleşmenin 3.1 ve 9.maddesinde malın teslimatının şirketlerinin siparişleri doğrultusunda bu süreyi (5 ay) aşması veya önce bitmesi durumunda sözleşme süresinin malın teslimatının tamamlanmasına kadar uzatılabileceğinin hükme bağlandığı, 30/06/2021 tarihinde termin planı gönderildiği, buna itiraz olmadığı, ihtarnamede karşılıklı anlaşma yolu ile fesih talebinin karşılanamayacağı, termin planı çerçevesinde unların teslimi gerektiği … hususlarının taraflarına bildirildiğini, davalı tarafça hazırlanan genel işlem koşulu niteliğindeki sözleşmeyi imzaladıkları, bu halde edimler arasında dengesizlik oluştuğundan ve sözleşmenin aynen ifasının şirketin ekonomik varlığını önemli ölçüde etkileyecek nitelikte olduğundan Borçlar Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca hakimin sözleşme hükümlerine müdahale edebileceğini, sözleşmenin karşılıklı anlaşılarak feshedilmesi taleplerinin Medeni Kanunun 2.maddesindeki düzenleme uyarınca hem davacı şirketin zarara uğramaması, hem de davalı idarenin bir zarar görmemesi adına hareket edilmiş bir husus olduğunu, davalının Medeni Kanunun 2/2.maddesi gereğince bir hakkı kötüye kullandığını, bu nedenle oluşan zarardan sorumlu olduğunu, idare tarafından 14/10/2021 tarihinde yapılan un alım ihalesinde unun çuvalının 180,00 TL olarak belirlendiğini, kendilerinden 18/10/2021 tarihinde teslimi istenen unun çuvalına 132,00 TL verilirken 14/10/2021 tarihli ihalede unun çuvalına 180,00 TL verildiğini, dava tarihi itibariyle tahmini zararlarının 1.695.000,00 TL olduğunu, mahkemece kusur sorumluluğundan doğan tazminat taleplerinin yerinde görülmemesi halinde sözleşme konusu 15.000 çuval unun 132,00 TL’den 1.980.000,00 TL iken, dava tarihi itibariyle 245,00 TL’den 3.675.000,00 TL olup, aradaki fark 1.695.000,00 fiyat farkı/zararın bulunduğunu ve edimler arasında dengesizlik bulunduğundan dengesizliğin giderilerek sözleşmenin uyarlanması suretiyle aradaki farkın/zararın/artışın davalı idareden tahsili gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalının sözleşmeye aykırı davranması sonucunda uğranılan maddi zararın şimdilik 10.000,00 TL’nin zararın oluştuğu tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde TBK’nın 138.maddesindeki şartlar oluştuğundan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ödenmesi gereken 132,00 TL çuval/un bedelinin şimdilik dava tarihi itibariyle 245,00 TL’ye çıkarılarak uyarlanması, aradaki farkın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının davayı belirsiz alacak davası olarak açmasında hukuki yarının bulunmadığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden yapılan alım işinin sözleşme hükümlerine uygun olarak yürütüldüğünü, sözleşmeden çok uzun bir süre sonra malın ilk teslim tarihinde çekilen ihtarnamenin haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin ihtiyaçları doğrultusunda davacı firmaya 30/06/2021 tarihinde bir termin planı gönderildiğini, termin planına göre un teslimatı süresinin, belirlenen her gün 500 çuval olmak üzere 18/10/2021 – 29/11/2021 tarihleri arasını kapsadığını, daha sonra teslimat için belirlenen tarih doğrultusunda un alımına başlandığını, cevap dilekçesi tarihi itibariyle taahhüt edilen 15.000 çuval unun alımının tamamlandığını, müvekkili şirketin sözleşme hükümlerine uygun olarak un talebinde bulunduğunu, müvekkili şirketin vermiş olduğu hizmet gereği sürekli un alımı yaptığını, söz konusu alımın 4734 sayılı Kanunun 3.maddesi kapsamında daha önceden belirlenmiş olan ve uzun sürelerdir de uygulanmakta olan bir ihaleye dayandığını, davacının sözleşmenin niteliği ile ilgili iddialarının ihale dokümanı satın alıp, sözleşme tasarısını inceleyip, bu şekilde ihaleye teklif verip, ihaleyi kazandıktan sonra da kendi serbest iradesi ile sözleşmeyi imzalaması dolayısıyla kötü niyetli iddialar olduğunu, gerek sözleşmede, gerekse idari şartnamede işin ne zaman başlayacağı ve ne zaman biteceğinin açık bir şekilde ifade edildiğini, başka bir madde ile de, bu sürenin aşılması veya önceden bitmesi durumunda malın teslimatının tamamlanmasına kadar işin süresinin uzayabileceğinin de açık bir şekilde ifade edildiğini, sözleşmenin 5.2.1 maddesinin konuluş amacının sözleşmeye konu un dışında bir maliyet kalemi çıkması durumu veya sözleşmeye bağlı kalmakla birlikte bir iş artışının, sözleşmede ön görülen un miktarının daha fazla un alınması halinde ek kesin teminat alınması gerekliliğini anlattığını, bu durumun sözleşmedeki un fiyatı ile ilişkilendirilmemesi için de sözleşmenin 6.2.maddesi “yüklenici taahhüdünü yerine getirene kadar sözleşme konusu malın fiyatı sabit olduğu, hiç bir şekilde zam talep edemeyeceği” şeklinde açıkça hüküm altına alındığını, aşırı ifa güçlüğüne ilişkin koşulların davaya konu olayda gerçekleşmediğini, sözleşmede ön görülen teslimat süresinin değişebileceği hususunun dikkate alınması ve buna göre fiyat teklifinin verilmesi halinde, buna göre kendi içinde un ve buğday tedarik işlemlerini gerçekleştirip, aşırı ifa güçlüğü iddiasında bulunmayacak olduğunu, borçlunun içinde bulunduğunu iddia ettiği aşırı ifa güçlüğü iddiasının sözleşme hükümlerini dikkate almamasından, yani kendi kusurundan kaynaklandığını, bu nedenle bu iddianın dikkate alınmaması gerektiğini, davacı tarafın 31/12/2020 tarihli sözleşmede teslimi taahhüt edilen unların tesliminin 6 ay sonra yapılmasına hiç bir şekilde itiraz etmemişken, dava konusu sözleşme ile ilgili ortaya koyduğu iddiaların haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacının dava konusu sözleşmeyi imzaladığı tarihte dahi önceki sözleşmeden kaynaklı un teslim yükümlülüklerinin halen devam ettiğini, haksız ve hukuka aykırı olarak zarar olduğu yönünde iddialarda bulunduğunu belirterek haksız davanın reddine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava; taraflar arasında düzenlenen istisna mal alım sözleşmesine aykırılık iddiası ile maddi zararın tazmini, bu talebin kabul edilmemesi halinde TBK’nın 138.maddesi uyarınca sözleşmenin, un / çuval birim fiyatının uyarlanarak aradaki farkın tahsili isteğine ilişkindir.
Davanın niteliği gereği arabuluculuğa başvurulması zorunlu bulunduğu, başvurunun yapıldığı, 12/11/2021 tarihinde tarafların katılımı ile anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin terditli talebine ilişkin harcın yatırılmadığı anlaşılmakla, 16/11/2021 tarihli tensip tutanağının 1 nolu ara kararı uyarınca davacı vekiline 245-132 x 5.500 = 621.500,00 TL üzerinden 10.613,66 TL peşin harcı yatırmak üzere 2 hafta kesin süre verilmiş, verilen süre içerisinde harcın yatırıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili ön inceleme duruşmasında beyanında; dava dilekçesini tekrarla dava tarihine kadar 9.500 çuvalı 132,00 TL’den teslim ettiklerini ve bu teslimi, ücretini ihtirazi kayıtla yaptıklarını, dava tarihinden sonra da geri kalan 5.500 çuval unu da aynı şekilde ihtirazi kayıtla teslim ettiklerini, 245,00 TL ile 132,00 TL arasındaki çuval başına fark kısım müvekkilinin zararı olduğunu, sözleşmeye konu 132,00 TL’lik çuval başına un bedelinin 245,00 TL’ye uyarlanması ve uyarlanmış bedelin 15.000 çuval üzerinden taraflarına tazminat olarak zararın oluştuğu tarihten itibaren avans faizi ile birlikte tahsili isteğinde bulunmuştur.
Dava değerinin 15.000 çuval sözleşmeye konu un kapsamında 132,00 TL’den 245,00 TL’ye uyarlanarak zarar tazminine ilişkin olduğu belirtilmekle, 5.500 çuvaldan fark kısım olan 9.500 çuval un bedeli kapsamında 245-132 = 113,00 TL’den 9.500 çuval için 1.073.500,00 TL üzerinden peşin harcı yatırmak üzere 23/02/2022 tarihli oturum 2 nolu ara kararı uyarınca davacı vekiline süre verilmiş, verilen süre içerisinde harç eksikliğinin tamamlandığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanıp, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak tahkikat aşaması tamamlanmıştır.
Dosya kapsamından; taraflar arasında 22/02/2021 tarihinde ekmeklik un istisna mal alımına ait sözleşme düzenlendiği, yüklenicinin davacı, idarenin davalı olup, işin konusunun sözleşmenin 3.1 maddesinde belirtildiği, buna göre 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu istisnalar 3-g md. kapsamı ile alımı yapılan 15.000 çuval ekmeklik unun idari ve teknik şartname ile beraber bu sözleşme ile belirlenen şartlar dahilinde yüklenici tarafından sağlanması işi olduğu, işin başlama tarihinin mart ayı içerisinde, termin planında belirtilen ilk teslim tarihi olup, sözleşme süresinin işin başlama tarihinden itibaren 5 aylık olduğunun kararlaştırıldığı, sözleşme konusu malın teslimatı (artış ve eksiliş opsiyonlarının kullanımına göre) idarenin siparişleri doğrultusunda bu süreyi aşması veya önce bitmesi halinde sözleşme süresinin teslimatın tamamlanmasına göre değişeceği, sözleşme konusu malın teslimatının tamamlanmaması durumunda sözleşmenin, malın teslimatının tamamlanmasına kadar uzatılabileceği,
Sözleşmenin 5.maddesi teminata ilişkin hususlar başlıklı olup, 5.2.1 maddesinde fiyat farkı ödenmesi öngörülen işlerde, fiyat farkı olarak ödenecek bedelin ve/veya iş artışı olması halinde bu artış tutarının %6’sı oranında teminat olarak kabul edilen değerler üzerinden ek kesin teminat alınacağı, fiyat farkı olarak ödenecek bedel üzerinden hesaplanan ek kesin teminat miktarının hakedişlerden kesinti yapılmak sureti ile de karşılanabileceği,
Sözleşmenin 6.maddesi malın fiyatı ve ödemesi başlıklı olup, 6.1 maddesinde ekmeklik un çuval fiyatının KDV hariç 132,00 TL/çuval olup, toplam 15000 çuval ekmeklik unun KDV hariç 1.980.000,00 TL olduğu, 6.2.maddesinde yüklenicinin taahhüdünü yerine getirene kadar sözleşme konusu malın fiyatının sabit olup, hiç bir şekilde zam talep edilemeyeceği,
Sözleşmenin 9.maddesi teslim, teslim süresi ve ilgili cezai hükümler başlıklı olup, işin başlama tarihinin mart ayı içerisinde, termin planında belirtilen ilk teslim tarihi olduğu, sözleşme süresinin işin başlama tarihinden itibaren 5 aylık olup, sözleşme konusu malın teslimatının (artış ve eksiliş opsiyonlarının kullanımına göre), idarenin siparişleri doğrultusunda bu süreyi aşması veya önce bitmesi durumunda sözleşme süresinin teslimatın tamamlanmasına göre değişeceği, sözleşme konusu malın teslimatının tamamlanmaması durumunda sözleşmenin, malın teslimatının tamamlanmasına kadar uzatılabileceği hususunun düzenlendiği, toplam 23 maddeden ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça 01/09/2022 tarihli dilekçe ekinde sunulan belge örneklerinin incelenmesinde; 30/06/2021 tarihli ileti ile termin planının ekte belirtildiği, termin planına ilişkin tablonun incelenmesinde; 18/10/2021 tarihinden 29/11/2021 tarihine kadar yaklaşık her gün 500 çuval olmak üzere toplam 15.000 çuval unun teslimine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen dava konusu ekmeklik un istisna mal alım sözleşmesi kapsamında 15.000 çuval ekmeklik unun tesliminin kararlaştırıldığı ve bu unlardan dava tarihine kadar 9.500 çuvalın teslim edildiği, dava tarihinden sonra da 29/11/2021 son teslim tarihine kadar 5.500 çuval unun ihtirazi kayıtla teslim edildiği hususu sabittir.
Davada uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşmeye konu unun çuval başına 132,00 TL bedelinin 245,00 TL’ye uyarlanması talebinin ve aradaki fark zararın tazmini talebinin yerinde olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 9.maddesinde işin başlangıç ve bitiş tarihleri belirlenmiştir. Buna göre işin başlangıç tarihi 2021 yılı mart ayı içerisinde termin planında belirlenen ilk tarihtir. Sözleşme süresi de bu tarihten itibaren 5 aylık süre olarak belirlenmiştir. Ancak sözleşme, sözleşme konusu malın teslimatı, (artış ve eksilik opsiyonlarının kullanımına göre) idarenin siparişleri doğrultusunda bu süreyi aşar veya önce biterse sözleşme süresinin teslimatın tamamlanmasına göre değişeceği, sözleşme konusu malın teslimatının tamamlanmaması durumunda, sözleşmenin malın teslimatının tamamlanmasına kadar (artış da dahil) uzatılabileceği kararlaştırılmıştır. Sözleşme konusu malların teslimine ilişkin termin süresinin 29/11/2021 tarihine kadar devam etmiş ve kesin kabulün 10/12/2021 tarihinde yapılmıştır.
TBK’nın 138.maddesi aşırı ifa güçlüğü başlıklı olup, “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır.
Bu madde hükmü yabancı para borçlarında da uygulanır.” hususu düzenlenmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 3.1.maddesindeki düzenleme nazara alındığında teslim tarihinin, malın teslimatının, idarenin siparişleri doğrultusunda süreyi aşması ve buna göre sözleşme süresinin teslimatın tamamlanmasına kadar değişeceğinin belirtildiği, davacının sözleşmede yer alan madde hükümlerini gözeterek sözleşmeyi imzaladığı, 30/06/2021 tarihinde termin planının davalı tarafça davacıya gönderildiği ve termin planında ilk teslimat tarihi 18/10/2021 olarak kararlaştırılmış olup, ilk teslim tarihine kadar bu süreç içerisinde bir itirazda bulunulmadığı, gerek sözleşmede, gerekse idari şartnamede işin ne zaman başlayacağı ve ne zaman biteceğinin açık bir şekilde ifade edildiği, davacının ihaleye girip teklif vermeden önce bu açık hükümleri okuyup, basiretli bir tacir gibi kabul edip buna göre teklifini verdiği, idari şartnamede ve sözleşmede termin planından bahsedildiği, sözleşmenin 6.2.maddesindeki husus ile de 5.2.1 maddesindeki hususların sözleşme içeriği itibariyle çelişik hükümler olarak değerlendirilemeyeceği, sözleşmenin süresi, içeriği, termin programı kapsamı da nazara alındığında aşırı ifa güçlüğüne ilişkin koşulların dava konusu olayda oluşmadığı, uyarlamayı gerektirir bir durumun olmadığı, bu kapsamda oluşan bir zarardan bahsedilemeyeceği kanaatine varılmakla açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Alınması gerekli 179,90 TL harcın peşin alınan 170,78 TL ile tamamlama harcı olarak yatırılan 10.613,66 TL ve 18.332,70 TL toplamı 29.117,14 TL’den mahsubu ile artan 28.937,24 TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Arabuluculuk Kanununun 18/A(13). maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 20,00 TL vekalet tasdik harcından ibaret yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup 183.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.
15/03/2023

Başkan …

Üye ….

Üye …

Katip …