Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/627 E. 2022/101 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA …TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2021/627
KARAR NO : 2022/101

BAŞKAN : … …
KATİP : … …

ASIL DAVADA
DAVACI …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. ……
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 30/05/2016
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2015/510 ESAS SAYILI DAVADA
DAVACI …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. ……
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 30/05/2016
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/02/2022
ASIL DAVADA;
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı borçlunun E-14 numaralı taşınmaza bağlı olarak davacının ortağı olduğunu, kooperatifin 20/03/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurulunda tahmini bütçenin görüşüldüğünü, 10. madde ile “…. Ek 13’de yer alan ödeme tablosu ….” kabul edildiğini, davalının bu karara muhalefet etmediği ve şerh de koymadığını, davalının genel kurul toplantısına katıldığını, ödemesi gereken miktarları bildiğini, ödeme yapmadığını, 20/03/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında 10. madde ile kabul edilen ve ortakların yükümünü düzenleyen ödeme tablosunun, tüm ortaklar yönünden aynı genel kurulun 5. maddesi ile kabul ettiği maliyet dağılım tablosu kapsamında nispi eşitlik ilkeleri gözetilerek kredi geri ödeme payı, imalat payı gibi ödemeleri düzenleyen tablo olduğunu, davalının 10. madde yönünden dava hakkı olmamasına karşın 20/03/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurulun, 4,5,9,10,11,14 ve 16 numaralı kararlarının iptali için Ankara Asliye …. Ticaret Mahkemesi’nin 2016/385 esas sayılı dosyası ile iptal davası açtığını, 2016 dönemi alacağın tahsili için Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2016/10222 sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davacının 21/05/2016 tarihi itibariyle kooperatife toplam 503.214,50 TL borcunun bulunduğunu, 2016 dönemi banka kredi geri ödeme taksit payı ödemesi, imalat ve diğer ödemeler için Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2016/221 sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, davalının davalı kooperatifçe 20/03/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısının 5. maddesi ile kabul edilen maliyet dağılım tablosuna göre hesap edilen E-14 numaralı evi için toplam 1.500.849,25 TL ödemek zorunda olduğunu, itirazın haksız olduğunu belirterek davalının Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2016/10221 sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptaline, davalı borçlunun %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi isteğinde bulunmuştur.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2015/510 ESAS SAYILI DAVADA;
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı borçlunun E-14 numaralı taşınmaza bağlı olarak davacının ortağı olduğunu, kooperatifin 04/10/2015 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulunun 8. maddesinde alınan karara davalının muhalefet etmediğini şerh de koymadığını, kendisine düşen kredi taksit payının kooperatif yönetim kurulu tarafından tespit edilerek kendisine bildirildiğini, bu karara muhalefet etmediği ve şerh de koymadığı halde kendisine bildirilen kredi geri ödeme taksit borcunu ödemediği gibi, kendisine borç yükleyen 04/10/2015 tarihli genel kurulun 8. maddesi ile alınan kararların iptali için Ankara … Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1527 esas sayılı iptal davası açıldığını, davanın halen derdest olduğunu, davalının 20/03/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurulunun 4,5,9,10,11,14,16 numaralı kararlarının iptali için Ankara Asliye 3. Ticaret Mahkemesi’nin 2016/385 esas sayılı dosyası ile iptal davası açtığını, davalının Ekim 2015 ayından bu yana kooperatife hiç ödeme yapmadığını, davalı ödeme yapmadığından diğer ortaklara yük olduğunu, davalının 21/05/2016 tarihi itibariyle kooperatife toplam 503.214,50 Tl borcu bulunduğunu, bu borç nedeniyle Ankara … Müdürlüğü 2016/2038 esas, 2016/9854 esas, 2016/10217 esas, 2016/10221 esas sayılı icra takiplerinin başlatıldığı, itiraz üzerine takiplerin durduğunu, maliyet dağılım tablosuna göre davalının E-8 numaralı evi için toplam 1.500.0849,25 TL ödemek zorunda olduğunu, 8 ay boyunca hiç ödeme yükümünü yerine getirmemesinin itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunun karinesi olduğunu, alacağın varlığının kooperatif genel kurul kararlarına dayalı olup, resmi belgelerle sübuta erdiğini, kooperatifin inşaat projesinin %95 seviyelerinde tamamlandığını, davanın Ankara …Ticaret Mahkemesi’nin 2016/509 esas sayılı dosyasıyla birleştirilerek görülmesini talep ettiklerini belirterek davalının Ankara … Müdürlüğü’nün 2016/10217 sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptaline, borçlunun %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalı vekili asıl ve birleşen davaya yönelik cevap dilekçesinde; davacı kooperatifin 04/10/2015 tarihli genel kurulunun 8 nolu gündem maddesi ile aidat ödemelerini belirleme yetkisinin yönetim kurulunun insiyatifine bırakıldığını, K.K. 42/5 maddesinde genel kurulun devir ve terk edemeyeceği yetkileri sayılırken kanun veya ana sözleşme ile genel kurula tanınmış olan konular hakkında karar verilmek denildiğini, ana sözleşmenin 23/6 maddesinde ise, ortaklardan tahsil edilecek, taksit, miktar ve ödeme şartları ile gecikme halinde uygulanacak esasları tespit etmenin genel kurulun görevleri arasında sayıldığını, 23/son maddesinde ise genel kurulun 23. maddede sayılan görevleri devir ve terk edemeyeceğinin hükme bağlandığını, Ankara … Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1527 esas sayılı dosyada genel kurul kararının mutlak butlanla batıl olduğunun tespitine ilişkin dava açıldığını, derdest olduğunu, mutlak butlanla malul olan genel kurul kararına dayalı olarak davalıya borç çıkaran yönetim kurulunun takibe geçmekte haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacı kooperatif yönetim kurulunun genel kurulda kabul edilen maliyet tablolarına aykırı olarak ortaklara keyfi ödemeler yüklediğini, gönüllü ödemeler adı altında borç tahakkuk ettirdiğini, düzeltme ödemesi adı altında hiçbir yasal dayanağı olmayan ödemeler talep ettiğini belirterek asıl dava yönünden Ankara …. Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1527 esas sayılı dava dosyasının, birleşen dava yönünden Ankara Asliye 3. Ticaret Mahkemesi’nin 2016/385 esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasına, takiplerin haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle davacının %20 oranında icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Asıl davada istek; davacı kooperatifin 20/03/2016 tarihli genel kurul kararlarına dayalı kooperatif aidat alacağına ilişkin olarak girişilen icra takibine itirazın iptali, birleşen davada istek; davacı kooperatifin 04/10/2015 tarihli genel kurul kararlarına dayalı kooperatif aidat alacağına ilişkin olarak girişilen icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir.
Ankara … Müdürlüğü’nün 2016/10221 sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı kooperatif genel kurulunun 20/03/2016 tarihli genel kurul kararlarına dayalı olarak 106.826,36 TL alacağın tahsili isteğiyle 10/05/2016 tarihinde ilamsız takibe geçildiği, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süresinde sunulan dilekçe ile borca itiraz edilmekle takibin bu aşamada durdurulmuş olduğu anlaşılmıştır.
Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2016/10217 sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı kooperatif genel kurulunun 04/10/2015 tarihli genel kurul kararlarına dayalı olarak 30.962,46 TL alacağın tahsili isteğiyle 09/05/2016 tarihinde ilamsız takibe geçildiği, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süresinde sunulan dilekçe ile borca itiraz edilmekle takibin bu aşamada durdurulmuş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 2016/509 esasına kayıtla yapılan yargılama sonucu 16/06/2017 tarih, 2017/485 sayılı kararla mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; asıl ve birleşen dosyanın dayanağı icra takibine konu kooperatif üyelik aidat alacaklarıyla ilgili olarak bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, davacının asıl dava konusu icra takibinde 106.826,36 TL, birleşen dava konusu icra takibinde 30.962,46 TL alacaklı olduğu anlaşılmakla, her iki davanın bu miktarlar üzerinden kabulüne, alacaklar kooperatif aidat alacağına ilişkin olup likit sayılmakla hükmolunan meblağların %20’leri oranında icra inkar tazminatlarının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 15/09/2021 tarih, 2018/229 esas, 2021/1210 sayılı kararı ile
“Somut olayda davacı kooperatif çeşitli dönemlerdeki alacaklarının tahsili için Ankara … Dairesinin 2016/10222 ve 2016/10217 sayılı dosyaları üzerinden icra takibine girişmiş; bu takipler davalının itirazı üzerine durmuştur.
Davanın devamı sırasında davalı 18.10.2016 günü kooperatiften istifa etmiş, davacı kooperatif de 05.11.2016 günlü yönetim kurulu kararı ile bu istifayı kabul etmiştir. Dairemizde 2020/1322 E. sayısı ile istinaf incelemesinde bulunan Ankara … Ticaret Mahkemesinin 11.03.2020 tarih ve 2016/725 E., 2020/193 K. sayılı dosyasında son celse davalı … vekilince müvekkilinin kooperatiften istifa edip çıkma payı alacağını aldığı, davacı kooperatif vekilince de davalının istifa ettiğinin doğru olduğu, ödediklerini aldığı bildirilmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17/1. ve anasözleşmenin 15/1. maddesi uyarınca hesaplaşma yapılıp ortağın çıkma payının ödenmesinden sonra, ortaktan tahsil edilecek tutarın tekrar ortağa çıkma payı olarak iade edilmesi söz konusu olamayacağından kooperatif tarafından başlatılan takipte ve bu takibe bağlı itirazın iptali davasında artık hukuki yarar kalmamıştır.
Hukuki yarar dava koşulu olup, mahkeme dava şartlarını re’sen incelemekle görevlidir. Hukuki yararın sadece dava tarihi itibariyle değil, dava devam ettiği sürece ve hükmün kesinleşmesine kadar devamı da gereklidir.
Bu durumda Dairemizce; asıl ve birleşen davada davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle, asıl ve birleşen davada davacıların hukuki yararlarının kalmadığı gözetilerek hüküm kurulması için HMK’nın 353/(1)-a.4. maddesi uyarınca, esası incelenmeden İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.” denilmiştir.
Mahkememizin 2021/627 esasına kayıtla yargılama sürdürülmüştür.
Asıl ve birleşen dosyada davacı vekili Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 2018/229 esas, 2021/1210 sayılı kararına karşı temyiz kanun yoluna başvurmuş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi 04/11/2021 tarihli ek kararla daire kararı kesin nitelikte olup temyiz yolu kapalı olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin temyiz talebini içerir 02/11/2021 tarihli dilekçesinin reddine ilişkin kesin olarak karar vermiştir.
Asıl ve birleşen dosyada davacı vekili 04/11/2021 tarihli ek karara karşı temyiz kanun yoluna başvurmuş, dosya Yargıtay …. Hukuk Dairesine gönderilmiş, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 26/11/2021 tarih, 2021/6167 esas, 2021/1829 karar sayılı ilamı ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ek kararının onanmasına karar vermiştir.
Mahkemece yapılan inceleme, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 15/09/2021 tarih, 2018/229 esas, 2021/1210 karar sayılı HMK’nın 353 (1-a.4) maddesi kapsamında kesin olarak verdiği karar içeriği ve tüm dosya kapsamına göre; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 17/1, Ana sözleşmenin 15/1 maddesi uyarınca hesaplaşma yapılıp ortağın çıkma payının ödenmesinden sonra ortaktan tahsil edilecek tutarın tekrar ortağa çıkma payı olarak iade edilmesi söz konusu olamayacağından kooperatif tarafından başlatılan takipte ve bu takibe bağlı itirazın iptali davasında hukuki yararın kalmadığı, hukuki yararın sadece dava tarihi itibariyle değil dava devam ettiği sürece de devamı gerektiği, asıl ve birleşen dosyada davalının kooperatiften istifa edip çıkma payı alacağını aldığı, işbu asıl ve birleşen davada davacının hukuki yararının kalmadığı anlaşılmakla hukuki yarar kalmadığından asıl ve birleşen davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı taraf asıl ve birleşen dosyaya ilişkin kötü niyet tazminatı isteğinde bulunmuş olup, davacı tarafça kötü niyetle takibe geçildiği hususunun kanıtlanamadığı anlaşılmakla davalının asıl ve birleşen davada yasal koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davanın red sebebi hukuki yarara ilişkin olup, bu durumun dava şartlarından olup, usule ilişkin olmakla A.A.Ü.T.’nin 7.maddesi de gözetilerek maktu harç alınması gerekmiş ve davalı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl davada;
Hukuki yarar kalmadığından davanın reddine,
Davalının tazminat talebinin reddine,
Alınması gerekli 80,70 TL harcın mahkememiz veznesine peşin yatırılan 1.290,20 TL ile icra veznesine peşin yatırılıp mahsup ettirilen 534,13 TL toplamı 1.824,33 TL’den mahsubu ile artan 1.743,63 TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Bozma öncesi kararla davalıdan tahsiline karar verilip vergi dairesine yazılan 5.472,98 TL harcın tahsilatının yapılmaması, yapılmış ise iadesi hususunda ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 4,30 TL vekalet tasdik harcı ve 71,50 TL posta masrafından ibaret yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Birleşen davada;
Hukuki yarar kalmadığından davanın reddine,
Davalının tazminat talebinin reddine,
Alınması gerekli 80,70 TL harcın mahkememiz veznesine peşin yatırılan 373,96 TL ile icra veznesine peşin yatırılıp mahsup ettirilen 154,81 TL toplamı 528,77 TL’den mahsubu ile artan 448,07 TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Bozma öncesi kararla davalıdan tahsiline karar verilip vergi dairesine yazılan 1.582,28 TL harcın tahsilatının yapılmaması, yapılmış ise iadesi hususunda ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından birleşen dosya için ayrıca yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair verilen karar asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin yüzüne karşı asıl ve birleşen dosyada davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/02/2022

Katip …

Başkan …