Emsal Mahkeme Kararı Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/619 E. 2022/31 K. 26.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.

ASLİYE SEKİZİNCİ TİCARET MAHKEMESİ
K A R A R
ESAS NO : 2021/619
KARAR NO : 2022/31

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – T.C. No:… – …
VEKİLİ : Av. … ….

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 05/12/2014
KARAR TARİHİ : 26/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/02/2022
DAVA : Davacı vekili … Asliye ….. Hukuk Mahkemesi’nin 2014/611 esasına kaydedilen dava dilekçesinde; davalı tarafından 29/12/2013 tanzim 30/07/2014 vade tarihli 4.000.000 USD tutarlı senedin tahsili talebiyle … ….. İcra Müdürlüğü’nün 2014/14910 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, icra takibine konu senedin müvekkilince tetkik edildiğini, takibe konu senetin müvekkili tarafından düzenlenmediği için senette atılı bulunan imzanın müvekkiline ait olmadığı kanaatine varıldığını, davalı ile müvekkilinin öz kardeş olduğunu, bir süre müvekkilinin şirketinde sigortalı çalıştığını, dava konusu senet altındaki imzanın müvekkiline ait olsa bile müvekkilinin davalı tarafa böyle bir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin davalının öz kardeşi olması sebebiyle iş yerinde bulunmadığı zamanlarda şirket işlerinde kullanılması için davalı tarafa imzalı boş kağıtlar teslim etmiş olabileceği gibi davalı tarafın müvekkili tarafından imza atılan boş bir belgeyi başka yollarla da olsa ele geçirmiş olabileceğini, davalı tarafın müvekkilince kendisine teslim edilen veya başka yollara temin ettiği boş ve imzalı kağıtları saklayarak üzerini el yazısı ile doldurmak ya da doldurtmak suretiyle icra takibine konu edilen senedi düzenlemiş olma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olduğunu belirterek müvekkilinin … ….. İcra Müdürlüğü’nün 2014/14910 Esas sayılı dosyasında icra takibine konu edilen 29/12/2013 tanzim 30/07/2014 vade tarihli 4.000.000 USD tutarlı senet nedeniyle davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine, senedin iptaline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu kambiyo senedinin sahteciliğinden bahisle davacı tarafından … Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuş olup kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiğini, ihtilafa konu alacağın kambiyo senedinden kaynaklı olduğunu, HMK 200. ve 201. maddeleri uyarınca tanık dinlenmesine muvafakat etmediklerini, alacağın kambiyo senedinden kaynaklı bir alacak olup, illetten mücerret olduğunu, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, alacağın geç alınmasına sebebiyet verilmesi nedeni ile alacak tutarının asgari %20’si oranında müvekkili lehine tazminata hükmedilmesi isteğinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava; … ….. İcra Müdürlüğünün 2014/14910 sayılı takip dosyasına konu senetteki imzanın davacıya ait olmadığı, imza davacıya ait olsa bile bedelsiz olduğu iddiası ile borçlu olmadığının tespiti isteğine ilişkindir.
… 30. İcra Müdürlüğünün 2014/14910 sayılı takip dosya örneğinin incelenmesinde; alacaklı – davalı vekili tarafından borçlu – davacı hakkında 29/12/2013 tanzim, 30/07/2014 vade tarihli 4.000.000,00 USD bedelli bonoya dayalı olarak işlemiş faizi ile birlikte 4.004.602,74 USD alacağın tahsili isteğiyle 06/08/2014 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe geçildiği,takibin dayanağı senet örneğinin incelenmesinde; keşidecinin …, lehtarın …, 29/12/2013 tanzim, 30/07/2014 vade tarihli 4.000.000,00 USD bedelli ve nakden düzenlenmiş olduğu anlaşılmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/123758 soruşturma numaralı 2015/1113 karar sayılı 13/01/2015 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karar örneğinin incelenmesinde; müştekinin …, şüphelinin …, suçun … …. . İcra Müdürlüğünün 2014/14910 sayılı takip dosyasına konu 4.000.000,00 USD bedelli senetle ilgili olarak resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık suçlarından şikayet üzerine yapılan soruşturma sonucu şikayete konu senet aslı üzerinde yaptırılan inceleme sonucu düzenlenen raporda inceleme konusu bono ve teslimi başlıklı 4.000.000,00 USD’lik borçlusu Mahmut Uslu olan belge aslı üzerinde … adına atılı bulunan imza ile …. izim yazısının … eli ürünü olduğu, belge üzerinde silinti, kazıntı, ilave veya imza transferi yoluyla sahtecilik yapıldığını gösterir herhangi bir bulgu tespit edilemediği kanaatine varıldığı şeklinde rapor düzenlendiği, yapılan inceleme sonucu müştekinin şikayet dilekçesinde belirtmiş olduğu iddianın doğrulanmadığı, şüpheli hakkında kamu davası açılmasını gerektirir somut delil bulunmadığından kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
… ….. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/792 esas, 2015/537 karar sayılı karar örneğinin incelenmesinde, davacının …, davalının …, davanın … ….. İcra Müdürlüğünün 2014/14910 sayılı takip dosyasına konu senede ilişkin imzaya itiraz davası açıldığı, yapılan yargılama sonucu alınan bilirkişi raporu oluşa uygun kabul edilerek hükme esas rapor içeriği de nazara alınarak imzanın davacıya ait olduğu anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verildiği, kararın derecattan geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
… Asliye ….. Hukuk Mahkemesince yapılan yargılamada; SGK Başkanlığından davalıya ait belgeler getirtilmiş, davacının imza örnekleri alınmış, imza incelemesi için Jandarma Kriminal Başkanlığından rapor alınmış, raporda davacı adına atfen atılı bulunan imzanın davacının eli ürünü olduğu şeklinde rapor verildiği anlaşılmış, davacı tanıkları dinlenmiş, yapılan yargılama sonucu 10/10/2017 tarih, 2017/329 sayılı kararla davacı iddialarını ispata yeterli delil ibraz edilmediği gibi senetteki imzanın da davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği, bu sebeplerle davanın reddine, asıl alacağın %20’si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, davacı vekili tarafından karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş, … Bölge Adliye Mahkemesi ….. Hukuk Dairesinin 2018/1162 esas, 2021/36 karar sayılı 26/01/2021 tarihli kararı ile davanın kambiyo senetlerinden olan bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, kambiyo senetlerinin TTK’da düzenlenen TTK’nın 4.maddesi gereği mutlak ticari davalardan olduğu, davanın açıldığı tarih itibariyle ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğundan davaya ticaret mahkemesi tarafından bakılması gerektiğinden bahisle davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu nedenle kabulü ile HMK’nın 353/1.a.3 maddesi gereğince kararın kaldırılarak bu hususta karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, mahkemenin 2021/233 esasına kayıtla yapılan yargılamada 02/06/2021 tarih, 2021/317 sayılı karar ile görevli mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan bahisle davanın dava şartı (görev) yokluğundan usulden reddine, dosyanın süresi içerisinde başvurulması halinde görevli … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, karar 22/09/2021 tarihinde kesinleşmiş, yasal süresi içerisinde 08/06/2021 tarihli dilekçe ile gönderme talebinde bulunulmuş ve dosya tevzi müdürlüğüne gönderilmiş, mahkememizin 2021/619 esasına tevzi edilmekle yargılama mahkememizce sürdürülmüştür.
Mevcut delil durumu da gözetilerek ve davacı tarafın yemin deliline de dayandığı anlaşılmakla, davacı vekili 24/11/2021 tarihli oturumda beyanında karşı tarafa yemin teklif ettiklerini bildirmiş, yemin metnini sunmuş, karşı taraf vekili yemin teklifini kabul ettiğini bildirmiş, yemininin içeriği ve davanın niteliği itibariyle yeminle ispat edilecek hususlardan olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki bulunduğu, davacıdan ticari ilişki kapsamında 4.000.000,00 USD alacağın bulunduğu ve ödenmediği hususundaki yemin metni kapsamında davalının evde yatağa bağımlı olarak yaşadığı belirtilmekle HMK’nın 235 – 236.maddeleri de gözetilerek evinde yeminin icrası için davalının bulunduğu yer mahkemesine talimat yazılmış, davalı evinde keşfen 21/01/2022 tarihli yeminli beyanında davacı ile aralarında ticari ilişki bulunduğu, 4.000.000,00 USD’nin bu ticari ilişkiden olmayıp şahsi borcundan kaynaklı olup bu miktar borcun tarafına ödenmediği hususunda yemin ettiği anlaşılmıştır.
Menfi tespit davalarında kural olarak kanıt yükü borçlu olmadığını iddia eden keşideci – davacı taraftadır. Senet metninin talili halinde talil eden tarafa kanıt yükü geçmektedir.
İşbu davada davacı taraf; senetteki imzanın kendisine ait olmadığı, sahte olmasının kuvvetle muhtemel olduğu, imza kendisine ait olsa bile borcun olmadığı, imzalı boş kağıtların kendisine teslim edilmiş olabileceği, bu yolla ele geçirilen senedin doldurulduğu ve senedin bedelsiz olduğu iddiasında bulunmakta, davalı taraf; senedin nakden düzenlendiği, senetten kaynaklı alacak olduğu, senedin illetten mücerret olduğu savunmasında bulunmaktadır.
Dava konusu icra takibinin dayanağı senet, nakden düzenlenmiş olup, davalının beyanları ve dosya kapsamı itibariyle senet metninin talili durumu söz konusu olmadığından, bu durumda kanıt yükü davacı taraftadır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, Jandarma Kriminal Başkanlığından alınan rapor içeriği ve tüm dosya kapsamı itibariyle dava konusu senetteki imzanın davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği, senedin sahte olduğunun belgelendirilmediği, dinlenen tanıklardan … dışındaki tanık beyanlarının tahmine dayalı ve yine bir kısmının senetle ilgili bilgilerinin bulunmadığı, tanık …’ın davacının asistanı olup, beyanın içeriği itibariyle Jandarma Kriminal Rapor içeriği ve tüm dosya kapsamı da nazara alınarak senedin bedelsiz olduğunu kanıtlar nitelikte görülemediği, imzası davacıya ait senet nakden düzenlenmiş olup, bu miktar borç verecek durumda olup olmadığı hususunun imzanın davacıya ait olması kapsamında bedelsizlik için kanıt olamayacağı ve davacı tarafça teklif edilen yemin davalı tarafça eda edilmekle kanıtlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı taraf, tazminat isteğinde bulunmuş olup, takibin dayanağı senetle ilgili olarak İİK 72/3 kapsamında tedbir kararı verilip takip dosyasına sunulduğu, icra edildiği anlaşılmakla asıl alacak 4.000.000,00 USD’nin %20’si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 800.000,00 USD icra inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Alınması gerekli 80,70 TL harcın peşin alınan 153.190,50 TL’den mahsubu ile artan 153.109,80 TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 4,10 TL vekalet tasdik harcı ve 20,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret toplam 24,10 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup 178.328,10 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Tarafların işbu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yoluna başvurabileceklerinin belirtilmesine,
Dair oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.
26/01/2022

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …